670 likes | 1.23k Views
Basel II Ned ir?. İÇİNDEKİLER. Basel II Nedir? Basel II Hakkında Genel Bilgi Basel II Amaçları Bankacılık Düzenlemeleri Bizi Neden İlgilendiriyor? Basel II Ne Getiriyor? Basel II ve Türkiye Bankacılık Kesimi Üzerindeki Etkisi Reel Kesim Üzerindeki Etkisi Basel II ve KOBİ’lere Etkisi
E N D
İÇİNDEKİLER • Basel II Nedir? • Basel II Hakkında Genel Bilgi • Basel II Amaçları • Bankacılık Düzenlemeleri Bizi Neden İlgilendiriyor? • Basel II Ne Getiriyor? • Basel II ve Türkiye • Bankacılık Kesimi Üzerindeki Etkisi • Reel Kesim Üzerindeki Etkisi • Basel II ve KOBİ’lere Etkisi • KOBİ Tanımları • Basel II KOBİ’lere Etkisi • KOBİ’lerin Genel Sorunları • Basel II Geçiş Sürecinde KOBİ’ler • KOBİ’lerin Alması Gereken Önlemler • Bankalar Kredi Faizini ve Teminatları Nasıl Belirleyecek? • Kredi Teminatları Konusunda Neler Yapılmalı • Muhasebede Neler Yapılmalı? • Finansman Departmanında Neler Yapılmalı? • Yönetim Olarak Neler Yapılmalı? • KOBİ’lerin Derecelendirilmesi • Derecelendirme için Başvuru ve Faydası • Derecelendirme Kuruluşu Nedir? • Derecelendirme Notlarının Anlamı
1. Basel II Nedir? Basel II Hakkında Genel Bilgiler Basel II Ne Amaçlamaktadır Bankacılık Düzenlemeleri Bizi Neden İlgilendiriyor? Basel II Ne Getiriyor?
1.1. Basel II Uzlaşısı Hakkında Genel Bilgiler • BASEL I ve II : İsviçre’nin BASEL kentinde yerleşik “Bank For İnternational Settleements” (BIS) bünyesinde faaliyet gösteren Takas Bank’ın koordinatörlüğü’nde oluşturulan ve G-10 diye tabir edilen gelişmiş ülkelerin bankacılık denetim otoriteleri ve merkez bankaları yetkililerinin bir araya gelerek oluşturdukları ve 1988 yılında uluslararası standart haline getirilmesini önerdikleri sermaye uzlaşısının adıdır. • BIS : Ülkelerin merkez bankalarının bir araya gelerek oluşturdukları uluslararası bir kuruluştur. Bankaların dünya çapında ortak standartlarda çalışmasını sağlamak üzere, 1974 yılında “BIS” bünyesinde “Basel Komitesi” oluşturulmuştur.
1.1. Basel II Uzlaşısı Hakkında Genel Bilgiler • “Basel Komitesi” tarafından 1988’de yayımlanan BASEL-I Standartları ile bankaların uyması gereken standartlar belirlenmiş ve bankaların krize karşı dayanıklılığını arttırmak üzere: • Banka sermayelerinin, riskli aktiflere oranının %8’den az olamayacağını ifade eden sermaye yeterlilik rasyosu getirilmiştir. • Zamanla mali piyasaların daha da gelişmesi ve işlemlerin karmaşıklaşması sonucu, Basel-I kriterlerinin yetersiz kaldığı görülmüş ve yeni standartlar için çalışma başlatılmıştır.
1.1. Basel II Uzlaşısı Hakkında Genel Bilgiler • Basel II diye adlandırılan ve bankacılığı daha sıkı bire disiplin altına almayı amaçlayan düzenlemeler, 2007 başından itibaren uluslararası piyasalarda uygulanmaya başlanmıştır. Ülkemizde de 2009 yılı başından itibaren uygulanmaya başlayacaktı; ne var ki, kriz nedeniyle BDDK tarafından ertelendi. • Yani, bir bankanın alacağı toplam risk tutarı, özkaynaklarının 12,5 katı ile sınırlandırılmıştır. Meselâ; özsermayesi 100 birim alan bir bankanın taşıyabileceği toplam risk 1.250 birim olarak öngörülmüştür. Eğer taşınan risk 2.500 para birimi ise, bankanın özsermayesinin 200 para birimine çıkarılması kuralı getirilmiştir. • Basel II uzlaşısı çerçevesinde yapılan yeni düzenleme, sadece uluslararası düzeyde faaliyet gösteren bankalara yönelik hükümler içermekte, diğer bankaları da kapsamına almaktadır.
1.1. Basel II Uzlaşısı Hakkında Genel Bilgiler • Basel II Uzlaşısı, 3 ana unsurdan oluşmaktadır.
1.2. Basel II İle Ne Amaçlanmaktadır? • Amaç, bankalar açısından sermaye yönetimini risk odaklı hale getirmektir. Böylece, kredi maliyet ve teminatların da kredi alanların riskleri doğrultusunda oluşmasını sağlamaktır. • Örnek olarak; banka kredi risk yığılmalarına göre belirli sektörlerden veya belirli riskteki müşterilerden uzak durabilecek ya da tersine bu grupta risklerini arttırabilecektir.
1.3. Bankacılık Düzenlemeleri Bizi Neden İlgilendiriyor? • Ülkemiz dışında gelişen bu düzenlemeler gerçekte işletmelerimizi yakından ilgilendirmektedir. Çünkü, tüm gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de firmalar ciddi manada işletme sermayesi sıkıntısı çekmektedir; yani kredi kullanmaktadırlar. Dolayısıyla, firmalarımızın bankacılık sektörüne uzak kalmaları son derece zordur.
1.4. Basel II Ne Getiriyor? BASEL-I BASEL-II • Bankaların Sermaye Yeterliliği (%8) • Risk Kalemleri • Kredi riski, • Piyasa riski, • Basel I geleneksel kredi değerlendirmesinde “iyi kredi” vermektir. • - Bankaların Sermaye Yeterliliği (%8) • - Piyasa disiplini için risk kalemlerine ek: • • Operasyonel risk (Bu da sermaye yeter-lilik ihtiyacını arttırıyor) • - Risk Odaklı Sermaye Yönetimi. Risk Odaklı Kredi Fiyatlaması • - Kullanılacak kredinin türünden vadesine, teminatından firma derecelendirilmesine kadar çeşitli kriterler, kredilerin fiyatına yansıyacaktır. • - Kredi verilen firmaların derecelendirme notu düştükçe bankanın riski artacağı için banka, hem daha çok sermaye ayırmak zorunda kalacak, hem de daha çok kaynağını getiriden mahrum bırakacaktır. Bu durumda firmalara kullandırılacak kredilerin maliyetleri artacaktır.
1.4. Basel II Ne Getiriyor? BASEL-I BASEL-II • Mali yapısı iyi çıkan firmalara kredi tahsis edilir, mali yapısı iyi olmayan firmalara kredi kullandırılmaz veya yüksek faiz uygulanır. • Mali yapısı zayıf olan firmalardan güçlü teminat alınarak da kredi kullandırılabilir. • Basel-II’de Üç Temel Amaç Vardır. • Bankaların riskini daha iyi ölçmek ve bu-nu asgari sermaye ile ilişkilendirmek, • İç ve dış denetimi güçlendirmek, • Şeffaf ve uluslararası muhasebe standart-larına uygun bilançolar yoluyla piyasa disiplinini sağlamak,
1.4. Basel II Ne Getiriyor? BASEL-I BASEL-II • Risk Ağırlığı : • Özel sektöre verilen kredilerde risk ağırlığı %100 • Risk Ağırlığı : • Standart metodu uygulayan bankalar, kre-di notu bulunmayan şirketlere yine %100 • Yıllık cirosu 50 milyon €’dan düşük olan şirketler KOBİ kapsamında değerlen-dirilerek standart metotda herhangi bir bankadan aldıkları 1 milyon €’ya kadar olan borçları %75 risk ağırlığında tutul-maktadır.
1.4. Basel II Ne Getiriyor? • Standart Metod Kapsamında Şirketlere Uygulanacak Olan Risk Ağırlıkları: • Bu kapsamda şirketlerin yüksek kredi notu almak amacıyla daha saydam bir mali yapıya kavuşarak daha çok kayıt altına girecekleri öngörülmektedir.
1.4. Basel II Ne Getiriyor? • Asgari Sermaye Yükümlülüğü: • Kredi Riski : • Verilen kredinin geri dönmeme riskidir. Kredi riskinin hesaplamasında “standart yaklaşım” ve “içsel derecelendirmeye dayalı yaklaşım” olmak üzere iki yaklaşım sunulmaktadır.
1.4. Basel II Ne Getiriyor? • Piyasa Riski : • Bankanın veya kredi verilen işletmenin faaliyet gösterdiği sektörde yaşanabilecek olumsuz gelişmelerin ortaya çıkardığı risklerdir. • Operasyonel Riski : • İşletme içinde çalışanlar, uygulanan sistemler ve kontrol süreçlerinde yaşanan hatalar nedeniyle işletme varlıklarının zarar görmesi veya mevcut fırsatlardan yararlanamamadır.
2. BASEL II UZLAŞISI TÜRKİYE’Yİ NASIL ETKİLEYECEKTİR? Bankacılık Kesimi Üzerindeki Etkisi Reel Kesim Üzerindeki Etkisi
2.1. Bankacılık Kesimini Nasıl Etkiler? • Bankacılık sektörü, sermaye yeterlilik oranını tutturabilmek için Basel II sözleşmesinin ardından müşterilere karşı uygulamalarında önemli değişiklikler yapmak zorunda kalacaklardır. • Basel II’nin basit bir sermaye yeterlilik rasyosu olmadığı açıktır. Bunun dışında; • Türk hazine kâğıtları için uygulanan %0 risk ağırlığı artık kullanılmayacak; ülke rating’i dolayısıyla %100 risk ağırlığı uygulanacaktır. • Türkiye’nin OECD üyesi olması avantajı sona erecek, yurt dışı borçlanma maliyetleri artacaktır. (Kulüp Kuralı) • Ülke rating’inin düşük olması nedeniyle dış ticaretin finansmanında ve yurtdışı borçlanmalarda maliyetler yükselecektir.
2.2. Reel Kesimi Nasıl Etkiler? • Firmalar daha ucuz kredi kullanabilmek için iyi risk derecesine ve kredi notuna sahip olmaya çalışacaklardır. Bunu sağlamak için de reel sektörün gerekli tedbirleri almaya bir an önce başlaması gerekecektir. • Her şeyden önce sistem, “bankalar-kredi müşterisi-derecelendirme kuruluşu” üzerine oturtulmuş durumdadır. Yani, sadece bankalara yönelik düzenleme olarak algılanmamalıdır. Bankalar, bu kuralları konunun tarafı olan müşterilerine karşı tavizsiz bir şekilde uygulayacaklardır. • Bu arada piyasa riskleri doğrultusunda artan kaynak maliyetleri, beraberinde reel kesime sağlanan kredilerinin de maliyetlerini arttıracak veya kredi teminini zorlaştırabilecektir.
2.2. Reel Kesimi Nasıl Etkiler? • Konuyu KOBİ’ler açısından değerlendirdiğimizde şu sonuçlar ortaya çıkacaktır: • Güçlü sermaye yapısına sahip olan şirketlerinin derecelendirme notları (rating) daha iyi alacağından; bunların daha düşük maliyetli kredi kullanma imkanı doğacaktır. Aksi durumda ise KOBİ’lerin kredi maliyetleri artacaktır. • Özellikle KOBİ’lerin daha ağırlıklı kayıt dışı işlemlerinin bulunması nedeniyle bilançoları gerçeği tam olarak yansıtmayacak ve dolayısıyla doğru bir kredi fiyatlandırma imkanı olmayacaktır. • Bankaların sermaye uygulamasıyla kredinin subjektif yöntemlerle “iyi” veya “kötü” kredi olarak isimlendirilmesi sürecinden, kredinin “çok riskli” veya “az riskli” olduğunun tayini sürecine geçilerek fiyatlamalar yapılacaktır. Bu risk odaklı kredi fiyatlaması, işletmelerin kullanacakları kredilerin bütün şartlarını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilecektir.
2.2. Reel Kesimi Nasıl Etkiler? • Kullanılan kredinin türünden vadesine, teminatından işletme derecelendirme notuna kadar çeşitli işletmelerin kullanacakları kredilerin fiyatına yansıyacaktır. • Bu bağlamda, Basel II’nin Türk reel sektörüne sağlanan kredilere etkisi iki açıdan önemlidir. • Öncelikle, bankanın aktiflerinde yer alan kredi ve menkul kıymetler için bulundurmaları gereken sermaye miktarı Basel II ile birlikte artacaktır. Bankaların psiflerine yansıyan borçlanma maliyetleri ise kısmen yükselecektir. • Tüm bunların sonucunda reel sektöre sağlanan kredi maliyetlerinin göreceli olarak artması ve kredi limitlerinin bir miktar daralması muhtemeldir.
2.2. Reel Kesimi Nasıl Etkiler? • Basel II, bankaların sermaye yeterliliklerinin ölçülmesine ve değerlendirilmesine ilişkin düzenlemeleri içermektedir. • Basel II, uygulamaya girmesiyle; • – Bankaları, – Bankaların müşterilerini, – Kredi derecelendirme kuruluşlarını, – Bankacılık düzenleyici otoritelerini ve – Genel makro eğilimleri doğrudan etkileyecektir.
3. BASEL II VE KOBİLER’E ETKİLERİ KOBİ Tanımları Basel II KOBİ’lere Etkisi KOBİ’lerin Genel Sorunları
3.1. KOBİ Tanımları • Ülkemizde KOBİ olarak sınıflandırılan işletmelerin toplam işletmeler içindeki payı (sayı olarak) %98,8 civarındadır. • Ülke düzeyinde sağlanan istihdamın %46’sı ve katma değerin %36’sı KOBİ’lere aittir. İhracattaki payı ise %8’dir. • İSO’nun açılamasına göre; ilk 1.000 işletmenin 660’ı KOBİ kategorisinde yer almaktadır. (Zira, cirosu 50 milyon €’nun altındadır. • Basel II’deki KOBİ tanımı ile ülkemiz açısından halen geçerli olan KOBİ tanımları farklılıklar göstermektedir.
3.2. Basel II’nin KOBİ’lere Etkileri • KOBİ’ler hangi sektörde olursa olsun, iç pazarın sermaye gücü yüksek firmaları arasında varlığını sürdürebilmeleri için kendilerini dünyanın gerçekleriyle baş etmeye hazırlamalıdırlar. • Diğer bir ifadeyle, BASEL II’ye geçip öncesinde gerekli hazırlıklarını yaparak, BASEL II standartlarına kendilerini hazırlamalıdırlar. • Basel II öncesi bankalar, firmalara kredi kullandırırken geleneksel yaklaşıma göre hareket ederlerdi. Buna göre her firma, piyasa konusunda tecrübeli uzmanlarca incelenir, istihbarat yapılır, sonuçta oluşmasını olan firmalara kredi verilirdi.
3.2. Basel II’nin KOBİ’lere Etkileri • Kısacası, kredilendirme uzman görüşleri ile yapıldığı için sonuçlar subjektif olmakta, bir uzmanca olumsuz bulunan, diğer bir uzmanca olumlu bulunabilmekte, dolayısıyla kredilendirme, taşınan risklerin sayısal avantajlarından yararlanamamakta, farklı bankaların farklı değerlendirme kriterleri bankacılık sektöründe ortak bir fiyatlanmanın olmamasını engellemekteydi. • İşte, geleneksel yaklaşımın bu ve benzer dejavantajlarının zaman içinde ortaya çıkmasıyla bankalarda geleneksel yaklaşımdan risk odaklı yaklaşıma doğru bir kayış başlamıştır. • Basel II ile birlikte gelen risk odaklı yaklaşıma göre, iyi ya da kötü kredi değil, riskli ya da az riskli kredi vardır. Buna göre, bir kredinin riskli olması onun kötü olduğu anlamına gelmez; önemli olan kredinin riskinin iyi analiz edilmesi ve doğru fiyatlandırmasıdır. • KOBİ temsilcileri açısından kredi riski, firmaların kullandığı kredilerin bankalar üzerinde yaşadığı risk olarak yorumlanabilir.
3.2. Basel II’nin KOBİ’lere Etkileri • Bu anlamda, riskliliğin ölçümü iki unsura dayanmaktadır. • Kredi kullananın risklilik seviyesi ( Firma derecelendirme sistemi ile ölçülür. ) • Kredi işleminin risklilik seviyesi ( İşlem çeşidi, teminat yada para birimi gibi unsurlar-la değerlendirilmektedir.) • Basel II ile beraber bankalar kredi verdiği firmaların taşıdıkları riskleri ölçümleye-bilmek için, firmalara derecelendirme notu vereceklerdir.
3.2. Basel II’nin KOBİ’lere Etkileri • Derecelendirme notuna etki eden faktörle ise; • Firmanın finansman verileri ( Kantitatif Rating) : Bilanço gelir tablosu, nakit alım tablosu gibi verilerle finansal analizlerin yapılması sonucu elde edilecektir. • Niteliksel veriler ( Kalitatif Rating): Yöneticilerin veya ortakların geçmişleri, firma pazar payı, dış ticaret kapasitesi gibi unsurların değerlendirilmesi sonucu elde edilecektir. • Basel II standartları çerçevesinde bankalar kredi talebinde bulunan kuruluşları iki gruba bölecektir.
3.2. Basel II’nin KOBİ’lere Etkileri • Bir bankadan kullandıkları kredi tutarı 1 milyon €’nun altında bulunan firmalar o bankanın perakende portföyünde, 1 milyon €’nun üzerinde bulunanlar ise kurumsal portföyde değerlendirilecektir. • Dolayısıyla firmalar, içinde bulunduğu portföyün risk ağırlıklarına tabi olacaklardır. Kurumsal portföy içindeki firmalar dış derecelendirme kuruluşlarınca değerlendirilecek olup bu firmaların kredi maliyetleri daha da yüksek olacaktır. • Bu noktada firmaların artan kredi maliyetleriyle karşılaşmaması için alacakları kredileri farklı bankalara bölmeleri yaralarına olacaktır. • Perakende portföyünde yer alan firmalar için herhangi bir dış derecelendirme notu söz konusu olmayıp, bu firmalar için standart %75 risk ağırlığı uygulanacaktır.
3.3. KOBİ’lerin Genel Sorunları • 1) Finansman Sorunları : Damarlarda dolaşan kana benzetilen fon kaynakları, işletmeler için hayati önem taşımakta ve yetersizliği halinde faaliyetler etkin ve gerektiği gibi yerine getirilememektedir. • KOBİ’lerin %90’ı bankalara kredi kullanmak amacıyla başvurmaktadır. • Bankaların kaynaklarının kısıtlı olması, alternatiflerin bulunmaması, bankacılık sisteminde yaşanan temel sıkıntılar sebebiyle yıllardır KOBİ’lerin finansman sorunu çözülememiştir. • Öte yandan; • – KOBİ’lerin özsermayelerinin yetersiz olması, • – Kayıt dışı faaliyetler nedeniyle şeffaf olmayan mali raporlar, • – Bilgi yetersizliği, • – Sağlam teminat sunamama, • – Alternatif finansman kaynaklarından yararlanamama, • gibi sorunlar KOBİ’lerin uygun finansmana erişmesini zorlaştırmıştır.
3.3. KOBİ’lerin Genel Sorunları • 2) Şeffaflık Sorunları : KOBİ’lerin şu an farklı kuruluşlar için farklı mali raporlar üretmeleri söz konusudur. • KOBİ bilançolarının kredilendirmeye uygun olmaması ( Negatif sermaye, bilançodaki zarar) kayıtdışı işlemlerin bulunması, derecelendirme aşamasında yaşanacak zorluklar olarak beklenmektedir.
3.3. KOBİ’lerin Genel Sorunları • 3) Riske Bağlı Fiyat Belirleme ve Teminatlar : Bankalar KOBİ’lere kullandıkları kredilerin maliyetini derecelendirme notuna göre belirleyeceklerdir. İyi not düşük faiz oranının, düşük not ise yüksek faiz oranının uygulanmasını ifade edecektir. • Bu konuda KOBİ’lerin iyi derecelendirme notu alabilecek mali ve kurumsal göstergelere sahip olduklarını düşünmek pek de mümkün değildir. • Riske bağlı fiyat belirlemede zorlayıcı bir diğer unsur da kullandırılacak krediler için firmaların verecekleri teminatlardır. Mevcut uygulamada geçerli olan teminatlar Basel II’de kabul edilmemektedir.
3.3. KOBİ’lerin Genel Sorunları • 4) Kurumsal Yönetim Anlayışındaki Eksiklikler : Basel II’ye göre kredilendirmede firmaların kredi değerlerinin belirlenmesinde sadece finansal göstergeler değil, yönetsel ve diğerniteliksel göstergeler de dikkate alınacaktır. ( Firma yönetiminin kalitesi, tecrübesi, finansmanın yaşı, Pazar payı, sektördeki konumu vb. ) • Bu açıdan konuya bakıldığında da KOBİ’lerin bu alanlarda notunun başarısız olduğu söylenebilir.
4. BASEL II’YE GEÇİŞ SÜRECİNDE KOBİLER KOBİ’lerin Alması Gereken Önlemler Bankalar Kredi Faizini ve Teminatları Nasıl Belirleyecek? Kredi Teminatları Konusunda Neler Yapılmalı Muhasebede Neler Yapılmalı? Finansman Departmanında Neler Yapılmalı? Yönetim Olarak Neler Yapılmalı?
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Bankalar hayatlarını devam ettirebilmek ve sermayelerini arttırabilmek için KOBİ’ lere ihtiyaç duymaktadırlar. Bu nedenle, karşılıklı fayda ilişkisi içerisinde, bankalar ve KOBİ’ ler, Basel II standartlarını birlikte yürüteceklerdir. • Basel II ile birlikte bankalar kredi tahsis etmeden evvel şirketlerin finansman performansı yanısıra yönetişim performansıyla da ilgilenecektir. • Basel II sürecinde KOBİ’ler aşağıda sayılan önlemleri almak suretiyle bağımsız dercelendirme kuruluşlarından ve bankalardan alacakları derecelendirme notlarını yükselterek düşük maliyetli kredi kullanma imkanına sahip olacaklardır
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Bu önlemler: 1) Firmaların esas faaliyet konularında çalışması, 2) Kayıtdışı ekonominin kayıt içine alınması, 3)Firmanın kantitatif ve kalitatif göstergelerinin iyileştirilerek iyi derecelendirme notu elde edilmesi, 4) Şeffaf , doğru,uluslararası standartlarda mali tabloların üretilmesi, 5) Basel II’nin öngördüğü teminat yapısına uyum sağlaması, 6)Sermayelerini güçlendirmeleri ve karşılığı yüksek projelere yatırım yapılması, 7)Uzmanlaşmayı sağlamak üzere nitelikli insan kaynağına yatırım yapılması, 8)Faaliyetlerden doğan risklerini kompanse (hedge) edecek finansal enstrümanların kullanılması, 9)Factoring, leasing, yabancı yatırımcılarla tam veya kısmi ortaklıklar ve borsa kanalıyla hisse senedi itfası gibi alternatif finansman yöntemlerinden mümkün olduğunca yararlanılması,
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Türkiye ekonomisi açısından önemli yer tutan KOBİ’ler, Basel II’ye geçmeden önce önemli bir takım hazırlıklar yaparak stratejik yol haritalarını belirlemeleri gerekmektedir. • Bağımsız derecelendirme kuruluşları ile bankalar tarafından derecelendirmeye tabi tutulacak olan KOBİ’lerin değerlendirilecek olan özelliklerinin en başında sahip olduğu işletme sermayesi gelmektedir. • Basel II’nin getirdiği yeniliklerden bir diğeri de şeffaflık’tır. KOBİ’lerin sağlıklı bir derecelendirme ve dolayısıyla verimli bir kredi süreci yaşayabilmesi için finansal ve niteliksel bilgilerden oluşan gerekli tüm bilgilerini bankalara ve bağımsız derecelendirme kuruluşlarına zamanında, güvenilir ve yeterli bir şekilde sunması gerekmektedir.
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • KOBİ bilançolarının kredilendirmeye uygun olamaması ya da işletme sermayesinin eksikliği, bilançonun zararlı olması, kayıt dışı işlemlerinin bulunması KOBİ’lerin derecelendirme aşamasında yaşayacağı zorlukların başında gelmektedir. • Basel II ile birlikte yürürlüğe girecek bir diğer değişiklik de bankaların kredi taleplerinde işletmelere uygulayacakları risk bazlı fiyatlama’dır. Risk bazlı fiyatlama, bankanın işletmeye kredi satarken riski yüksek ürünlere ve kredi derecesi düşük müşterilere krediyi daha yüksek fiyata satması olarak yorumlanabilir. • Risk bağlı fiyatlamada göz önünde bulundurulacak zorunlu bir diğer unsur da işletmelerin kredi taleplerinde verecekleri teminatlardır.
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Basel II kapsamında kabul edilmesi öngörülen teminatlar: • Nakit Para • Altın • Ana endeksteki hisse senetleri • Mevduat ve mevduat sertifikası • Yatırım Fonları • Borçlanma Senetleri • Bunların dışında gerçek müşteri çekleri ve senetleri ile ortak ve grup şirketleri kefaletleri teminat kapsamına alınmamıştır.
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Ayrıca, Basel II uygulamaları kapsamında ticari emlak ipoteği karşılığı verilen kredilerin (işyeri, fabrika, depo, vs.) teminat kapsamına alınması özel ve oldukça zorlayıcı şartlara bağlanmıştır. • Kredi maliyetini etkileyecek anahtar faktörlerin başında KOBİ’lerin borçlu derecelendirme notu, bankaların içsel derecelendirme notu, kullandıkları kredi türü ile bankalara sunacakları teminatların kalitesi gelmektedir.
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Sonuç olarak: • Basel II’ye geçmeden önce KOBİ’lerin işletme yönetiminden finansal performanslarına kadar gerekli değişiklikleri yaparak uluslar arası rekabete kendilerini hazırlamalıdırlar. Yani işletmeler; • Esas faaliyet konularında çalışmaya ağırlık vermeli, • Kayıt dışını kayıt altına almalı, • Faaliyetlerden doğan risklerini en aza indirecek finansal enstrümanlar kullanmalı, • Basel II’nin öngördüğü teminat yapısına uygun olarak sermaye yapılarını güçlendirmeli, • Uluslararası kabul görülmüş standartlarda, yeterli, doğru, güvenilir mali tabloların hazırlanması,
4.1. KOBİ’lerin Basel II Sürecinde Alması Gereken Önlemler • Sonuç olarak: • Basel II’ye geçmeden önce KOBİ’lerin işletme yönetiminden finansal performanslarına kadar gerekli değişiklikleri yaparak uluslar arası rekabete kendilerini hazırlamalıdırlar. Yani işletmeler; • Raporlama ve veri tabanı konularında yeni teknolojik yatırımların tamamlanması, • Kurumsal yönetim kültürünün en üst yöneticiden tüm çalışanlara kadar yerleştirilmesi, • Risk yönetimi konusunda uzmanlaşmayı sağlamak üzere nitelikli insan kaynağına yatırım yapılması, • Karar almada her türlü riskin dikkate alınmasını sağlayan bir sistemin kurulması gibi önlemler alınmalıdır.
4.2. Bankalar Kredi Faizini ve Teminatları Nasıl Belirleyecektir? • Mevcut uygulamadan bir örnek olarak; bir firma üç ayrı bankanın kredi analistleri, istihbarat ve kredi değerlendirme birimleri tarafından ayrı ayrı değerlendirilerek üç ayrı sonuç alabilmektedir. • Basel II sonrasında ise bir firma üç ayrı bankaya derecelendirme notunu götürecek ve benzer sonuçları alacaktır. • Basel II’nin esası, “riske bağlı fiyatlandırma ve teminatlandırma”’ya dayanmaktadır. • Derecelendirme notu olmayan ya da kötü olan işletmelerin kredi talepleri ya daha başaından reddedilebilecek ya daha fazla teminat ile faiz sonucunu doğurabilecektir. • Özetle, faiz oranları riske göre farklılaşacaktır. Bunun nedeni, bankaların kredi maliyetleridir. Çünkü, derecelendirme notu olmayan veya kötü olan firma için bankanın bulundurması gereken sermaye karşılığı yüksek olacaktır. • Belki de maliyet ve yükümlülüklere katlanamayan banka kredi teklifinde dahi bulunmayacaktır. • Elbette sadece faiz değil, teminatlar da derecelendirme notuna bağlı olarak artacak ya da azalacaktır.
4.3. Kredi Teminatları Konusunda Neler Yapılmalı? • Ülkemizde en sık rastlanan kredi teminatları; fabrika, depo, ticarethane vb. işletme alanlarının ipotek altına alınması, alınan müşteri çek ve senetlerinin teminat olarak verilmesi ve ortakların, grup veya ilişkili şirketlerinin birbirine kefaletidir. • İşte en önemli sorun bu noktada başlamaktadır. Basel II ile ülkemizde en çok kullanılan bu teminatlar kabaca söylemek gerekirse ortadan kalkmaktadır. En azından zorlaşmaktadır. • Yine de bütün bunlar bir yasak olarak algılanmamalıdır. Zayıf kefalet alınabilecek, ancak kredi kullanan ve kullandırana faiz ya da teminat avantajı olarak önemli bir fayda sağlamayacaktır. • Müşteri çeki-senedi, ticari gayrimenkul ipotek teminatları da bankanın sermaye yükümlülüklerine fayda sağlamayacağından, bankanın bu teminatlara gönülsüz yaklaşması, başka teminatlar istemesi ve nihayetinde kendi yüksek maliyeti nedeniyle yüksek faiz teklif etmesine yol açacaktır.
4.4. Muhasebede Neler Yapılmalı? • Bir çok işletmenin yaşaması kredi kullanımının sürmesine bağlıdır. Kurumsal kredi kullanımı ise ancak derecelendirme ile sürebilecektir. Derecelendirmenin temelinde ise resmi kayıtlar verilir. • Uygulamada; güçlü patron-zayıf işletme ikilisinde patron kefil olduğu müddetçe zayıf işletmenin banka kredisi kullanabildiğini biliyoruz. • Oysa Basel II sonrasında derecelendirme notu açsısından işletme bilançosuna yansımayan kavramların derecelendirme notuna bir katkısı olmayacaktır. • Bu durumda Basel II sonrasında (derecelendirme notu gerektirmeyen 1 milyon €’nun altında perakende kredilerden yararlanmak yeterli olmuyorsa) patronun ya sermayeyi güçlendirmesi ya da kefalet yerine altın, hazine bonosu, konut ipoteği gibi somut teminatları ortaya koyması gerekecektir.
4.4. Muhasebede Neler Yapılmalı? • Muhasebe sadece vergi kanunlarına endeksli olarak yürütülen basit yaklaşımlar artık kesinlikle terk edilmelidir. • KOBİ’ler dahil olmak üzere işletmelerde UFRS’ye ya da TMSK’nın hazırlayıp yayımladığı muhasebe kurallarına uygun mali tabloların hazırlanması için gerekli profesyonel mali danışmanlık hizmeti alınmalıdır. • Derecelendirme notunun belirlenmesinde birinci öneme sahip olduğundan en iyi finansal raporlama için gerekli alt yapı şimdiden kurulmalıdır. • Finansal tabloların uluslararası standartlarda bağımsız denetime tabi tutulması faydalıdır. • Artık işletmenin derecelendirme notu önemli olduğundan kayıtdışı uygulamalardan uzak durulmalıdır.
4.4. Muhasebede Neler Yapılmalı? • Kayıtdışı hasılat ve maliyetler mali tabloların güvenirliğini etkilediğinden direkt olarak firmanın risk primini yükseltecektir. • Ayrıca sermaye yapısı güçlendirilmeli, kurum kârları ortaklara dağıtılmayarak sermayeye ilave edilmeli ve gerekirse yeni ortaklık oluşumlarında yer alınmalıdır. • Benzer faaliyetlerin zayıf birkaç firma ile görülmesi yerine sermaye yapısı güçlü tek bir firma üzerinden görülmesi tercih edilmelidir.