1 / 37

SAĞLIK SİSTEMİ VE UZMANLIK EĞİTİMİ

SAĞLIK SİSTEMİ VE UZMANLIK EĞİTİMİ. Dr. Ceren Göker TTB-Asistan Hekimler Eşgüdüm Kurulu Ankara Tabip Odası Asistan Komisyonu. GİRİŞ.

jorryn
Download Presentation

SAĞLIK SİSTEMİ VE UZMANLIK EĞİTİMİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. SAĞLIK SİSTEMİ VE UZMANLIK EĞİTİMİ Dr. Ceren Göker TTB-Asistan Hekimler Eşgüdüm Kurulu Ankara Tabip Odası Asistan Komisyonu

  2. GİRİŞ • Uzmanlık eğitimi, temel bilgi ve becerilerin edinildiği tıp fakültesi öğrenciliği sonrasında belli bir alanda uzmanlaşmak amacıyla TUS’u geçmeyi başarmış uzmanlık eğitimi öğrencisine yani asistana sunulan organize eğitim programıdır.

  3. YÖK: “Tıpta uzmanlık eğitimi, sağlık ve sosyal yardım bakanlığı tarafından düzenlenen esaslara göre yürütülen ve tıp doktorlarına belirli alanlarda özel yetenek ve yetki sağlamayı amaçlayan bir yüksek öğrenimdir.”

  4. Uzmanlık eğitimi süreci standart bir eğitim müfredatı doğrultusunda, eğitici olma niteliği kazanmış olan eğiticilerin gözetimi altında, yeterli bir teknik donanıma sahip olan eğitim kurumlarında verilmesi gereken 5-6 yıl ile sınırlı bir süreçtir.

  5. Bu süreçte doğal olarak asistan, hastaya sunulan sağlık hizmetinde sorumluluk alır ve uygulama becerilerini geliştirerek deneyim kazanır.

  6. Doğası gereği bu süreç, asistan hekimin uzman hekim olmak için eğitim aldığı geçici bir dönemi kapsar. • Geçici olmasına rağmen kişinin o alandaki gelecek yaşantısını belirleyen kritik bir dönemdir.

  7. Bu dönemin asıl amacı eğitim kurumundaki hizmet eksiğini gidermek değil hizmet-eğitim dengesi gözetilerek ülkemizin uzman hekim ihtiyacı doğrultusunda uzman hekim yetiştirmek olmalıdır.

  8. PEKİ UYGULAMADA NELER OLUYOR? Asistan hekimler, • Hizmet yükü altında ezilmekte • Standardize edilmemiş bir eğitim programıyla • Eğiticilik konusunda yeterli eğitimi olmayan eğiticilerle karşı karşıya bırakılmakta • Akredite edilmemiş ve teknik donanımı yeterli olmayan kurumlarda “eğitim” görmektedirler.

  9. Gerek büyük şehirlerle küçük olanlar arasında, gerekse üniversite hastaneleri ile eğitim hastaneleri arasında hem eğitimin niteliği, hem de çalışma koşulları açısından bariz eşitsizlikler mevcuttur. • Uzman hekim ihtiyacının %52’sini karşılayan eğitim hastanelerinde iş yükü daha ağır olmaktadır.

  10. Ankara’da 2004’te yapılmış bir anket:

  11. YASAL MEVZUAT • Ülkemizde uzmanlık eğitimi Tıpta Uzmanlık Tüzüğü (TUT) çerçevesinde verilmektedir. • 2002’de yayınlanan TUT hükümlerinin yürütmesi Danıştay tarafından durdurulmuş ve halen 1973’te çıkmış olan TUT ve buna dayalı olarak 1974’te yayınlanan Tababet Uzmanlık Yönetmeliği uygulanmaya devam etmektedir.

  12. Uzmanlık eğitiminin tüm boyutlarına dair görev ve yetkilere sahip olan Tıpta Uzmanlık Kurulu ile ilgili hükümlerin yürütülmesinin durdurulmuş olması nedeniyle tüzük çoğu hükmü bakımından uygulanamaz haldedir, yani işlevsizdir.

  13. Uzmanlık eğitiminin tarafları olan Sağlık Bakanlığı, YÖK, TTB ve Uzmanlık Dernekleri’nin bir arada çalışması gereği hükümet tarafından görmezden gelinmektedir. • Bu eğitimin doğrudan muhatabı olan asistanların ise söz hakkı akla bile gelmemektedir.

  14. Yasal mevzuattaki yetersizlik ve belirsizlik, sürecin sonunda asistanları bekleyen mecburi hizmet ile birleşince asistan hekim gelecek kaygısıyla başbaşa kalmaktadır.

  15. SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM VE UZMANLIK EĞİTİMİ • Hükümetin uygulamaya koyduğu sağlık “reform”ları uzmanlık eğitimini derinden etkilemektedir. • 1980 sonrası yönetime gelen MGK, ANAP, DYP-SHP, Anayol, Refahyol, Anasol-D, DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümetlerinin tümünün gündeme getirdiği öneriler Kasım 2002 seçimleriyle iktidara gelen AKP tarafından da aynen benimsenmiş ve “sağlıkta dönüşüm” adıyla uygulamaya geçmiştir.

  16. Hükümetin sağlık alanında yaptığı düzenlemeler: • kamu sağlık hizmetinin sınırlandırılması • özelleştirme-taşeronlaştırma • özel sağlık piyasasının genişletilmesi

  17. Bütçeden sağlığa ayrılan pay ve özellikle de koruyucu sağlık hizmetlerine ayrılan pay giderek azaltılmakta, birinci basamak tasviye edilmeye çalışılmaktadır.

  18. Aile hekimliği modeli • Performansa dayalı ücretlendirme • Genel sağlık sigortası • Yabancı uyruklu hekim istihdamı • PDC

  19. SONUÇ: • Hastaneler birer işletmeye dönüşecek • Prim, katkı payı, temel teminat paketi gibi uygulamalarla sağlık hizmetinden yararlanan nüfus giderek azalacak • Desteksiz kalan kamu hastaneleri birer birer kapanacak • Hekimler ucuz işgücüne dönüşecek • Sağlık alınıp satılır bir mal haline gelecek!!!

  20. Sağlıkta dönüşüm programının sağlığın tüm alanlarına indirdiği darbeden uzmanlık eğitimi ve asistan hekimler de payını almaktadır. • Merkezi bir istihdam planı yapılmadan ve gerekli donanımdan yoksun olarak açılan tıp fakültelerinin çoğu yeterli bilgi ve beceriye sahip uzman hekim yetiştirmekten çok uzaktadır.

  21. Sadece hizmet ihtiyacı gözetilerek asistan alımı nedeniyle ülkemizin ihtiyaç duyduğundan fazla uzman hekim yetiştirilmektedir. • Bunun bir sonucu olarak hekim emek gücü ucuzlatılmakta, ciddi bir işsizlik tehditi doğmaktadır. • Gündemde olan 15 yeni tıp fakültesi ve hukuksal olarak hiçbir zemine oturmayan 180 şef-şef yardımcısı ataması eğitim kurumlarını bilimsellikten uzak hale getirmekte ve eğitim popülist siyasi manevralar uğruna baltalanmaktadır.

  22. Performansa dayalı ücretlendirme uygulaması hastaneleri birer işletmeye dönüştürmekle kalmamakta; aynı zamanda eğitimde yetersizliğe, çalışma barışının bozulmasına, motivasyon eksikliğine, hekim-hasta ilişkisinde bozulmaya ve etik değerlerde yozlaşmaya yol açmaktadır.

  23. GSS sisteminde ortaya çıkabilecek tüm eksik uygulamalardan hekimler sorumlu tutulmakta ve cezalandırılmaları öngörülmektedir. • Yeni TCK ile hekimler potansiyel suçlu gibi gösterilmektedir.

  24. Sonuç olarak • girişimsel tanı yöntemlerinden kaçınma, • gereksiz tetkiklerde artış, • tanıda gecikme, • kaynakların yanlış kullanımı söz konusu olacak, bu da uzmanlık eğitimini olumsuz etkileyecektir.

  25. Uzmanlık eğitimi alırken “çırak” konumunda olan asistanın hem “ustası” karşısında, hem de sağlık otoritesi karşısında temsiliyetinde de sorun yaşanmaktadır.

  26. Bazı tabip odalarının asistan komisyonlarında, bazı uzmanlık derneklerinin yönetimlerinde ve/veya komitelerinde ve bazı üniversitelerin asistan temsilciliklerinde örgütlenmeye çalışan asistanlar için merkezi bir temsiliyet gerekliliğinden ortaya çıkan TTB-Asistan Hekimler Eşgüdüm Kurulu (AHEK) XI.TUEK’te kuruldu ve 18-19 Kasım’da yapılan TTB Büyük Kongresi’nde sunulan yönerge ile resmen tanındı.

  27. Daha kaliteli bir uzmanlık eğitimi için: • Hekim için geçici bir dönem olan asistanlığın süregen bir durum olduğu unutulmamalıdır ve asistanların kendi eğitimleriyle ilgili tüm süreçlere aktif katılımı sağlanmalıdır.

  28. En kısa zamanda SB, TTB, UDEK ve AHEK işbirliğinde yeni bir tüzük çıkarılmalıdır.

  29. Asistanların eğitim sürecini aksatacak sıklıkta nöbet tutmaları engellenmelidir. Haftalık çalışma saati 56 saati geçmemeli, nöbet sonrası kesintisiz 11 saatlik nöbet izni olmalıdır. • Her türlü fazla çalışma tam olarak ücretlendirilmeli ve yasal dayanağa bağlı olarak ödenmelidir.

  30. STE etkinliklerine katılım asistanlar için bir hak ve mesleksel gelişim açısından bir sorumluluktur. STE etkinliklerine asistanların katılımı kurumlarınca desteklenmelidir.

  31. Asistan yetiştiren kurumlar ülke gereksinimlerine uygun biçimde ve bilimsel standartlar doğrultusunda yapılanmalıdır.

  32. Başasistan, uzman, şef-şef yardımcısı konumlarına atamalar bilimsel dayanaklarla yapılmalıdır.

  33. Sağlıkta dönüşüm programı uygulamaları eğitici-eğitilen ilişkisini patron-emekçi ilişkisine, hastaneleri işletmeye ve sağlığı alınır satılır bir mala çevirmeyi amaçlamaktadır. • Bu uygulamalar asistanın emeğini gasp etmekte ve eğitimin yerini hizmet sunumuyla doldurmaktadır. • Performansa dayalı ücretlendirme ve ithal doktor benzeri uygulamalar ivedilikle durdurulmalıdır.

  34. Tıp eğitiminde standardizasyona gidilmeli, eğitim hastanesi-üniversite hastanesi ile büyük şehir-küçük şehir arasındaki eşitsizlikler giderilmelidir.

  35. Eğiticiler, eğitilenler ve eğitim kurumları periyodik olarak denetlenmeli ve değerlendirilmelidir. • Tüm eğitim kurumlarında eğiticiler ve asistanlardan oluşan eğitim komisyonları kurulmalı ve eğitim programı üzerinde birlikte çalışılmalıdır. • Asistanların eğitimini değerlendirmek amacıyla yeterli sıklıkta mesleki gelişimi değerlendirme oturumları yapılmalı, asistanların tuttukları kayıtlar incelenerek eğitim programının yeterliliği değerlendirilmeli, eğitilenler tarafından eğiticilere geri bildirim yapılmalıdır.

  36. TTB-AHEK çatısı altında Türkiye genelini kapsayacak bir asistan örgütlenmesini sağlamak amacıyla en kısa zamanda asistan temsilciliği olmayan eğitim hastanelerinde temsilcilikler kurulması için çalışılmalı, uzmanlık derneklerinde ve tabip odalarında asistan komisyonları kurulmalıdır.

  37. XI.TUEK’te TTB-AHEK’in kurulduğu asistan çalıştayı Teşekkür ederim...

More Related