1.88k likes | 3.44k Views
Vergi Hukuku ve Türk Vergi Sistemi. Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Zübeyir Ülger 2011 zubeyirulger@mynet.com ulgermusavirlik@gmail.com troyesdenetim@gmail.com. Konu içerikleri. Vergi Hukuku ve Tanımlar Vergi Usul Kanunu KDV Uygulamaları Gelir Vergisi Kanunu Kurumlar Vergisi Kanunu
E N D
Vergi Hukuku ve Türk Vergi Sistemi Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Zübeyir Ülger 2011 zubeyirulger@mynet.com ulgermusavirlik@gmail.com troyesdenetim@gmail.com
Konu içerikleri • Vergi Hukuku ve Tanımlar • Vergi Usul Kanunu • KDV Uygulamaları • Gelir Vergisi Kanunu • Kurumlar Vergisi Kanunu • Damga Vergisi Kanunu
Vergi Hukuku • Vergi hukuku , Kamu Hukukunun içerisinde Mali hukukun bir alt dalı olup,kendi içerisinde basit bir tanımla ikiye ayrılır. * Vergi Hukuku (Şekli Vergi hukuku) * Türk Vergi Sistemi ( Maddi Vergi Hukuku) Vergi Hukuku: Devlet ile kişiler arasındaki vergi ilişkilerinden doğan hak ve yükümlülükleri inceleyen hukuk dalıdır. Vergi hukukunun ,diğer hukuk dalları ile İlişkileri vardır.Örn: Anayasa,İdare Hukuku, Ceza Hukuku ,Devletler hukuku vb.
Vergi; • Kamu giderlerini karşılamak üzere devletin vergileme yetkisine dayanarak ve tek taraflı olarak, kişilerin gelir ve servetlerinden cebren aldığı ekonomik değerlerdir. • Vergi dairesi ise mükellefi tespit eden, vergiyi tarh eden,tahakkuk ettiren ve tahsil eden dairedir.(VUK 4)
VERGİNİN SINIFLANDIRILMASI • A-Dolaylı ve Dolaysız Vergiler • B-Kaynaklarına Göre Vergiler • B1-Gelir üzerinden alınan vergiler • B2-Mal ve hizmetler üzerinden alınan vergiler • B3-Servetler ve servet transferleri üzerinden alınan vergiler.
Dolaylı-Dolaysız Vergiler • Yansıma ölçüsüne göre , vergi yükünün bir başkasına devredilebildiği vergiler dolaylı vergilerdir.Tahakkuk zaman ölçüsüne göre de, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği anda tahakkuk ettirilen vergileridir.Örn: Kdv,Ötv gibi.(Vasıtalı) • Vergiyi doğuran olayın meydana geldiği anda tahakkuk ettirilemeyen ,vergi yükünün mükellef üzerinde bırakıldığı vergiler ise dolaysız vergilerdir.Örn: Gelir,kurumlar vergileri gibi.(Vasıtasız)
2009 Yılı Toplam Vergi Gelirlerinin; • Gelir üzerinden alınan vergiler % 31,37 • Mal ve hizmetlerden alınan vergiler % 66,41 • Servet ve servet trsf. alınan vergiler % 2,22’ sini oluşturmaktadır.
VERGİNİN YASALLIĞI Anayasa Madde 73/1: Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere ,mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür.(Genellik ilkesi, vergi ödeme gücüne göre vergi alınacağı ilkesi,verginin amacı yer alır). Anayasa Madde 73/2: Vergi yükünün adaletli ve dağılımı maliye politikasının sosyal amacıdır.(Adalet İlkesi yer alır) Anayasa Madde 73/3: Vergi,resim,harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur,değiştirilir ve kaldırılır.(Vergilerin kanuniliği ilkesi). Anayasa madde 73/4: Vergi,resim,harç ve benzeri mali yükümlülüklerin,muaflık,istisna ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde, kanunun belirttiği aşağı ve yukarı sınırlar içerisinde değişiklik yapma yetkisi Bakanlar kuruluna aittir.(Vergileme de Yetki ilkesi)
Vergi Kanunlarının Kaynakları • Anayasa • Uluslararası antlaşmalar • Kanunlar • Kanun hükmünde kararnameler • Bakanlar kurulu kararları • Tüzükler • Yönetmelikler • Genel tebliğler • Sirküler • Örgütsel düzenleyici işlemler • Muktezalar(özelgeler) • Yargı kararları
VERGİ EHLİYETİ • Özel hukukta, borç akdi, tarafların hukuki ehliyetlerinin bulunmasını gerektirir.Vergi ilişkisinde ,mükellef adına bir borç doğduğuna göre ilk bakışta böyle bir ehliyetin aranması lüzumu akla gelir.Ancak özel hukuktan farklı olarak , kamu hukukunun bir dalı olan vergi hukukunda mükellefiyet veya vergi sorumluluğu için kanuni ehliyet gerekmez.Vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş olması, mükellefiyeti ve vergi sorumluluğunu ortadan kaldırmaz
Ehliyet • Hak Ehliyeti:Hak sahibi olabilme ve borç altına girebilme ehliyetidir.Sağ doğma koşuluyla ceninler bile hak ehliyetine sahip olabilir. • Fiil Ehliyeti:Hakları kullanabilme ve kendi fiil ve hareketleri ile borç altına girebilme ehliyetidir. Vergi ehliyeti için fiil ehliyeti şart değildir.Vergi ödeme gücünün olması yeterli görülmektedir.Bunlar kanuni temsilcileri aracılığı ile ödevlerini yerine getiriler.
Vergilendirmede Mülkilik ve Şahsilik İlkesi • Ülke sınırları içerisinde elde edilen gelirler,harcama ve servet unsurlarından vergi alınması vergilendirmede mülkilik, • O ülkenin uyruğunda bulunan vatandaşın elde ettiği gelirlerin sahip olduğu servetler ile yaptığı harcamaların hangi ülkede yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın vatandaşı olduğu ülke tarafından vergilendirilmesi ise vergilendirmenin şahsilik ilkesi gereğidir.
YORUM ÇEŞİTLERİ Yasama Yorumu, İdari Yorum, Yargısal Yorum, Bilimsel Yorum, YORUM YÖNTEMLERİ Deyimsel (Lafzi) Yorum, Sistematik Yorum, Tarihi Yorum, Amaçsal (Gai) yorum, Vergi Hukukunda Yorum
Temel Kavramlar • Vergiyi Doğuran Olay: Vergi alacağı, vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğar.(VUK.19) Vergilendirme, vergiyi doğuran olay ile başlar. • Tarh:Verginin tarhı, vergi alacağının kanunlarında gösterilen matrah ve nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak bu alacağı miktar itibariyle tespit eden idari muameledir. • Tebliğ : Vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden hususların yetkili makamlar tarafından mükellefe veya ceza sorumlusuna yazı ile bildirilmesi işlemidir. • Tahakkuk: Verginin tahakkuku ,tarh ve tebliğ edilen verginin ödenmesi gereken safhaya gelmesidir.
Temel Kavramlar • Mükellef: Vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüp eden gerçek veya tüzel kişidir. • Sorumlu : Vergiyi doğuran olay ile ilişkisi olmayan üçüncü kişilerin yasalar ile vergiye ilişkin ödevlerin yerine getirilmesi bakımından vergi dairesine karşı muhatap tutulmalarına vergi hukukunda sorumluluk denilmektedir.Vergi sorumlusu, vergi kanunlarına göre mükellef olmamakla birlikte ,verginin alacaklı vergi dairesine ödenmesinden sorumlu olan kişidir. Vergi mükellefi ile vergi sorumlusu arasındaki fark, vergi sorumlusunun başkasına ait bir vergi borcundan sorumlu tutulur iken, mükellef kendisine ait vergi borcundan sorumludur.Kısaca , mükellef aynı zamanda kendisine ait borçlardan sorumludur. Örn:Çalışan işçilerin maaşından kesilen vergide, mükellef işçi iken, sorumlu işveren veya kesintiyi yapandır. • Temsilci : Tüzel ve gerçek kişilerde temsil olarak ikiye ayrılır.
Temel Kavramlar • İstisna: Vergi kanunlarında, verginin KONUSUNDA yer alan bazı işlem ve gelir unsurlarının ekonomik,mali,sosyal ve siyasal sebeplerle kısmen veya tamamen vergi dışı bırakılmasıdır.Örn: İhraccat istisnası,yatırım indirimi istisnası vb. • Muafiyet :Vergi kanunlarına göre mükellef sayılan KİŞİNİN ,ekonomik, mali,sosyal ve siyasal sebeplerle vergi dışı bırakılmasıdır.Örn: Esnaf muaflığı,diplomat muaflığı vb.
Temel Kavramlar • İspat : Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanır.(VUK:3)
Temel Kavramlar • Gecikme Faizi: (VUK) Verginin tahakkuk aşaması ile ilgili olup, tahakkukun geciktirilmesi durumunda re’sen, idarece veya ikmalen tarhiyat yapılması esnasında hesaplanan verginin mütemmimi niteliğindeki değerler olup, hesaplamada ay kesirleri dikkate alınmaz.Verginin normal vade tarihinden son yapılan tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar hesaplanır.
Temel Kavramlar • Gecikme Zammı :(6183) Vergilerin tahsil aşaması ile ilgili olup, miktarı kesinleşmiş fakat zamanında ödenmemiş vergi borçları için hesaplanan, hesaplamada ay kesirlerinin dikkate alındığı tutar veya değerdir.Gecikme faizi üzerinden veya vergi ziyaı cezası hariç diğer cezalar üzerinden gecikme zammı hesap edilmez.
Vergi Mahremiyeti : (VUK:5) • Görevleri gereği mükellefin veya onlarla ilgili kişilerin ticari,şahsi ve diğer her nevi sırlarını öğrenme durumunda olanların ,bu sırları ifşa edemeyecekleri,kendileri veya 3. şahıslar menfeatine kullanmayacakları hüküm altına alınmıştır.Bu durumun istisnaları da bulunmaktadır.
213 Sayılı Vergi Usul Kanunu • Temel vergi hukuku kapsamında yukarıda yer alan konular kısmen VUK içerisinde yer almaktadır.Vergi uygulamalarında usule dair yürürlükte olan 2 temel kanun vardır. • 1- VUK (213) • 2- AATUHK (6183)
213 Sayılı VUK Konusu • Genel bütçeye giren vergi,resim,harçlar ile il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi,resim ve harçlar kanunun konusu girmekte, Gümrük idareleri tarafından alınan vergi ve resimler ile özel bütçeli kuruluşların aldığı harçlar kanun kapsamına girmemektedir.Yasanın konusuna giren vergilere ait ceza ve zamlar da doğaldır ki yasa kapsamı içerisinde yer almaktadır.
Vergi Mahremiyeti ve SMMM Sorumluluğu • 213 sayılı VUK 5. maddesinde vergi mahremiyeti açıklanmış olup aynı yasanın Mükerrer 227. maddesi ile Maliye Bakanlığınca yayımlanan 4 sıra nolu Vergi Beyannamelerinin SM-SMMM imzalanması hakkındaki tebliğ ve 3568 sayılı yasa kapsamında sorumlulukları bulunmaktadır.
Sürelerin hesaplanması VUK:18 • Vergi kanunlarında yazılı süreler aşağıdaki şekilde hesaplanır: • Süre gün olarak belli edilmişse başladığı gün hesaba katılmaz ve son günün tatil saatinde biter; • Süre hafta veya ay olarak belli edilmişse başladığı güne son hafta veya ayda tekabül eden günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda, başladığı güne tekabül eden bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde biter; • Sonu belli bir gün ile tayin edilen sürelerde, süre o günün tatil saatinde biter; • Resmi tatil günleri süreye dahildir. Şu kadar ki, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili takibeden ilk iş gününün tatil saatinde biter.
Kanuni Süre-İdari Süre • Vergi muamelelerinin süresi kanunlar ile belirlenmiş ise Kanuni süre (VUK 14),Kanunda açık olarak yazılmayan hallerde 15 günden aşağı olmamak şartıyla, tebliği açacak olan idare tarafından belirlenip ilgiliye tebliğ edilen süreye de idari süre denir. Bunların haricinde bir de yargı süresi bulunmaktadır.
Sürelerin Uzaması ve Mühlet Verme • Vergi Kanunlarında hüküm bulunmayan hallerde ölüm dolayısıyla mirasçılara geçen ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme sürelerine 3 ay eklenir.Bu durum gelir vergisi kanunda 4 aydır. • Zor durumda olmaları nedeniyle vergi ile ilgili görevlerini yerine getiremeyenlere süresi içerisinde başvurmak ve vergi tahsilatını tehlikeye sokmamak şartıyla, idarece kabul edilen mazerete binaen kanuni sürenin bir katını,kanuni sürenin bir aydan az olması halinde ise bir ayı geçmemek üzere Maliye Bakanlığınca Münasip bir mühlet verilir.
Tarhiyat Şekilleri • 1-İkmalen Vergi Tarhı (VUK 29) • 2-Re’sen Vergi Tarhı (VUK 30) • 3-Verginin İdarece Tarhı (VUK mük.30) • 4-Takdir Kararı (VUK 31)
TebliğYapılacak Kimseler ve Tebligat Usulleri • Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. • Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir. • (2365 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle eklenen fıkra) Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)
Tebligat Usulleri • 1- Posta yoluyla tebliğ, • 2- İlan yoluyla tebliğ, • 3- Memur vasıtasıyla tebliğ, • 4- Daire ve komisyonda tebliğ, • 5- Çakma yöntemiyle tebliğ (Tebligat Kanunu) , • 6- Elektronik Tebliğ,
Zamanaşımı • VUK 113’e göre zamanaşımı,süre geçmesi sebebiyle vergi alacağının kalkmasıdır. Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.
Tahakkuk ve Tahsil Zamanaşımı • Tahakkuk zamanaşımı: Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak 5 yıl içerinde tarh ve tebliğ edilmeyen vergi zamanaşımına uğrar. • Tahsil Zamanaşımı: AATUHK 102 maddesinde düzenlenmiş olup, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak 5 yıl içerisinde tahsil edilmeyen vergi zamanaşımına uğrar.
Hesap hataları (VUK 117) • Matrah hataları: Vergilendirme ile ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ihbarname, tekalif cetveli ve kararlarda matraha ait rakamların veya indirimlerin eksik veya fazla gösterilmiş veya hesaplanmış olmasıdır. • Vergi miktarında hatalar: Vergi nispet ve tarifelerinin yanlış uygulanması, mahsupların yapılmamış veya yanlış yapılmış olması, birinci bentte yazılı vesikalarda verginin eksik veya fazla hesaplanmış veya gösterilmiş olmasıdır. • Verginin mükerrer olması: Aynı vergi kanununun uygulanmasında belli bir vergilendirme dönemi için aynı matrah üzerinden bir defadan fazla vergi istenmesi veya alınmasıdır.
Vergilendirme hataları (VUK 118) • Vergilendirme hataları şunlardır: • Mükellefin şahsında hata: Bir verginin asil borçlusu yerine başka bir kişiden istenmesi veya alınmasıdır; • Mükellefiyette hata: Açık olarak vergiye tabi olmayan veya vergiden muaf bulunan kimselerden vergi istenmesi veya alınmasıdır; • Mevzuda hata: Açık olarak vergi mevzuuna girmeyen veya vergiden müstesna bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden vergi istenmesi veya alınmasıdır; • Vergilendirme veya muafiyet döneminde hata: Aranan verginin ilgili bulunduğu vergilendirme döneminin yanlış gösterilmiş veya süre itibariyle eksik veya fazla hesaplanmış olmasıdır.
Defter tutacaklar (VUK 172) Aşağıda yazılı gerçek ve tüzelkişiler bu kanunun esaslarına göre defter tutmaya mecburdurlar: • Ticaret ve sanat erbabı; • Ticaret şirketleri; • İktisadi kamu müesseseleri; • Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler. • Serbest meslek erbabı; • Çiftçiler. • iktisadi kamu müesseseleriyle dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler defter tutma bakımından tüccarların tabi oldukları hükümlere tabidirler.
Tüccar Sınıfları ve Defterler • VUK 176’ya göre tüccarlar defter tutma bakımından ikiye ayrılırlar. • a- Birinci sınıf tüccarlar: • Yevmiye defteri • Defter-i Kebir (Büyük defter) • Envanter defteri (Mevcudat ve muazene defteri) • ( Damga vergisi defteri )(*) • b- İkinci sınıf tüccarlar: • İşletme defteri • Ayrıca serbest meslek erbabı olanlarında Serbest Meslek Kazanç defteri tutmak zorunluluğu bulunmaktadır.
Defter Tutma Bakımından Sınıf Değiştirme • VUK 179- Birinciden İkinci sınıfa Geçiş: Bir hesap dönemindeki iş hacmi 177. maddede yazılı hadlerden %20’yi aşan bir nispette düşük olur ise veya arka arkaya ÜÇ dönemin iş hacmi 177. maddede yazılı hadlere nazaran %20’ye kadar bir düşüklük gösterir ise, VUK 180- İkinciden Birinci sınıfa Geçiş : Bir hesap dönemindeki iş hacmi 177. maddede yazılı hadlerden %20’yi aşan bir nispette fazla olur ise veya arka arkaya İKİ dönemin iş hacmi 177. maddede belirtilen hadlere nazaran %20’ye kadar bir fazlalık gösterir ise , bu şartların tahakkukunu takip eden dönemde sınıf değiştirmiş olur.
Defter Tutmak Zorunda Olmayanlar (VUK 173) • Defter tutma mecburiyeti aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişiler hakkında uygulanmaz: • Gelir vergisinden muaf olan esnaf ve çiftçiler; • Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları basit usulde tespit edilenler; • Kurumlar vergisinden muaf olan: • İktisadi kamu müesseseleri; • Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler. • Yukarıdaki istisna hükümlerinin gelir veya kurumlar vergilerinden muaf olmakla beraber diğer vergilerden birine tabi olan ve bu vergileri götürü usulde tespit edilmeyen mükelleflerin muaf olmadıkları vergiler için tutacakları defterlere şümulü yoktur.
Faturanın Şekli (VUK 230) Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır. Faturada en az aşağıdaki bilgiler bulunur: • Faturanın düzenlenme tarihi seri ve sıra numarası; • Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası; • Müşterinin adi, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası; • Malın veya işin nev'i, miktarı, fiyatı ve tutarı;
Fatura Nizamı (VUK 231) • Faturalar sıra numarası dahilinde düzenlenir. • Şubelerde kullanılan faturalara, şube veya kısmın ismi yazılmalı veya özel işaret ile seri tefriki yapılmalıdır. • Faturalar silinmez kalemle veya makine ile düzenlenmelidir. • En az bir asıl ve bir örnek olmalıdır. • Faturanın baş tarafına iş sahibinin imzasının alınması gerekir. • Fatura malın tesliminden itibaren 7 gün içerisinde düzenlenmelidir. • Fatura döviz olarak düzenlenebilir. • Fatura düzenleyen müşteri bilgilerinin doğruluğundan sorumludur. • TTK 23’e göre itiraz süresi 8 gündür.
Faturanın Şekli (VUK 230) • Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası, (Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malin alici tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alicinin taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurulması şarttır. Malın, bir mükellefin birden çok iş yerleri ile şubeleri arasında taşındığı veya satılmak üzere bir komisyoncu veya diğer bir aracıya gönderildiği hallerde de, malın gönderen tarafından sevk irsaliyesine bağlanması gereklidir. Bu bentte yazılı irsaliyeler hakkında fiyat ve bedel ile ilgili bilgiler hariç olmak üzere, bu madde hükmü ile 231 inci madde hükmü uygulanır. İrsaliyelerde malın nereye ve kime gönderildiği ayrıca belirtilir. • Şu kadar ki nihai tüketicilerin tüketim amacıyla perakende olarak satın aldıkları malları kendilerinin taşıması veya taşıttırması halinde bu mallara ait fatura veya perakende satış fişinin bulunması şartıyla sevk irsaliyesi aranmaz.)
Fatura ,Sevk ve Taşıma İrsaliyesi • Fatura,sevk ve taşıma irsaliyesinin düzenlenmesi ve kullanılmasında dikkat edilmesi gereken hususlar VUK 230-231 ve 232. maddelerde izah edilmiştir.2010 yılı için fatura düzenleme sınırı 680TL ,2011 yılı için 700 TL’dir. İşletmelerin kullanmak durumunda oldukları belgelerden başlıcaları fatura,sevk irsaliyesi,taşıma irsaliyesi,gider pusulası,müstahsil makbuzu,parekende satış fişi,yolcu biletleri vb.
Defter ve vesikaları muhafaza (VUK 253) • Bu Kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olanlar, tuttukları defterlerle üçüncü kısımda yazılı vesikaları, ilgili bulundukları yılı takibeden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar. • Bu kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olmayanlar, 232,234 ve 235 inci maddeler mucibince almaya mecbur oldukları fatura ve gider pusulası ve müstahsil makbuzlarını tarih sırası ile tanzim tarihlerini takip eden takvim yılından başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecburdurlar.
Değerleme ve Ölçüleri (VUK 261) • Değerleme ,vergi matrahlarının hesaplanması ile ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.Mükelleflerce aşağıda belirtilen değerleme ölçüleri kullanılarak yapılan değerleme işlemine TESPİT, değerleme yapılmaması halinde idare tarafından yapılan işleme ise TAKDİR denir. Değerleme, iktisadi kıymetin nevi ve mahiyetine göre, aşağıdaki ölçülerden biri ile yapılır: • Maliyet bedeli; • Borsa rayici; • Tasarruf değeri; • Mukayyet değer; • İtibari değer; • Vergi değeri; • Rayiç bedel; • Emsal bedeli ve ücreti.
AMORTİSMAN • Aslı Fransızca “ yavaş yavaş öldürme “…. • Duran varlıkların eskime,aşınma,yıpranma,yaşlanma,demode olma,itfa ve tükenme paylarını ifade etmek amacıyla kullanılır. • Duran varlıkların maliyetlerinin bir kerede değil ,faydalı oldukları süreler (Ekonomik ömür ) içinde yavaş yavaş gider yazılarak yok edilmesini ifade eder.
AMORTİSMAN AYIRMA – AYIRMAMA ? • Amortisman ayırmak yasal bir zorunluluk değil, yasal bir haktır. • Amortisman ayrılmaz ise, mali tablolar gerçek durumu yansıtmaz, • Amortisman ayrılmayan yıl için bu hak ortadan kalkar, • Amortisman ayrılmaması halinde vergisel yük artar, • Azalan bakiyeler usulünden normal usule geçiş serbesttir.
Amortisman mevzuu (VUK 313) • İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin, bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder. • Değeri 2011 için 700 TL’yi aşmayan peştamallıklar ile işletmede kullanılan ve değeri 2011 için 700TL’yi aşmayan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider yazılabilir. İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu had topluca dikkate alınır.
Amortisman Ayırmanın Koşulları • Duran Varlık işletmenin aktifine girmiş olmalıdır (Mülkiyetlik ? ) • Tamamlanmış ve hukuken kullanıma hazır olmalıdır. • İşletmede bir yıldan fazla kullanılması gerekir. • Yıpranmaya,aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunmalıdır. • Değerinin 700 TL’den az olması gerekir.
Amortismanda Özellikli Konular • Azalan Bakiyeler usulüne göre ayrılabilecek amortisman oranı en fazla %50 olur. • Ödeme kaydedici cihaz alımlarında ,%100 oranında amortisman ayrılabilir. • VUK 345 sıra nolu tebliğde belirtilen açıklamalar doğrultusunda, dönemsellik kuralı ihlal edilmeden alınan lastiklerin sektör çalışma şartları dikkate alınarak ,kullanım süresinin bir yıldan az olması halinde direk gider yazılabilir. • Eski sahipleri tarafından amortisman süresi tamamlanmış varlıklara yeni sahipleri yeniden amortisman hesaplayabilirler. • Mükellef tarafından alınan ,envantere dahil edilen ancak kullanılmayan varlıklara amortisman ayrılabilir. • Boş arsa ve arazilere amortisman ayrılamaz.
Amortisman Yöntemleri • 1- Normal Amortisman ( Yöntem değişikliği yoktur) Tüm mükellefler uygulayabilirler. • 2-Azalan Bakiyeler Usulü Amortisman (Normal amortismana dönülebilir) Bilanço usulüne göre defter tutanlar uygularlar. • 3-Fevkalade Amortisman • 4-Kıst Amortisman
Amortisman • 1- Amortismana tabi malların satılması, • 2- Sigorta tazminatları, • 3- Yenileme fonu uygulaması, • 4- İlk tesis giderlerinin itfası, • 5- Emtia sigorta tazminatları,