E N D
1)YER KABUĞU: Dünyanın dış kısmı katı bir kabukla çevrilidir. Bu kabuk çeşitli taşlardan oluşmuştur. Yer kabuğuna litosfer ya da taş küre de denir. Yer kabuğunun ortalama kalınlığı karalarda 35 km, okyanuslarda ise 8-10 km’dir. Dünyanın ekseni etrafında dönmesi sonucunda soğuma, yer kabuğunun yüzeyinden başlamıştır. Yer kabuğunda derine doğru inildikçe, sıcaklık ortalama olarak her 33 metrede 1 º C artar. Yer kabuğu, bileşimi ve yoğunlukları farklı sial ve sima adı verilen iki bölüme ayrılır:
A)SİAL (GRANİTİK YER KABUĞU): Yer kabuğunun üst tabakasıdır. Bünyesinde daha çok silisyum ve alüminyum bulunduğu için bu tabakaya sial adı verilmiştir. Sial; granit kil taşı ve kalker gibi hafif taşlardan oluşmuştur, Kalınlığı dağların bulunduğu yerlerde fazla, deniz ve okyanusların altında azdır.
B)SİMA (BAZALTİK YER KABUĞU): Sial tabakasının altında yer alır. Bazaltik yapıdaki ağır taşlardan oluşmuştur. Bileşiminde daha çok silisyum ve magnezyum bulunduğu için bu tabakaya Sima adı verilmiştir. Sima, deniz ve okyanusların altında kalın, dağların altında daha incedir.
2)MANTO: Bu tabaka, yer kabuğunun hemen altında bulunur. Dünyanın kütlesinin çok büyük bir bölümü manto tabakasındadır. Sıcak ve akışkan bir yapıya sahip olan manto tabakasının sıcaklığı 1000°C' nin üzerindedir. Manto iki kısımdan oluşur: Alt Manto ve Üst Manto .
Alt Manto ve Üst Manto Alt mantonun yoğunluğu üst mantonun yoğunluğundan fazladır. Üst manto daha çok demir ve magnezyumdan meydana gelir. Derine doğru inildikçe bünyesindeki nikel ve krom gibi maddeler artar. Çekirdeğin etrafındaki sıcaklığı 3700 derece, yerkabuğuna yakın yerdeki sıcaklığı ise 870 santigrat derece kadardır. .
Manto’da Magma Mantoda basınç, Dünyadaki atmosfer basıncının 14.000 katı kadardır. Bu fazla basınçtan dolayı katı hâldedir. Eğer basınç azalırsa mantonun üst kısmındaki maddeler ergiyerek sıvı hâle geçer. Bu kızgın maddeye magma adı verilir.Manto tabakasının alt kısmı ile üst kısmı arasındaki sıcaklık farkından dolayı dikey yönde hareketler oluşur. Bu hareketlere konveksiyon akımları denir. Yer kabuğu, mantoda meydana gelen lâv akımlarına bağlı olarak hareket eder.Magmanın yavaş hareketleri sonucunda depremler, volkanik faaliyetler, kıtaların kayması gibi olaylar meydana gelir.
3)ÇEKİRDEK: İki tabakadan oluşan çekirdek mantonun altından başlar. Çekirdeğin üst kısmını oluşturan dış çekirdek akışkan demir-nikel karışımından meydana gelir. İç çekirdek ise üzerindeki büyük basınç nedeniyle çelik gibi serttir. Bu tabaka, katı hâldeki demir-nikel bileşiminden oluşmuştur. Burada sıcaklık 4500°C ile 5000°C' yi bulur. Çekirdek tabakasına ağır küre anlamına gelen barisfer de denir. .
Wegener Kuramı Yer kabuğundaki hareketleri açıklamak için ileri sürülen en önemli teorilerden biri kıt’aların kayması teorasidir.1915’te Alfred Wegener(Alfred Vegener) tarafından ortaya konulan bu teoriye göre, kıt’alar birinci zamanın ikinci yarısına kadar tek parça halinde idi.İkinci ve üçüncü zamanlarda kıt’alar parçalanarak birbirinden uzaklaşmış;kıt’aların arsındaki boşluklara suların dolması ile okyanuslar ve denizler meydana gelmiştir.
Levha Teorisi (Dilimler Kuramı) A.Wegener’in teorisi geliştirilerek 1950’de Levha Teorisi(Dilimler Kuramı) adıyla yeni bir teori ortaya atıldı.Bu teoriye göre, kabuğu levha ya da tabla adı verilen çok büyük parçalar halindedir.Kalınlıkları 70-100 km arasında değişen çeşitli büyüklükteki levhalar, manto tabakası üzerindeki (konveksiyon akımlarına bağlı olarak)yüzer vaziyettedir.Levhaların hareket yönleri ve hızları birbirinden farklıdır.bu nedenle kimi zaman birbirinden uzaklaşır, kimi zaman birbirine yaklaşır. Ataner TOKAT
Levha Hareketleri Levhaların birbirinden uzaklaşması sonucunda,okyanus tabanlarındaki kırıklar genişler ve bazaltik lavlar ortaya çıkar.Okyanus tabanındaki geniş kırık hatlarından çıkan magma katılaşarak okyanus sırtlarını oluşturur.
Levha Hareketleri Levhaların hareketi sırasında, iki okyanusal levhaların çarpışması sonucunda derin okyanus çukurları ve volkanik ada yayları oluşur.
Levha Hareketleri İki kıt’asal levhanın ya da bir kıt’asal levha ile bir okyanusal levhanın birbirine doğru yaklaşması sonucunda bir çarpışma olur ve çarpışma noktasında levhalardan biri diğerinin altına girer.Bunun sonucunda sıkışma ve kırılma yolu ile kıvrımlı dağ sıraları oluşur.Ayrıca bu kesimlerde depremler ve volkanik etkinlikler de görülür.
İLKEL ZAMAN - Antekambriyen • 4 Milyar Yıl • Kıtaların çekirdek kısmını oluşturan en eski kıvrımlar teşekkül etmiştir. • Su yosunu (alg) türünden ilk bitkiler ortaya çıkmıştır.
BİRİNCİ ZAMAN - PALEOZOİK • 370 Milyon Yıl - Permiyen, Karbonifer, Devoniyen, Silüriyen, Ordovisyen, Kambriyen • Kıtalar henüz birbirinden ayrılmamış durumdaydı. Yeryüzünde tek bir kıta Pangea vardı. Büyük bir okyanus dev kıtayı çevreliyordu. • Hersinyen ve Kaledoniyen sıradağları oluşmuştur. • Şiddetli kıvrımlar meydana gelmiştir. • Dev bitki türlerinden ormanlar gelişmiştir.
İKİNCİ ZAMAN - MEZOZOİK • 170 Milyon Yıl, Kretase, Jura, Trias • Alp kıvrımlarına hazırlık dönemidir. • Büyük oranda tortulaşma ve birikmeler olmuştur. • Yer kabuğu tanklarla parçalanarak ayrı kıtalara bölünmeye başlamıştır. • Kuzey Yarım Küre'nin kuzeyinde Laurasia Kıtası güneyde ise Gondwana Kıtası yer almaktaydı. • Kuzey Atlantik açılmış, Antarktika, Avustralya kara kütlesi ile Hindistan Gondwana Kıtası'ndan ayrılmış, Güney Amerika Kıtası ile Afrika birbirinden ayrılmaya ve Güney Atlantik açılmaya başlamıştır. • Dinozorlar bu devirde ortaya çıkmıştır. • Bu zamanın sonlarında kara ve denizlerin dağılışı, bugünkü görünüme benzer bir durumu gelmiştir.
ÜÇÜNCÜ ZAMAN - TERSİYER • 80 Milyon Yıl • Pliyosen ,Miyosen , Oligosen, Eosen, Paleosen • Alp kıvrımları oluşmuştur. • Kıtaların birbirinden ayrılmasının hızlandığı bu dönemde Antarktika, Avustralya'dan uzaklaşmıştır. • Atlas ve Hint Okyanusları belirmiştir. • Bugünkü bitki ve hayvan türlerinin ana hatları ortaya çıkmıştır.
DÖRDÜNCÜ ZAMAN - KUATERNER • 2 Milyon Yıl • Holosen (Buzul Sonrası) • Pleistosen (Buzul Çağı) • Kuzey Yarım Küre'de şiddetli soğuma görülür. Soğumanın etkisiyle Batı Avrupa, İskandinavya, Kanada gibi kıtalar buzullar altında kalmıştır. • Deniz seviyesi alçalmıştır. • Sıcaklığın artmasıyla bugünkü iklim şartları ortaya çıkmaya başlamıştır. • Denizlerin seviyesi şimdiki deniz seviyesine erişmiştir. • Egeid karasının çökmesiyle Ege Denizi meydana gelmiştir. • İstanbul ve Çanakkale boğazları oluşmuştur. • İlk insan ortaya çıkmıştır.
İÇ KUVVETLER Enerjisini yerin derinliklerinden alan (magmadan) ve yeryüzünün şekillenmesine önemli bir etkiye sahip olan kuvvetlerdir. Ataner TOKAT
Jeosenklinal Tortulanma ve birikim alanlarına “Jeosenklinal” alanları denir.
Kıvrım Dağları – Antiklinal - Senklinal Yan baskılar sonucu kıvrılarak oluşan dağlara “kıvrım dağları” denir. Bu dağların yüksek yerlerine “antiklinal”, alçak kesimlere ise “senklinal” denir.
Kuzey Anadolu ve Toros Dağları Ülkemizde kıvrım dağları 3. Jeolojik dönemde Alp Himalaya kıvrımlarının etkisi ile oluşmuştur (Kuzey Anadolu ve Toros Dağları)
Kırılma ile oluşan dağlar – Horst - Graben Kırılma ile oluşan dağlar ise daha çok Ege bölgesinde görülür. Yüksek kesimlere “horst”, alçak kesimlere ise “graben” denir.
Ege Bölgesinde kırılma ile oluşan dağlar: Kırılma ile oluşan dağlar ise daha çok Ege Bölgesinde görülür. Horst Dağları: Aydın, Boz, Menteşe, Yunt, Madra.Graben Ovaları: Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes, Hatay çukurluğu.
Üç Büyük Orojenez Olayı Dünya'mız oluşumundan beri üç büyük orojenez, yani dağ oluşumuna sahne olmuştur. I. Jeolojik Zamanda Kaledoniyen dağ oluşumu sırasında İskoçya ve Norveç'teki dağlar, 1. Jeolojik Zamanın sonlarına doğru gerçekleşen dağ oluşum sürecinde Appalaşlar, Urallar ve Orta Ren Dağları, III. Jeolojik Zamandaki son dağ oluşumunda ise Alpler, Andlar, Kayalık Dağları ve Himalayalar ortaya çıkmıştır.
Himalaya Dağları Nasıl Oluşmuştur ? Yandaki şekilde Hindistan levhasının milyonlarca yıl süren kayma süreci görülmektedir. Bu süreç Tersiyer Devrinin ortalarında başlamıştır. Hindistan levhası ile Asya levhası arasındaki Tetis denizinde biriken tortullar, Hindistan levhasının Asya levhasına doğru hareket etmesiyle sıkışmış ve kıvrılarak yükselmeye başlamıştır. Bu yükselme neticesinde Himalaya Dağları oluşmuştur. Günümüzde de Hindistan levhasının kuzeye doğru hareket etmesi hem depremlere hem de Himalayaların yılda 5 mm kadar yükselmesine neden olmaktadır. Bu dağ sisteminin içinde Dünya'nın en yüksek noktası olan Everest Tepesi (8.850 m) yer alır.