800 likes | 1.28k Views
BİOENERJİ. GRUP 6 HÜLYA SERBEST AHMET UZUNCA HÜSEYİN KARAER MEHMET YILDIRIM LEVENT ÇUGLAN ÖNDER DEMİR. NEDEN ENERJİ TASARRUFU ????.
E N D
BİOENERJİ • GRUP 6 • HÜLYA SERBEST • AHMET UZUNCA • HÜSEYİN KARAER • MEHMET YILDIRIM • LEVENT ÇUGLAN • ÖNDER DEMİR
Kalkınmakta ve nüfusu artan bir ülke olması nedeniyle Türkiye’nin enerji tüketimi hızla artmaktadır. Doğalgaz kaynakları kısıtlı olduğu halde,büyük bir hızla tüketilmektedir.
Bu tüketim, enerji kaynaklarının verimli kullanımını gündeme getirdiği gibi, tüketim sonucunda oluşan her türlü katı sıvı ve gaz atıkların da arıtılmadan doğaya atılması sonucu, meydana getirdiği önemli çevre kirliliğinin önlenmesi arayışını da beraberinde getirmiştir.Üretilen enerjinin yaklaşık üçte biri sanayide tüketilmektedir. Bu enerjinin önemli bir miktarı, ileri teknoloji ürünlerinin kullanıldığı enerji tasarruf önlemleriyle geri kazanılabilir. Enerji tasarrufu sayesinde hem ülkemiz doğalgazda dışa bağımlılıktan kurtulacak, hem de sanayici aynı ürünü daha düşük bir maliyetle elde ederek rekabet gücünü arttırmış olacaktır.
Enerji tasarrufu, enerji arzının azaltılması veya kısıtlanması şeklinde düşünülmemelidir. Enerji tasarrufu, kullanılan enerji miktarının değil ürün başına tüketilen enerjinin azaltılmasıdır. Enerji maliyetlerini düşüren üretici, aynı miktardaki mal veya hizmetleri daha az enerji veya aynı miktar enerji ile daha çok mal ve hizmet üreterek, ulusal ve uluslar arası alanda rekabet gücünü arttıracaktır.
Yenilenemeyen fosil yakıtların hızla azalması ve özellikle yüksek petrol fiyatlarından en çok gelişmekte olan ülkelerin etkilenmesinden dolayı, yeni ve ucuz enerji kaynaklarına olan ihtiyaç hızla artmaktadır. Türkiye, komşu ülkelerine oranla enerjisini pahalı elde eden bir ülkedir. Ülkemizin sağlıklı gelişmesi ve sanayileşmesinin önünde duran bu problem acil olarak çözüm beklemektedir. Farklı enerji üretim metotları arasında biyokütle ile tarımsal ve orman atıklardan enerji üretimi Türkiye’nin potansiyeli göz önüne alındığında son derece etkin bir şekilde kullanılabilir.
Bu çalışmada biyokütle olarak, bütün fosil dışı organik malzemeler, tarımsal üretimden artanlar (pamuk, buğday, mısır, sorgum, ayçiçek sapları vb.), orman endüstrisinden açığa çıkan ağaç atıkları ve bütün ağaç bölümleri, bütün katı organik şehir atıkları ve endüstriyel atıklar olarak ifade edilmiştir. Ülkemizin potansiyel biyokütlesi, diğer biyoenerji teknolojilerine göre daha pratik ve uygulanabilir olması nedeniyle briket (yoğunlaştırılmış katı yakıt) yapımında değerlendirilebilir . Öncelikle kurtulmak istenilen ve atık olarak bakılan veya basit şekilde değerlendirilen malzemeler, bunların değer kazanmış bir ürüne çevrileceği yeni kurulan endüstriler için önemli bir hammadde kaynağına dönüşecektir. Böylece tarımsal atıklar değerli bir Pazar ürününe dönüşecek, bu ise çiftçilere ve kırsal kesimde yaşayanlara yeni bir gelir kaynağı oluşturacaktır. Kırsal kesimlerde ve şehirlerde; toplama, depolama ve paketleme işlemleriyanında briket fabrikaları da kurulacak, böylece bölgede yaşayanlara yeni istihdam oluşturulabilecektir.
Kömüre benzer bir olay da petrol kuyularındaki yangınlar, özellikle petrolün büyük tankerlerle deniz yoluyla taşınması sırasında meydana gelen kazalar sonucu denizlere saçılan ve doğal hayata geri dönülemez zararlar veren tanker facialarının maddi boyutu maalesef tahminlerin çok üzerindedir. Birçokları tarafından adeta çevre dostu yakıt olarak takdim edilen doğalgaz ise hiç de sanıldığı gibi sütten çıkma ak kaşık değildir. Doğalgazın çevreye verdiği zararlar kömür ve petrole göre nispeten daha az da olsa, küresel ısınmaya neden olan gazların başında gelen karbondioksit ve asit yağmurlarına neden olan azot oksitler, doğalgaz yakıldığında da yine bol miktarda atmosfere atılmaktadır. Fosil yakıtların çevreye verdiği tüm bu zararlar, sosyal maliyet olarak kabul edilmekte olup, bunların insanlar, bitki örtüsü, hayvanlar, hatta binalar üzerindeki olumsuz etkileri tek tek hesaplanmaktadır. Sosyal maliyet konusu üzerinde yapılan ciddi çalışmalar fosil yakıtların çevreye verdiği zararın yılda yaklaşık 5 trilyon dolar olduğunu ortaya çıkarmıştır. Yani Türkiye’nin bütçesinin neredeyse 125 katı.
Konunun diğer boyutu ise doğaya, çevremize karşı yapılan bu acımasız saldırıya karşı dünyanızın da kendi ekolojik dengesini korumak için verdiği ilginç savunmadır. Örneğin Andrew Katrina gibi isimler verilen fırtınaların şiddetlerini giderek arttırması, daha çok sel baskınları veya aşırı kuraklık olması, buzulların hızla eriyerek, denizlerin yükselmesi gibi değişiklikler son yıllarda daha çok gözlenmektedir. Bunların hepsi dünyanın bu savunma mekanizmasının bir parçası olarak kabul edilebilir. İnsanoğlu kendi bindiği dalı kesmekte ve yaşadığı çevreye verdiği zararları arttırdıkça göreceği tepkinin de giderek artacağının ve hatta bu hatanın kendi sonu olacağının farkında mı? Peki, bu problemlerin çözümü var mı? Benzin biterse otomobillerimizi ne ile çalıştıracağız? Doğal gaz ve kömür biterse neyle ısınacağız? Daha temiz ve güvenli bir yakıt bulunabilir mi? Dünyamızı bu çevre kirliliğinden ve küresel ısınmadan kurtarabilecek miyiz?
Petrol, kömür, doğal gaz ve uranyum yenilenemeyen enerji kaynakları olarak dünya enerji kaynağı rezervlerinin yaklaşık %94’ünü oluşturmaktadır. Ancak bu enerji kaynağı rezervleri gitgide artan dünya enerji ihtiyacını daha uzun süre karşılayamayacak kadar yetersiz bir seviyede kalmıştır. Bu gerçeğe ek olarak, 1970’li yıllarda ortaya çıkan enerji krizi ve petrol fiyatlarındaki aşırı yükseliş, bütün dünyanın alternatif ve yeni enerji kaynakları konusunda araştırmalara yönelmesine neden olmuştur. Bu noktada, biyokütle bir enerji kaynağı ve yakıt olarak değerlendirilebilecek önemli bir alternatif kaynaktır.
Burada unutulmaması gereken diğer bir konu da Türkiye’nin enerjisinin yaklaşık yüzde 70‘ini ithal ettiği ve bunun karşılığında yılda 20 milyar doların üzerinde yurtdışına ödeme yaptığıdır. Ödenen bu miktarın önümüzdeki yıllarda hem artacak ithalat miktarı hem de petrol ve doğalgaza yapılacak zamlarla daha da büyüyeceği ve ekonomimizde gittikçe derinleşen bir yara açacağı kesindir. Bilindiği üzere Türkiye petrol, doğalgaz ve kömür gibi fosil yakıt kaynakları yönünden fakir bir ülke olmasına karşın, orman ürünleri yönünden son derece zengin bir ülkedir. Görüldüğü gibi temiz ve yenilenebilir kaynaklara yönelmek Türkiye için bir tercih değil zorunluluktur
Petrol, kömür, doğal gaz ve uranyum yenilenemeyen enerji kaynakları olarak dünya enerji kaynağı rezervlerinin yaklaşık %94’ünü oluşturmaktadır. Ancak bu enerji kaynağı rezervleri gitgide artan dünya enerji ihtiyacını daha uzun süre karşılayamayacak kadar yetersiz bir seviyede kalmıştır. Bu gerçeğe ek olarak, 1970’li yıllarda ortaya çıkan enerji krizi ve petrol fiyatlarındaki aşırı yükseliş, bütün dünyanın alternatif ve yeni enerji kaynakları konusunda araştırmalara yönelmesine neden olmuştur
Türkiye’nin 1984-2010 yılları arasında enerji ihtiyacı(gigagram)
Türkiye’de, Tablo 3’de görüldüğü gibi yıllık toplam tarımsal atıklar 50 milyon ton civarında bulunduğu tahmin edilmektedir. 17.000 ton odunun yakacak amaçlı olarak 2000 yılında Türkiye ormanlarından elde edildiği kaydedilmiştir. Şehir atıkları da başka bir biyokütle kaynağıdır ve özellikle büyük şehirlerde yüksek potansiyeli vardır. Kereste, mobilya, kağıt hamuru ve kağıt, tekstil fabrikalarında üretim faaliyetleri sonucu önemli ölçüde odun kabukları, yongalar, testere talaşları, lifsel atıklar gibi organik malzemelerden oluşan biyokütle; bunlardan daha uygun bir değerlendirme metodu olarak briket üretiminde kullanılabilir.
Biyokütle yakıldığında açığa çıkan karbondioksit arazide bulunan canlı biyokütle tarafından kullanılmaktadır. Dolayısıyla yakıt briketi kullanılması sera etkisi yapan gaz oluşumunu da düşürmektedir. Bunun için biyokütle enerji pazarında kapalı bir karbon çevrimi oluşturmaktadır.
Ülkemizde yaklaşık olarak 200 milyon ton/yıl üretim kapasitesi olan orman, tarımsal üretim, orman endüstrisi, kağıt ve tekstil fabrikası atıklarının şehir atıkları ve özellikle hurda kağıt karışımı ve bazı katkı maddeleri ile belli oranlarda, değişik basınç ve sıcaklık değerleri altında sıkıştırılması ve yoğunlaştırılması yoluyla yakıt briketi üretimi gerçekleştirilmektedir.
BRİKET ÜRETİMİNDEKİ HAM MADDELER Pratik olarak toplanabilmesi mümkün ve belli bir potansiyeli bulunan organik katı atıklar hammadde olarak kullanılmaktadır. Briket üretimindeki hammaddeler;
Orman atıkları: Yapraklı ve iğne yapraklı ağaçlar ile ağaç parçaları (dal, yaprak, kabuk, kök, gibi). • Tarımsal üretim atıkları: Genel olarak bitkisel kaynaklı materyaller (sap, dal, tohum,kabuk, yaprak gibi)
Fabrika atıkları: Kereste, mobilya, tekstil, pamuk, kağıt hamuru ve kağıt fabrikası atıkları (kabuk, yonga, talaş, organik tozlar, lifsel atıklar gibi hammadde işleme ile üretim atıkları) • Şehir atıkları: Belediye tarafından toplanan yerleşim yerleri atıkları (çöpler içerisindeki, hurda kağıt, kartonlar ve bunlardan yapılmış ürün paketleri ve diğer lignoselülozik çöpler)olarak sıralanabilir.
Tanımı çok daha geniş olmasına rağmen bu çalışmada biyokütle (biomass) terimi, orman ve odun atıkları,kabuklar, yıllık bitkiler, tarımsal bitki atıkları, kereste ve mobilya fabrikası atıkları, kağıt ve tekstil fabrikası lifsel atıkları ile atık kağıtlardan oluşan bir organik kütleyi ifade etmek için kullanılmıştır.
YENİLENEBİLİR ENERJİ Orman Genel Müdürlüğü • 16 Şubat 2005’de yürürlüğe giren Kyoto Protokolü gereğince AB ülkeleri sera gazı emisyonlarını , %8 azaltarak 1990 yılındaki seviyelere düşürmeyi vaat etmişlerdir. • Ocak 2007’de, 2020 yılı hedeflerini %20’ye yükselttiler. • CO2 emisyon seviyelerini azaltmaya yönelik hükümetler üzerindeki baskı, toplam enerji üretimi içinde odunun payını artırmak için itici bir güç olacaktır. • Diğer önemli bir politik bileşen yenilenebilir enerjilerin teşvikidir. • Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından başlıcaları: • Rüzgar enerjisi Su gücü • Biyokütle enerjisi Güneş enerjisi • Jeotermal enerji Hidrojendir
BİYOKÜTLE ENERJİSİ • Biyokütle, yeşil bitkilerin güneş enerjisini fotosentez yolu ile kimyasal enerjiye dönüştürerek depolaması sonucu meydana gelen organik madde kaynakları olarak tanımlanmaktadır. • Biyokütleden elde edilen enerjiye biyokütle enerjisi denmektedir. • Bitkiler Güneşten aldıkları ışık enerjisini depolayabilen ve süreklilik arz eden bir kaynaktır. • Dünyadaki güneş enerjisini depolayabilen bu canlı pillerin % 90’ lık kısmını ormanlar teşkil etmektedir.
Dünyada Biyoenerji Kullanımı/Hedefi • Özellikle Orta ve Kuzey Avrupa ülkeleri biyoenerji kullanımında lider durumdadır. • Finlandiya ülke enerji gereksiniminin % 22’sini, • İsveç % 18’ini, • Avusturya % 14’ünü biokütle santrallerinde odun ve bitki atıklarını yakarak /gazlaştırarak karşılayan ilk üç ülkedir. • Avrupa Birliğinin “Yenilenebilir Enerji Direktifi” (DIRECTIVE 2009/28/EC OF THE EUROPEAN PARLIAMENT AND OF THE COUNCIL) 5 Haziran 2009 tarihli Avrupa Birliği Resmi Gazetesinde yayınlanmıştır. • Biokütle Enerjisi ile ilgili yönetmelik Aralık 2009’ da tamamlanacaktır. OGM olarak süreç takip edilmektedir.
Biyokütlenin Kömürle Karşılaştırılması • OGM ülkemiz ormanlarındaki biyoenerjide kullanılabilecek biyokütleyi yıllık yaklaşık 5-7 milyon ton olarak hesaplanmıştır. • 2008 yılı verilerine göre Türkiye 19 milyon değişik türlerde kömür ithâl etmiş, bu ithalâta yaklaşık 4,3 milyar TL ödemiştir. (Kaynak: TUİK). • Sadece linyit kömürü dikkate alındığında ithal edilen kömürün tonu ortalama 145 TL, ya da 95 $ olmaktadır. • 5 milyon ton odunsu biyokütle kömür yerine kullanılırsa bu 3 milyon ton kömürün ithal edilmemesi demektir. • 3 milyon ton kömüre ödenen ithalat parası kabaca 485 Milyon TL. dir. Yani 285 milyon $ döviz ülkemizde kalacaktır. Sayfa 6 Orman ve Enerji, Ankara-Temmuz 2009
Biokütlenin Çevresel Değeri • Bir ton taş kömürü ısınma amacıyla yakıldığında atmosfere ortalama 2,8 ton CO2salınmaktadır. • Bir ton odunsu biyokütle yakıldığında ise atmosfere ortalama 0,73 ton CO2salınmaktadır.
BİYOKÜTLENİN SERA GAZI AZALTIMINA KATKISI • 3 milyon ton kömür yerine 5 milyon ton biyokütle kullanırsak atmosfere olan CO2 salınımını 4.750.000 Ton azaltmış oluruz. • Ülkemizin CO2 emisyonlarını düşürmedeki hedefi dikkate alındığında bu miktarın çevre müzakerelerine katkısı hiç de göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. • Kömür başta olmak üzere enerji üretiminde Fosil yakıt kullanımının azaltılması yönündeki çalışmalar Ulusal Azaltım Eylem Planı (NAMA) için önemli bir altlık teşkil edecektir.
Biokütlenin Ekonomik Değeri • OGM açısından: • Ülkemizde 21,2 milyon hektar orman alanı bulunmaktadır. Bu alanlardaki her türlü bakım ve üretim faaliyeti Orman Genel Müdürlüğünce yapılmakta veya yaptırılmaktadır. • Yıllık 160.000 hektar sahada sıklık bakımı için yaklaşık 10 milyon TL harcama yapılmaktadır. • Orman yangınları ile mücadele için yıllık ortalama 350 milyon $ harcama yapılmaktadır.
Kırsal Kalkınmaya Destek 6831 sayılı Kanunun 31. maddesi kapsamında 12.431 adet köyde yaşayan yaklaşık 4 milyon köylümüze, orman içi artıklarından enerji üretme çalışmaları gelir artırma ve istihdam fırsatları sağlamaktadır.
Benzin biterse otomobillerimizi ne ile çalıştıracağız?Doğalgaz ve kömür biterse neyle ısınacağız? Daha temiz ve güvenli bir yakıt bulunabilir mi? Dünyamızı bu çevre kirliliğinden ve küresel ısınmadan kurtarabilecek miyiz? Bütün bu soruların cevabı kesinlikle EVET dir. Yapılan çalışmalar ve hesaplamalar, sahip olduğumuz bitki örtüsü, coğrafik konum, iklim şartları gibi koşullar dikkate alındığında neredeyse tüm ısınma ihtiyacımız için dışarıdan aldığımız katı yakıtı ülkemizde kendimiz sağlayabileceği gibi ülkemizde istihdam ve ekonomik katkının yanında çevre ve hava kirliliğini önlemesi insan sağlığına katkısı da çok fazla olacak doğal yakıt ağaç PELLET dir.
Pellet yakıtın en önemli faydasının başında katı yakıtta dışa bağımlılığı ortadan kaldırması ve ülkeye ekonomik olarak büyük bir külfetten kurtarması, aynı zamanda yeni bir iş dalı olarak istihdam sağlaması. Ekonomik olması insan sağlığına zararlı olmaması hava kirliliğine büyük ölçüde çözüm bulması yakıt zehirlenmelerinden insanların hayatını kaybetmelerine son vermesi özellikle son zamanlarda bu büyük bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Tamamen çevreci ve doğal olması sayesinde yanma sonucunda çıkan materyaller yağışı artırma yağmuru tutma gibi özellikleri sayesinde doğaya katkıda bulunmaktadır. Pellet bugün Avrupa ülkelerinde giderek yaygınlaşmakta ve kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır ki Avrupa’nın neredeyse tamamı Rusya İskandinavya ülkeleri bu yakıt türünü kullanmaya başlamış bulunmaktadır. Finlandiya yakıt ihtiyacının %96 oranında pellet den karşılamaktadır.
Neden pellet çünkü • Doğalgaz sıvı yakıt ve katı yakıt (kömür; odun ) gibi yakıtlara oranla aynı enerjiyi %40-%45 oranında daha ucuza mal edilmektedir. • Pellet yakıt tamamen yandığı için enerji kaybı yaşanmamaktadır. • Pellet yakıt preslendiği için uzun süre yanma sağlamaktadır. • Diğer katı yakıtlara göre kül oranı yok denecek kadar azdır %0,5 kül oranına sahiptir. Bu oran kömürde %10-%50 arasında değişirken pellet yapılmamış ağaç yakıtta bu oran %6-%10 arasında değişim göstermektedir. • Yanma süresi ve sağladığı enerji olarak aynı miktarda ağaç odununa göre %400 oranında artış göstermektedir. • Yanma sonucu oluşan kül doğal gübre olarak kullanılabilme imkânına sahiptir. • Doğaya hiçbir zararı olmamakla beraber yağış sağlama bulut tutma özellikleri ile doğaya yarar sağlamakta hava kirliliğine büyük ölçüde çözüm sağlamaktadır. • Ülkemizin yılda 20 milyar doların üzerinde dışarıdan ithal ettiği yakıt düşünüldüğünde ülkeye ekonomik katkınsın yanı sıra istihdam sağlaması. • Otomatik yakma sistemleri sayesinde insan hayatını kolaylaştırması • Sadece ısınma amaçlı istenildiğinde evin elektrik ihtiyacını da karşılayabilecek olması
Neden Pellet Yakıt? Pellet Yakıtın en önemli Noktaları; Dolara Bağlı degil, Doğalgaz da olduğu gibi OTOMATIK fiyatlandırma YOK, Petrol fiyatları yansımıyor. Yukarıda resimde görünen 3-6-mm uzunluğunda, silindir şeklinde parçacıklara "Pellet" deniyor bir nevi ağaç kabuğu. Evlerde aynı zamanda evin kalorifer sisteminde yakıt olarak kullanılıyor. Çeşitli ağaç ve odun pres yapılırken odunun doğasındaki özelliklere bağlı olarak Geliştirilen bir sistemle presleniyor. Tüketiciye maliyeti ucuz. Daha az kül bırakıyor. Ayda bir-iki kez külü boşaltılıyor ve kül gübre olarak değerlendiriliyor. 1 kg Pellet = 5 kw enerji değerinde. 2 kg Pellet = 1 litre sıvı yakıta eşit. Buna karsın depolamak için daha az yere ihtiyaç var. Co² gaz içermiyor. 6 kg Pellet orta büyüklükte bir evi ısıtabiliyor. Pellet kalorifer ısıtma sistemiyle, ev, hotel, siteler, okul ve devlet daireleri ısıtılıyor. Sıvı yakıtla çalışan kalorifer sistemine oranla maliyeti biraz yüksek fakat, 4-5 senede amorti edebiliyor. Doğalgaz ve sıvı ısıtıcılara oranla %40 - %45 karlı. Avrupa'da Teşvik amacıyla devlet bir miktar parasal katkıda bulunuyor. Makineye pellet doldurma, külünü boşaltma işlemleri otomatik sistemle de sağlanabiliyor. Pellet Yakıtı 10 kg, 15 kg, 30 kg ve bir ton´luk torbalarda satışa sunulmaktadır.
YAKIT ÖZELLİKLERİ • Diğer yakıtlara göre %40–45 daha tasarrufludur. • Tamamen atık malzemeden üretildiği için ekonomiktir. • Doğaya ve çevreye zararı yoktur. • Tamamen ülkemizin kendi kaynaklarından üretildiği için ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. • Pellet yakıt yanma sonucu oluşan enerjinin %95 oranında kullanımını sağlar, enerji kaybını ortadan kaldırır. • Kül oranı %0,5 gibi çok düşük bir oranda olup temiz ve kullanışlı olmasını sağlar. Bu oran diğer yakıtlarda %10–50 arasında değişmektedir buda enerji kaybını artırmaktadır. • Pelletleme sayesinde yakıtın tamamen yanması sağlanmakta ve en yüksek verim alınmaktadır. • Dilendiğinde otomatik dolum ve yakım uygulanabileceği için temiz ve rahat bir kullanım sunmaktadır. • Aynı miktarda pelletlenmemiş odunla kıyaslandığında %300 enerji artışı sağlanmaktadır. • Yanma sonucunda hiçbir zehirli gaz meydana çıkmadığından zehirlenme tehlikesi yoktur. • Sağlıklı ve güvenlidir. • 1 kg Pellet = 5 kw enerji değerinde olup 2 kg Pellet 1 litre sıvı yakıta eşit değerde enerji üretirken üçte biri fiyat değerine eşittir. • Sanayide de kullanılması halinde hava kirliliğini büyük ölçüde önleyecek ve sanayide baca filtre sistemleri için harcanan büyük maliyeti düşürecektir. Bu da üreticiye ekonomik anlamda yansıyacaktır.
ÜRETİM ŞEKLİ Tamamen ülke öz kaynaklarımızdan faydalanarak üretilmektedir. Ülkemizde atık orman ürünleri değerlendirilerek ülke ekonomisine katkı sağlamakla birlikte çevre ve insan sağlığı için de katkıda bulunmaktadır. Ağaç atık malzemelerin toplanarak değirmenden geçirilmesi işlemi sonucunda küçük toz haline getirilir. Daha sonra bu toz halindeki ağaç atık malzemeleri fırında kurutularak nem oranı düşürülür. Kurutulan malzeme yüksek basınç altında preslenerek Pellet haline getirilir. Presten çıkan mamul soğutma işlemi uygulanır ve oradan da paketleme sonunda kullanıma hazır hale gelir.Bu işlemler uygulanması sonucunda aynı ağaç mamulün yanma ve enerji verimini %300 artırarak doğaya çevreye ekonomiye büyük katkı sağlamaktadır. Bu oran kullanılacak yakıt miktarının üçte bir oranında düşmesi demektir ki buda hem ormanlarımızda daha az tahribat hem de ekonomimizde daha az maliyet demektedir.
Üretim şekli şematik olarak görülmektedir. 1)Hammadde deposu 2)Ayrıştırıcı 3)Değirmen
4)Fırın 5)Kuru malzeme ara deposu 6)Karıştırıcı 7)Ara silo
8)Pellet pres 9)Soğutucu ünite 10)Elek 11)Silo
Fabrika işleyiş şeması 1)Hammadde deposu 2)Ayrıştırıcı 3)Değirmen 4)Fırın 5)Ara depo 6)Karıştırıcı 7)Ara depo 8)Pellet pres 9)Soğutucu 10)Elek 11)Silo
Piyasaya Sunumu - standartlar
bu şekildeki pellet, pellet kazanına zarar verir. . DIN-Plus Normlu Avrupa Standartlarına uygun
DIN-plus Normlu Pelletler Kazanına zarar vermez, ve yakıtdaki sağlayacağınız 96% Tasarrufunuzu sağlar! DIN-plus Normu Pellet Üretimi
KULLANIM ŞEKLİ Doğal yakıt Pellet evde sobalarda, kalorifer kazanlarında,sanayide,ekmek fırınlarında ister elle dolum yapılarak ister otomatik dolum sistemi ile rahatlıkla kullanılabilir. Otomatik dolum sistemi sayesinde büyük kolaylık sağladığı gibi kül oranının binde beş olması nedeniyle kül boşaltma işlemini ayda bir kere uygulamakta temizlik açısından sunduğu kolaylıklardandır. Bu sistem sayesinde mekânın sıcaklığını istediğiniz dereceye sabitleyebilir böylece israfı da kolaylıkla engelleyebilirsiniz. Ayrıca bu otomatik dolum ve yakma sistemi sayesinde evinizde bulunan sobanın kötü görüntü ve kirliliğinden de kurtulabilir. Dekoratif bir görüntüde sağlayabilirsiniz. Kullanımı son derece basit ve kolaydır. Torba şekli Dekoratif soba
1)Ağaç pellets 2)Otomatik dolum sistemi 3)Hava sirkülâsyonu elemanı 4)Kül haznesi 5)Yanma bölümü 6)Sıcak hava sirkülâsyonu
Biz sizlere Doğalgaz dan en az 45% Enerji tasarrufu sağlayan Yeni Biyolojik Isitma Sistemlerini sunuyoruz. Merkezi Isitma ve katdaki Dairenizi bu Sistemle Isıtabilirsiniz, aynı anda sıcak suyunuzu da sağlar. Doğalgaz Kombiniz artan Enerji Fiyatlarından dolayı bütçenize gereksiz sekilde yükleniyor. Sıvı ve gaz yakıt rezervlerinin sınırlı olmasindan dolayı, Enerji fiyatları her sene yükseliyor. Gelecek senelerde Enerji fiyatlarında (Doğalgaz ve Sıvı) yüksek sekilde bir artıs bekleniyor. Bunun için size farklı alternatifler sunuyoruz. Biz size objektif ve kapsamlı sekilde bilgi edinme ve her ihtiyaç ve bütçe aralıgı için uygun çözümü bulma sansı sunuyoruz. Burada ön planda olan ekonomik, verimli ve modern Biyolojik ısıtma Sisteminden faydalanmak. Asıl önemli nokta sıvı ya da Doğalgaz yakıtından bağımsız olmak.
Merkezi Sistem Kat Kalorifer 1 kg Pellet = 5 kw enerji değerinde. 2 kg Pellet = 1 litre sıvı yakıta eşit. Buna karsın depolamak için daha az yere ihtiyac var. Co² gaz içermiyor. 6 kg Pellet orta büyüklükte bir evi ısıtabiliyor. Pellet kalorifer ısıtma sistemiyle, ev, okul ve devlet daireleri ısıtılıyor. Sıvı yakıtla çalışan kalorifer sistemine oranla maliyeti biraz yüksek fakat, 4-5senede amorti edebiliyor. Doğalgaz ve sıvı ısıtıcılara oranla %40 - %45 karlı. Avrupada Teşvik amacıyla devlet bir miktar parasal katkıda bulunuyor. Pellet Yakit daha az kül bırakıyor. Ayda bir-iki kez külü boşaltılıyor ve kül gübre olarak değerlendiriliyor. Makineye pellet doldurma, külünü boşaltma işlemleri otomatik sistemle de sağlanabiliyor.Merkezi Sistem: Binalar, Müstakil ev, Okul, Fabrika, 100m2 den 5000m2 ısıtma gücüne sahip olan bir sistem.
Kat Kalorifer sistemi iki ceşit: 1. Kalorifer-Petek´lerine bağlantılı2. Resimde gördüğünüz gibi, bulundugunuz odayı ve yan odaları da ısıtabiliyorsunuz.
Yeni Sistemle elde edebileceğiniz tasarruf: ilk senede elde edebileceğiniz tasarruf Miktarı: 1.246 TL. Örneğin: 10 Sene* içinde değişik Zam oranlarında tasarruf şöyledir: 1. Yıl = 1.246 TL | 2. Yıl = 1.283 TL | 3. Yıl = 1.321 TL 4. Yıl = 1.361 TL | 5. Yıl = 1.402 TL | 6. Yıl = 1.444 TL | 7. Yıl = 1.487 TL | 8. Yıl = 1.532 TL | 9. Yıl = 1.578 TL | 10. Yıl = 1.625 TL | 5 Yıl içinde toplam tasarrufunuz: 6.613 TL. 10 Yıl içinde toplam tasarrufunuz: 14.279 TL. Doğalgaz zam oranı senede %3 ile hesaplanmıştır. Doğalgaz zam oranı %3 ün üzerine yükseldiğinde, yıllık tasarrufunuz daha fazla olacaktır. Pellet yakıtının 2009, 1 ton Fiyatı 350 TL.