450 likes | 651 Views
FELAKETLERDE HEKİMLİK ETİĞİ. Prof. Dr. Arın Namal İstanbul Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik ABD.
E N D
FELAKETLERDEHEKİMLİK ETİĞİ Prof. Dr. Arın Namal İstanbul Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik ABD
“Bir grup postlara bürünmüş insan, nehir boyundaki bataklık alanda koşuyorlar… Neanderthaller...Bugün görecek olsak, yüzleri belki de bizleri korkuturdu. Ama onlar duyularıyla, algılamalarıyla insandılar. Birden bire yerde bir tümsek farkettiler: Bir başka insan. O, yaralıydı, yürüyemiyordu. Kanaması ve ağrıları vardı. Derisi, diğer erkek ve kadınlara göre daha beyazdı. Yüz hatları daha geniş, saçları daha açık renkti. O, bir yabancıydı. Yüzünü, etrafını kuşatan insanlara çevirdi. Korkusunun kolayca okunabilmesini sağlayan kocaman açılmış gözleri, ‘Beni burada bırakmayın, yardım edin!’ der gibiydi. • Onu taşıdılar, bir yere yatırdılar, yiyecek ve içecek verdiler. Şefkat dolu gözlerle baktılar ona...”
İşte kitapların yazılmasından, dinlerin merhamet çağrılarıyla tarih sahnesine çıkışlarından on binlerce yıl önce yaşanan bu sahnede “ahlâki bilinç” dediğimiz kavram doğmuş oldu. O vahşi doğada, çaresizliğin en derinlerinde kaybolmuş bir avuç insan, Neanderthaller, insanın hamurunda merhamet ve dayanışmaya yatkınlık olduğunu kanıtladılar. • Ahlâki bilinç, başkasıyla aynı şeyleri hissedebilmek, bir başka insan için duyduğumuz endişeyi, ona yardım edecek bir eyleme dönüştürebilmek, “Beni bırakmayın!” çağrısına, insan yaşamının değerli olduğu düşüncesiyle yanıt vermek, sevme yeteneği demektir...
HEKİM YEMİNLERİNDE DEĞERLER Merhamet Adanmışlık Yardıma Hazır Olmak
HIPPOKRAT YEMİNİ Hekim Apollon,Aesculapios, Hygeia ve Panacea adına, bütün Tanrılar ve Tanrıçaların şahitliğinde yemin ederim ki, aşağıdaki andımı kabiliyetim ve gücüm yettiğince yerine getireceğim. Bu sanatı bana öğreteni, ebeveynim yerine koyacağım, hayatımı onunla paylaşacağım ve ihtiyacı olursa mallarımı onunla bölüşeceğim, çocuklarına kardeşlerim gibi bakacağım, istedikleri taktirde bu sanatı onlara ücretsiz ya da yazılı bir söz almaksızın öğreteceğim, bilgilerimi oğullarıma, ustalarımın oğullarına, ve bu mesleğin kurallarını kabul edenlerden başka kimseye öğretmeyeceğim. Tedavi reçetelerimi kabiliyetim ve gücüm yettiğince hiçbir zaman birisine zarar vermek için değil, hastalarımın iyiliği için kullanacağım. Hiç kimseyi memnun etmek için ölümcül bir ilaç reçete etmeyeceğim gibi, ölümüne neden olabilecek bir tavsiyede dahi bulunmayacağım. Bir kadına düşük yaptıracak aletler vermeyeceğim. Hayatımın ve sanatımın saflığını koruyacağım. Bıçağımı mesanesinde taş olduğu aşikar olanlar için bile kullanmayacağım, bu işi ehillerine bırakacağım. Gittiğim her eve sadece hastanın iyiliği için gireceğim, kendimi hastalık yapıcı etkenlerden ve özellikle de ister hür ister köle olsun kadın ve erkeklerle aşkın hazlarından uzak tutacağım, sanatımın icrası esnasında ya da günlük hayatımda bana gelen ve yayılmaması gereken bilgileri sır olarak tutacağım ve hiçbir zaman açmayacağım. Bu andımı tuttuğum sürece, hayatım ve sanatımın icraası bana mutluluk versin, tüm insanlar tarafından her zaman saygı göreyim, eğer yeminimden dönersem bunun zıddı bana az gelsin.
Roma Ordusu HekimiScribonus M.S. 1. yy. “Düşmanını dostunmuş gibi tedavi et!”
1348-1352 yılları arasında Avrupa’nın bütününe yayılan veba, nüfusun 1/3’ünü yok etti! Hekimlerin vebadan ölüm oranı, halkın vebadan ölüm oranından çok daha fazlaydı…
Tıp 4 sütun üzerinde durur: - Kimya - Astronomi - Felsefe - Erdemler PARACELSUS, 16. yy
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİCenevre Bildirgesi 1948MESLEKİ BAĞLILIK YEMİNİ Tıp Mesleğine bir üye olarak kabul edildiğim şu anda: Kendi yaşamımı insanlığın hizmetine adayacağıma bütün varlığımla yemin ederim. … Bunlara bütün varlığımla, özgür olarak onurum üzerine and içerim.
"20 Haziran 2013 tarihinde TBMM'de görüşülmeye başlanan Sağlık Torba Yasası m. 33: “Sağlık hizmeti sunumu ile ilgili tüm iş ve işlemler Sağlık Bakanlığınca denetlenir. Olağanüstü durumlarda mesleğini icraya yetkili kişilerce acil sağlık hizmeti ulaşana kadar verilecek olan sağlık hizmeti hariç, ruhsatsız olarak sağlık hizmeti sunan veya yetkisiz kişilerce sağlık hizmeti verdirenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile Cezalandırılır.”
“Bu da mı gelecekti hekimlik değerlerinin başına?..”
Ani gelişen hastalık, kaza, yaralanma ve benzerlerinde gereken tıbbi müdahalenin hemen yapılamadığı veya geciktiğinde ciddi sağlık risklerinin oluşması ve/veya beden bütünlüğünün kaybedilmesi riskinin doğacağı durumlar ‘ACİL TIBBİ DURUM’dur!
FELAKETLER ŞÖYLE GRUPLANABİLİR: 1- Deprem, kuraklık gibi doğa felaketleri, 2- Salgınlar, iç savaş gibi nedenlerle oluşan felaketler, 3-Uçak kazası ya da bölge elektriğinin kesilmesi gibi nedenlerle oluşan, trafik, ulaşım teknolojisine dayalı felaketler, 4-Kimya teknolojisine dayalı felaketler, örneğin zehirli gaz ile kitlesel zehirlenmeler
Acil Tıbbı, ağırlıkla tek kişi ya da sınırlı sayıda kişiye odaklıdır. Felaket tıbbında genellikle yardım edecek sayısı az, yardım alması gerekenlerin sayısı çoktur.
Acil tıbbi durumda sağlık yardımına ihtiyaç duyan kişi için tedavi; olay yerinde başlar, hastane öncesi sağlık hizmetleri ve acil servis hizmetlerinin sunulduğu sağlık kuruluşunda devam eder.
İlk Yardım Vatandaşlık Görevidir! • Temel yaşam desteğinin gerektiği bir durumda, temel yaşam desteği konusunda bilgisi olan herkesten bu görevi yapması beklenir.
TCK m. 98 • Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi • (1) Yaşı, hastalığı veya yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal ilgili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.(2) Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Bu kanun maddesi ile acil sağlık hizmetine ihtiyacı olan kişiye yardım yapılması sadece sağlık çalışanları için değil, bütün herkes için bir zorunluluk olarak tanımlanmıştır.
YARDIM GEREKTİREN BİR DURUM VARSA…YARDIMDA BULUNMA BEKLENİYORSA… • Kaza vb. felaket olaylarında gereken ve içinde bulunulan koşullarda yapılabileceği kabul edilen, kişinin kendi yaşamını tehlikeye atmayacak ve başka önemli sorumluluklarının çiğnenmesine yol açmayacak bir yardımdan kaçınmak, suçtur!
EVRENSEL İNSAN HAKLARI’NITEMEL ALAN YASALARDA • Her vatandaş (mesleği ne olursa olsun!) yeterliliği ölçüsünde ilk yardım yükümlülüğü taşır. • Bu yükümlülükten onu muaf tutacak tek şey, yapacağı yardımın kendi hayatını tehlikeye atacak olmasıdır: Örn. yüzme bilmeyenin suya atlayarak boğulacak olana yardım edememesi. • Ya da yardım etmekle başka önemli bir yükümlülüğünü çiğneyecek olması: Örn. felaket ortamında kendi çocuğunu korumak zorunluluğu
İLK YARDIM • TÜM VATANDAŞLARDAN BEKLENİR! • AMA HEKİM’DEN DAHA ÇOK BEKLENİR! • ÇÜNKÜ HEKİM, DAHA İYİ YARDIM EDEBİLECEK NİTELİKTEDİR!
İLKYARDIMDA HEKİM, TIPTAN ANLAMAYAN HERHANGİ BİR VATANDAŞIN ÖTESİNDE ÇABA ORTAYA KOYMAK DURUMUNDADIR.
HEKİM, FELAKET OLAYINA NE KADAR YAKINSA, YARDIM ETME YÜKÜMLÜLÜĞÜ DE O ÖLÇÜDE ARTAR!
HEKİMİ, ACİL DURUMDA MÜDAHALEDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNDEN MUAF TUTACAK TEK KOŞUL, KENDİSİNİN YARDIM EDEMEYECEK KADAR HASTA OLMASI OLABİLİR!
Uçakta bir yolcu için hekim arandığı anons edilmişse, hekim yardım etmekle yükümlüdür! HEKİM, İNSAN YAŞAMININ TEHLİKEYE GİRDİĞİ ve YARDIMINA GEREKSİNİLEN BİR ORTAMDA MESLEKİ KİMLİĞİNİ GİZLEYEMEZ! Bazı uçak şirketleri, bilet alırken mesleğini beyan eden hekimlere bonus miller armağan ediyor…
VEKALETSİZ İŞ GÖRME SÖZLEŞMESİ Bilinci kapalı olarak getirilen ağır yaralı veya hasta kişiye yapılan ivedi sağlık yardımı ve ameliyat sonrasında, bir hekim veya hastane hatası ortaya çıkarsa ve hasta zarar görmüş olursa, vekâletsiz iş görenin sorumluluğuna ilişkin hükümler uygulanacaktır. (BORÇLAR KANUNU, m.411)
Hekimin, acil durumlara müdahale yükümlülüğün asıl dayanağı, tüm ülkelerde Tabipler Birliği Meslek Etiği Kuralları’dır. • Hekim, yaşamın yardım çağrısında bulunduğu her yerde, davranışının kısa ya da uzun vadedeki etkilerine bakmaksızın, yaşama hizmet eder.
WORLD MEDICAL ASSOCIATIONULUSLAR ARASI HEKİMLİK KURALLARI BİLDİRGESİ3. Genel Kurul Bildirgesi Londra, 1949Güney Afrika Pilanesberg, 2006 • HEKİMİN GENEL YÜKÜMLÜLÜKLERİ • HEKİMİN HASTALARINA KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ • Hekim her zaman, insan yaşamını koruma yükümlülüğünün bilincinde olmalıdır. • Hekim hastasına tam bir sadakat ve hekimlik biliminin eldeki tüm olanaklarını devreye sokma borcundadır. • Aciliyet durumunda, başka bir yardım devreye girmemişse, hastaya/kazazedeye yardım, hekimin insani yükümlülüğüdür. • HEKİMİN MESLEKTAŞLARINA KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ
HEKİMLİK MESLEK ETİĞİ KURALLARIYayın Tarihi : 01.02.1999 • Acil YardımMadde 10: • Hekim, görevi ve uzmanlığı ne olursa olsun, gerekli tıbbi girişimlerin yapılamadığı acil durumlarda, ilk yardımda bulunur.
Tıbbi Deontoloji Tüzüğü, m.3/I m. 3/1: “ Tabip ya da Diş Tabibi, vazife ve ihtisası ne olursa olsun gerekli bakımın sağlanmadığı acil vakalarda mücbir sebep olmadıkça, ilk yardımda bulunur.” m. 18: “ Tabip ya da Diş Tabibi, acil yardım , resmi ya da insani görevin yerine getirilmesi hariç olmak üzere mesleki ve kişisel sebeplerle hastaya bakmayabilir.”
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİKÜBA BİLDİRGESİ, 1956, rev. 1983 • Tıp mesleğinde birinci görev, sağlığı korumak, yaşamı sürdürmektir. • Koşullar ne olursa olsun, asker ya da sivil her kişi, cinsiyet, ırk, ulus, din, politik bağlanma ya da benzeri başka ölçütlere bakılmaksızın, gereksinimi olan sağlık hizmetini almalıdır. • Hekimlerin tıbbi görev ve sorumluluklarını yerine getirmeleri hiçbir koşulda suç sayılmayacaktır.
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİFELAKET OLAYLARINDA TIP AHLAK KURALLARIStockholm, 1994
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİHEKİMİN BAĞIMSIZLIĞI VE MESLEKİ ÖZGÜRLÜĞÜ BİLDİRGESİRancho Mirage, 1986 Hastasının çıkarlarını herkese karşı savunabilmek, hasta ve yaralının gerekli sınırlandırılan ya da reddedilen bakımını yapabilmesi için, hekimin mesleki özerkliği güvence altına alınmalıdır! Hekim, mesleğini uygular, hastasına bakarken, sınırlı kaynakların dağıtımındaki resmi ya da sosyal öncelikleri dikkate almama özgürlüğüne sahip olmalıdır. Aksi halde hekimin hastasına karşı yükümlülükleri ile bir çelişki doğar, Hekimin özerkliği çiğnenir, ki hastanın güveni buna dayanmaktadır.
LİZBON BİLDİRGESİ, 1981 1. Hasta, hekimini özgürce seçme hakkına sahiptir. 2. Hasta, bir dış baskı altında kalmadan özgürce çalışabilen bir hekim tarafından bakılma hakkına sahiptir. 3. Hasta, yeterli ölçüde bilgilendirildikten sonra tedaviyi kabul ya da ret etme hakkına sahiptir. 4. Hasta, kendisiyle ilgili tüm tıbbi ve kişisel bilgilerin gizliliğine gereken saygıyı göstermesini hekiminden bekleme hakkına sahiptir. 5. Hasta, onurlu bir biçimde ölme hakkına sahiptir. 6. Hasta, dini temsilci de dahil olmak üzere, ruhsal ve manevi yönden teselli edilmeyi isteme ya da reddetme hakkına sahiptir.
HEKİMİN TEDAVİ ÖZGÜRLÜĞÜ’NÜN SINIRLARI Hekimin hastaya bakıp bakmamakta serbest oluşu; acil yardım yükümlülüğü ile sınırlıdır.
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİSAĞLIK MESLEKLERİ ÜYELERİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE VARLIĞINI GÖZETME AMACIYLA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’DE BİR MERCİ OLUŞTURULMASI BİLDİRGESİHamburg, 1997 Amnesty International British Medical Association Centre for Enquiry into Health& Allied Themes (Bombay) Graza Community Mental Health Internationales Komitee des Roten kreuzes Physicians for Human Rights Turkish Medical Association Johannes Wier Stiftung
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİSAĞLIK MESLEKLERİ ÜYELERİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE VARLIĞINI GÖZETME AMACIYLA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’DE BİR MERCİ OLUŞTURULMASI BİLDİRGESİHamburg, 1997 AMAÇLAR: • Tıp mesleği mensuplarının hastaları tedavi etmek, hastaların ise tıp yardımı almak istediği durumlarda yapılan engellemeleri gözlemlemek • Mesleklerini uyguladıkları ya da insan haklarına sahip çıktığı için tehlike altında olan hekimlerin durumunu kamuoyuna bildirmek, • Hekim yardımı almak isteyen hastaların engellenmesiyle çiğnenen insan hakları nedeniyle onları savunmak, • İnsan hakları ihlallerini tıp mesleği üyelerine duyurmak, • Kendi isteği ile insanı aşağılayıcı uygulamalara katılmış tıp mesleği üyeleri hakkındaki bilgileri değerlendirmek. TIP MESLEĞİ ÜYELERİNE YAPILAN BASKILAR VARSA: -BİREYSEL, TOPLU, SİVİL TOPLUM KURULUŞU BAŞVURULARINI İNCELER, -YA DA OLAY YERİNE GİDEREK BİLGİ TOPLAR…
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİSAĞLIK MESLEKLERİ ÜYELERİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE VARLIĞINI GÖZETME AMACIYLA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’DE BİR MERCİ OLUŞTURULMASI BİLDİRGESİHamburg, 1997 Hekimin can güvenliği ve meslek etik kurallarına uygun olarak mesleğini icra edebilmesi hakkı korunmalıdır. Hekime, hastalarına bakarken, idari makamların haksızca uyguladığı baskıdan doğan bir çatışma yaşatılmamalıdır.
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİSAĞLIK MESLEKLERİ ÜYELERİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE VARLIĞINI GÖZETME AMACIYLA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’DE BİR MERCİ OLUŞTURULMASI BİLDİRGESİ Hamburg, 1997 Hastalar,hekim yardımına ulaşmadaengellenmemelidir. Tıp mesleği mensupları, hastanın gereksinimine uygun tedaviyi yapabilmelidir.
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİSAĞLIK MESLEKLERİ ÜYELERİNİN BAĞIMSIZLIĞI VE VARLIĞINI GÖZETME AMACIYLA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER’DE BİR MERCİ OLUŞTURULMASI BİLDİRGESİ Hamburg, 1997 Tıp mesleği mensupları, tıbbi hizmet verenler olarak, hastalarına ulaşabilmede tam bir hareket serbestisi içinde olmalıdırlar.
Ahlâki bilinç, başkasıyla aynı şeyleri hissedebilmek, bir başka insan için duyduğumuz endişeyi, ona yardım edecek bir eyleme dönüştürebilmek, “Beni bırakmayın!” çağrısına, insan yaşamının değerli olduğu düşüncesiyle yanıt vermek, sevme yeteneği demektir...
BİREY VE TOPLUMUN GÜVENLİĞİ VE ESENLİĞİ İÇİN! ‘Sahip olduğu bilgi ile başkalarına yararlı olmaya adanma’, en çok hekimlik etiğine ait bir tutumdur. Eğer bu erdem, rahata düşkünlük, aldırmazlık ve adaletsizlik ile aşınırsa, insan yaşamı büyük bir tehlike altına girer.
TIBBIN TARİHİ, İNSANLIK TARİHİ KADAR ESKİDİR. TIBBIN DEĞERLERİ BU UZUN GEÇMİŞTE YAŞATILMIŞ, BUGÜNLERE TAŞINMIŞTIR. BUGÜN VE YARINLARDA DA YAŞATILACAKTIR!..
Tıp Etiğinin Yapısı (Dietrich v. Engelhardt, 1997) “Hasta etiği ve sosyal grupların etiği, hekim etiğiyle bağlanıp birleşir!” Kendisini kutsal bir uğraşa adamış, insan yaşamı gibi çok yüksek bir değer üzerinde yoğun bilgi ve emeğe dayalı uygulamalarda bulunan hekimin bağlı bulunduğu meslek ahlak kurallarına, toplumun ve demokratik toplumlarda toplumsal örgütlenmenin zirvesini temsil eden resmi makamların duyarsız kalmaları, onların kendi etik yükümlülüklerini çiğnemeleri anlamına gelir.