310 likes | 638 Views
ALTIN MADENCILIGI ve ALTIN
E N D
40. Ve son olarak 26 Mayis 2004 tarihinde yürürlüge giren
MADEN KANUNUNDA VE BAZI KANUNLARDA DEGISIKLIK YAPILMASINA ILISKIN KANUN
Parlamento Komisyonlarindaki ve Kamuoyundaki büyük tepkiler nedeniyle yumusatilmis anahatlarla çikartilan, fakat esas kötü niyetini uygulama yönetmeliklerine saklayan bir yasa...
59. 28 Eylül 2004 günü Çanakkale’de “MTA-ITÜ Biga Yarimadasi ve Dolayinin Ekonomik ve Çevre Jeolojisi Projesi” nin tanitimi amaciyla gerçeklestirilmis sempozyumda Prof. Dr. Atasever GEDIKOGLU tarafindan yapilan “Biga Metalik Maden Yataklari” konulu sunuda asagidaki bilgiler verilmektedir :
67. Görünen o ki, çok uluslu altin tekelleri kendi baslarina veya kollarina yerli ortaklar takarak, Biga yarimadasinin “altini üstüne getirme” girisimlerini sürdürmek isteyecekler.
Özellikle Kuzey Ege’de yogunlasacak madencilik talepleri karsisinda bölge insanlari, ekonomik yapinin tarim, zeytincilik, turizm, hayvancilik, kara balikçiligi ve termalcilikten madencilige dogru degisim göstermesini gögüsleyebilecek mi?
68. Su anki ekonomik yapinin yarattigi istihdami, tüm bunlari feda ederek, madenciligin yaratmasini beklemek akilci midir?
Elbette degildir !
Madencilik az sayida insan çalistirip çok miktarda kazanç saglamak üzere yapilacaktir. Yaratilan deger ise, birkaç altin zenginini daha da zengin etmeye yarayacaktir.
Baska bir deyisle; kazanç özellestirilecek, risk kamulastirilacaktir.
70. Örnegin;
Bergama’da nedense 10 gram/ton cevher isletilmesi planlanmis. Böyle bir proje sirketin lehine, fakat ülkemizin aleyhinedir. Zengin cevherle birlikte daha fakir cevherler çikarilip isletilmezse hem toplam metal miktari (dolayisi ile alinacak vergi) küçülür hem de geriye kalan fakirlesmis yatagi degerlendirme olanagi ortadan kalkar