190 likes | 910 Views
KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN VE ONUN ADALETİ. I. Süleyman Osmanlı İmparatorluğu 'nun onuncu padişahı ve 89. İslam halifesi . Batıda Muhteşem Süleyman, Doğuda ise adaletli yönetimine atfen Kanunî Sultan Süleyman olarak da bilinmektedir.
E N D
I. Süleyman Osmanlı İmparatorluğu'nun onuncu padişahı ve 89. İslamhalifesi. Batıda Muhteşem Süleyman, Doğuda ise adaletli yönetimine atfen Kanunî Sultan Süleyman olarak da bilinmektedir.
1520'den 1566'daki ölümüne kadar, yaklaşık 46 yıl boyunca padişahlık yapan ve toplamda 13 kere sefere çıkan Süleyman saltanatının toplam 10 yıl 1 ayını seferlerde geçirmiştir.
Süleyman böylece devletin hem en uzun süre görev yapan hem en çok sefere çıkan hem de en uzun süre sefer yapan padişahı olmuştur.
Tahta geçişinden birkaç hafta sonra Venedik elçisi Bartolomeo Contarini Süleyman'ı "Yirmi altı yaşında, uzun fakat sırım gibi ve kibar görünüşlü. Boynu biraz fazla uzun, yüzü zayıf, burnu kartal gagası gibi kıvrık.
Gölge gibi bıyığı ve küçük bir sakalı var. Cildi biraz soluk olsa da yüzü oldukça hoş. Derisi solgunluğa meyilli. Akıllı bir hükümdar olduğu söyleniyor ve herkes onun saltanatının hayırlı olacağını umuyor." şeklinde tanımlamıştır.
Süleymaniye Camiinin inşası sırasında bir ermeni usta, yanlış duvar yapması sonucu, Kanuni tarafından cezalandırılır. Ermeni usta, sultandan şikayetçi olur. Kadı, ikisini de huzuruna çağırır.
Kanuni ve usta, kadının karşısında ayakta beklemektedirler. Karar açıklanır: "Kısas!" yani Kanuni de aynı şekilde cezalandırılacaktır. Ermeni usta, adalete hayret eder ve:
-"Madem dininiz bu kadar adil..., hem davamdan vazgeçiyorum hem de Müslüman oluyorum"Davadan sonra Kanuni, kadıya:-"Eğer ben padişahım diye benim lehimde bir karar verseydin, seni bu kılıcımla öldürürdüm"
Kadı, oturduğu minderin altından bir hançer çıkarır ve :-"Sultanım siz de eğer 'ben padişahım' diye kararıma itiraz etseydiniz ben de bu hançeri sizin kalbinize saplardım..."
SENİ KANUNA ŞİKAYET EDERİZ • Budin Seferinden dönen ordu, yolların darlığı sebebiyle tarlalardan geçmek zorunda kalmıştı.
Bu sırada bir köylü, elindekini padişahın atının geçtiği yere fırlatınca at ürkmüş, köylü de yakalanarak padişahın huzuruna getirilmişti. Sultan Süleyman köylüye :
-Derdin nedir de böyle yaptın? diye sorunca, köylü: -Biz fakir köylüleriz Askerlerinizden bazıları, bizim yeni ektiğimiz tarlalardan geçtiler Ya bu zararı ödersiniz, ya da sizi şikayet ederim demiş.
Bunun üzerine Kanuni köylüye:-Peki bizi kime şikayet edeceksiniz? diye sormuş Köylü:-Siz Kanuni değil misiniz? Sizi kanuna şikayet ederiz deyince, Sultan Süleyman çok memnun olmuş ve hemen köylülerin zararlarını hesaplattırıp zararı ödemiş.
“Saltanatta gaflet olmaz.unutmaseni ahrette tacınve tahtın değil ancak ve ancak adaletin kurtarır.”
HAZIRLAYANLAR MELİKE ALTIPARMAK 336 BEGÜM ARKAİN 20 AYBERK YILMAZ 158 10/A