1.41k likes | 4.59k Views
BİREYİN YAŞAM BULGULARI. CANAN ULUN MESLEK DERSLERİ ÖĞRETMENİ. Yaşam Bulguları. Vücut sıcaklığı Nabız Solunum Kan basıncı. Yaşam Bulguları İzlenmesi Niçin Önemlidir?. Normal dışı durumları belirlemek Değişikliklere göre uygun tedavinin zamanında belirlenmesi
E N D
BİREYİN YAŞAM BULGULARI CANAN ULUN MESLEK DERSLERİ ÖĞRETMENİ
Yaşam Bulguları Vücut sıcaklığı Nabız Solunum Kan basıncı
Yaşam Bulguları İzlenmesi Niçin Önemlidir? Normal dışı durumları belirlemek Değişikliklere göre uygun tedavinin zamanında belirlenmesi Uygun hemşirelik girişimlerini belirlemek
Yaşam Bulgularının İzlerken Neleri Bilmeliyiz? Normal sınırlarını Hastanın tıbbı öyküsünü, kullandığı ilaçları Belirtilerde değişiklik yaratan çevre koşullarını Ölçüm aletinin doğruluğunu Doğru ölçüm kriterlerini bilmeliyiz.
Yaşam Bulgularının Takip Sıklığı Hasta kabulünde, muayeneye hazırlarken, Cerrahi işlem öncesi ve sonrası (sıklık artar) Tanı işlemlerinden önce ve sonra Doktor istemine uygun zamanlarda Kalp ve solunum sistemini etkileyen ilaçların uygulamasından önce ve sonra Hastanın durumunda ani bozulma olduğunda Yaşam belirtilerini etkileyebilecek girişimlerden önce ve sonra Kan ve kan ürünleri transfüzyonundan önce, transfüzyon süresince ve sonrasında Hasta kendisinde bir farklılık hissettiğinde
Yaşam Bulguları Alınırken Dikkat Edilecekler Noktalar 1 Yaşam bulgularını, belirli zamanlarda alma hastaya bakım veren hemşirenin sorumluluğudur ve onun tarafından alınmalıdır. Elde edilen veriler, bir önce alınan verilerle karşılaştırılmalıdır. Böylece elde edilen verilere göre hastanın sağlık durumu değerlendirilmiş olur.
Yaşam Bulguları Alınırken Dikkat Edilecekler Noktalar 2 Hastanın tıbbi tanısı, tedavisi ve aldığı ilaçları bilmek gerekir. Bu faktörler yaşam bulgularını etkiler. Çevresel koşullar bilinmelidir. Doğru ölçüm yapılmalıdır. Kullanılan aletler doğru çalışmalıdır Yaşam bulguları sistematik bir şekilde düzgün aralıklarla alınmalıdır.
Sıcaklık: bir cisimde bulunan ısı enerjisi miktarıdır. • Isı: bir maddenin moleküllerinin kinetik ya da potansiyel enerjilerinin toplamıdır. • Isı bir enerji, sıcaklık ısının ölçümünü ifade eder.
İnsan organizmasının işlevsel olabilmesi için belirli düzeyde ısı enerjisine gereksinimi vardır. • İnsan organizması 35-40 °C arasında canlılığını sürdürebilir. • Vücut sıcaklığı • 1- iç sıcaklık (coretemperature):37,1°C • 2- yüzey sıcaklılığı (surfacetemperature) değişken
Vücut Sıcaklığının (yüzey sıcaklılığı) Ölçüldüğü Bölgelere Göre Normal Değerleri
Vücut Sıcaklığının Düzenlenmesi 1- Sinirsel kontrol
2- Derinin Görevi • Vücudun yalıtım sistemidir • Deri ısıyı toplar ve dağıtır. • Deri ısı duyusunu alır. • 3- Terleme
ISI ÜRETİMİ • Bazal metabolizma hızı • Kas çalışması • Tiroid hormonları • Sempatik sinir sistemi gibi yapılar etkiler
ISI KAYBI • 1- RADYASYON: ışınım • 2-KONDİÜKSİYON: iletme • 3- KONVEKSİYON: hava akımı • 4-EVAPORASYON: buharlaşma
RADYASYON(ISI IŞINLARI): • İnsan vücudu, ısı ışınlarını tüm doğrultulara yayar. • Normal oda sıcaklığında, çıplak bir kişiden ısı kaybının % 60 ndan ısı ışınları sorumludur. • Vücut ısısı çevredeki ısıdan yüksekse, ısı ışınları vücuttan çevreye doğru yayılır. • Koyu renkli, kapalı ve kalın giysilerin giyilmesi, radyasyon yoluyla gerçekleşen ısı kaybını azaltır.
• KONDÜKSİYON: • Vücut yüzeyinin havaya ve temas ettiği cisimlere doğrudan ısı iletmesi (ısı alış verişi) sonucu gerçekleşen ısı kayıplarıdır.Sıcaklık ,sıcak alandan soğuk alana doğru geçer • Ateşi yükselen hastalara uygulanan ıslak-soğuk duş ya da kompreslerin amacı, kondüksiyon yoluyla vücut ısısını düşürmektir.
• KONVEKSİYON: • Havaakımınınetkisiylevücuttanısıkaybedilmesidir. Sıcaklık önce kondüksiyon yoluyla havaya yayılır sonrada hava akımıyla uzaklaştırılır. • Odanınpencereleriniaçarak, yürüyerek, koşarak, soğukhavavesoğuksuyamaruzkalındığında, konveksiyonyoluylaısıkaybıgerçekleşir.
• BUHARLAŞMA(evaporasyon): • Vücuttan su(ter) buharlaşırken, buharlaşan 1 gram suya karşılık 0.58 kalori ( ısı ) kaybedilir. • yüksek çevre ısısı nedeniyle radyasyon ve kondüksiyon ile ısı düşürülemediği gibi vücuda ısı alınır. • Bu koşullarda, vücudun ısıdan kurtulması için tek yol buharlaşmadır.
Vücut Sıcaklığını Etkileyen Faktörler Yaş Fiziksel aktivite Hormonal faktörler Günlük ısı döngüsü Stres Çevre ısısı Beslenme Uyku hali Kanama Vazodilatör ve sedatif maddelerin alınması
VÜCUT SICAKLIĞININ ÖLÇÜMÜNDE KULLANILAN ARAÇLAR • Civalı Cam Termometre • Elektronik Termometreler • Isıya Dayanıklı Bantlar • Timpanik Membran Termometreleri
Civalı Cam Termometreler Silindir, boğum ve hazne bölmesinden oluşur. Oral, aksiller ve rektal yoldan ölçümde kullanılır Her hastanın kendi derecesi olması tercih edilmelidir. Dezenfeksiyonu gerekir. Civalı cam termometre kırılması durumunda önlem alınmalıdır.
Elektronik Termometreler Yaklaşık 25-50 saniye içinde ölçüm yapar.
Isıya Dayanıklı Bantlar En yaygın olarak karına ya da alına uygulanır. Isıya göre, bant üzerinde renk değişikliği olur.
Tek Kullanımlık Termometreler Esnek, plastik bir şerit üzerinde 50 tane benek bulunan bir termometredir. Benekler ısı ile renk değiştirirler. Saklama koşulları önemlidir.
Timpanik Membran Termometreleri Dış kulak yolu 1/3 dış kısmına yerleştirilir. Kulaktaki timpanik membrandan yayılan kızılötesi ışınımı ölçme temeline dayanırlar. 1-2 sn ölçüm yapar
VÜCUT SICAKLIĞININ YÜKSELMESİ(ATEŞ) • PREKSİ:vücut sıcaklığının normal sınırların üstüne çıkmasıdır. • Ateş başlarken hastada: üşüme,titreme, piloereksiyon, vazokonstriksiyon, soğukluk solukluk, nabız hızında ve solunum hız ve derinliğinde artma görülür. • Ateşli Durumda: deri ısınır, deride kızarıklık, vazodilatasyon, susama huzursuzluk, iştahsızlık halsizlik, ve kas ağrısı görülür
Vücut ısısı 41°C ye yükseldiği duruma HİPERPREKSİ denir. • Vücut ısısı 42 °C ye ulaştığında beyinde sinir hücreleri ölür. • 44 °C de solunum merkezi hasar görür, doku proteinleri yıkılır, enzimler inaktive olur ve ölüm oluşur.
HİPERPREKSİDE (Yüksek ateş) HEMŞİRELİK BAKIMI • Yaşam bulgularının sık kontrolü (her 30 dak.) • Kan vb kültür örneği alma • Hastayı yakından izleme • Çevre ısısını düzenleme • Soğuk uygulama yapma (titreme evresi hariç) • Yeterli sıvı alımını ve beslenmesini sağlama • Oksijen tedavisi uygulama,aktiviteyi kısıtlama • Ağız bakımı • İlaç tedavisi uygulama(antipretik, antibiyotik…)
Ateş Şekilleri- 1 • 1- Aralıklı (intermittent) ateş:gün içinde normal ve yüksek olarak ölçülür. Dönemler halinde birbirini takip eder. Sabah düşük, gece yüksek izler. • 2- Dalgalı (Remittent) Ateş: vücut sıcaklığı normalin üstündedir. Gün içinde 2°C üstünde dalgalanma gösterir.
Ateş Şekilleri - 2 • 3-Sürekli (constant) Ateş: sürekli yüksek ve dalgalanma 2 °C den azdır. • 4- Tekrarlayan ( Relapsing, Rekürrent) Ateş: en az 24 saat normal sıcaklık, ancak sonra tekrar yükselir. • 5-Ondülans Ateş: vücut sıcaklığı birkaç gün içinde yavaş yavaş yükselir. Bir süre yüksek kaldıktan sonra, birkaç gün içinde yavaş yavaş düşer. • 6- Ters (İnvers) Ateş: sabah sıcaklık yüksek, akşam daha düşüktür.
Ateşin Düşmesi Krizis: Ateşin aniden normal vücut sıcaklığına düşmesidir. Liziz: Ateşin derece derece normal değere ulaşmasıdır.
VÜCÜT SICAKLIĞININ DÜŞMESİ • HİPOTERMİ : Vücut iç sıcaklığının normal değerin altında olmasıdır. 1- HAFİF HİPOTERMİ: • iç sıcaklık 35- 32° C’ dir. • Üşüme, titreme, soğukluk, solukluk, kas işlevi azalır, metabolizma yavaşlar, dalgınlık hali, koordinasyon kaybı, sakinlik oluşur.
2- ORTA HİPOTERMİ: • İç sıcaklık 32- 26°C dir. • Titreme durur. Zihinsel ve fiziksel aktivite yavaşlar. Uykuludur. Nabız yavaşlamıştır. 3- ŞİDDETLİ HİPOTERMİ: • İç sıcaklık 26°C nin altındadır. • Nabız bradikardik, aritmik ve zayıftır. • Solunum yavaşlar, koma halindedir. • 25 °C nin altında ölüm oluşur.
Oral Yolla Vücut Sıcaklığının Ölçülmesi Termometre dil altında sağda yada solda3-5 dk bekletilir.
Oral Yol İle Vücut Sıcaklığı Ölçülürken Dikkat Edilecek Noktalar Hastanın kişisel termometresinin olması gerekir. Ağızdan ısı ölçülmeden yarım saat önce sıcak veya soğuk sıvı alınmamalıdır. Termometrenin civalı haznesi dil altına konmalıdır. Dudaklar kapalı olmalı, fakat dişler sıkılmamalıdır.
Oral Yolla Isının Alınamadığı Durumlar- 1 Bilinci yerinde olmayan hastalarda Dispnesi olan hastalarda Yeni doğan ve Çocuklarda Yaşlılarda Psikiyatri hastalıklarında İstemsiz kasılması olan hastalarda
Oral Yolla Isının Alınamadığı Durumlar-2 • Ameliyat sonrasında • Ağız ve burun ameliyatı olan hastalarda • Ağız içinde yara ve enfeksiyonu olanlarda • Sürekli oksijen tedavisi alanlarda • Yemek yeme, sigara içme ve sakız çiğneme sonrasında ölçüm yapılmamalıdır.
Rektal Yol İle Vücut Sıcaklığının Ölçülmesi Vücut ısısı, rektal yoldan alınacağı zaman 2-4 dk bekletilir. Yetişkinlerde lateral ya da prone pozisyon kullanılır.
Rektal Yolla Sıcaklığın Ölçüldüğü Durumlar Bilinçsiz ve zayıf hastalarda, bebek ve çocuklarda kullanılır Üst solunum yolu hastalıklarında Kalp hastalıkları Psikiyatrik hastalıklar Ağız ameliyatlarından sonra Ağız enfeksiyonlarında
Rektal Yol İle Vücut Sıcaklığının Ölçülmesinde Dikkat Edilecek Noktalar-1 • Rektal yolla ölçüm yaparken derecenin anüse daha rahat yerleşmesi için termometrenin civa hazneli balonu yağlanmalıdır. • Yetişkinde: 3,8 cm • Çocuklarda: 2,5 cm • Bebeklerde:1,25 cm yağlandıktan sonra anüsten içeri yavaşça yerleştirilmelidir
Rektal Yol İle Vücut Sıcaklığının Ölçülmesinde Dikkat Edilecek Noktalar-2 • Yerleştirme sırasında hastaya derin solunum yapması söylenmelidir. Bu şekilde anal sfinkteri gevşer. • Ölçüm sonrası kayıt yapılırken mutlaka rektal yoldan olduğu belirtilmelidir.
Rektal Yolla Sıcaklığın Ölçülmediği Durumlar Rektal kanamalarda Rektum ameliyatları Doğum Loğusalık devresinde Devamlı olarak çocuklarda rutin bir yol olarak Bebeklerde Diyare durumlarında
Timpanik Yolla Vücut Sıcaklığının Ölçülmesi Birkaç saniye içinde ölçüm yapılır. Yapılan araştırmalarda 3 yaşın altındaki çocuklarda güvenirliğinin düşük olduğu saptanmıştır.
Aksiller Yol İle Isı Ölçülmesi En sık kullanılan bölgedir Enfeksiyon bulaşma olasılığı düşüktür. Her hastanın bir derecesi olmalıdır • Normal değeri 36 -37 º C, kalış süresi 5-10dak. • Koltuk altı terli olmamalıdır. • Koltuk altında enfeksiyon ya da yara olmamalıdır. • Hasta dinlenmiş durumda olmalıdır.
Nabız: kalp atımlarının arterlerde yaptığı dalgalanma hareketidir. Nabız: Kalbin sol ventrikülünün sistolü sırasında aortaya attığı kanın damar duvarına yaptığı basıncın deri yüzeyinden hissedilmesidir.
Stroke Volüm: kalbin sol ventrikülünün bir sistolde aortaya attığı kan miktarıdır. (yetişkinde 60-70 ml) • Kardiakoutput: kalbin bir dakikada aortaya pompaladığı kan miktarı • KardiakOutput: Stroke volüm x Nabız hızı