110 likes | 230 Views
KUR´AN-I KER İ M ve TÜRKÇE MEAL İ AHZAB SURES : 41 – 47. KUR´AN-I KER İ M ve TÜRKÇE MEAL İ AHZAB SURES : 41 – 47. اَعُوذُ بِاللهِ مِـنالشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah´a sığınırım. اَعُوذُ بِاللهِ مِـنالشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ
E N D
KUR´AN-I KERİM veTÜRKÇE MEALİ AHZAB SURES : 41 – 47 KUR´AN-I KERİM veTÜRKÇE MEALİAHZAB SURES : 41 – 47
اَعُوذُ بِاللهِ مِـنالشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ • Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah´a sığınırım اَعُوذُ بِاللهِ مِـنالشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah´a sığınırım. بـِسـْمِ اﷲِ الرَّحـْمـٰنِ الرَّحـِيمِ Rahman ve Rahim Olan Allah´ın Adıyla بـِسـْمِ اﷲِ الرَّحـْمـٰنِ الرَّحـِيمِ Rahman ve Rahim Olan Allah´ın Adıyla...
مَّا كَانَ مُحَمَّدٌ أَبَا أَحَدٍ مِّن رِّجَالِكُمْ وَلَكِنرَّسُولَ اللَّهِوَخَاتَمَ النَّبِيِّينَ • وَكَانَ اللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيماً • Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah'ın Resûlü ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah • her şeyi hakkıyla bilendir. • مَّا كَانَ مُحَمَّدٌ أَبَا أَحَدٍ مِّن رِّجَالِكُمْ وَلَكِنرَّسُولَ اللَّهِ • وَخَاتَمَ النَّبِيِّينَ وَكَانَ اللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيماً • Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah'ın Resûlü ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah • her şeyi hakkıyla bilendir.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللَّهَ ذِكْراً كَثِيراً • Ey inananlar! Allah'ı çokça zikredin. • يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اذْكُرُوا اللَّهَ ذِكْراً كَثِيراً • Ey inananlar! Allah'ı çokça zikredin.
وَسَبِّحُوهُبُكْرَةًوَأَصِيلاً • Ve O'nu sabah-akşam tesbih edin. • وَسَبِّحُوهُبُكْرَةًوَأَصِيلاً • Ve O'nu sabah-akşam tesbih edin.
هُوَ الَّذِي يُصَلِّي عَلَيْكُمْ وَمَلَائِكَتُهُ لِيُخْرِجَكُممِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ وَكَانَ بِالْمُؤْمِنِينَ رَحِيماً Sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize rahmetini gönderen O'dur. Melekleri de size istiğfar eder. Allah, müminlere karşı çok merhametlidir. هُوَ الَّذِي يُصَلِّي عَلَيْكُمْ وَمَلَائِكَتُهُ لِيُخْرِجَكُممِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ وَكَانَ بِالْمُؤْمِنِينَ رَحِيماً Sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize rahmetini gönderen O'dur. Melekleri de size istiğfar eder. Allah, müminlere karşı çok merhametlidir.
تَحِيَّتُهُمْ يَوْمَ يَلْقَوْنَهُ سَلَامٌ وَأَعَدَّ لَهُمْ أَجْراً كَرِيماً • Kendisine kavuştukları gün, Allah'ın onlara iltifatı, "selâm" dır. Allah onlara çok değerli mükâfat hazırlamıştır. • تَحِيَّتُهُمْ يَوْمَ يَلْقَوْنَهُ سَلَامٌ وَأَعَدَّ لَهُمْ أَجْراً كَرِيماً • Kendisine kavuştukları gün, Allah'ın onlara iltifatı, "selâm" dır. Allah onlara çok değerli mükâfat hazırlamıştır.
يَا أَيُّهَاالنَّبِيُّ إِنَّا أَرْسَلْنَاكَ شَاهِداً وَمُبَشِّراً وَنَذِيراً • Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik. • يَا أَيُّهَاالنَّبِيُّ إِنَّا أَرْسَلْنَاكَ شَاهِداً وَمُبَشِّراً وَنَذِيراً • Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
وَدَاعِياًإِلَى اللَّهِ بِإِذْنِهِ وَسِرَاجاً مُّنِيراً • Allah'ın izniyle, bir davetçi ve nûr saçan bir kandil olarak (gönderdik). • وَدَاعِياًإِلَى اللَّهِ بِإِذْنِهِ وَسِرَاجاً مُّنِيراً • Allah'ın izniyle, bir davetçi ve nûr saçan bir kandil olarak (gönderdik).
وَبَشِّرِ الْمُؤْمِنِينَ بِأَنَّ لَهُممِّنَ اللَّهِ فَضْلاً كَبِيراً Allah'tan büyük bir lütfa ereceklerini müminlere müjdele. وَبَشِّرِ الْمُؤْمِنِينَ بِأَنَّ لَهُممِّنَ اللَّهِ فَضْلاً كَبِيراً Allah'tan büyük bir lütfa ereceklerini müminlere müjdele.
وَلَا تُطِعِ الْكَافِرِينَ وَالْمُنَافِقِينَوَدَعْ أَذَاهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ وَكَفَى بِاللَّهِ وَكِيلاً Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Onların eziyetlerine aldırma. Allah'a güvenip dayan, vekîl ve destek olarak Allah yeter. • وَلَا تُطِعِ الْكَافِرِينَ وَالْمُنَافِقِينَوَدَعْ أَذَاهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ وَكَفَى بِاللَّهِ وَكِيلاً • Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Onların eziyetlerine aldırma. Allah'a güvenip dayan, vekîl ve destek olarak Allah yeter.