120 likes | 581 Views
Türklerde Tarih Yazıcılığı. 9-D. Kemal Vatansever Berk Tüzemen. 1. Hikâyeci (Rivayetçi) Tarih.
E N D
Türklerde Tarih Yazıcılığı 9-D Kemal Vatansever Berk Tüzemen
1. Hikâyeci (Rivayetçi) Tarih Bu tarz ilk olarak eski Yunan'da ortaya çıkmıştır. Başlangıçta ağızdan ağza dolaşan hatıralar şairler tarafından nazım tarzında söylenmekte ve bunlara "epos" adı verilmekteyken, Logograflar tarafından hikâyeleştirilerek nesre çevrilmişler ve arşivlerdeki malzemenin de ilavesiyle içlerine birtakım gerçekler de karışmıştır. Fakat yine de, Strabon'un ifadesiyle bunlar "epos" olmaktan kurtulamamışlardır. Logografların eserleri ne edebi, ne de tarihi eserlerdir. Sadece ilmi araştırma yolunu açan "basit kronikler"dir.
2. Öğretici (Pragmatik) Tarih • Geçmiş olaylardan ders almak, gelecekteki yolu doğru çizebilmek, okuyucuya ahlaki ve milli duygular aşılayabilmek maksadıyla yazılan bu tarz eserler, öğretici bir mahiyet arz ettiklerinden "öğretici" veya "pragmatik" denilen tarihçilik akımı içinde yer alırlar. Bu tarzın önderliğini yapan kişi Thukydides'tir. Gerçek anlamda tarihçilik, onun "Pelopennesoslular ile Atinalıların Savaşı" adlı eseriyle başlamıştır. Bu eser sadece edebi bakımdan değil, metod ve zihniyet bakımından da daha önceki eserlerden çok farklıdır. Bu fark, eserin gerek konu, gerekse muhtevasında kendini göstermektedir.
3. Araştırmacı Tarih • XIX. yüzyılda tarih yazıcılığı tarzında ciddi bir hamle yapılmış, olayların sade anlatım ve geleceğe matuf öğreticisi vasfı yanında, çıkış sebepleri, bunları hazırlayan amiller, çeşitli olayların sebep ve sonuç ilişkilerinin araştırılmasına başlanmıştır ki, böylece tarih bir bilim olma kimliğini kazanmıştır. Dünyada cereyan eden olaylar, sadece yeri ve zamanı bakımından değil, cereyan tarzı, rol oynayan kişiler bakımından da farklılıklar gösterir. Şartların müsait olması halinde "benzer" olaylar cereyan edebilirse de "tarih tekerrür etmez."
Dünyada cereyan eden olaylar, sadece yeri ve zamanı bakımından değil, cereyan tarzı, rol oynayan kişiler bakımından da farklılıklar gösterir. Şartların müsait olması halinde "benzer" olaylar cereyan edebilirse de "tarih tekerrür etmez" Yani, tarihi olaylar hiçbir zaman, aynı cins ve miktarda malzemelerin kullanıldığı laboratuar deneyleri gibi değildir. Her birinin özel şartları, değişik mekânları vardır. Bu olaylara karışan kişilerin karakterleri, olay sırasındaki halet-i ruhiyeleri, dış tesirler birbirinden farklıdır.
Osmanlılar Dönemi • Siyasi ve Askeri olaylar • Yöneticiler(Hayatları, başrıları) • Devlet Politikası içindir. • Başarıları aktarmak • Kanıt oluşturmak • Avrupa etkisi vardır.(18. Yüzyıl)
Vakanüvİs • Merkez Teşkilatı Devlet Tarihçisi • Dönemin olaylarını kaydetmek Görevler • Öneceki tarihin derlenmesi Görevler • Halepli Mustafa Naima Efendi (İlk Vakanüvis) • Düşüncesi: Sosyolojik yorumların tarihçilikte yer alması
Dİğer tarİhçİler • Hoca Sadeddin Efendi • Aşık Paşazade • Oruç Bey • Behişti • Peçevi • Selaniki • Ahmet Cevdet Paşa
Cumhuriyet Dönemi Modernleşmeye yönelik Yabancı devletlerin kötülemelirini yok etmeyi amaçlayan Milli öz güven duygusunu arttırmak Halkı bir araya getirmek
Atatürk’ün türk tarİhİ İle İlgİLİ sorularİ • Türkiye’nin en eski yerel halkları kimlerdir? • Anadolu Uygarlıkları nasıl ve kimler tarafından oluşturulmuştur? • Türklerin dünya tarihindeki yeri nedir? • Türklerin İslam tarihinde rolü ne olmuştur? I. Türk Tarih Kongresi’nde bu sorulara cevap arandı ve ortaya Türk Tarih Tezi çıktı. İslam merkezli tarih yorumuna alternetiftir.
Türk Tarihi Cemiyeti • Atatürk’ün kurduğu ve gösterdiği doğrultuda ilerleyen bu kurumun amacı, İslam ve dünya tarihini inceleyip, sonuçları yaymaktır. • Bu amaçlar doğrultusunda anma törenleri, konferanslar, seminerler, kongreler düzenlenip; kazılar yapılmaktadır.
Bizi dinlediğiniz için teşekkürler.