610 likes | 777 Views
Gelir ve Kurumlar Vergileri Müdürlüğü. BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI (VARLIK BARIŞI) 2009. Kapsam. 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN 5917 SAYILI KANUN
E N D
BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI (VARLIK BARIŞI) 2009
5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE • KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN • 5917 SAYILI KANUN • 1 SERİ NOLU 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUNA İLİŞKİN GENEL TEBLİĞ • 2 SERİ NOLU 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUNA İLİŞKİN GENEL TEBLİĞ • 3 SERİ NOLU 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUNA İLİŞKİN GENEL TEBLİĞ • 2008/13 SERİ NOLU UYGULAMA İÇ GENELGESİ • 2009/1 SERİ NOLU 5811 SAYILI BAZI VARLIKLARIN MİLLİ • EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN İÇ GENELGESİ Yasal Mevzuat
Tanımlar Banka ve aracı kurumlar Banka kavramı; 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 3 üncü maddesinde tanımlanan bankaları ifade etmektedir. Aracı kurumlar; 28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan aracı kurumları ifade etmektedir.
Varlıkların İspatında Kullanılacak Kanaat Verici Belgeler - Devlet tarafından veya devlet güvencesinde tutulan kayıt ve siciller - Tapu kayıtları ile diğer siciller, - Yasal yükümlülükler nedeniyle verilen beyannameler , - Diğer kanaat verici belgeler - Bankalar ile bankerlerin yaptıkları işlemlerle ilgili kayıtlar ve düzenledikleri belgeler, - Aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, sigorta şirketleri ve benzeri mali kurumların kayıtları ve düzenledikleri belgeler , - Posta idaresi nezdindeki çek hesabı ve düzenlenen diğer belgeler,
- Noter gibi kurum ve kuruluşların düzenledikleri senetler ve sözleşmeler ile diğer kayıt ve belgeler, • - Defter tutan mükelleflerin kayıtları ile bu kayıtlarda yer alan ve Vergi Usul Kanununun ikinci kitabının üçüncü kısmında belirtilen belgeler ile muadili belgeler , • - Şirketlerin ortaklık ve kooperatiflerin üyelik kayıtları, • -Bilgi değişiminde bulunulan yabancı ülkelerde yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik ya da konsoloslukları, yoksa mahallindeki Türk menfaatini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgeler,
Taşınmazlar Türk Medeni Kanununda "Taşınmaz" olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır. Bunlar, Türk Medeni Kanununun 704 üncü maddesinde; - Arazi, - Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar, - Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler olarak sayılmıştır. ( Gemiler bu kapsama dahil değildir.)
YURTDIŞINDA SAHİP OLUNAN VARLIKLARA İLİŞKİN BİLDİRİM BEYAN VE VERGİNİN ÖDENMESİ
Şartları • 1/06/2009 tarihi itibariyle yurt dışında bulunduğunun tevsik edilmesi • Gerçek ve Tüzel Kişilerce sahip olunduğunun kanaat verici vesikalarla tevsik edilmesi • Taşınmazlar dışındaki varlıkların beyan ve bildirim tarihinden itibaren bir ay içinde Türkiye’ye getirilmesi ya da Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi • (Bunların ispat yükümlülüğü mükelleflere aittir.) • 10/07/2009 tarihinden sonra, bildirim veya beyandan önce Türkiye’ye getirilen ya da Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda açılan bir hesaba transfer edilen varlıklara ilişkin olarak Kanunda öngörülen sürede bildirim veya beyanda bulunulması mümkündür.
EK-1'de yer alan dilekçe ile bankalara bildirim • Başvurunun; • -Bu varlıkların sahipleri, • -Yetkili kılınmış vekilleri veya • -Kanuni temsilcileri • tarafından yapılabilmesi mümkündür. EK-2'de yer alan beyanname ile gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan Banka, aracı kurum veya vergi dairesi tarafından; herhangi bir bilgi ve belge istenmeyecek, sadece taşınmazlara yurt dışında sahip olunduğuna ilişkin belgenin ibraz edilmesi yeterli olacaktır. Menkul Kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarınınEK-3’ te yer alan dilekçe ile aracı kurumlara bildirimi.
Bildirim ve beyan üzerine yapılacak işlemler ve Verginin tarhı Bankalar ve aracı kurumlar kendilerine bildirilen varlıkları müşterileri adına açacakları hesaplara kaydedecekler, varlıkların bildirim değerleri üzerinden % 2 oranında hesapladıkları vergiyi EK-4'te yer alan beyanname ile aylık olarak sorumlu sıfatıyla bildirimi izleyen ayın 15.günü akşamına kadar, kurumlar vergisi yönünden bağlı oldukları vergi dairesine elektronik ortamda beyan edeceklerdir. Vergi dairelerince beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden % 2 oranında vergi tarh edilecektir.
Verginin Ödenmesi Bankalar ve aracı kurumlarca sorumlu sıfatıyla verilen beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiler, beyanname verme süresi içinde ödenecektir. Vergi dairelerine verilen beyannameler üzerinden hesaplanan vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir.
Türkiye’de ikametgahı olmayanlar için yetkili vergi daireleri ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Başkent Vergi Dairesi Müdürlüğü Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğü Konak Vergi Dairesi Müdürlüğü
Yurt dışında sahip olunan varlıklardan bildirilen veya beyan edilen varlıklar, defter tutan mükelleflerce, istenilmesi halinde yasal defterlere kaydedilebilecektir. • Ancak, yurt dışında bulunan söz konusu varlıkların şirket adına beyan edilmesi durumunda ilgili şirket; şahısları adına beyan edilmesi halinde bu şahısların kendileri, Kanunun sağladığı avantajlardan yararlanabileceğinden, şirket adına bildirim veya beyana konu edilen varlıkların anılan şirketin yasal kayıtlarına intikal ettirilmesi zorunludur. • Varlıklar, bildirim veya beyan tarihi itibariyle belirlenen TL. karşılığı değerleriyle kaydedilecektir. • Yasal defterlere kaydedilen bu varlıklar dönem kazancının tespitinde gelir unsuru olarak dikkate alınmayacaktır. Yurt Dışında Sahip Olunan Varlıkların Yasal Defterlere Kaydı (İhtiyaridir)
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu Kanun hükümleri uyarınca yasal defterlerine kaydettikleri kıymetleri için pasifte özel fon hesabı açacaklardır. Söz konusu hesap sermayenin cüz'ü addolunacak ve sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacaktır. Fon hesabında tutulan bu tutarlar, işletmenin tasfiye edilmesi halinde vergilendirilmeyeceği gibi Gelir Vergisi Kanununun 81. maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20. maddeleri uyarınca gerçekleşecek devir ve bölünme hallerinde de vergilendirilmeyecektir. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca göstereceklerdir.
Yurt dışındaki varlıklar için bildirim/beyan ve ödeme 30/09/2009 tarihi akşamına kadar Bankalar ve aracı kurumlar sorumlu sıfatıyla izleyen ayın 15’ine kadar ödeme • Bankalara bildirim (Form: Ek.1) • Aracı kurumlara bildirim (Form: Ek.3) % 2 oranında vergi Gerçek veya tüzel kişi Varlıklar (TL) değeriyle Beyanda bulunanlar izleyen ayın sonuna kadar ödeme • Vergi dairelerine beyan (Form: Ek.2) 30/09/2009 tarihi akşamına kadar • Beyan süresini, izleyen üçüncü ayın sonuna kadar uzatmaya B.K. yetkilidir. • Banka veya aracı kurumlara bildirim yapılması halinde, vergi dairelerine ayrıca beyanda bulunulmayacaktır.
TÜRKİYE’DE SAHİP OLUNAN VARLIKLARIN BEYANI VE VERGİNİN ÖDENMESİ
Beyanı ve Ödenmesi 30/09/2009 tarihine kadar Türk Lirası değeri ileEK-5'teyer alan beyanname ile Gelir veya Kurumlar Vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan edilecektir. Beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden vergi dairelerince% 5 oranında vergi tarh edilecek, hesaplanan vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir.
Yasal Defterlere Kayıt (Zorunludur)
Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerce, • Taşınmaz dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka veya aracı kurumlarda açılacak hesaplara yatırılması, bu bu şekilde varlığı ispat edilen varlıklar ile taşınmazların beyan edilen değeri üzerinden serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı defterine kaydedilmesi gerekmektedir. • Yasal defterlere kaydedilen bu varlıklar dönem kazancının tespitinden gelir unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.
Defter tutma yükümlülüğü bulunmayan mükelleflerce, • Taşınmazlar dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka veya aracı kurumlarda açılacak hesaplara yatırılması gerekmektedir.
Ortaklar cari hesabında yer alan borçlar • İşletmelerin bilançolarında, ortaklar cari hesabında yer alan ortaklara borç tutarları; • Bankalara ilgili işletme adına yatırılması, • Vergi dairelerine beyan edilerek üzerinden %5 oranında vergi ödenmesi, • Bilançonun pasifinde açılacak özel fon hesabına kaydedilmesi ve • Süresi içinde sermayeye ilave edilmesi, • durumunda Kanun kapsamında değerlendirilecektir.
Türkiye’de bulunan varlıklar için beyan ve ödeme Bağlı olunan vergi dairesine beyan (Beyanname: Ek.5) 30/09/2009 tarihi akşamına kadar Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri Varlıklar (TL) değeriyle % 5 oranında vergi İzleyen ayın sonuna kadar ödenecektir. • Beyan süresini, izleyen üçüncü ayın sonuna kadar uzatma hususunda Bakanlar Kurulunun yetkisi bulunmaktadır.
Şirket adına görünmeyen varlıkların durumu • Şirketlerin kanuni temsilcileri, • Şirketlerin ortakları, • Şirket veya şirketin ortakları adına kapsama giren varlıkları 1/6/2009 tarihinden önce yetkili kuruluşlarca düzenlenen bir vekalet veya temsil sözleşmesine istinaden değerlendirmeye yetkili olanlar, • • Yurt dışında sahip oldukları varlıklarını, şirket adına bildirime veya beyana konu edebilirler. • • Türkiye’de bulunan varlıkları şirket adına beyan edebilirler. • Yurt dışı varlıklar için bir ay içinde Türkiye’ye getirme, Türkiye’deki varlıklar için altı ay içinde sermaye artırımında bulunma şartları unutulmamalıdır.
Şirket veya şirket ortaklarına ait olduğu halde, • Şirketlerin kanuni temsilcileri, • Şirketlerin ortakları, • Şirket veya şirketin ortakları adına kapsama giren varlıkları 1/6/2009 tarihinden önce yetkili kuruluşlarca düzenlenen bir vekalet veya temsil sözleşmesine istinaden değerlendirmeye yetkili olanlar, • dışındaki kişilerce tasarruf edilen varlıkların şirket adına bildirim veya beyana konu edilebilmesi için, bildirim veya beyan dışındaki nedenlerle yapılacak inceleme esnasında söz konusu varlıkların şirket veya şirket ortaklarına ait olduğunun ispat edilmesi gerekmektedir.
Gider ve amortisman uygulaması Bu kanun kapsamında ödenen vergilerin, hiçbir suretle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması ya da başka bir vergiden mahsup edilmesi, taşınmazlar hakkında 213 sayılı Kanunda yer alan amortismanlara ilişkin hükümlerin uygulanması ve bu varlıkların daha sonra elden çıkarılmasından doğan zararların, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından indirim olarak kabul edilmesi mümkün değildir
Harç ve Damga Vergisi İstisnası Kanun kapsamında, -Anonim, eshamlı komandit ve limited şirketlerin aktifine kaydolacak taşınmazlara ilişkin tapuda yapılacak işlemler ile diğer sermaye artırımı işlemleri harçtan, -Bu işlemler için düzenlenecek kâğıtlar da damga vergisinden, istisnadır.
Kanun Kapsamında Yapılacak Taleplerin Yerine Getirilme Zorunluluğu İlgili kurum ve kuruluşlar, gerçek veya tüzel kişilerin Kanunun 3 üncü maddesi uyarınca yapılacak işlemlere ilişkin taleplerini yerine getirmek zorundadırlar. Ancak, banka veya aracı kurumlara bildirimi yapılan varlıklara ilişkin bildirim değeri üzerinden %2 oranında hesaplanan tutarın ödenmemesi durumunda, banka veya aracı kurumların söz konusu bildirimi alma zorunluluğu bulunmamaktadır.
Kanun kapsamında bildirim ve beyan dışındaki herhangi bir nedenle, 1/1/2008tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde; - 22/11/2008 tarihinden önce başlayan vergi incelemeleriyle ilgili olarak bulunan matrah farklarından bildirime veya beyana konu edilen tutarların mahsubu mümkün değildir. - 22/11/2008 tarihinden sonra 19/6/2009 tarihinden önce başlanılan incelemelerle ilgili olarak, sadece değişiklik yapılmadan önceki düzenleme kapsamında bildirim veya beyana konu edilmiş tutarların gelir,kurumlar ve KDV yönünden tespit edilen matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir. - 19/6/2009 tarihinden sonra başlanan incelemelerde, Kanunun değişiklik yapılmadan önceki veya değişiklik sonrası hükümleri çerçevesinde bildirim veya beyanda bulunulması halinde, söz konusu tutarların matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir.
1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemesi yapılması halinde, 22/11/2008 ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar hakkında mahsup uygulaması gelir,kurumlar ve katma değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farklarıyla sınırlıdır.Dolayısıyla, mükelleflerin söz konusu dönemdeki gelir, kurumlar ve katma değer vergisine ilişkin vergi farkları matrah farkına ilişkin mahsup kapsamında değerlendirilmeyecektir. Öte yandan, söz konusu incelemede katma değer vergisi indirimi reddiyatının olması halinde, reddedilen katma değer vergisine ilişkin matrahtan 10/7/2009 tarihinden sonra bildirilen veya beyan edilen tutarlar mahsup edilebilecektir. İndirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin mahsup edilecek matrah tutarı, indirimi reddedilen vergiye esas teşkil eden bedeldir. Şu kadar ki, indirimi reddedilen vergiye ilişkin bedelin tespit edilememesi halinde mahsup edilecek matrah tutarı, % 18 KDV oranı dikkate alınarak hesaplanır.
Kanun kapsamında bildirilen ve beyan edilen tutarlar; gelir, kurumlar ve katma değer vergisi tevkifatı yapmak ve ödemekle sorumlu olanlar adına, diğer nedenlerle yapılan vergi incelemeleri sonucu bulunan gelir, kurumlar veya katma değer vergisi tevkifatı matrah farklarından da mahsup edilecektir. • Haksız iadeden kaynaklanan tarhiyatlar ile gelir,kurumlar ve katma değer vergisi dışındaki diğer vergilere yönelik yapılacak inceleme ve tarhiyatlar, mahsup uygulaması kapsamında değildir. • Usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezaları da mahsup uygulaması kapsamında değerlendirilmeyecektir.
Kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlar, bu tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi koşuluyla mahsup edilecektir. Dolayısıyla 10/7/2009 tarihinden sonra yapılan beyanlara ilişkin olarak tahakkuk eden vergilerin vadesinde ödenmesi şarttır. • 22/11/2008 tarihi ile 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim ve beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30/9/2009 tarihine kadar gecikme zammıyla birlikte ödenmemesi halinde, bu mahsup imkanından yararlanılamaz.
Örnek 1 : (X) A.Ş. yurt dışında sahip olduğu 500.000 TL karşılığı dövizi bu Kanun kapsamında 10/8/2009 tarihinde (Y) Bankasına bildirerek, söz konusu tutarı açılan mevduat hesabına yatırmıştır. Anılan kurum hakkında bildirim veya beyan dışındaki nedenlerle 1/11/2009 tarihinde 2007 yılına ilişkin olarak yapılan vergi incelemesi sonucu Mart/2007 döneminde belgesiz mal satışı nedeniyle kurumlar vergisi, geçici vergi ve katma değer vergisine konu 500.000 TL matrah farkı bulunmuştur. Bu durumda, inceleme esnasında bulunan 500.000 TL'lik matrah farkından önceliklebu Kanun kapsamında bildirilerek yurda getirilen 500.000 TL mahsup edilecek ve kurumlar vergisi, geçici vergi ve katma değer vergisi tarhiyatı önerilmeyecektir. 5811 sayılı Kanun Kapsamında 500.000 TL beyanda bulunduğundan sadece; 500.000 TL x % 2 = 10.000 TL vergi ödeyecektir.
Bu mükellefimizin 5811 sayılı Kanuna Başvurmamış olması halinde hesaplanacak vergi ve cezalar aşağıdaki gibi olacaktır. (Tarhiyat 20.11.2009 tarihinde ödevli kuruma tebliğ edilmiştir.) Kurum V. matrahı 500.000 TL x %20 = 100.000 TL KV = 100.000 TL V.Ziyaı Cezası = 47.500 TL G.Faizi KDV matrahı 500.000 TL x %18 = 90.000 TL KDV = 90.000 TL V.Ziyaı Cezası = 69.750 TL G.Faizi Geçici V. matrahı 500.000 x % 20 =100.000 TL Geç.V. =100.000 TL V.Ziyaı Cezası = 25.000 TL G.Faizi Toplam ödenecek tutar(KV+KDV+Geç.V.+V.Ziyaı C.+G.Faizi)= 722.250 TL Aradaki fark: 722.250 TL - 10.000 TL = 712.250 TL
Örnek 2 : Vergi Dairesinde mükellefiyet kaydı bulunmayan Bay (A), kendi arsası üzerine 4 adet daire yaparak 2006 takvim yılında satmış ve bu satıştan 200.000 TL hasılat elde etmiş olmasına rağmen mükellefiyet kaydı tescil ettirmemiş ve beyanname vermemiştir. Bay (A) , bu kazancı nedeniyle incelemeye tabi tutulmuş olup inceleme nedeniyle mükellef hakkında (Temmuz/2006) 200.000 TL G.Vergisi, Geçici Vergi ve KDV matrahı takdiri yapılarak, tarhiyat 15.08.2009 tarihinde mükellefe tebliğ edilmiştir. Buna göre; Gelir V. matrahı 200.000TL x GV oranı = 65.190 TL GV = 65.190 TL V.Ziyaı Cezası = 44.003 TL G.Faizi KDV matrahı 200.000TL x %18 = 36.000 TL KDV = 36.000 TL V.Ziyaı Cezası = 32.400 TL G.Faizi Geçici V. matrahı 200 000 x % 15 =30.000 TL Geç.V. =30.000 TL V.Ziyaı Cezası =2.250 TL G.Faizi Toplam: 341.033 TL tarh ve tahakkuk ettirilecektir.
Eğer söz konusu kişi 5811 sayılı kanun kapsamında 250.000 TL lik bir beyanda bulunmuş olsaydı yapılan vergi incelemesi sonucu bulunan 200.000 TL matrah farkından beyan edilen 250.000 TL mahsup edilecek ve hiçbir tarhiyata muhatap olmayacaktı. Ayrıca, 250.000-200.000= 50.000 TL da daha sonra herhangi bir vergi incelemesi söz konusu olursa mahsup edilebilecektir.
Bu mükellef in Vergi incelemesi sonucu toplam ödenecek tutarı : (Gel. V. + KDV+ V.Ziyaı C.+G.Faizi) = 341.033 TL’ dır. 5811 sayılı Kanun kapsamında beyanda bulunduğu 250.000 TL ‘nin; Yurt dışı varlıklara ilişkin olması halinde, 250.000 TL x % 2 = 5.000 TL Türkiye’de bulunan varlıklara ilişkin olması halinde ise; 250.000 TL x % 5 = 12.500 TL vergi ödeyecektir. Böylece; (Yurt dışı ise)341.033 - 5.000 = 336.033 TL (Yurt içi ise) 341.033 - 12.500= 328.533 TL Vergi , ceza ve gecikme faizi ödemekle yükümlü olmayacaktır.
Örnek 3 : Gerçek kişi Bayan (F) Türkiye’de sahip olduğu 50.000 TL’yi bankaya yatırarak vergi dairesine beyan etmiş ve söz konusu tutar üzerinden hesaplanan 2.500 TL vergiyi de ödemiştir. 2010 yılında yapılan bir inceleme sonucunda Bayan (F)’nin 2005(10.000 TL), 2006(15.000 TL) ve 2007(15.000 TL) yıllarına ilişkin elde ettiği 40.000 TL tutarındaki kira gelirlerini beyan etmediği tespit edilmiştir. Bu durumda, inceleme esnasında bulunan 40.000 TL’lik gelir vergisi matrah farkından bu Kanun kapsamında beyan edilen 50.000 TL mahsup edilecek, beyan edilen tutar bulunan matrah farkının tamamını karşıladığından tarhiyat önerilmeyecektir. Beyan edilen tutardan arta kalan 10.000 TL ise daha sonra herhangi bir nedenle yapılacak vergi incelemelerinde bulunacak matrah farklarından mahsup edilebilecektir.
Bu mükellefin 5811 sayılı kanundan faydalanmamış olması halinde yapılan vergi incelemesi sonucu hesaplanan vergi ve cezalar aşağıdaki gibi olacaktır. (ihbarnameler 20.04.2010 ‘da tebliğ edilmiştir.) 2005 yılı ; Gelir V. matrahı 7.500 TL x GV oranı = 1.545 TL GV (% 25 götürü gider düşülmüştür.) = 1.545 TL V.Ziyaı Cezası = 1.819 TL G.Faizi 2006 yılı ; Gelir V. matrahı 11.250 TL x GV oranı = 1.900 TL GV (% 25 götürü gider düşülmüştür.) = 1.900 TL V.Ziyaı Cezası = 1.663 TL G.Faizi 2007 yılı ; Gelir V. matrahı 11.250TL x GV oranı = 1.875 TL GV (% 25 götürü gider düşülmüştür.) = 1. 875 TL V.Ziyaı Cezası = 1.078 TL G.Faizi Toplam Öd.Tutar: 15.200 TL Aradaki fark: (15.200 -2.500) = 12.700 TL
Bildirim ve beyana konu edilen varlıkların gelir unsuru ile ilgisi ve mükellefiyet tesisi Kanun kapsamında varlıklarını beyan eden ve defter tutma yükümlülüğü bulunmayan gelir vergisi mükellefleri ile ilgili olarak, diğer nedenlerle inceleme yapılması durumunda bulunan matrah farklarının hangi gelir unsuru ile ilgili olduğunun önemi olmaksızın, beyan edilen tutarlar bulunan matrah farklarından mahsup edilecektir. Beyan tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydı olmaksızın devam eden ve defter tutma yükümlülüğü bulunan ticari veya mesleki bir faaliyetle ilgili olarak Kanun kapsamındaki varlıkların beyan edilmesi halinde, bu faaliyete ilişkin olarak tutulması gereken yasal defterlere varlıkların kaydedilmemesi durumunda Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası hükmünden yararlanılması mümkün olmayacağından, öncelikle bu şekilde faaliyeti bulunan kişilerin mükellefiyet tesis ettirmeleri gerekecektir.
YURT DIŞI KAZANÇLARIN GELİR VE KURUMLAR VERGİSİNDEN İSTİSNA EDİLMESİ