200 likes | 453 Views
PLN.444 Mesleki Uygulama Esasları Sunum :. Cenk KÖKLÜ. Konu : 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanunu 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu 3218 sayılı Serbest Bölge Kanunu ve bu yasaların ilgili yönetmelikleri, bu çerçevede uygulamaya geçmiş örnekler ve projeler. İçerik : Giriş
E N D
PLN.444 Mesleki Uygulama Esasları Sunum : Cenk KÖKLÜ Konu : • 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanunu • 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu • 3218 sayılı Serbest Bölge Kanunu ve bu yasaların ilgili yönetmelikleri, bu çerçevede uygulamaya geçmiş örnekler ve projeler. İçerik : • Giriş • Kanunların Amaçları ve Kapsamları • 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu • 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu • 3218 sayılı Serbest Bölge Kanunu • Projeler • Eleştiriler • Görüşler • Görüşler ve Sonuç • Yararlanılan Kaynaklar mue
Giriş Öncellikle birbirine yakın anlamlarıyla dikkat çeken sanayi ve endüstri sözcüklerini “Türk Dil Kurumu” tarafından hazırlanan “Güncel Türkçe Sözlük” te araştırıldı. Bu araştırma da sanayi sözcüğünün açıklaması, “ham maddeleri işlemek, enerji kaynaklarını yaratmak için kullanılan yöntemlerin ve araçların bütünü, işleyim, endüstri.“ olarak verilmektedir. Bu noktada kanunların incelenmesine geçilmeden önce karşımıza bir çelişki olarak çıkmaktadır. Sanayi ve endüstri sözcüklerinin eşanlamlı olarak değerlendirilmesi kanunların içerikleri konusunda anlamsızlıklar oluşturmaktadır. Bu yüzden yapılan araştırmada, bu eşanlamlı iki sözcüğün iki farklı kanunu isimlendiriyor olmasının, kanunlar arasında çok geçişli bir durumun olabileceğine işaret etmektedir. mue
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu Amacı ve Kapsamı AMAÇ : Bu Kanunun amacı organize sanayi bölgelerinin kuruluş, yapım ve işletilmesi esaslarını düzenlemektir. KAPSAM : Bu Kanun, organize sanayi bölgelerinin ve üst kuruluşlarının oluşumunu, organlarını, işleyişini, yönetim ve denetimini düzenleyen hükümler ile bunlarla ilgili kişi ve kuruluşların görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen hükümleri kapsar. 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu Amacı ve Kapsamı AMAÇ : Bu Kanunun amacı, yatırımları teşvik etmek, yurt dışında çalışan Türk işçilerinin tasarruflarını Türkiye’de yatırıma yönlendirmek ve yabancı sermaye girişinin artırılmasını sağlamak üzere endüstri bölgelerinin kurulması, yönetim ve işletilmesine ilişkin esasları düzenlemektir. KAPSAM : Bu Kanun, Endüstri Bölgeleri Koordinasyon Kurulunun oluşumunu, endüstri bölgelerinin kurulmasını ve bu bölgelerde gerçekleştirilecek yatırımlara ilişkin izin ve teşvikleri kapsar. 3218 sayılı Serbest Bölge Kanunu Amacı ve Kapsamı AMAÇ ve KAPSAM : Bu Kanun, Türkiye'de ihracat için yatırım ve üretimi artırmak, yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak, ekonominin girdi ihtiyacını ucuz ve düzenli şekilde temin etmek, dış finansman ve ticaret imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere, serbest bölgelerin kurulması, yer ve sınırlarının tayini, yönetimi, faaliyet konularının belirlenmesi, işletilmesi, bölgelerdeki yapı ve tesislerin teşkili ile ilgili hususları kapsar. mue
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu - 1 ORGANİZASYON : • OSB, Yer Seçimi Yönetmeliğine göre uygun görülen yerlerde Bakanlığın onayı ile kurulur. • OSB için yer seçimi, Yer Seçimi Komisyonunun yerinde yaptığı inceleme sonucunda, varsa 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı kararları dikkate alınarak oybirliği ile yapılır. • Mülkiyet sınırları içinde Sağlık Bakanlığınca öngörülen sağlık koruma bandı bırakılır. • Yer seçiminin kesinleşmesinden sonra OSB sınırları dışında kalan alanların planlanması Bayındırlık ve İskân Bakanlığı veya ilgili belediye tarafından en geç bir yıl içinde yapılır. • OSB sınırları içerisinde yapılacak mevzii imar ve parselasyon planları ve değişiklikleri, OSB tarafından yönetmeliğe uygun olarak hazırlanır ve Bakanlığın onayına sunularak, İl İdare Kurulu kararı ile yürürlüğe girer. • Yürürlüğe giren mevzii imar planına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler OSB’ce verilir ve denetlenir. OSB; a) İl Özel İdaresinin, b) OSB’nin içinde bulunacağı il, ilçe veya belde belediyesinin, Büyükşehirlerde ayrıca Büyükşehir belediyesinin, c) İl ve ilçelerdeki mevcudiyet durumuna göre sanayi odası, ticaret odası veya ticaret ve sanayi odasının, d) Sanayici dernek veya kooperatiflerinin, Biri veya daha fazlasının temsilcilerince imzalı ve valinin olumlu görüşünü muhtevi kuruluş protokolünün Bakanlıkça onaylanmasıyla tüzel kişilik kazanır. mue
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu - 2 NİTELİK : OSB, kamu yararı gerekçesiyle adına kamulaştırma yapılabilen veya yaptırılabilen bir özel hukuk tüzel kişiliğidir. Kamu yararı kararı, OSB müteşebbis heyetinin başvurusu üzerine Bakanlıkça verilir. Arazinin mülkiyetinin edinilmesinde yapılan masraflar ile arazi bedeli ödeme yükümlülüğü OSB tüzel kişiliğine aittir. OSB`NİN ORGANLARI : a) Müteşebbis heyet (işletme aşamasında genel kurul), b) Yönetim kurulu, c) Denetim kurulu, d) Bölge müdürlüğüdür. GELİRLER : a) Müteşebbis heyete katılan kurum ve kuruluşların verdikleri iştirak payları. b) Arsa tahsisi yapılan veya satışı yapılan ve OSB’de faaliyet gösterecek olan ve gösteren katılımcıların ödedikleri aidatlar ile arsa ve alt yapı katılım payları ve hizmet karşılıkları. c) OSB alt yapı ve sosyal tesislerinin ihalesi için hazırlanan dosyaların satış bedelleri ile bölge içinde kurulacak olan işletmelerin projelerinin tasdik ve vize bedelleri. d) Yönetim aidatları. e) Su, elektrik, doğalgaz, sosyal tesis, arıtma ve benzeri işletme gelirleri ile iştirak gelirleri. f) Arsa satışından sağlanan gelirler. g) Bağışlar. h) Bölge ortak mülklerinin kira ve hizmet gelirleri. i) Banka faizleri. j) Gecikme cezaları. k) İlan ve reklam gelirleri. l) Diğer gelirler mue
4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu ORGANİZASYON : • Endüstri bölgeleri kurulacak alanları belirlemek ve bu Kanunla verilen diğer görevleri yerine getirmek üzere Başbakanlık Müsteşarının başkanlığında; Maliye, Bayındırlık ve İskân, Tarım ve Köy İşleri, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabiî Kaynaklar, Kültür, Turizm ve Çevre bakanlıkları müsteşarları, Devlet Plânlama Teşkilâtı, Hazine, Dış Ticaret ve Denizcilik müsteşarları, Köy Hizmetleri Genel Müdürü ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği temsilcisinden oluşan Endüstri Bölgeleri Koordinasyon Kurulu kurulmuştur. • Ülke ekonomisinin gelişmesini ve teknoloji transferini sağlamak, üretim ve istihdamı artırmak, yatırımları teşvik etmek ve yabancı sermaye girişini artırmak amacıyla; Sanayi ve Ticaret Bakanlığının önerisi üzerine Endüstri Bölgeleri Koordinasyon Kurulunca belirlenen yerlerde, Bakanlar Kurulunca endüstri bölgeleri kurulabilir. • Endüstri bölgelerinde yatırım yapmak isteyen yerli ve yabancı gerçek ve tüzel kişiler Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvurur. Başvuru ile ilgili olarak çevresel etki değerlendirmesi raporu üzerinde yapılacak inceleme ve değerlendirme sonucu ÇED olumlu kararı verilen ve yatırımı kabul edilen faaliyetler hakkında gerekli izin, onay ve ruhsatlar verilmeden önce başvuruda bulunan kuruluşun yatırımda kullanacağı sabit yatırım tutarının % 0.5’ini geçmemek üzere Bakanlar Kurulunca belirlenecek tutarı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına endüstri bölgelerinin yönetim ve işletilmesinde kullanılmak üzere katkı payı olarak yatırması zorunludur. • Endüstri bölgesi ilan edilmiş yerlerde yatırım yapmak isteyen yerli ve yabancı gerçek ve tüzel kişiler 2872 sayılı Çevre Kanununun 10 uncu maddesinde ve “Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği”nde düzenlenen Çevresel Etki Değerlendirme Raporunu hazırlayıp Çevre Bakanlığına sunmakla yükümlüdürler. • Endüstri bölgelerinde yeni işe başlayan gerçek ve tüzel kişilerin bu bölgelerde yapacakları yatırımlara yatırım teşvik kararnamesi çerçevesinde hangi teşviklerin verileceği ve verilecek tüm teşviklerin hangi yatırımlara ne şekilde ve ne ölçüde uygulanacağı hususlarında Bakanlar Kurulu yetkilidir. mue
3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu ORGANİZASYON : • Serbest bölgelerde, Yüksek Planlama Kurulu'nca uygun görülecek her türlü sınai, ticari ve hizmetle ilgili faaliyetler yapılabilir. • Fiyat, kalite ve standartlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarına kanunlarla ve diğer mevzuatla verilen yetkiler serbest bölgelerde uygulanmaz. • Serbest bölge ilan edilen yerlerde ihtiyaç duyulacak arazi ve tesisler Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre sağlanabilir. • Yerli veya yabancı gerçek veya tüzel kişiler Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan ruhsat almak kaydıyla serbest bölgede faaliyette bulunabilirler. • Serbest bölgede arazinin kullanımı, yapı ve tesislerin projelendirilmesi, kurulması ve kullanılmasıyla ilgili diğer bütün izinler ve ruhsatlar bölge müdürlüğünce verilir ve denetlenir. • Serbest bölgelerin asayiş hizmetleri polis tarafından yerine getirilir. • Serbest bölgeler gümrük bölgesi dışında sayılır. Bu bölgelerde gümrük ve kambiyo mükellefiyetine dair mevzuat hükümleri uygulanmaz. İşleticiler ve kullanıcılar yatırım ve üretim safhalarında Bakanlar Kurulu'nca belirlenecek vergi dışı teşviklerden yararlandırılabilir. • ile Türkiye'nin diğer yerleri arasında yapılacak ticaret, dış ticaret rejimine tabidir. Serbest bölge ile diğer ülkeler ve serbest bölgeler arasında dış ticaret rejimi uygulanmaz. mue
Projeler 1.ULUSLARARASI PROJELER 1.1 UNIDO ile İşbirliği Projesi (1980) Türk sanayi sektörü için enerji tasarrufu alanında ilk proje 1980 yılında UNIDO işbirliği ile gerçekleştirilmiştir. Proje kapsamında, demir-çelik, cam, aliminyum ve tekstil sektörlerine yönelik etüt çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalar sonucunda, söz konusu sektörler ve günün şartları göz önüne alındığında 247 000 TEP/yıl enerji tasarrufu potansiyeli bulunduğu belirlenmiştir. 1.2 I. Dünya Bankası Projesi (1982-1984) Dünya Bankası işbirliği ile EİE’nin koordinasyonunda ilk proje 1982-1984 yılları arasında yapılmıştır. Bu projenin amacı, enerji yoğun 5 sanayi sektöründe seçilen 11 tesiste enerji tasarrufu potansiyellerinin belirlenmesidir. Söz konusu enerji yoğun sektörler, demir-çelik, cam, kağıt ve tekstil sektörleri ile birlikte termik santrallerdir. Yapılan çalışmalar sonucunda çoğunlukla kısa vadeli olan önlemler üzerinde durulmuştur ve uygulanmıştır. Program kapsamında ayrıca, Türk uzmanları, gelecekteki etüt çalışmalarını yapabilmeleri için eğitime tabii tutulmuştur. 1.3 II. Dünya Bankası Projesi (1988-1991) Türk hükümeti lie Dünya Bankası arasında imzalanan kredi anlaşması kapsamında, EİE enerji tasarrufu alanında üçüncü projesini 1988-1991 yılları arasında gerçekleştirmiştir. EİE kendi enerji tasarruf ekibini oluşturmuş ve son teknolojik yeniliklere gore eğitim ve ekipman desteği sağlanmıştır. Bu poreji takiben, EİE enerji otobüsü, eğitim otobüsü ve mevzuat v.b. çalışmalara başlamış bulunmaktadır. mue
Projeler 1.4 I. JICA Projesi (1995-1996) EİE/UETM, JICA işbirliği ile “ Türk Sanayiinde Enerjinin Rasyonel Kullanımı” konulu projeyi gerçekleştirmiştir. Bu proje kapsamında, Kasım 1995 tarihinde, 5 enerji yoğun sektör için planlanan önlemler, diğer küçük ve orta ölçekli sektörlere sanayi sektöründe enerjinin rasyonel kullanımına yönelik politika oluşturma ve geliştirme çalışmaları ile birlikte yaygınlaştırma imkanı bulmuştur. 1.5 II. JICA Projesi (2000-2005) EİE/UETM-JICA işbirliği ile “Türkiye’de Enerji Tasarrufu Projesi” anlaşması Mart 2000’de imzalanmıştır. Söz konusu proje kapsamında EİE/UETM’nin yurt çapında yürüttüğü Enerji Yöneticisi kurslarının etkinliğinin arttırılması amacıyla uygulama tesisini de kapsayan bir eğitim merkezi kurulmuştur. Proje bir yandan Japonya'dan bilgi ve teknoloji transferi sağlanırken öte yandan özellikle eğitim çalışmaları konusundaki EİE/UETM’nin alt yapı eksiklikleri Japon hükümetince verilen çeşitli ekipman ve malzeme destekleri ile giderilmektedir. Eğitim çalışmaları kapsamında pratik çalışmaların yürütüldüğü Enerji Tasarrufu Uygulama Tesisi’nin açılışı Ekim 2001 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Japon tarafının gerekli ekipman ve techizat altyapısı ile birlikte Enerji Tasarrufu Uygulama Tesisi’nin kurulması, 5 yıl süre ile uzun dönem uzman gönderilmesi, çalışma alanlarına göre kısa süreli uzman sağlanması, Türk tarafı proje eşuzmanlarının gerek Türkiye içindeki gerekse Japonya’daki eğitim programları ile yetiştirilmesi gibi hususlarda destek sağladığı projeye katkısı, sadece cihaz ve ekipman bedeli olarak olarak, 2.1 milyon Dolardır. Ülkemizin projeye katkısı, çalışmalar için bina ve eleman tahsisi olarak gerçekleşmiş olup 1 milyon Dolar civarındadır. mue
Projeler • Bugüne kadar yaklaşık 717 teknik personel Enerji Yöneticisi eğitimine tabi tutulmuş ve 543 teknik personele “Enerji Yöneticisi Sertifikası” verilmiş olup buna ilaveten yaklaşık 900 teknik personel de eğitilmiştir. Sürekli irtibatta olduğumuz enerji yöneticileri sayesinde, sanayi sektöründe yürütülen çalışmalarda son yıllarda önemli gelişmeler sağlandığı gözlenmektedir. Ayrıca, EİE/UETM tarafından uluslararası kuruluşların mali desteği ile 2002, 2003, 2004 ve 2005 yıllarında komşu bölge ülkelerine yönelik düzenlenen kurslarla, Enerji Yöneticisi Kursları uluslararası bir boyut kazanmıştır. • 2. DEVAM EDEN ULUSLARARASI PROJELER • 2.1 Avrupa Birliği ile “Türkiye’de Enerji Verimliliğinin Artırılması Projesi” • 2.1.1 Enerji Verimliliği Stratejisi • Enerji verimliliği faaliyetlerinin tüm ülke çapında belirli bir plan ve program dahilinde daha etkin olarak gerçekleştirilmesi amacıyla, AB’den sağlanan uzman desteği ile ve ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri çerçevesinde hazırlanan Enerji Verimliliği Stratejisi 24 Haziran 2004 itibarı ile Bakanlığımız tarafından onaylanmıştır. Söz konusu strateji www.eie.gov.tr adresinde orjinal döküman olarak yayımlanmaktadır. • Stratejinin genel amacı, Türkiye’deki nihai enerji tüketim sektörlerindeki enerji verimliliğini AB’deki en iyi uygulamalara göre geliştirmektir. Bu amacı gerçekleştirmek için; (i) hedefleri belirlenmiş ve entegre bir enerji verimliliği politikasının belirlenmesinde kamu kuruluşlarını ve belediyeleri desteklemek (ii) nihai tüketiciler ve sanayi kuruluşlarına bilgi dağıtımı, danışmanlık hizmetleri, uygun koşullarda krediler verme gibi etkili araçlarla teknik ve mali destek sağlama ve nihai tüketicilere enerji verimliliğini artırıcı uygun önlemleri hayata geçirebilmeleri konusunda yardım etmek (iii) mevcut yasal yapının ve yasal çevçevenin geliştirilmesi (iv) AB ve diğer mali destek kurumlarının da katılımı ile enerji verimliliği ile ilgili mali önlemlerin yanısıra yasal ve kurumsal düzenlemelerin iyileştirilmesini desteklemek gibi hususlar önem taşımaktadır. mue
Projeler • 2.1.2 Twinning Projesi • Nihai tüketim sektörlerindeki enerji verimliliğinin geliştirilmesi ve yerli kaynakların optimum kullanımının sağlanması ulusal enerji politikasının önemli bir parçasıdır. EIE Genel Müdürlüğü enerjinin rasyonel kullanımının sağlanması ve talep tarafında enerji verimliliğinin arttırılması amacıyla yirmi yılı aşkın süredir bu konuda faaliyetlerini yürütmektedir. Avrupa Birliğine üye ülkelerden Fransa ve Hollanda’nın enerji verimliliği kuruluşları olan ADEME ve SENTERNOVEM ile yürütülen Twinning Projesi ile Avrupa Birliğinin enerji verimliliği politikaları ve uygulamaları konusunda teknik yardım, bilgi transferi ve eğitim yoluyla Avrupa’daki benzerlerine uygun bir yapının Türkiye’de oluşturulması amaçlanmaktadır. Aynı zamanda söz konusu Proje, yasal ve kurumsal yapının kuvvetlendirilmesi ve sektörel enerji tasarrufu potansiyellerinin belirlenmesi faaliyetlerini kapsamaktadır. Proje faaliyetleri iki ana bileşenden oluşmaktadır; • Yasal ve Kurumsal Yapının Kuvvetlendirilmesi • İlgili Enerji Verimliliği Mevzuatının gözden geçirilerek ve değerlendirilerek AB mevzuatına uygun yasal oluşumun gerçekleştirilebilmesi için tavsiyelerde bulunulması • AB de gerçekleşen en iyi uygulamaları dikkate alarak ve Enerji Verimliliği Stratejisinin hedeflerini göz önünde bulundurarak ilgili kuruluşlarla entegre bir işbirliği içinde uygulamaların etkin bir şekilde yerine getirilebilmesi için kılavuz hazırlanması, enerji verimliliği ile ilgili mevcut kurumsal yapının gözden geçirilerek gerekirse değişiklik önerilerinde bulunulması • Strateji hedeflerinin gerçekleştirilmesi doğrultusunda EİE nin kapasite oluşumunun, insan kaynaklarının çalışma prosedürlerinin gözden geçirilmesi ve bunların iyileştirilmesi için tavsiyelerde bulunulması • Avrupa’da uygulanan enerji verimliliği programlarının etkilerinin gösterilmesi ve mümkün olduğu takdirde onların Türkiye koşullarına uyarlanması, hedefleri belirlenmiş ve entegre enerji verimliliği programlarının tasarlanması ve uygulanması mue
Projeler EİE/UETM elemanlarının enerji verimliliği stratejisini daha da geliştirebilmeleri ve çalışmaları yönlendirebilmeleri için eğitim programları ile kabliyetlerinin arttırılması Halkın bilincinin arttırılması ve enerji verimli teknolojik bilgilerin yaygınlaştırılması, kamuoyunun bilinçlendirilmesi ile ilgili bir strateji geliştirilmesi için destekte bulunulması ve promosyon materyalinin geliştirilmesi Yerel düzeyde enerji verimliliği programlarının geliştirilmesi ve izlenmesi için destek sağlanması, özellikle bina ve ulaşım sektörlerinde yerel makamları ve paydaşları enerji verimliliği hakkında bilgilendirilmesi, organize edilmesi ve eğitilmesi EİE elemanları için bazı spesifik konularla ilgili yeni eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesi, mevcut eğitim programlarının iyileştirilmesi ve kapsamının tüm nihai kullanım sektörlerini içine alacak şekilde genişletilmesi Demonstrasyon projelerinin belirlenmesi ve seçimi için kuralların ve kriterlerin saptanması ve EİE elemanlarına projelerin değerlendirilmesi hususunda destek sağlanması mue
Projeler Enerji Tasarrufu Potansiyellerinin Belirlenmesi Projenin bu bölümünde, sanayi, bina ve ulaşım sektörlerinde enerji tasarrufu potansiyelinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Enerji verimliliği önlemlerinin ekonomikliğini tespit etmek için elektrik, gaz ve diğer enerji kaynaklarına ve farklı tüketici gruplarına göre çeşitli fiyat senaryoları geliştirilmesi Tüm enerji tüketen sektörlerde enerji tasarrufu potansiyelinin değerlendirilebilmesi için mevcut çalışmaların, etüt sonuçlarının gözden geçirilmesi Enerji tasarrufu potansiyellerinin değerlendirilebilmesi için uygun metodolojinin geliştirilmesi Enerji tasarrufu potansiyelleri, indikatörler ve modellemelerle ilgili EİE ve ilgili kuruluşlardan seçilecek uzman bir kadroya özel bir eğitim düzenlenmesi Sanayi, bina ve ulaşım sektörlerinde seçilmiş alt sektörlerde veri toplama amacıyla yapılacak alan çalışmaları için çalışma gruplarının oluşturulması ve yerel düzeyde saha çalışmalarının yürütülmesi Enerji verimli teknolojileri, “know how” ve maliyetleri içerecek şekilde enerji indikatörleri sistemi ve benchmarking veri tabanı oluşturulması Oluşturulacak benchmarking veri tabanı ile bağlantılı olarak enerji tasarrufu potansiyelinin ve maliyet etkin tedbirlerin alt sektörler bazında belirlenmesi. Bunlara ek olarak, enerji verimliliği uygulamalarının önündeki engellerin belirlenerek, uygun önlemler dahilinde faaliyetlerin desteklenmesi, çevresel unsurların göz önünde bulundurulması, vb hususlar da projenin kapsamı içerisinde yer almaktadır. Twinning Projesinin daimi uzmanı, yaklaşık iki yıl sürecek olan Proje süresince EİE Genel Müdürlüğünde çalışacaktır. Projenin ihtiyaçları doğrultusunda planlanan ve hedeflenen hizmetleri ve eğitimleri sağlamak üzere çok sayıda kısa dönem uzmanlar tarafından da projeye destek sağlanacaktır. mue
Projeler 2.2 Japon Uluslararası İşbirliği Teşkilatı (JICA) ile “Üçüncü Ülke Eğitim Programı Projesi” JICA uzmanları ile EİE yetkilileri arasında yapılan değerlendirmelerde EİE/UETM tarafından düzenlenmekte olan uluslararası kursların her yıl düzenli olarak yapılmasının yararlı olacağı düşünülmüş ve 9 Haziran 2004 tarihinde EİE-JICA rasaında imzalanan bir anlaşma ile “Üçüncü Ülke Eğitim Programı Projesi” başlatılmıştır. Proje kapsamında her yıl iki hafta süreli uluslararası enerji yöneticisi kursu düzenlenecek olup, ilk kurs 22 Kasım 2004 – 03 Aralık 2004 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Söz konusu kursa; Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Gürcistan, Makedonya, Pakistan, Romanya, Suriye, Tacikistan ve Özbekistan olmak üzere 11 ülkeden toplam 15 kursiyer katılmıştır. Proje kapsamındaki ikinci kurs 13-24 Haziran 2005 tarihlerinde düzenlenmiştir. Söz konusu kursa, Afganistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Gürcistan, İran, Makedonya, Pakistan, Polonya, Romanya, Suriye, Tacikistan, Özbekistan ve Ukrayna olmak üzere 15 ülkeden 21 kursiyer katılmıştır. Ayrıca, proje kapsamında yer alan üçüncü kursun Haziran 2006 tarihinde gerçekleştirilmesi öngörülmektedir. mue
Eleştiriler Yabancı sermayeye kolaylıklar getiren Endüstri Bölgeleri Yasa Tasarısı ile ilgili tartışmalar, tarım ve çevre kesiminin de katılımı ile iyice alevlendi. Tarım ve Köy İşleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, kendilerinin ve sektörün görüşü alınmadan hazırlanan tasarının yasalaşması halinde tarım arazilerinin korunmasının ortadan kalkacağını öne sürerek, yasayı imzalamama kararı aldı. Yabancı Sermaye Derneği (YASED) Genel Sekreteri Abdurrahman Arıman, tasarının eksiklikleri ve yanlışları giderilerek, Türkiye'nin bu kadar çok yabancı yatırımcıya ihtiyaç duyduğu dönemde mutlaka çıkarılması gerektiğini söyledi. Yabancı yatırımcının önem verdiği, çevre, tabiat ve kültürel varlıkların korunması gibi bir takım yasaların mutlaka uygulanması gerektiğini vurgulayan Arıman, "Bunların uygulanmaması halinde yabancıların, yatırım yapmayacaklarını ifade etti. Arıman, "Bilindiği gibi, bütün çok uluslu firmalar çevre koruma konusunda ciddi hassasiyet içindedirler. Bu durumda çevreyi korumayacağız, sit alanı olan ya da kelaynakların bulunduğu bölgeye böyle bir endüstri bölgesi kurulmak istenirse, aklı başında bir yatırımcıyı oraya götürüp yatırım yaptırtamazsınız" diye konuştu. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Gürol Ergin, taslağın küresel ekonominin tüm isteklerini koşulsuz yerine getirmenin ulusal çıkarlara aykırılığını gözler önüne seren bir ibret belgesi olduğunu söyledi. Ergin, "Düzenleme ile, yerli ya da yabancı sermaye yatırmalarının birinci sınıf tarım topraklarını, ormanları, meraları, kıyıları, tarihi ve kültürel alanların sınırsız talanına açılıyor" dedi. Gebze Ticaret Odası Başkanı İbrahim Başaran, Endüstri Bölgeleri Yasa Tasarısı'nın baştan sona yanlışlarla dolu olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Sanayi gecekondusu yaratılacak. Bir kere Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı. Kamu yararı yok sayılmıştır. Tüm bu olumsuzlukların giderilebilmesi için 15 Nisan 2000 tarihinde yürürlüğe giren OSB'ler kanunu ile birlikte ele alınması ve bu tasarıdaki bazı hususların OSB sınırları içerisinde uygulanmasını sağlamak gerekir." mue
Eleştiriler Dünya Bankası Grubu bünyesinde yer alan Uluslararası Finans Kurumu’nun dünyada serbest bölgelerin algılanış şekli ve serbest bölgelerdeki değişim hakkında yaptığı sunuş serbest bölgelerimiz için de önemli bilgiler içermektedir. Sunuşta bazı serbest bölgelerin istenilen performansı gösterememe nedenleri şu şekilde sıralanmıştır: • Kamu Kesiminden Kaynaklanan Sorunlar • Yer seçimindeki başarısızlık • Yetersiz tanıtım ve hizmet • Bölge dışındaki alt yapı yetersizliği • Kamu-özel sektor işbirliği eksikliği • Rekabetçi Olmayan Politikalar • Sadece vergi muafiyetine dayalı teşvikler • Serbest bölgede faaliyet göstermek için kabul şartlarının katı olması • Çalışma politikaları, çalışanlarla ilişkiler ve sendikalaşmaya karşı koyma • Özel sektör serbest bölgelerine destek vermeme • Bürokratik prosedürler ve kontroller • Yatırımlarla ilgili karmaşık kabul süreçleri • Karmaşık gümrük işlemleri • Aşırı kontrol ve raporlama talepleri • Bölge düzenlemesinde çok sayıda kurumun yer alması • Düzenleyici kurumda yetki ve kaynak eksikliği mue
Görüşler Sunulan bu görüşler, Türkiye`nin üretim kapasitesinin arttırılması ortak hedefinde buluşan, incelen bu 3 kanunun önüne çıkan sorunlara bir örnek olarak gösterilebilir. Eleştirilerin ve görüşlerin sayısı bunun gibi örneklerle çoğaltılabilir. Çünkü Türkiye`nin bulunduğu konum, iç ve dış siyaseti doğrultusunda bu konuda görüş belirtebilecek bir çok kurumsal ve kişisel görüşler vardır. Sunulan bu görüş ve eleştiriler bir sonuca varmamaktadır. Sunulan bu görüşlerin ve eleştirilerin ortak bir noktası olmalıdır. Görüş bildirirken amaç, çözüme yönelik fikirlerin de ortaya atılması olmalıdır. Yapılan araştırmalar sonucu, beyan edilen fikirlerin 2 yönlü olduğu ortaya çıkmıştır. AB sürecinde bulunan Türkiye`nin konumunu ve isteklerini belirleyememesinden dolayı çıkarılan yasalardan istekler ortak bir sonuca ulaşamamaktadır. Genel izlenim olarak Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu`na istisnai durumlar hariç, büyük bir tepki gösterilmemektedir. Sanayiye dayalı üretimde eleştirilen konu Endüstri Bölgeleri Kanunu`dur. Bu doğrultuda yapılan eleştiriler Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı tarafından savunulmakta olan verimli tarım topraklarının kontrolsüzce sanayi alanlarına açılması ve bu toprakların kaybedilecek olmasıdır. Ancak sadece tek taraflı böyle bir bakış açısıyla Endüstri Bölgeleri Kanunu`nun çıkarılma amacı göz ardı edilmektedir. Çünkü böyle bir kanun getireceği yatırım, üretim, istihdam ve prestij artışı söz konusu olabilir. Dış pazarların baskısı sonucu zor günlerin yakında olduğu konuşulurken, kendi üretim payını arttırıcı önlemler almayan bir yönetim sistemi de vermli bir yönetim sergileyemez. mue
Görüşler ve Sonuç Bu yüzden az önce bahsedilen, fikir ve görüş açıklarken eksik kalan bir çözüm oluşturma eksikliği tekrar ortaya çıkmaktadır. Belirtilen görüşlerde böylesine taviz vermeyen açıklamalar ortaya bir çözüm çıkarmaya yardımcı olamaz. Bu gibi anlaşmazlıklarda çözüm önerileri sunabilecek, çözüm ortamları yaratabilecek ve bu çözüm politikalarını uygulayabilecek bir karar verme mekanizmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Öncellikle Türkiye`nin içinde yer aldığı durum detaylı bir şekilde incelenmeli ve politik hareketlerin yönleri ve güçleri ana hatları ile belirlenmelidir ki idarenin merkezi olması bu amaç doğrultusunda avantajdır. Böylece ülke yararı olarak adlandırılabilecek bir iç siyaset oluşturulabilir ve eşgüdümlü bir hareket sistemi ile uygulama konusundaki eksiklerimiz giderilebilir. Türkiye`nin içinde olduğu durum bellidir. AB sürecine uyum sağlamaya çalışan ülkemizin hem geleneksel hem de modern istekleri ve amaçları vardır. Ancak bu amaçlar ortak hedef altında birleştirilmelidir ki böylece uygulama eksikliğinden doğan aksamalar ülke gelişimine ve rekabet gücüne dezavantaj yaratmasın. Ülkenin endüstriyel üretim eksiği olduğu bu kadar ortadayken, eksik ve kısmen yanlış uygulamalar içeren bir üretim arttırıcı yasa sekteye uğratılmamalı ancak aynı şekilde bu kadar değerli ve verimli tarım toprakları olan ülkemizin de yanlış uygulamalarla ve yabancı sermaye çekme sevdası ile de sanayi egemenliğine terk edilmemesi gerekliliği de bir gerçektir. Yabancı ülkelerin ülkemiz üzerinde elde etmek istediklerin yüksek rantlar, bir hiç karşılığı ülke içinde anlaşmazlıklar yüzünden, yabancı sermayeye kaptırılmamalıdır. mue
Yararlanılan Kaynaklar : • TBMM Internet Sitesi, Yasama Faaliyetleri, Kanunlar (www.tbmm.gov.tr) • Türk Dil Kurumu Internet Sitesi, Güncel Türkçe Sözlük (www.tdk.gov.tr) • Devlet Ticaret Müsteşarlığı Internet Sitesi, Serbest Bölgeler (www.dtm.gov.tr) • Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Internet Sitesi, Haberler (www.tarim.gov.tr) • OSB Üst Kuruluşu Internet Sitesi (www.osbuk.gov) • Elektrik İşleri Etüt İdaresi Internet Sitesi, Sanayide Enerji Verimliliği (www.eie.gov.tr) mue