1 / 82

İLETİŞİM VE BEDEN DİLİ

İLETİŞİM VE BEDEN DİLİ. Yard. Doç. Dr. Fatih BAYRAM. İletişim. İletişim Nedir ?. İletişim; duygu , düşünce veya bilginin akla gelebilecek her yolla başkalarına aktarılmasıdır. Başlarken yanıtlanması gereken soru: İletişim önemli mi, önemliyse neden?. İLETİŞİMİN FONKSİYONLARI

siran
Download Presentation

İLETİŞİM VE BEDEN DİLİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. İLETİŞİM VE BEDEN DİLİ Yard. Doç. Dr. Fatih BAYRAM

  2. İletişim

  3. İletişim Nedir ? İletişim; duygu,düşünce veya bilginin akla gelebilecek her yolla başkalarına aktarılmasıdır.

  4. Başlarken yanıtlanması gereken soru: İletişim önemli mi, önemliyse neden?

  5. İLETİŞİMİN FONKSİYONLARI • Toplumsallaşma (sosyalizasyon) fonksiyonu • Bilgi sağlama (enformasyon) fonksiyonu - Etkileme ve ikna etme (manipülasyon) fonksiyonu - Güdüleme (motivasyon) fonksiyonu - Bütünleşme (entegrasyon) fonksiyonu - Eğitim ve öğretim fonksiyonu - Eğlence fonksiyonu

  6. İLETİŞİM BECERİSİ İnsanların beraber yaşamalarının temelinde iletişim kurabilmeleri yatmaktadır. İnsan doğduğu andan itibaren içinde bulunduğu toplumun dilini, davranışını taklit ederek diğerleriyle iletişime geçmeyi öğrenir. İnsan uyanık olduğu saatlerin büyük kısmını iletişim içerisinde geçirir. Bir insanı başarılı ya da başarısız kılan, el üstünde tutulmasını sağlayan ya da itici bulunmasına sebep olan bireyiniletişim becerisi ya da beceriksizliğidir.

  7. İnsanlar tek başına yaşamak yerine diğer insanlarla birlikte ve belli bir iletişim ağı içinde yaşamayı yani toplumsallaşmayı tercih etmektedirler.

  8. İnsan nasıl toplumsallaşır? İnsan toplumsal bir varlıktır ve bir arada yaşamaya ihtiyaç duymaktadır. Belli bir toplumda insanın kendisinden önce var olan kuralları öğrenmesi, değer ve inançları benimsemesi ve bunlara uygun olarak kendisine verilen rolleri oynaması yani toplumsallaşması ancak iletişimle gerçekleşen bir süreçtir. İletişim, insan faaliyetlerini birbirine bağlayan en temel süreçtir.

  9. İnsanoğlu suyun altında yaşayamaz.

  10. Uçamaz

  11. Soğuktan korunmak için giyinmek zorundadır.

  12. Çok güçlü değildir.

  13. Çok hızlı da değildir.

  14. Ancak insanoğlu tüm bu kısıtlılıklarına rağmen yeryüzünde tutunmayı başarabilmiştir.

  15. Bunun nedeni tüm canlılar arasında düşünebilme yetisine sahip tek varlık olan insanoğlunun en karmaşık fikirlerini, duygularını ve düşüncelerini paylaşacak şekilde iletişimkurabilmesidir.

  16. İletişim, bir işi işbirliği içinde gerçekleştirebilmek için düşünce üretmemizi ve bunu davranışa dönüştürerek ileti alışverişinde bulunmamızı sağlar.

  17. Hayvanlar da kendi aralarında ileti alışverişinde bulunurlar; ancak canlılar arasında sembol yaratma özelliğine bir tek insanoğlu sahiptir.

  18. Sembol Duyularla ifade edilemeyen duygu, düşünce ve bilgileri belirten somut nesne, simge, işaret, rumuz veya timsaldir.

  19. Kimyada kullanılan semboller:

  20. Matematikte kullanılan semboller:

  21. İletişim Süreci Gürültü Gürültü Mesaj Mesaj Mesaj Mesaj Kaynak Şifreleme Kanal Çözümleme Hedef Mesaj Mesaj Geri Besleme Gürültü Gürültü

  22. Alıcı Hedef Gönderici Kaynak İleti Mesaj Geribildirim

  23. Zuğaşi Berepe

  24. Denizin Çocukları

  25. İLETİŞİM Kullanılan Kanallara ve Araçlara Göre Görsel iletişim İşitsel iletişim Dokunma ile İletişim Telekomünikasyon Kitle iletişimi Zaman ve Mekana Göre Yüz yüze iletişim Uzaktan iletişim • Toplumsal İlişkiler Sistemi Olarak • Kişilerarası iletişim • Grup iletişimi • Örgütsel iletişim • Toplumsal iletişim • Kullanılan Kodlara Göre • Sözlü iletişim • Sözsüz iletişim • Yazılı İletişim

  26. İLETİŞİM KİŞİLERARASI İLETİŞİM KİTLE İLETİŞİMİ • DERGİ • GAZETE • RADYO • TELEVİZYON • SİNEMA • İNTERNET SÖZLÜ İLETİŞİM SÖZSÜZ İLETİŞİM

  27. Kişilerarası İletişimde Mesajın Ulaşma Kanalları: SÖZ: ? SES: ? BEDEN: ?

  28. Kişilerarası İletişimde Mesajın Ulaşma Kanalları: SÖZ % 7 SES % 38 BEDEN % 55 (Mahrebian ve Ferris, 1967)

  29. OYA SENİ SEVİYORUM

  30. NE SÖYLEDİĞİNİZ DEĞİL NASIL SÖYLEDİĞİNİZ ÖNEMLİ!

  31. - Tonlama ve vurgulama - Yüksek ses tonu - Alçak ses tonu - Hızlı konuşma - Ağır konuşma - Duraksayarak konuşma - Boşluk doldurucu sözler - Bağlaçlar SÖZLÜ İLETİŞİM

  32. SÖZSÜZ İLETİŞİM - Duyguları, düşünceleri ifade etmede başvurulan konuşulan ve yazılan kelimelerin dışında kalan tüm vücut hareketlerini, - Susma, sesin tonu gibi özellikleri, - Seçilen aksesuarları ve bunların model ve renklerini, - Mekan kullanımını, - Kişiler arasında tutulan mesafeyi, - Zaman kullanımını, - Fiziksel özellikler ile ilgili tüm uygulamaları içeren bir iletişim türüdür.

  33. SÖZSÜZ İLETİŞİM KANALLARI • Kinezik (Beden dili) • Paralinguistik (Vokal unsurlar) • Proksemi (Kişiler arasındaki mesafe, mekan kullanımı) • Kroksemi (Zaman kullanımı) • Haptik (Dokunma) • Estetik (Müzik, renk ve kokuların kullanımı) • Fiziksel görünüş (Vücut şekli ve boyutu, koku...) • Genel görünüş (Kıyafetler, makyaj, aksesuarlar)

  34. BEDEN DİLİ

  35. BEDEN DİLİ • İnsanlar konuşmayı geliştirmeden önce beden dilleri ile anlaşırlardı. Dolayısıyla beden dili insanın ilk anlaşma araçlarından biridir. Beden dilinde bir bakış, bir jest, bir mimik binlerce sözcükten fazlasını anlatabilir. • Yakın zamanda yapılan araştırmalar, insanların hissettikleri gibi davranmaktan çok, davrandıkları gibi hissettiklerini ortaya koymuştur. İnsan nasıl davranırsa bir süre sonra beden kimyasında meydana gelen değişiklikler sebebiyle o yönde duygular yaşamaya başlar. Sıkıntılı biri gibi davranmak iç sıkıntısının artmasına sebep olur. Canı sıkılan bir insanın kaşları çatık, yüzü asık, omuzları düşük ve merkezi kapalıdır. Omuzlarımızı dikleştirip, yüz kaslarımızı gevşetmek, merkezimizi yatay dikey eksen çevresinde dengeli bir şekilde tutmak sıkıntılı zamanlarımızda bile kendimizi iyi hissetmemize yardımcı olacaktır. • Beden dilini iyi kullanan insanlar kendi iç dünyalarını daha iyi yansıtırlar ve içinde bulundukları ruh hali ile ilgili vermek istedikleri mesajı karşı tarafa aktarırlar. Gergin oldukları halde çok rahatmış gibi davranabilirler. Ayrıca iletişim kurdukları kişilerin iç dünyasıyla ilgili önemli bilgilere sahip olabilirler. • Beden dili uzmanlarının, beden dili eğitimi alan kişilerin kendilerini olmadığı gibi göstermesi ya da tek tip insan görüntüsünün doğması konusunda endişeleri mevcuttur. Ancak esas olan kişilerin kendilerini beden diliyle doğru ifade etmelerine ve dolayısıyla sağlıklı bir iletişim sürecinin kurulmasına katkıda bulunmaktır.

  36. Beden dili bir bütün olarak incelenmelidir. Kişinin içinde bulunduğu ruhsal durum, dış faktörler göz önünde bulundurularak ifadeler değerlendirilmelidir. Bir tek harekete bakarak kişiler hakkında bir yargıya ulaşmak çoğu zaman yanıltıcı olabilir. Örneğin soğuk bir havada otobüs bekleyen kollarını kavuşturmuş bir kişi, bu hareketi muhtemelen üşüdüğü için yapmıştır. Kol kavuşturma hareketine bakarak kişi kendini iletişime kapatmıştır yargısına varmak doğru olmaz. • İletişim esnasında kullanılan kelimeler, beden diliyle aynı mesajı vermiyorsa bu doğru iletişim kurmak açısından vakit kaybıdır. Kendi beden dili ile verdiği mesajların ne anlama geldiğini bilmek dolayısıyla olumsuz sinyaller verebilecek hareketleri kontrol altına almak profesyonel yaşamda etkili iletişim kurabilmek için önemli bir avantaj sağlayacaktır. Ayrıca kişilerle iletişim kurarken karşımızdakinin beden dilinin verdiği mesajları doğru yorumlamak iletişimin ve yapılan işin yönünü değiştirebilme yeteneği sağlayacaktır. • İnsanlar anadillerinden başka bir dili öğrenmek için zaman ve enerji harcarlar. Bir yabancı dili iyi öğrendikleri ölçüde kendilerini daha iyi ifade ederler. Ancak temel dilleri olan ve iletişimin de temelini oluşturan beden dilini öğrenmeye çalışmak başarılı iletişim kurmak için çok daha faydalıdır.

  37. ÖRGÜTSEL İLETİŞİMDE BEDEN DİLİNİN ÖNEMİ • AST → ÜST: • KENDİNİ İFADE • OLUMLU MESAJ • ÜST → AST: • ETKİLEME • YÖNETME

  38. BEDEN DİLİNİN TARİHÇESİ • Konuştuğumuz en eski dil, beden dilidir. Ancak tarihi insanlık kadar eski olan beden dili ile ilgili bilimsel çalışmaların geçmişi birkaç yüzyıl öncesinden başlamıştır. • Çağdaş anlamda ilk çalışma 1945 yılında Wolff’un, beden hareketleri ile insanın iç dünyasının ilişkileri üzerinde durduğu Jestlerin Psikolojisi (The Psychology of Gestures)’dir. • 1960’lı yıllardan itibaren aktif olarak incelenmeye başlanan beden dili konusunda akla gelen ilk isimler Ray L. Birwhistell, Albert Mehrabian, Wallace Friesen, Paul Ekman, Edward T. Hall, Otto Schober, Allan Pease, Ken Cooper’dır.

  39. BEDEN DİLİ KATEGORİLERİ • ÖNKİNEZİKbeden dilini kültürel yapıdan ayrı tutarak, kişisel temellere dayanarak fizyolojik açıdan inceler • MİKROKİNEZİKtek tek beden hareketlerini gruplandırarak inceler ve kültürel yapı içinde taşıdıkları anlamlar üzerinde durur. • SOSYAL KİNEZİKkültürlerarası farklılıklar taşıyan beden hareketlerini ortaya koymaya çalışır.

  40. BEDEN DİLİ KANALLARI Jestler Baş hareketleri Gövde El, kol ve parmak hareketleri Ayak ve bacakların kullanılışı Mimikler Yüz ifadeleri Göz ve göz hareketleri Dudaklar

  41. Jest ve mimikler "esas" ve "ikincil" olarak ayrılır. Esas jest ve mimikler, düşünce ve duygularımızı destekleyen, onları somutlaştıran hareketlerimizdir. Örneğin, sohbet sırasında göz kırpma, baş sağlama, kolları açma gibi işaret ve hareketler iletmek istediğimiz ve programladığımız bir mesajı içeren jestlerdir. Esas olarak anlatıma katkıda bulunmayan ve kendiliğinden refleks olarak ortaya çıkan esneme, hapşırma gibi hareketlere ikincil jest ve mimik denir. JEST VE MİMİKLER

  42. Yüz Yüz zihnin göstergesidir… Gözler, dudaklar ve kaslar pek çok duygunun dışavurumudur… Yüz ifadeleri başlı başına bir anlamdır. Ancak yüz ifadelerini anlamak ve sınıflandırmak çok zordur. Yüz ifadeleri çok fazla değişiklik gösterir ve çok çabuk değiştiği için anlaşılması güçtür.

  43. Mimikler Mimikler aracılığıyla öfke, korku, tiksinti, şaşkınlık, mutluluk, üzüntü gibi tüm duygular ifade edilebilir. Yapılan araştırmalara göre yüzümüzdeki 80 kasla 250.000 farklı mimik yapma potansiyeline sahibiz!!!

  44. Göz ve Görme Hareketleri Dış dünyayı algılamada: Göz: % 87 Kulak: % 9 Diğer organlar: % 4

  45. Başın Duruşu • Başın Yukarı Doğru Oluşu : Üstünlük, Öfke ve Saldırganlık. • Başın Aşağı Doğru Oluşu: Uysal, Çekingen, Kabullenici. • Başın Hafif Öne Hareketi: İlgi, yakın bulma göstergesi. • Başın Hafif Arkaya Hareketi: Uzak bulduğu kişi ya da görüşlerden uzaklaşma hareketi.

  46. Eller İnsanın kendisini ifade etmede kullandığı en duyarlı organlardır. Bunun temelinde ise, insanın el becerisinin gelişmesi ile beynin biyolojik gelişiminin birbirine paralel olması yer alır.

  47. Ellerin açılması, kişinin iletişim kurmaya hazır olduğunu, kapanması da bu konudaki isteksizliğini gösterir. • Elleri ovuşturmak, insanların olumlu beklentilerinin ifadesidir. • Elleri ensede kenetlemek sahiplik ve üstünlük jestidir. • Elleri bedenin arkasında kavuşturmak otoritenin, önde kavuşturulması ise itaatin bir göstergesidir. • Elleri cebe sokmak, hem kendine teması artıran hem de çevre ile iletişimi aza indiren bir jesttir. Bir toplantıda, partide gerginliğin azaltılmasına yardımcı olur. Kişinin eliyle gömlek yakasını gevşetmeye çalışması, daha çok havaya ihtiyacı olduğunu dolayısıyla sıkıntılı olduğunu gösterir. Elin enseyi okşaması kendine temasın ve rahatlama isteğinin başka bir belirtisidir • Dinleyicinin elini çenesine götürmesi onun bir karar noktasında olduğunu gösterir. Eğer çene tutma (sıkma, okşama, kaşıma) hareketini kolları kavuşturma, geri yaslanma davranışı izliyorsa karar olumsuzdur. Çene tutma hareketini öne eğilme ve sandalyenin ucuna oturma davranışı izlerse konuşmacının savunduğu fikrin dinleyici tarafından olumlu karşılandığını düşünmek yerinde olur.

  48. EL SIKIŞMA Hakimiyet Eşitlik Edilgenlik

  49. 1) El sıkışırken ilk olarak kendisiyle görüşülecek kişi el uzatmalıdır. Her zaman sağ el uzatılmalıdır. Çok uzun süre olmamak kaydıyla gülümsenmelidir. Doğru El Sıkışma İçin İpuçları:

  50. 2) El sıkışırken karşı tarafın eline değil gözüne bakılmalı ve omuza dokunulmamalıdır. Göz teması uzun sürmemeli, ortalama üç saniye olmalıdır. Ayrıca çok şiddetli ve güçlü bir bakış olmamalıdır.

More Related