310 likes | 1.09k Views
İSTANBUL'UN FETHi 1453. Fatih Sultan Mehmed 29 Mart 1432
E N D
Fatih Sultan Mehmed 29 Mart 1432 Edirne'de doğdu. Babası Sultan İkinci Murad, annesi Huma Hatun'dur. Devrinin en büyük ulemalarından birisiydi ve yedi yabancı dil bilirdi. Alim, şair ve sanatkarları sık sık toplar ve onlarla sohbet etmekten çok hoşlanırdı. Hocalığını da yapmış olan Akşemseddin, Fatih Sultan Mehmed'in en çok değer verdiği alimlerden biridir. Fatih Sultan Mehmed, gayet soğukkanlı ve cesurdu. Eşsiz bir komutan ve idareciydi. Yapacağı işlerle ilgili olarak en yakınlarına bile hiçbir şey söylemezdi. Fatih Sultan Mehmed okumayı çok severdi. Farsça ve Arapça'ya çevrilmiş olan felsefi eserler okurdu. Bilime büyük önem veren Fatih Sultan Mehmed yabancı ülkelerdeki büyük bilginleri İstanbul'a getirtirdi. Nitekim Astronomi bilgini Ali Kuşçu kendi döneminde İstanbul'a geldi. Ünlü Ressam Bellini'yi de İstanbul'a davet ederek kendi resmini yaptırdı. Şair ve açık görüşlüydü. Fatih Sultan Mehmed 1481 yılına kadar hükümdarlık yaptı ve bizzat 25 sefere katıldı. Azim ve irade sahibiydi. Temkinli ve verdiği kararları kesinlikle uygulayan bir kişiliği vardı. Devlet yönetiminde oldukça sertti. Savaşlarda çok cesur olur, bozgunu önlemek için ileri atılarak askerleri savaşa teşvik ederdi. İSTANBUL’UN FETHİ -1453 20 yaşında Osmanlı padişahı olan Sultan İkinci Mehmed, İstanbul'u fethedip 1100 yıllık Doğu Roma İmparatorluğunu ortadan kaldırarak Fatih ünvanını aldı. Fatih Sultan Mehmed, yüksek yeteneği ve dehasıyla dost ve düşmanlarına gücünü kabul ettirmiş bir Türk hükümdarıydı. Orta Çağ'ı kapatıp, Yeniçağ'ı açan Cihan İmparatoru Fatih Sultan Mehmed, Nikris hastalığından dolayı 3 Mayıs 1481 günü Maltepe'de vefat etti ve Fatih Camii'nin yanındaki Fatih Türbesi'ne defnedildi.
Önceki Fetih DenemeleriKaradeniz ile Ege'yi birbirine bağlayan deniz yolu üzerinde kurulu olan İstanbul, günümüzde olduğu gibi o zamanlar da oldukça önemli bir şehirdi. 1453 yılına kadar farklı zamanlarda, birçok farklı millet ve medeniyet tarafından defalarca kuşatılmışsa da, gerek Bizans'ın sahip olduğu Rum ateşi (grejuva), gerekse şehrin o zamanlar için aşılamaz olarak görülen surları, bu fetih hareketlerini başarısız kılmıştı.
A- Fethin Sebepleri 1-Milli • Kızıl Elma ülküsü. • Türk Cengaverliği. • Fatih’in, “Ya ben İstanbul’u alırım ya da İstanbul beni alır!” sözündeki kararlılığı.
2-Dini • Fetih’le ilgili Hadis-i Şerif’ler. • Hz. Eyyub El Ensari’nin kabrinin İstanbul’da bulunması. • Kur’an’ın, makam hesabına göre, İstanbul’un fethinin 1453 yılına rastlaması. • Rum kahinlerinin, İstanbul’un elden çıkacağına dair haberleri ve Rum halkının moral çöküntüsü.
3- Siyasi • Bizans’ın, Osmanlı’da taht kavgalarına sebep olması. • Bizans’ın Haçlı Seferleri’ni teşvik etmesi. • Bizans’ın Osmanlı ülke sınırları içerisinde kalmış olması. • Boğaz Hakimiyeti için, İstanbul’un alınmasının aciliyeti.
B- İstanbul’un Fethi için Türkler’in yaptığı hazırlıklar • Yeniçeriler disipline edildi. • Rumeli Hisarı inşaa edildi. • İstanbul Surları tetkik(inceleme) edildi, yakın kaleler fethedildi. • Venedik ve Cemevizliler’le anlaşma yapıldı. • Haliç’e karadan gemi indirildi. • Gelişmiş toplar ve mermiler döküldü. • Anadolu’da Türk Beylikleri ile uzlaşıldı.
C- İstanbul’un Fethi’nin Sonuçları 1-Türk Tarihi açısından; • Anadolu-Rumeli bütünlüğü sağlandı, başkent İstanbul oldu. • Osmanlı Yükselme Dönemi başladı. • Osmanlı Devleti için, en büyük fitne yuvası kaldırılmış oldu. • Akdeniz-Karadeniz ticareti, Osmanlı’nın denetimine girdi. • Osmanlılar, İslam dünyasında büyük bir prestije sahip oldu. • İstanbul'da bulunan Ortodoks Kilisesi'nin koruyuculuğu Osmanlıların eline geçti.
2-Dünya Tarihi açısından; • Bizans, tarihe gömüldü. • Orta Çağ kapandı, Yeni Çağ başladı. • Feodalite çözüldü, Krallıklar güçlendi. • Bizanslı bilimadamları, Avrupa’da Rönesans ve Reform’u başlattılar. • Dünya ticaretini elinde tutan Venedik ve Cenevizliler olumsuz etkilendi.
ŞAHİ Bronzdan iki parça olarak yapılmıştır.Yaklaşık menzili 1km kadardır.Bu Türk silahı dünyadaki ilk supergun'dır.Avrupa'da büyük korkuya neden olmuştur. Yapımından 300 yıl sonra boğazların savunmasında kullanılmıştır.
Dünya’nın en eski katedraldir. İstanbul’un 1453’te Osmanlı Türkleri tarafından fethinden sonra, fethin sembolü olarak, derhal Ayasofya Kilisesi camiye dönüştürülmüştür.
HAZIRLAYAN : Nurullah BAYRAM