İletİ ve kodlamayla İlgİlİ engeller

1. İletİ ve kodlamayla İlgİlİ engeller FATİH ATMACA

2. Yani sözcükler hiçbir zaman anlamı kaynaktan alıcıya bütünüyle aynı olarak aktarmazlar. Bu konuda yaşanan sorunların bir kısmı, iletinin hedefi olan öğrenciyle ilgilidir.bir kısmı da kaynağın tutum ve davranışları nedeniyle ortaya çıkmaktadır.

3. Deneyim alani İçeriğin anlaşılmasındaki bir başka güçlük, kodlamada kullanılan semboller öğrenci tarafından bilinmediğinde yaşanmaktadır. Sembolle ilgili bir yaşantı geçirilmemişse; o sembol görüldüğünde ya da duyulduğunda alıcı için herhangi bir anlam ifade etmeyecektir.

4. Hedef kitleyi tanımadan hazırlanan iletilerin her zaman anlaşılmama tehlikesi vardır. Burada şu soru akla gelebilir: hemen hepsi aynı yaşta, aynı çevrede oturan, belki yıllardır aynı sıraları paylaşan, aynı kitap ve konuları okuyan 30-40 kişilik bir sınıftaki öğrencilerin deneyim alanları neden-nasıl farklı olabilir?

5. Bu sorunun yanıtı aşağıda verilen nedenlerin biri ya da birkaçının varlığıyla açıklanabilir: • Biz erkek ya da kadınız- cinsiyet etkeni • Biz zengin, yoksul ya da orta gelir düzeyindeyiz -ekonomik etken • Biz büyük kentte, kasabada ya da mezrada yaşıyoruz- yaşanan yer etkeni • Biz ileri, orta ya da düşük zeka düzeyine sahibiz-zeka etkeni

6. Biz üst, orta ya da alt sınıfa mensubuz- toplumsal etken • Biz farklı din yada mezheplere sahibiz-inanç etkeni İletişimi etkileyen bu faktörlere daha başkaları da eklenebilir.

7. Soyut kavramlar Bir içerik ileri derecede ve çok miktarda soyut sembollerle anlatıldığında da anlaşılma sorunu yaratmaktadır. Semantikçilerin soyut kavramlar merdiveni olarak isimlendirdikleri şemayla daha iyi anlaşılabilir:

8. yaratık canlı memeli kürklü ev hayvanı kedi tekir

9. Dolayısıyla konuşurken ve yazarken; yani sözlü semboller kullanırken, elden geldiğince merdivenin alt basamaklarında yer alan terimler seçilirse, ileti daha az kayıp verecektir.

10. Kanalla ilgili engeller Terim olarak kanal, kaynak ile alıcı arasında bilgi taşıyan herhangi bir şey anlamına gelmektedir. İleti paylaşımının gerçekleşmesini sağlayan fiziksel ortamlardır kanal. Eğitim iletişiminde kanal kanala teknolojik araç gereçlerdir.

11. Çin atasözü: “işitirsem unuturum, görürsem anımsarım, yaparsam bilirim”. Öğrenme-öğretme sürecinde kanal, öğrenciye sunulan yaşantıların niteliğini göstermesi bakımından anlamlıdır.

12. Öğrenme teknolojilerinin öğrenmeye yaptığı katkılar ana başlıklarıyla şöyle sıralanabilir: • İçeriğin sunumunu daha standart hale getirmektedirler. • Öğretimi daha ilginç kılmaktadırlar. • Öğrenmenin niteliğini artırmaktadırlar. • Öğrenme için gerekli zamanı azaltırlar.

13. Öğrenme-öğretme amacıyla kullanılan teknolojiler en eskiler olan yazı tahtası ve basılı gereçlerden, görsel ve işitsel olanlara, son yılların çoklu iletişim ortamı olarak isimlendirilen bilgisayara kadar değişmektedir. Bunlar arasında her durum için en iyi olan tek bir teknoloji yoktur.