350 likes | 943 Views
LİPİTLER. SERUM LİPİTLERİ VE LİPOPROTEİNLER. Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜ TIP FAKÜLTESİ Biyokimya AD. Lipitler. ya gerçekten ya da potansiyel olarak yağ asitleri ile ilişkileri olan heterojen bir grup bileşik Ortak özellikleri: biyolojik kaynaklı organik bileşiklerdir
E N D
LİPİTLER. SERUM LİPİTLERİ VE LİPOPROTEİNLER Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜ TIP FAKÜLTESİ Biyokimya AD
Lipitler ya gerçekten ya da potansiyel olarak yağ asitleri ile ilişkileri olan heterojen bir grup bileşik Ortak özellikleri: biyolojik kaynaklı organik bileşiklerdir suda çözünmeyen, apolar veya hidrofob bileşiklerdir kloroform, eter, benzen, sıcak alkol, aseton gibi organik çözücülerde çözünebilirler enerji değerleri yüksektir; ancak yanma için karbonhidrat ve proteinlerden daha fazla oksijene gereksinim gösterirler
Lipitlerin fonksiyonları • Nötral yağlar olarak bilinen trigliseritler, birçok organizmada enerji için başlıca yakıt deposudur • Fosfolipitler ve steroller biyolojik membranların yapı taşlarıdırlar • Nispeten küçük miktarlarda bulunan bazı lipitler, enzim kofaktörleri, elektron taşıyıcıları, ışık absorbe eden pigmentler, emülsifiye edici ajanlar, hormonlar ve intrasellüler haberciler olarak çok önemli fonksiyonlara sahiptirler
Lipitlerin sınıflandırılmaları • Basit lipitler • Bileşik lipitler • Lipit türevleri • Lipitlerle ilgili diğer maddeler
Basit lipitler Yağ asitlerinin çeşitli alkollerle oluşturdukları esterler • Nötral yağlar: trigliseridler veya triaçilgliseroller • Mumlar: • Kolesterol esterleri: • Vitamin A esterleri: • Vitamin D esterleri:
Bileşik lipitler Yağ asitleri ve alkole ek olarak başka gruplar içeren lipitler • Fosfolipitler: • Sfingolipitler:sfingomiyelinler, glikolipitler • Lipoproteinler: • Proteolipidler:
Lipit türevleri Basit veya bileşik lipitlerin hidrolizi sonucu oluşan ve lipit özelliği gösteren maddeler • Yağ asitleri: • Monoaçil gliseroller ve diaçil gliseroller: • Alkoller: Gliserol ve sfingozin • Yağ aldehitleri: • Keton cisimleri: Asetoasetik asit, -hidroksibutirik asit ve aseton
Lipitlerle ilgili diğer maddeler • İzoprenoidler: Karotenoidler ve steroidler • Vitamin E: Tokoferoller • Vitamin K: Naftokinonlar
Yağ asitleri • Doymuş (satüre) yağ asitleri: • Doymamış (ansatüre) yağ asitleri: • Ek gruplu yağ asitleri: • Halkalı yapılı yağ asitleri:
Yağ asitlerinin kimyasal özellikleri • Esterleşme: • Tuz oluşturma: • Çift bağların hidrojenlenmesi (hidrojenizasyon): • Halojenlenme: • Oksitlenme:
Yağ asitlerinin karboksil grupları ile alkollerin hidroksil grupları arasından su çıkışı suretiyle yağ asidi ve alkolün birbirine ester bağıyla bağlanması sonucu esterler oluşur. Trigliseridler, gliserolün yağ asidi esterleridirler:
Yağ asitleri, karboksil grupları vasıtasıyla metallerle tuzları oluştururlar. Karbon sayısı 6’dan fazla olan yağ asitlerinin metallerle oluşturduğu tuzlara sabun denir.
Doymamış yağ asitlerininyapısında yer alanetilen bağı (CHCH), platin, nikel veya bakır varlığında kolaylıkla hidrojenle doyurulabilir; iki hidrojen çift bağa girer ve doymamış yağ asidi doymuş hale geçer:
Doymamış yağ asitlerinin yapısında yer alan etilen bağının fluor, klor, brom, iyot gibi halojenlerden biri ile doyurulması olayı halojenlenme diye adlandırılır. 100 g doymamış yağın gram cinsinden tuttuğu iyot miktarı, iyot indeksi olarak tanımlanır; iyot indeksi, cilt altı dokularda 65, karaciğerde 135’dir.
Doymamış yağ asitlerinin havanın moleküler oksijeni (O2) ile oksitlenmeleri genel olarak çok karışıktır. yağlardaki acılaşma, kısmen bu tür oksidasyonun sonucudur.
Steroidler 17 karbonlu steran halkası (gonan halkası, siklopentano-perhidrofenantren halkası) içeren bileşikler • Steroller (sterinler). • Safra asitleri. • Cinsiyet hormonları. • Adrenal korteks hormonları. • Vitamin D grubu maddeler.
Kolesterol (kolesterin) hayvansal kökenli bir steroiddir
Kolesterolün özellikleri • beyaz kristalli, tatsız ve kokusuz bir maddedir • su, asit ve alkalilerde çözünmez; organik çözücülerde, sıcak alkolde, sıvı ve katı yağlarda çözünür; ayrıca sabun çözeltisinde az, safra tuzu çözeltisinde çok çözünür. • elektrik iletkenliği çok azdır • 3 nolu karbondaki hidroksil grubu, yağ asitleriyle esterleşir ve kolesterol esterlerini oluşturur
Kolesterolün biyofonksiyonları • impulsların oluştuğu ve taşındığı beyin ve sinir sisteminde yalıtıcılık görevi görür • esterler oluşturarak organizmada özellikle doymamış yağ asitlerinin transportuna yardım eder. • insan ve hayvanlarda hücre membranları ve subsellüler partiküllerin yapısal elemanlarındandır. • vitamin D3, steroid hormonların ve safra asitlerinin ön maddesidir • antihemolitik etkiye sahiptir
Safra asitleri primer safra asitleri Kolik asit kenodezoksikolik asit sekonder safra asitleri dezoksikolik asit litokolik asit
Safra asitlerinin biyofonksiyonları • yüzey gerilimini azaltıcı etkileriyle emülsiyonlaşmayı kolaylaştırırlar; hem yağların hem yağda çözünen vitaminlerin 0,3-1 çapında emülsiyon veya 16-20Ao çapında miseller halinde emilmelerini sağlarlar. • safra içindeki kolesterolün çökmesini önlerler. • intestinal motiliteyi artırırlar. • kolesterol esterazı ve ince bağırsağın üst kısımlarında lipazı aktive ederler.
Lipoproteinler fosfolipitler, kolesterol, kolesterol esterleri ve trigliseridlerin çeşitli kombinasyonları ile apolipoproteinler denen spesifik taşıyıcı proteinlerin moleküler agregatlarıdırlar.
Eikozanoidler omurgalı hayvanların çeşitli dokularında son derece güçlü hormon benzeri etkilerinin çeşitliliği ile bilinen, 20 karbonlu poliansatüre yağ asidi olan 20: 45, 8, 11, 14 araşidonik asit türevi bileşiklerdir 1) Prostaglandinler. 2) Tromboksanlar. 3) Lökotrienler. hasar veya hastalık ile ilişkili inflamasyon, ateş ve ağrı, kan pıhtılarının oluşması, kan basıncının değişmesi gibi durumlarda oluşurlar; oluştukları dokularda etkilerini gösterirler
Lipitlerin vücuda alınması Diyetteki lipidlerin büyük çoğunluğu trigliserid, az bir kısmı da fosfolipid, kolesterol ve kolesterol esteridir. Lipidlerin ince bağırsakta sindirilmelerinin sonunda, ince bağırsaktaki misellerde az miktarda trigliserid, bol miktarda 2-monogliserid, yağ asidi, gliserol, fosfolipid, serbest kolesterol ve safra tuzları bulunur. Lipidlerin emiliminden sonra duktus torasikusta süt beyazlığında şilus görülür
LDL’ler, kolesterolü karaciğerden başka dokulara taşırlar HDL’ler kolesterolü başka dokulardan karaciğere taşırlar
Plazma lipid düzeyi Sağlıklı bir erişkinin kan plazmasında 8-10 saatlik açlıktan sonra total olarak %400-700 mg kadar lipid bulunur. Bunun ¼’ü trigliserid, %140-200 mg’ı kolesterol %160 mg kadarı fosfolipiddir
Hiperkolesterolemi (kan kolesterol düzeyi yüksekliği) Hiperkolesterolemi ile ateroskleroz ve dolayısıyla koroner kalp hastalığı arasında ilişki olduğu bilinmektedir Serum total kolesterolü 200 mg/dL’den düşük ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, 200-240 mg/dL arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, 250 mg/dL’den yüksek ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.
Serum LDL-kolesterol ve HDL-kolesterol düzeylerindeki değişmeler, aterosklerotik kalp hastalığı riski bakımından önemlidir Serum LDL-kolesterol düzeyi %130 mg’dan düşük ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, %130-160 mg arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, %160 mg’dan yüksek ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.
Serum HDL-kolesterol düzeyi %45 mg’dan yüksek ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, %35-45 mg arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, %35 mg’dan düşük ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.
Dislipoproteinemiler Serum lipoprotein düzeylerinin düşük veya yüksek olduğu durumlar Hiperlipoproteinemiler tip I hiperlipoproteinemi, tip IIa hiperlipoproteinemi, tip IIb hiperlipoproteinemi, tip III hiperlipoproteinemi, tip IV hiperlipoproteinemi tip V hiperlipoproteinemi Hipolipoproteinemiler
Bir hiperlipoproteineminin hangi sınıftan olduğunu belirlemek için birinci basamak olarak total kolesterol (T Kol) ve trigliserid (TG) düzeyleri değerlendirilir. İkinci basamakta LDL kolesterol düzeyi değerlendirilir. Üçüncü ve son basamakta lipoprotein elektroforezi değerlendirilir.