1 / 15

Mehter Müziği

Mehter Müziği. KAPAT. Mehter Müziği ve Tanımı. Mehter, Osmanlı Yeniçeri Askeri Bandosu dünyanın en eski askeri bandosudur. Farsçadaki "mihter" kelimesinden türemiştir.

santo
Download Presentation

Mehter Müziği

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Mehter Müziği

  2. KAPAT Mehter Müziği ve Tanımı • Mehter, Osmanlı Yeniçeri Askeri Bandosu dünyanın en eski askeri bandosudur. Farsçadaki "mihter" kelimesinden türemiştir. • İslamiyetten önceki Türk devletlerinde, küçük değişikliklerle yer almıştır. Yeniçerilerin olduğu gibi Mehteranın da Piri Hacı Bektaşi Veli olup, her icraattan önce mutlaka Peygamber, Ali ve Hacı Bektaşi Veli adına dua okunması ve marşlarda adlarının zikredilmesi gelenektendir. • Üç önemli sembol yer alır; ocak, sancak ve zafer.

  3. KAPAT Mehter Müziği ve Tanımı • Osmanlı mehterinde; zurna, boru, kurrenay ve mehter düdüğü gibi nefesli, üflemeli, kös, davul, nakkare, zil ve çevgân gibi vurmalı ya da çarpmalı çalgılar yer almıştı. Tüm çalgıların sayısı eşit tutulmuş ve bu sayıya dayanakarak mehterin kaç katlı olduğu belirlenirdi. • Osmanlılar'da, askerî musukiyi icra eden topluluğa verilen isim. Farsça'da mihter olarak geçen mehter kelimesi, ekber (en büyük), âzam (pek ulu) mânâsında bir ism-i tafdildir. Türkçeye bu kelimenin Arapçalaştırılmış şekillerinden mehter, çoğulu olarak da mehterân yerleşmiştir. Mehteran bölüğü, 1826 yılında Padişah II. Mahmut tarafından Yeniçeri, Ahi ve Bektaşi Ocaklarıyla birlite kapatılmış ve 1908 yılında Enver Paşa tarafından yeniden açılmıştır.

  4. KAPAT Mehterin Kuruluşu • Yeniçeri ocağının bir parçası Olan Mehterin, hangi tarihte kurulduğu kesin olarak tespit edilememekle birlikte bunun, 14. yüzyılda I. Murat (Hüdavendigar) döneminde Çandarlı Kara Halil Paşa'nın tavsiyesiyle bir ocak halinde kurulduğu söylenebilir.[kaynak belirtilmeli] Bazı kaynaklarda bu kuruluşun 1365 yılında olduğu söyleniyorsa da büyük bir ihtimalle bunun 1362 yılında olduğudur. Özelikle Orhan Gazi’nin Alevî-Bektaşilikle ilgilendiği bilinmektedir. Orhan Gazi yeniçeri teşkilâtı kurulacağı zaman Hacı Bektaş dergahına gelir. Yeni kuracağı yeniçeri ocağı icin dua ister. Hacı bektaş, Pir'i de Bunların adı yeni asker Yeniçeri olsun diyerek Cenabı Hak yüreklerini ak, pazularını kuvvetli, kılıçlarını keskin, oklarını tehlikeli, kendilerini daima galip buyursun diye dua eder. O yüzden yeniçeri ocaklarına Ocak-ı Bektaş-î-yân , kendilerine Taifei Bektaş-î-yân, Güruh Bektaşiye, Zümre-i Bektaşiye gibi isimler vermişlerdir. Osmanlı Devleti, devşirme denilen Hıristiyan çocuklarından oluşturduğu orduyu Hacı Bektaş-ı Veli'nin düşüncelerinden yararlanarak eğitti ve şekillendirdi. Yeniçeri Ordusu denilen bu ordunun ve bağlısı Mehteranın başında bulunan ağa da Bektaşî idi.

  5. KAPAT Mehterin Kuruluşu • Bu ordu, 1826 yılına kadar Osmanlı Devleti'nin birinci gücü olmuştur. 1826 yılına kadar Osmanlı Ordusu savaşa gitmeden önce, Yeniçeri ocağından bir müfreze Hacıbektaş'a geliyor, Dergah Avlusu'nda saf tutarak, Hacı Bektaş-ı Veli Evlâdı’ndan postnişi olan zatın da katılması ile: "Mü’miniz Kalû-Beli’den beri... Hakkın Birliğine eyledik ikrar... Bu yolda vermişiz seri... Nebimiz vardır Ahmed-i Muhtar... La Yezal mestaneleriz... Nur-ı ilahide pervaneleriz... Sayılmayız parmak ile tükenmeyiz kırmak ile... On iki imam Pir-i tarikat cümlesine dedik beli... Üçler, beşler, yediler... Nur-ı Nebi Kerem-i Ali, Pirimiz üstadımız Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli... Demine devranına Hü diyelim Hü!"

  6. KAPAT Mehterin Kuruluşu • diye gülbang çekiyorlar (dua ediyorlar) ve Pir'den himmet istiyorlardı. O tarihlerde yaşayan kişilerden aktarılan bilgilere göre Yeniçeriler'in gür sesi Hacı Bektaş-ı Veli’ın her tarafından duyuluyordu. Bir yeniçeri gülbengi (duası) daha: "Allah Allah İllallah, baş üryan, göğüs kalkan, dide al kan, sine püryan; Bu meydanda nice başlar kesilir hiç olmaz soran; Kahrımız, kılıcımız düşmana ziyan, kulluğumuz, padişaha ayan; Sayılmayız parmakla, tükenmeyiz kırmakla; Üçler, Beşler, Yediler, Kırklar Nur-û Nebi, Kerem-î Âli, Hacı Bektaş-ı Veli; Dem-ü, devranına hü diyelim, Hüüüüüüü." Mehter teşkilatının başında devletin Emiri Alem denen bir memuriyet makamı vardı.Mehterhane ve onun başı olan mehterbaşı ona bağlı idi.Bütün mehter teşkilatının başı olan Emri Alem Mehter bölüklerine yapılacak teyinleri tastik etmek, Elçi kabul törenlerinde hazır bulunmak, Sancak beyliğine tayin edilen kimseye yeni sancak iletmek ve göndermek gibi selahiyetlere sahipti. Mehter teşkilatına iki türlü mehterhane (mızıka takımı) bağlı idi

  7. KAPAT Mehterin Kuruluşu • Tabi-ü Alem yani Çalgıcı Mehter (Yeniçeri Ocağına bağlı) • Esnaf Mehteri (Ahi Ocaklarına bağlı). • Tabi-ü Alem mehteri Saltanat sancaklarını korumaya memur edilen Alemdarlar ile Mehterhaneden meydana gelmiştir. • En başta gelen mehter takımı padişahınki idi. Bu mehtere tabi-ü Alem Hassa adını taşıyordu. Sonra Veziri Azam, kubbe vezirleri, defterdar, reisülküttap, beylerbeyi, sancakbeyleri ile Türkmen beylerinin mehterhaneleri var idi. Bektaşi geleneği olarak hep tek katlı mehter kurulmuştur. Padişah ve Veziriazama ait olanlar dokuz katlıydı.

  8. KAPAT Mehterin Batı Müziğine Etkisi • Mehterler mükemmel peşrevler çalardı. Alay düzen peşerevi, At Peşrevi, Hünkar Peşrevi, Elçi Peşrevi bunlardandı. Göç borusu, Benefşei-zar, Şükufei-Zar gibi askeri bestelerimiz ve Cengi Harb gibi hücum havalarımız vardı. Batı müziğinin şahaserlerini yazmış olan Mozart, Bizet gibi besteciler mehter muziğinin etkisinde kalarak Türk Tarzında (Ala Turka) denilen besteler yapmışlardır. Bunlara Mozart'ın Türk Marşını, Bizert'in Arieziyen süitini örnek verebiliriz. Batı orkestraları, zilleri mehterden almışlardır. • Hindistan'daki Türkmen Bey'leri de mehtere benzer takımlar kurmuşlardır.

  9. KAPAT Mehterin Kapatılması • 1826 yılında Yeniçeri Ocağı bağlantılı Mehterhane ve Ahi Ocakları kapatıldı ve Yeniçeriler kıyımdan geçirildi. 1826 tarihi ayni zamanda Osmanlı topraklarında Bektaşilik tarikatının yasaklanmasının da tarihidir. • Bu ocağın kuruluş sebebi, mevcud askerin azlığına rağmen, fetihlerin çoğalıp sınırların genişlemesi ve eldeki askerin de bu sınırları koruyamaz duruma gelme endişesi idi. Halbuki hem Rumeli’yi elde tutabilmek hem de yeni fetihlerde bulunabilmek için devamlı ve hükümdarın emir komutası altında bir askerî birliğe ihtiyaç vardı. Benzer teşkilatlar, yani esirlerden istifade etme sistemi, daha önceki Türk devletlerinde de vardı. Bu mânada Osmanlıların, Selçuklular ile Memlukluları örnek aldıkları anlaşılmaktadır. Yeniçeriliğin ilk kuruluşunda, orduya bin kadar yeniçeri alınmıştı. Bunların her yüz kişisine komutan olarak daha önce Türklerden meydana getirilen yaya askeri usûlüne uygun olarak bir "Yayabaşı" tayin edilmiştir.

  10. KAPAT Mehterin Yeniden Kuruluşu • Mehterhane 1826'da kaldırılarak yerine Avrupai bandolar kuruldu ve Mehteran bölüğü kaybolup gitti. Sonradan 1914 yılında Türkçülük cereyanının kuvvetlenmesi üzerine Enver Paşa'nın emriyle Mehteran-ı Hakaniye adıyla yeniden kuruldu ve askeri müzeye bağlandı.

  11. KAPAT Bilinen besteciler 16. yy. • Nefirî Behram • Emir-i Hac • Hasan Can • II. Gazi Giray • Şah kulu • Mehmet Paşa 17. yy. • Zurnazen Edirneli daî Ahmed Çelebi • Zurnazenbaşı İbrahim Ağa • Hammalî • Çenkî İbrahim Ağa • Edirneli Mehmed Çelebi • Eyyubî Mehmed Çelebi • Derviş Mehmed Çelebi • Solakzade Mehmed Hemdemî • Acemiler (Acemi oğlanlar) • Kazaklar (İstanbul'a Rusya'dan gelen göçmenler)

  12. KAPAT Bilinen besteciler 18. yy. Hızır Ağa Müstakim Ağa Mehterbaşı Ağa (adı bilinmiyor) Şah Murad "Sultan IV. Murad" Kemanî Hızır Ağa Çok sayıda adı bilinmeyen bestekar

  13. KAPAT Mehter Takımı Müzik Aletleri ZURNA Sipsili ağaçtan yapılan Türk borusudur. mehterin temel müzik aletidir.sesi canlı , heybetli ,duygulu ve kıvraktır. mehterde kaba zurna kullanılır. Direk üflemeli çalgıların en yaygın ve hemen hemen en sevileni olan zuma ailesi, davul ile ayrılmaz bir bütün gibidir KÖS Bakır büyük bir kase ile üzerine gerilmiş deriden oluşan iki tahta tokmak ile çalınan müzik aletidir. Farklı büyüklüklerde yapılan kösler at kösü , deve kösü ve fil kösü olarak adlandırılır. Savaşların en önemli müzik aletlerindendir. Osmanlı ordusunun mohaç ve çaldıran seferlerine 500 kös ile gittiği bilinmektedir.

  14. KAPAT Mehter Takımı Müzik Aletleri DAVUL Davul, silindir biçiminde olup tahta veya .madeni kasnağıı;ı iki yanına gerilmiş derilerin bağlanmasından meydana gelir. Omuza asılacak kaytanı ile vurulmasında kullanılan tokmak ve incedeğnekten ibarettir (Şekil 3-3). Mehterde ve halk arasında çalınan davullar,o bu şekilde tokmak ve değnekle çalınır. Hando ve boru-trampet takımlarında kullanılan davullar ise ,qeğneksiz olarak yalnız, ör:ı tarafına tokmakla vurularak çalınır. Davul, çok uzaklardan duyulabilecek bir ses gücüne sahiptir. Uzaktan çalarak gelen, bir takım.ın yaklaştıkça ilk duyulan çalgısı davuldur.o Davul, mehterhanelerde usulleri en iyi vurabilen bir çalgıdır. Ses kudretini iyi belirtmesinden dolayı insanın taşıdığı en güçlü çalgılardan biridir. ZİL Zil en eski Asya Türkçesinde, çeng, çang gibi adlar taşırdI. Zile, sanç ve zenç de denilirdi. Zil çalanlara zilci , zençci ve zilzen gibi adlar verilmiştir. Ziller, bakır ve kalay karışımında yapılır. Zillerin kenarları tam birer daire şeklindedir. Sağ elde ve sol elde birer tane bulundurarak ikisinin birbirlerine vurulması suretiyle özel bir tını elde edilir. Zil çalgısı ilk olarak çeng adıyla, Kaşgarlı Mahmut'un 11 nci yüzyılda yazmış olduğu Divan-ı Lugat-it Türk' de geçer. çeng ve çang olarak Osmanlı metinlerinde, 16 ncı yüzyıldan sonra sık sık rastlanır. Böylece Türk Müziği'nde 1000 yıla yakın olan geçmişi ortaya çıkmış oluyor. Diğer bir adıyla Çampara denilen ve Avrupa adıyla da (Cymbales Turgues) adını taşıyan bu zillerin en iyisi bugün de Türkiye de yapılmakta ve dış ülkelere istanbul'dan ihraç edilmektedir.

  15. KAPAT Mehter Takımı Müzik Aletleri ÇEVGEN Bir metre uzunluğundaki değneğin uç kısmına geçirilmiş bir hilalin etrafına dizilmiş 8-10 çıngıraktan oluşur.Ritim tutmaya yarar. Çevgen Mehterde okuyucuların kullandığı müzik aletidir.Osmanlı döneminde çevgenler Mehter içinde kullanılmaz , Yeniçeri ocağında habercilerin duyuru aracı olarak kullanılırdı.19. yy. Mehterinde Arif-i Paşa albümünde yer alan mehter gravüründe çevgen mehterin içine girmiş ,okuyucudan ziyade dualarda kullanılmış ve Mehterbaşı'nın davetinde rol almıştır.1911'den sonra çevgen okuyucuların mehter içinde marşlara söz ile eşlik edilmesinde aktif olarak kullanılmıştır. Yeniçeri ocağında toplantı esnasında kapıya asılan çevgen, odaya girilmeyeceğini ve içeride önemli bir karar alındığını belli eden bir unsur olarakta kullanılmıştır.

More Related