350 likes | 586 Views
SEMİNERE HOŞGELDİNİZ. Rehberlik Ve Psikolojik Danışmanlık Servisi. KONULAR. Korkuları olan çocuklar İçe dönük çocuklar Ayrılık Kaygısı Yaşayanlar Dikkatini Toplamakta Güçlük Yaşayan Ve Aşırı Hareketli Olan Çocuklar Yalan Söyleyen Çocuklar Hırsızlık Ödül ve Ceza Nasıl Kullanılmalı?.
E N D
SEMİNERE HOŞGELDİNİZ Rehberlik Ve Psikolojik Danışmanlık Servisi
KONULAR • Korkuları olan çocuklar • İçe dönük çocuklar • Ayrılık Kaygısı Yaşayanlar • Dikkatini Toplamakta Güçlük Yaşayan Ve Aşırı Hareketli Olan Çocuklar • Yalan Söyleyen Çocuklar • Hırsızlık • Ödül ve Ceza Nasıl Kullanılmalı?
1) KORKULARI OLAN ÇOCUKLAR Çocuklar zaman zaman çeşitli korkular yaşayabilir. Çoğu zaman bunlar gelişimin doğal bir parçasıdır. Çocuğunuzun korkuları varsa, bunlar henüz bir sorun haline gelmeden anlamaya çalışarak, bir takım önlemler almalısınız.
Çocuklarda Korku Ve Kaygının Göstergeleri • Dikkat sorunları; korku ve kaygıları olan çocuklar dikkatlerini toplamakta, ödevlerini bitirmekte veya sınıfta ders dinlemekte güçlük çekebilirler. • Kaygı yaşayan çocuklar normalden daha hareketli veya yavaş ve bitkin olabilirler. Çocuğunuzun hareketlilik durumundaki değişimleri takip edin. • Yeme alışkanlığında değişiklikler: kaygı düzeyi yüksek olan çocuklar normalden az yemek yiyerek, iştahlarını kaybedebilir ya da tam tersi normale göre çok fazla yemeye başlayabilirler.
Gerileme; korkuları olan çocukların çoğu, bir şekilde davranışlarında gerileme yaşayabilir. Örneğin evde yalnız kalamamaya, tekrar altını ıslatmaya başlayabilir. • Uyku düzeninde değişiklikler; çocuk uyumakta veya gece boyunca uykusunu sürdürmekte güçlük çekebilir. Ayrıca korku ve kaygı yaşayan çocuklarda kâbuslar ve gece terörü (uykudan çığlıkla aniden uyanma gibi belirtileri olan ve kişinin bilinçli olmadan yaşadığı bir panik nöbeti) sıklıkla görülebilir. • Psikosomatik şikâyetler; çocuk korkuları ve kaygıları yüzünden baş ağrısı, karın ağrısı gibi fiziksel şikâyetlerde bulunabilir.
Korkuları Olan Çocuğunuza Nasıl Davranmalısınız? • Kendi korkularınıza aşırı tepkiler vermekten kaçının. • Çocuğunuzun korkularına aşırı tepki ve ilgi göstermeyin. • Zaman zaman herkesin korku ve kaygıları olduğunu anlatın. • Çocuğunuzun korkusunu arttırabilecek korku filmlerinden ya da sakıncalı programlardan kaçının.
Korkuları Olan Çocuğunuza Nasıl Davranmalısınız? • Çocuğu korkuları ile doğrudan yüzleştirmeyin. • Küçük yaşlardan itibaren ona istediğinizi yaptırmak için çocuğunuzu korkutmaktan kaçının. • Çok fazla korumacı davranmayın • Çocuğunuzun korkusuyla yüzleşmek için attığı adımları veya cesur davranışlarını takdir edin
2) İÇEDÖNÜK OLAN ÇOCUKLAR Çocuğunuzun mizacını değiştirmeye çalışmayın ama eğer içedönük olduğu için arkadaşlarıyla ilişki kurmakta zorlanıyor, okulda güçlük çekiyorsa bazı önlemler almalısınız.
Neler Yapmalısınız? • İçedönüklüğün kötü bir özellik olmadığını anlatın. Herkesin huylarının birbirinden farklı olabileceğini açıklayın. • Yeni ortam ve kişilere alışması için zaman tanıyın. • Küçük yaşlarda, başlangıçta tek bir arkadaşıyla oynamasını sağlayın. • Çocuğunuzu hiçbir şey için zorlamayın. • Çocuğa karşı utangaç, içedönük, sıkılgan gibi etiketlemeler kullanmayın. • Duyarlı ve destekleyici olun. • En küçük gelişmeyi bile vurgulayın, takdir edin. • Çocuğun güçlü yönlerini fark edebileceği ortamlar yaratın ve bu yönlerini göstermesi konusunda yüreklendirin. Okul içinde yapılması gerekenler konusunda okul rehber öğretmeniyle görüşün.
3) AYRILIK KAYGISI YAŞAYANLAR • Sıklıkla kaybolma ve anne babasına bir daha kavuşamama korkusu yaşar. • Tek başına evden veya bildik çevreden uzak bir yere yolculuğa çıktıklarında huzursuzlaşır ve tek başına bir yere gitmek istemezler. • Anne babasından ayrılmamak için okula gitmek istemeyebilir. • Odada tek başına oturmak istemez. • " Evde anne babasının çevresinde dolaşır ya da onları "bir gölge gibi" izler. • Ebeveynden ayrılmamak için psikosomatik belirtiler gösterirler.( Karın ağrısı, kusma vb.)
Neler yapmalısınız? • Çocuğa ayrılık ve kavuşma hakkında bilgi verin. Ona geri döndüğü zaman orada olacağınızı anlatın. • Sorunsuz bir şekilde, sizden uzun bir süre (örneğin okul saatleri boyunca) uzak kalabildiğinde onu takdir ettiğinizi gösterin. • Eğer sizin de ayrılık kaygılarınız varsa ve çocuğunuzu etkilediğini düşünüyorsanız, bu duygularınızı ona yansıtmamak için çaba gösterin. • Çocuğunuzun yanından ayrılırken onu sevdiğinizi ve ne zaman döneceğinizi söyleyin. • Gerekirse uzmanlardan yardım alın. Hangi uzmandan yardım alabileceğinizi bilmiyorsanız, okul rehber öğretmenine danışın.
4) DİKKATİNİ TOPLAMAKTA GÜÇLÜK YAŞAYAN VE AŞIRI HAREKETLİ OLAN ÇOCUKLAR Çocuğunuzda dikkat eksikliği ve/veya aşırı hareketlilik varsa, kendini kontrol etmede güçlük çeker ve yaşıtlarına göre davranışlarında aşırı ataklık görülür. Dikkat eksikliği, aşırı hareketlilikle beraber ya da tek başına görülebilir. Bu güçlükler yaşamın ilerleyen yıllarında da devam edebilir.
Bu çocuklar genellikle: • Dikkatlerini toplamakta ve sürdürmekte güçlük çekerler. • Unutkan olabilirler. • Sıkça eşyalarını ve oyuncaklarını kaybedebilirler, düzensiz olabilirler. • Gün içinde sık sık hayallere dalarlar. • Onlara söylenenleri dinlemekte ve yapmakta güçlük çekerler. • Düşünmeden hareket edip konuşabilirler. • Dikkat sorunları ve aşırı hareketlilik; okulda ders dinlemeyi, dikkati odaklayarak ders çalışmayı ve sınıfta gerekli durumlarda hareketsiz kalabilmeyi oldukça güçleştirmektedir. Çok fazla konuşma, yerinde duramama, aklına gelen her şeyi yapmak isteme gibi özellikleri sınıf içinde sorunlara neden olabilir. Bu durum çocuğun okul başarısını etkileyebilir.
Neler Yapmalısınız? • Dikkatini sürdürebildiği kadar çalışıp, sık sık ara vermesini öğretin • Okurken not almayı öğretin • Dikkat dağınıklığı olan çocukların sınıfta öğretmenlerine yakın oturmasını sağlayın • Çocuğunuzun zaman zaman yavaşlayıp, bir şey yapmadan önce düşünmeye çalışmasını sağlayın • Konuşma biçiminizle çocuğunuza model olun • Çocuğunuza zamanını planlaması konusunda yardımcı olun • Ondan isteyecekleriniz net olsun • Farklı aktif etkinliklere yönlendirin • Doktor uygun gördüğü takdirde ilaç tedavisi uygulanabilir
5) YALAN SÖYLEYEN ÇOCUKLAR… • Çocuklar cezadan kaçmak, başkalarını etkilemek, istedikleri bir şeye sahip olmak, başkalarını korumak için veya kendi ebeveynlerinin yalan söylediğini duydukları için yalan söyleyebilirler. • Okul öncesi dönemde ve ilköğretimin ilk yıllarında çocuklar yalan söylemenin yanlış olduğunu bilmedikleri için onları yalan söylediklerinde cezalandırmak yerine neden bu davranışın yanlış olduğunu öğretin.
Neler Yapmalısınız? • Yalan söylemenin neden yanlış olduğunu çocuğunuzun anlayabileceği bir dille açıklayın • Çocuğunuza kendi dürüstlüğünüzle örnek olun • Yalan söylediğinde hayal kırıklığına uğradığınızı gösterin ama onu utandırmayın • Yalan söylemenin ardındaki sebepleri araştırın • Dürüstlüğünü Takdir edin
6) Hırsızlık • Çocuklar 6 yaşına geldikleri zamandan itibaren sahip olma kavramını öğrenmeye ve başka birinin olan bir şeyi izinsiz almanın kötü bir davranış olduğunu anlamaya başlarlar. • 6 yaştan itibaren bu tür davranışları sınırlandırmalı ve çocuğun kendisine ait olan ve olmayanı ayırt etmesini anlatmalıdır
Neler Yapmalısınız? • Çocuğunuza neden hırsızlığın kötü olduğunu açıklayın • Sahip olmanın ne demek olduğunu, kendi hayatından örnekler vererek açıklayın • Model olun
Çocuğunuzun hırsızlık yaptığını anlarsanız: • Sakin olmaya çalışın • Mümkün olduğunca ivedi şekilde çocuğunuzla yüzleşin • Hırsızlık yaptığı zaman, çocuk için sonuçları her seferinde aynı olsun • Çocuğunuzun nerede, kiminle ve ne yaptığını yakından takip edin. • Yaptığı davranışın örneğin ‘ödünç almak’ değil, ‘hırsızlık’ olduğunu vurgulayın
7)ÖDÜL VE CEZA Etkili bir disiplin oluşturabilmenin ilk şartı; ebeveyn ile çocuk arasında bir uyum sağlayabilmektir. Kurallar ancak bu ortamda koyulabilir.
Anne-baba olarak kural koymanız neden önemlidir? • Bazı isteklerine hayır diyebilmeli ve uyması gereken kuralları öğretmelisiniz. • Çocukların isteklerinin ya da ihtiyaçlarının karşılanması için bazen beklemeleri gerektiğini bilmeleri ve bekleyebilmeyi öğrenmelidirler.
Kuralları öğretebilmek için; • Çocuğunuzun ağlama, mızıldanma ya da öfke nöbetleri karşısında pes ederek isteklerini bu şekilde yaptırabileceğini öğretmemelisiniz. • Her istek ya da ihtiyacının hemen karşılanamayabileceğini göstermelisiniz.
Başkalarının istek ve ihtiyaçlarının da olabileceğini ve bunların kendi istek ve ihtiyaçlarından önce gelebileceğini öğretmelisiniz.
İsteyin ama emretmeyin ya da talep etmeyin: • Çocukların yaşamı emirlerle doludur. Düğmelerini ilikle, dişlerini fırçala, yemeğe gel vs • Örneğin; “Git ve dişlerini fırçala” demek yerine “Gidip dişlerini fırçalar mısın” den melidir.
Uzun Açıklamalardan Kaçının: • “Artık yatman gerekiyor, yarın zorlu bir gün olacak. Dişlerini fırçala” demek yerine sadece “Dişlerini fırçalayıp yatar mısın?” demek yeterlidir. • Çocuk yatağa girdikten sonra “Dişlerini ne güzel fırçalamışsın, şimdi bir güzel uyuyacaksın” diyebilirsiniz. Çocuklar iyi bir şey yaptıklarında küçük konuşmalara daha açık olurlar.
Vaaz Vermekten Kaçının: • Davranışı güçlendirmek için uzun söylevler verildiğinde çocuklar işbirliğinden uzaklaşırlar. Dokuz yaşından küçükler buna hazır değillerdir.
Pozitif ödüllendirme • Çocuğunuza doğru davranışlar öğretmek için en etkili yöntem pozitif ödüllendirmedir . • Eğer bir davranışı kazandırmak istiyorsanız öncelikle o davranışı nasıl yapacağını öğretmeniz gerekir. Kısaca model olunmalıdır .
Eğer olumsuz bir davranışın azalmasını istiyorsanız yine ödüllendirme yöntemini kullanabilirsiniz. Örneğin odasını dağıtan bir çocuğun bu davranışını gözardı ederek, odasını topladığı zaman “Odanı topladığın için çok mutlu oldum” diyerek teşvik edebilirsiniz.
Ödül Yöntemini Kullanırken Dikkatli Olmak Gerek: • Sürekli ödül verdiğinizde çocuk ödüle bağımlı hale gelebilir. Ödül olmazsa yaptıkları işlerden zevk alamaz, başarı duygusunu tadamazlar
6-12 yaş dönemi için ödül örnekleri: • · Beraber parka gitmek • · Dışarıda yemek yemek • · Gece arkadaşında kalmasına izin vermek • · Birlikte dışarıda top oynamak • · Birlikte yemek pişirmek • · Bisiklete binmesine izin vermek • · Bir TV programı seyretmesine izin vermek • · Beraber kampa gitmek • · Spor kursuna yazdırmak • · İstediği bir yemeği yapmak • · Bilgisayarla oynama saatini artırmak
Övgü ve Takdir Farklıdır: • Çocukları takdir ettiğimizde yaptığı davranışın bizi olumlu etkilediğini, mutlu ettiğini ve hoşumuza gittiğini söylemiş oluruz • Çocukları övdüğümüzde ise kişiliğine yönelik yorum yapmış oluruz, yaptığı davranışa yönelik değil. Bu gibi durumlarda çocuklar yapılan tüm yorumları kişiliklerine alırlar ve davranışı değiştirmek kolay iken kişiliği değiştirmek çok daha zordur.
CEZA Mümkün oldukça kullanılmamalıdır. Ancak kullanılacaksa bazı kurallara uyulmalıdır.
Ceza uygularken; • Kesin ve net olun. Dolambaçlı konuşmayın. • Davranıştan hemen sonra verin ertelemeyin. “ eve gidince sana sorarım” gibi cümleler hiçbir işe yaramaz. • Cezayı hangi davranışından dolayı verdiğinizi açıkça söyleyin. • Kişiliğini etkileyecek cezalar vermeyin. Kesinlikle şiddet kullanmayın. • Ağır cezalar vermekten kaçının. Suçtan ağır cezalar vermeyin.