1 / 26

AMAÇ

β 2 adrenerjik reseptörü; kromozom 5q31.32 ‘nin uzun koluna yerleşmiş 1242 bazlı intronless geninin ürünüdür.

presley
Download Presentation

AMAÇ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. β2 adrenerjik reseptörü; kromozom 5q31.32 ‘nin uzun koluna yerleşmiş 1242 bazlı intronless geninin ürünüdür. • Genel populasyonda sıklıkla yerleşen yüksek allelli iki polimorfizm; 46. Pozisyonda (A-G) ve 79. pozisyonda ( C- G ) olan aminoasit pozisyonu yerine 16’da ki arginine için glycine olması ve 27 ‘de glutamin yerine glutamat olmasıdır.

  2. AMAÇ • Bu meta- analiz için 28 çalışma alınmıştır. • Arg16Gly veya Gln27Glu polimorfizmler için genotip veri içeren her çalışma incelenmiştir. • Bilgiler iki bağımsız araştırmacı tarafından her çalışmadan tespit edildi.

  3. METOD • Birbiri ile ilişkisi olmayan astımlı/astımsız • Spesifik astım fenotipi olan/olmayan • Bronş hiperreaktivitesi olan/olmayan hastalar çalışmaya alınmıştır. • Bunların arasındaki farkları tespit etmek için Gly16-Arg16 ve Glu27-Gln27 incelendi.

  4. Primer analizlerde hastalar astımlı/astımsız noktürnal astımlı/astımsız, moderate , ağır veya hafif astımlı,bronş hiperreaktivitesi olan/olmayan olarak karşılaştırıldı.

  5. METOD • Astım tanısı hastalara doktor teşhisi , self-report veya ikisi birden değerlendirerek yapılmıştır. • Bronş hiperreaktivitesi değerlendirmesi provokasyon testlerinde maksimal veya kumultatif metakolin dozu için farklı cutoff değerlerine dayandırılmıştır. • Bir çalışmada SO2 provakasyon testi kullanılmıştır.

  6. 28 çalışmada Arg16 ve Gln27Glu polimorfizmleri arasındaki ilişki; • Astım • Bronş hiperreaktivitesi • Noktürnal astım • Orta veya şiddetli astım araştırılmıştır.

  7. SONUÇLAR • Tüm çalışmalarda PCR kullanılmıştır. • İki çalışmada kör klinik çalışmalarla genotipler belirlenmiştir. • Ürünlerin spesifitesinin onayı RFLP ile değerlendirilmiş veya 18 çalışmada alel –spesifik oligonukleid hibridazyon ile yapılmıştır.

  8. Nokturnal astım vakaları 2 çalışmada nokturnal PEF akımı oranlarının düşüşüne dayandırılmıştır. • 3 çalışmada ise klinik kriterlere dayandırılmıştır. • Orta – şiddetli astım tanımı da çalışmalarda değişiklik göstermiştir.

  9. SONUÇLAR • Analizde 11 vaka- kontrollü çalışması , 9 populasyon kohortu, 8 astım kohortu mevcut idi. • Astıma yatkınlığı değerlendiren kohortlardaki astım vakaları sıklığı %14-%54 arasında, • Bronş hiperreaktivitesini değerlendiren kohortlarda sıklık %13-%44 arasında bulunmuştur. • Astım kohortlarındaki oranlar %21-%80 dir.

  10. 19 çalışma  kafkas populasyonunda • 9 çalışma  asya populasyonunda yapılmıştır.

  11. SAĞLIKLI BİREYLERDE ALEL SIKLIĞI • Astımı olmayan hastalarda Gly16 aleli sıklığı %54.8 idi . • Kafkas populasyonunda asya populasyonundan daha sık görülmüştür. (%60.7 vs % 46) • Glu 27 aleli sıklığı Gly16 alel sıklığının yarısı kadar ve kafkas populasyonundan 3 kez daha sık gözlenmiştir. • Gln27Glu ile herhangi bir fenotipte istatiksel anlamlı ilişki yoktur.

  12. VERİLER (Arg16Gly alel analizi) • Gly16 aleli noktürnal astım için riski iki kat arttırdığı gösterildi.Ayrıca ciddi astımın riskini arttırmıştır. • Gly16 aleli ve bronşial hiperreaktivite arasında önemli bir ilişki bulunmamıştır.

  13. VERİLER (Arg16Gly genotip analizi) • Arg16 homozigotları ile kıyaslandığında Gly16 homozigotlarının nokturnal astım ve ciddi astım için çok daha riskli olduğu gösterildi. • Bunun yanında Gly16 heterozigotları nokturnal astım ve ciddi astım için daha ılımlı oranda artış yapan risk faktörü olarak gösterildi.

  14. VERİLER(Gln27glu alel analizi) • Glu27 aleli ile astımın ciddiyeti arasında ve bronş hiperreaktivitesi arasında koruyucu bir ilişki asya kökenli hastalarda 2 küçük çalışmaya dayandırılmıştır. • Herhangi bir fenotip ile Glu27 alelinin istatiksel olarak anlamlı bir ilişkisi yok idi.

  15. TARTIŞMA • 28 çalışmaya dayandırılarak elde edilen bilgilere göre Gly16 aleli bütünüyle astım yatkınlığı veya bronşial hiperreaktivite için risk faktörü değildir fakat muhtemelen nokturnal astım için riski 2 katına ve astım ciddiyetinide ılımlı olarak arttırmaktadır. • Risk, Gly16 homozigotları için belirgin gibi görülmektedir. • Herhangi bir fenotip ile Glu27 alelinin istatiksel olarak anlamlı bir ilişkisi bulunmamıştır..

  16. TARTIŞMA • Gly16 polimorfizm tarafından artırılmış reseptör downregulasyonu, ciddi astım fenotiplerine neden olabilir. • Noktürnal astımdaki allergen veya gece oluşan bronşial hiperinflamasyonun kötüleşmesine neden olan değişik sporadik atakların oluşumunu artırabilir. • Gly16 alel sahibi kişilerin daha fazla havayolu obstruksiyonu saptanan endojen katelokaminlere rezistan β2 agonistlere sahip olmaları muhtemeldir.

  17. Benzer olarak Gly16 alele sahip kişiler β2 agonistlerin başlattığı anti-inflammatuar etkilere rezistandır.Bu durum düşük doz ICS kulanımı ile azalmış ve yüksek doz ICS kullanımı ile tamamen ortadan kalkmamıştır.

  18. TARTIŞMA • Gly16 Glu27 ve Gly16Gln27 sıkça görülen Arg16Gln27 (haplotiplerin yarısını kapsar) ile karşılaştırıldığında noktürnal astımı ve astım şiddetini artıran bir fenotipin Glu27 ile ilişkisini göstermek gerekir ama kesin bir ilişki yoktur. • Gly16 homozigotu Arg16 homozigotu ile karşılaştırıldığında nokturnal astım için 5 kat ciddi astım için 3 kat fazla risk içermektedir.

  19. TARTIŞMA • Nokturnal astım ve ciddi astım ile kafkas ve asyalı ırklarla Gly16 alel sıklığı arasında fark görülmüştür. • Ancak istatiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır.Kafkas ve Asya kökenlilerde genetik etkiler benzerdir.Diğer alt gruplarda farklılıklar vardır.

  20. TARTIŞMA • Herhangi bir alel ve bronşial hipereaktivite arasında genetik ilişki bulunmamıştır. • Bu ilişkiyi değerlendiren çalışmalar, farklı cut-off noktaları kullanılması sonucunda hatalı klasifikasyonlara sebep olmuş olabilir. • Bronşial hiperreaktivite wheezing ve dispne ile bağlantılı ama noktürnal öksürük ile bağlantılı olmadığı gösterilmiştir.

  21. TARTIŞMA • Bu tarz bir çalışmada tartışılması gereken şeyler şunlardır: • 1)Astım heterojen bir hastalıktır. • 2)5000 den fazla kişi astım için genotiplendirilmiş olsa da 600 den azı nokturnal astım için değerlendirilmeye uygun bulunmuştur. • 3)Fenotipler zamanla değişebileceği için, yanlış sınıflandırmada mümkündür. • 4)Daha başka yayınlanmamış çalışmaların sonucu etkileyip etkilemeyeceği tartışılabilir ama bununla ilgili veri bulunmamıştır.

  22. TARTIŞMA • Bütün meta- analiz,β2 adrenerjik reseptör geninin spesifik astım fenotipleri için (bilhassa nokturnal astımda )spesifik bir belirteç olduğunu göstermektedir.

More Related