590 likes | 1.1k Views
EDAT-BAĞLAÇ. EDATLAR (İLGEÇLER). Tek başlarına anlamları olmayan ve kullanılmayan; ancak cümlede genellikle kendisinden önceki sözcükle anlam ilişkisi kuran sözcüklere edat denir. Özellikleri:.
E N D
EDATLAR (İLGEÇLER) • Tek başlarına anlamları olmayan ve kullanılmayan; ancak cümlede genellikle kendisinden önceki sözcükle anlam ilişkisi kuran sözcüklereedatdenir.
Özellikleri: • Edatlar bir ad veya bir zamirle birlikte sözcük grubu cümlede adı veya eylemi etkileyerek sıfat ya da zarf görevini üstlenir.
Örnekler: • Dünyakadarişim var. ad edatad
Onungibiadam görmedim. zamir edat ad
Sabahadoğru eve döndüm. ad edat eylem
Adam çocukgibiağlıyordu. ad edat eylem
GİBİ: • Benzetme edatıdır; karşılaştırma ilgisiyle birlikte aşağıdaki kullanım anlamlarına da sahiptir:
-e benzer anlamıyla: • Kale gibi evdi orası. • Aslan gibi adamdı baban.
İmişçesine, benzer biçimde: • Bana evladı gibi baktı. • Soruları benim gibi çözün.
-e yakışır biçimde: • Bana insan gibi davrandı. Cümlenin sonuna gelirse cümleye kuşku anlamı katar: • Adam balkondan bize bakıyor gibi.
ÖRNEK: “Gibi” cümlesi aşağıdaki cümlelerin hangisine eylemin “o anda” gerçekleştiği anlamını katar? A)Oyuncakları dağıttığın gibi toplamalısın. B)Sen de arkadaşın gibi gayretli olmalısın. C)Kapıyı çarptığı gibi çıktı. D)Bu konu hakkında ben de senin gibi düşünüyorum. (DPY-1999)
İÇİN: Amaç edatıdır;bunun dışında aşağıdaki anlam ilgilerini de oluşturur: • Seni görmek için geldim.(amaç) • Doğruyu söylediğim için kızdı(neden-sonuç) • Kış için hazırlık yaptınız mı?(özgüleme) • Vatan için neler yapmazdık ki…(uğruna) • Bu iş için bu para olmaz.(-e göre)
SANKİ: Benzetme edatıdır. Aşağıdaki anlam ilgilerini oluşturur: Sorulu cümlelerde hoş görmeyiş anlam ayırtısını katar: • Sınava girmedin de iyi mi ettin sanki? • Sanki aldın da ne kazandın?
Soru olmayan cümlelerde ”Sözüm ona” anlamını katar: • Sanki haberi yokmuş. • Sanki kabahat benimmiş.
GÖRE: “-e” durum eki almış sözcüklerden sonra şu anlam ilgilerini oluşturur: (Bir şeye) uygun olarak, gereğince anlamıyla: • Bana göre ikisi de bir.
Bakılırsa, hesaba katılırsa anlamıyla, göz önünde tutulunca anlamıyla: • Duyduğuma göre sınav iptal edilmiş. • Bu ev tam size göre.
Karşılaştırma yapar: • Düne göre daha iyiyim.
ÜZERE: Amaç ilgisi oluşturur: • Eve gitmek üzere kaktı. Koşul ilişkisi oluşturur: • Akşama vermek üzere kitabı aldı. Yakın olmayı, yakınlaşmayı anlatır, “zaman” ilgisini oluşturur: • Otobüs gelmek üzere. • Sabah olmak üzere.
İLE: Eklendiği sözcüğe değişik anlam ilgileri katar. Araç ilgisi: • Anlatılanları kalemle yazmış. Birliktelik ilgisi: • Annesiyle pazara gitmiş. Durum ilgisi: • Bizi sevgiyle kucakladı.
Uyarı: “İle”, edat olmanın dışında türdeş ya da görevdeş öğeleri bağlayarak bağlaç da olur. “İle” bağlaç olduğunda “ve” bağlacıyla, “virgül”le görevdeştir:
ÖRNEK: “İle”kelimesi, hangi cümlede bağlaç görevindedir? A)Gece kardeşim ile sahilde dolaştılar. B)Mehmet ile kardeşi bize geldiler. C)Erzurum’a uçak ile gittiler. D)Çocuklar,öğretmenleri ile resim çektirdiler. (DPY – 1996)
KADAR: Eşitlik ilgisi: • Senin kadar çalışkan insan görmedim. Yaklaşıklık ilgisi: • Çorbaya yarım tatlı kaşığı kadar tuz attı. Ölçüsünde, derecesinde anlam ilgisi: • Tilki kadar kurnaz bir bekçi. “dek”, “değin” anlam ilgileriyle eylemin yer ya da zamana bakımından bitişini belirtir: • Sabaha kadar dertleştik. Büyüklüğünde anlam ilgisi: • Bacak kadar çocukla başa çıkamadık.
BERİ: Eylemin yer ya da zaman bakımından başlangıcını belirten edattır.”-den” durum eki almış adlarla kullanılır: • Ankara’dan beri konuşmuyor. • Yirmi yıldan beri buradayım.
KARŞI: Yönelme edatıdır, “-e” durum eki almış adlarla anlam ilgisi oluşturur: • Sabaha karşı yağmur başladı. • Bana karşı daha dürüst olmalıydın.
UYARI Karşı edatı tür olarak sıfat veya ad da olur: • Karşıevdeoturanlar taşındı. sıfat ad • Bu seslerkarşıdangeliyor. ad
YALNIZ: Kullanışına göre farklılık gösterir: Edat olur, “sadece, bir tek, sırf, ancak”sözleriyle anlamdaştır: • Beni yalnız sen anlarsın.
Bağlaç olur, “ama, fakat, lakin, ancak” bağlaçlarıyla görevdeş olur: • Onu görmüş; yalnız konuyu açamamış. Sıfat olur: • Bu kentte bir yığın yalnız insan var. Zarf olur: • Sokağa yalnız çıkamam. Ad olur: • Bu akşam evde yalnızım.
ANCAK: Bu edat da “yalnız” edatı gibi farklı tür özelliği gösterir: Sadece, bir tek anlamlarıyla edat olur: • Kapıyı ancak bu anahtar açar. Bağlaç olur: • Sinemaya git;ancak erken gel. Eylemi zaman yönüyle etkiler, zarf olur: • Uçak ancak yarın sabah gelir.
Anlamca ilgili cümleleri,kavramları ya da görevdeş öğeleri bağlamaya yarayan sözcüklere bağlaçdenir.Bağlaçlar bağlama görevi üstlenir, cümlede öğe olmaz. Bağlaçlar cümleden çıkarıldığında genellikle cümlenin anlamı ve söyleyişi bozulmaz;ancak edatlar cümleden çıkarılamaz, çıkarılırsa anlam bozulur.
VE: Eş görevli sözcük, sözcük grubu ve öğeleri bağlar: • Annenvebabanlar evde mi? özne özne • Uzakve yakın akrabalarını özlemiş. sıfat sıfat • İşini bitirdivesinemaya gitti. cümle cümle
DE/DA: Bağlama görevinin dışında cümleye değişik anlam ayrıntılarını katar: • Bu kitabıda okuyun.(diğerlerini okuduğunuz gibi.) • Üçüde bahçeye çıkmış.(eylem her üç kişi tarafından yapılmıştır.)
Beğenme, övme: • Ne iyi ettin de geldin. Küçümseme, umutsuzluk: • Para kazanacakmış da evi geçindirecekmiş. Koşullu eylemlerden sonra kullanıldığında “dahi-bile” anlamı verir. • Yaptıklarını ölsem de unutmam.
Pekiştirme bildirir: • Ağzını açtı mı konuşur da konuşur. Üsteleme, direnme anlamlarını katar: • Çocuk” “bebek de bebek” diye tutturdu. Neden-sonuç ilişkisi oluşturur: • Çocuk korkmuş da oraya gitmiyor.
ÖRNEK: Aşağıdaki cümlelerin hangilerinde da/de bağlacı, “şaşma” anlamında kullanılmıştır: I.Size de gidebiliriz bize de. II.Çalıştı da çalıştı. III.Senin gibisini de görmedim. IV.Nasıl oldu da anımsamadın? A).I-II B).I-III C).III-IV D).II-IV (LGS-2000)
Kİ: Çekimli eylemlerden, eylem köklerinden, özneden sonra gelir. Değişik anlam ilgileri oluşturur: Neden-Sonuç: • Çalışmış ki kazanmış. Koşul ilişkisi: • Erken yat ki erken kalkasın. Özneyi pekiştirir: • Ben ki her şeyi bilirdim, nasıl aldandım. Sıfatlardan sonra gelir,üç noktayı alır,cümleye duygu değeri katar: • Bebekleri öyle tatlı ki…
NE…NE: Bu bağlacın asıl görevi yüklemleri olumlu olan cümleleri bağlamak bu cümleye olumsuzluk anlamı katmaktır: • Ne arayan ne soran var.(arayan da soran da yok.) • Ne kitap ne gazete okurum.(kitap da okumam.)
Ne…ne bağlacı karşıt anlamlı sıfatları bağlarken her ikisinin ortası anlamını verir: • Ne sıcak ne soğuk bir gündü.(ılık) • Ne uzun ne kısa boyluydu.(normal)
AMA, FAKAT,LAKİN: Bu bağlaçlar aralarında aykırılık, karşıtlık anlam ilgileri olan cümleleri bağlar: • Ucuz ama güzel bir araba almış.(aykırılık) • Çok çalıştım; ama başaramadım.(olumsuzluk)
Bu anlamlarının dışında “ama” bağlacı “uyarı,pekiştirme,koşul” amacıyla da kullanılır: • O günlerde hiç ama hiçbir şeyimiz yoktu. (pekiştirme) • İstediklerinizi yaparım ama beni üzmeyeceksiniz. (koşul) • Böyle söylersen darılırım ama!.. (uyarı)
ÇÜNKÜ-ZİRA: Açıklama yapar, gerekçe belirtir: • Yemeği yemedi; çünkütuzluydu. • Derse girmedim;zira hastaydım.
ÖRNEK: “Ama” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde pekiştirme amacıyla kullanılmıştır? A)Beni hiç ama hiç dinlemiyor. B)Çok uğraştım ama problem çözülmüyor. C)Sesini duydu ama anlamazlıktan geliyor. D)Araba oldukça eski ama çalışıyor. LGS-2000