350 likes | 681 Views
KURGU KUŞAĞI. “KURGU” kuşağında öğrenciler ;. Merak ve hayal ettikleri ile değiştirmeyi, geliştirmeyi ve kolaylaştırmayı düşündüklerinden yola çıkarak yaratıcılıklarını ve hayal güçlerini somutlaştırırlar.
E N D
“KURGU” kuşağında öğrenciler ; • Merak ve hayal ettikleri ile değiştirmeyi, geliştirmeyi ve kolaylaştırmayı düşündüklerinden yola çıkarak yaratıcılıklarını ve hayal güçlerini somutlaştırırlar. • Merak ve hayal ettikleri ile değiştirmeyi, geliştirmeyi ve kolaylaştırmayı düşündüklerinin çözümüne yönelik fikirlerini yazarak ve çizerek ifade ederler. • Çözüme yönelik düşüncelerini başkaları tarafından doğru olarak anlaşılmasını sağlayacak nitelikte çizer ve çevresiyle paylaşırlar. • Düşüncelerini yasal koruma altına alma süreçlerini fark ederler.
“KURGU” KUŞAĞI ODAK NOKTALARI VE ETKİNLİKLERİN SINIFLARA GÖRE DAĞILIMI
Gökten iki elma düştü… Biri Newton’a, Biri de Buluşçulara! Newton’un öyküsünü herkes bilir. Bir ağaçtan elmanın düştüğünü görür ve yerçekimini keşfeder. Bir gün yemekten sonra elma ağaçlarının altında otururken Newton ağaçtan bir elmanın düştüğünü görür, daldığı düşüncelerden sıyrılır ve arkadaşına şöyle der: “Neden elma dümdüz aşağı düşer? Sağa sola, yukarı değil de, her zaman Dünya’nın merkezine doğru!”
Elbette Newton ve diğer insanlar yaşamlarında ağaçtan elma düştüğünü birçok kez görmüştür. Belki de birçok insan bunun nedenini merak etmiştir. Ama Newton’un diğerlerinden farkı, bu konu üzerinde düşünmüş ve çalışmış olmasıdır. O elma düşmeden önce de Newton nesnelerin birbiri tarafından çekildiğini düşünmektedir. Elma ağaçtan dümdüz yere düştüğündeyse, bu çekimin Dünya’nın merkeziyle elma arasında olduğunu fark eder. Newton Dünya’nın çekim kuvvetini yerçekimi olarak açıklar ve yerçekimi yasalarını tanımlar.
Newton, yerçekimini keşfiyle, Ay’ın Dünya’nın yörüngesinde kalmasının nedenini de anlar. Ve Dünya’nın, diğer gezegenlerle birlikte Güneş’in çevresinde dönmesinin, evrendeki gezegenlerin ve yıldızların hareketlerinin nedenlerini açıklar. Bunlar bize şu an basit gelebilir. Ama o sırada bu, bilim dünyası için büyük bir gelişmedir.
Merak ettiğiniz bir konuyu öğreniyor, inceliyor ve sorular soruyorsanız, o konuda bir şeyler bulma şansınız yüksektir. Gerçekten de Newton yerçekimini, anlamaya hazır olduğu, bu konuda bilgisi olduğu için keşfetti.
O zaman tüm ilköğretim çağındaki çocuklar çok şanslı! Çünkü, onlar her türlü temel bilgiyi öğreniyorlar. Aile, okul ve toplum yaşamını, ülkemizin ve dünyanın coğrafyasını, tarihini, yeryüzünü oluşturan su,hava, toprağı ve yapılarını, deprem ve yanardağları, bakterilerden memelilere canlıları, insan vücudunu, sistemleri, organları ve temel yapı hücreyi, DNA’yı ve evrimi, canlıların birbirleriyle ve çevreyle ilişkilerini, atom, element ve bileşikleri, enerjiyi, ses, ışık, ısı ve elektriği, kuvvet, güç ve diğer mekanik konularını… kısaca çevresinde neler olup bittiğini merak eden bir çocuğun sorularının birçok yanıtını!
Newton da işe böyle başlamış. Çocukluğunda uçurtmalar uçurup güneş saatleri yaparken merakla ne, neden, nasıl, nerede, kim sorularını sormuş, yanıtlarını aramış, gözlemler ve incelemeler yapmış, çok çalışmış. Bilim adamlarının öykülerini okursanız, bir özelliklerinin de yılmadan çalışmak olduğunu görürsünüz.
ÖNEMLİ İPUÇLARI Bilimadamlarının, buluşçuların yaşam öykülerini okumak yararlı olabilir. Hatta bu öykülerde Newton gibi okul yaşamında başarılı öğrencilerle karşılaşabileceğiniz gibi, Einstein gibi okul yaşamında başarısız ama büyük buluşçulara rastlayabilirsiniz. ü
Okuldaki başarınız buluş yapmanızı etkilemezama buluş yapmaya karar verdiyseniz, o konuyu iyi öğrenmeniz gerekir.
Öyküler dışında buluşlar tarihini okumak, dünyadaki son buluşları izlemek, aklınıza yeni bir düşünce getirebilir. İnternet’ten buluş müzelerine de girebilirsiniz. İlgilendiğiniz belirli bir konu varsa o konuda araştırma yapmak da diğer bir yöntem olabilir. Çünkü çoğu zaman yeni düşünceler gökten elma gibi düşmez. Sizin de elma ağaçlarını sallamanız gerekebilir. Bu nedenle buluşunuzu ilgilendiğiniz konuda seçmek, işleri kolaylaştırır.
Gökbilimle ilgileniyorsanız yeni bir teleskop üzerinde düşünebilir, en sevdiğiniz uğraş müzikse yeni bir müzik aleti bulabilirsiniz.
Yok ben spora meraklıyım diyorsanız, yeni bir spor bulun ya da yeni bir spor aleti.
Mekanikle ilgiliyseniz basit makinelerden yola çıkarak neler neler yapabilirsiniz!
Doğayı seviyorsanız, doğadaki canlıları koruyacak bir yöntem bulabilirsiniz.
Unutmayınbuluşunuzun mutlaka bir alet olması gerekmez. Sevdiğiniz ders resimse, belki de yeni bir boyama tekniği sizi bekliyor olabilir bir ağaçta. Düşmesini beklemeyin.
Bilgi toplayın, beyin fırtınası yapın ve çalışın.Yeni bir düşünce, yeni bir buluş!
Yeni bir düşünce için düşlerin de önemli olduğunu unutmayın. Buluşların amacı yaşamı kolaylaştırmaktır, ama diğer yandan birçok buluş insanların düşlerinin sonucu ortaya çıkmıştır. Yaratıcılığınızı kullanın. Nasıl mı? Kimi zaman yaratıcılık, düşlerin peşinden kendiliğinden gelir. O zaman gerçekten şanslısınız. Ama kimi zaman da düşleri çağırmak, bilgileri kullanmak, beyin fırtınası yapmak ve ortaya çıkanlarla yeni düşler kurmak gerekir. Bu durumda yine şanslısınız. Çünkü istediğiniz kadar düş kurabilirsiniz. Hatta yardım alıp diğer insanların yaratıcı düşüncelerinden de yararlanabilirsiniz. Örneğin, bu yazıyı yazarken Newton’un elması esin kaynağı oldu. Beyin fırtınasıyla elmalar her yere düştü.
Beyin fırtınası yapmak, bilgi toplamak, en önemlisi düş kurmak da kimi zaman zordur, denemeler da yapmak gerekir. Ama nasıl?
üDikkat! ipucu geliyor. Elinize bir nesne alın. Örneğin bir elma! Şimdi düşünün. Elma yerken ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz.? Elmanın kabuğu nasıl daha kolay soyulabilir? Ya da elmayı elma suyu olarak seviyorsanız, suyunu çıkarmak için ne gibi yöntemler geliştirilebilir? Elmadan başka ne şekilde yararlanılabilir? Elmanın atıkları nasıl değerlendirilebilir? Elma deyip geçmeyin, elinize tek bir elma ya da başka bir nesne aldığınızda bile birçok yeni buluş ortaya çıkarabilirsiniz. Bu hem bu kadar basit, hem de zor ve karışık. Ama zor ve karışık yanından korkmayın. Sizlerin elmaları buluşlara dönüştürecek güçte olduğunuzu biliyoruz. En iyisi tüm bunları yaparken işin zevkine varın ve olabildiğince eğlenin.
Nereden Başlamalıyım ? İlk Önce; Ø* Öğrenmeyi en çok istediğiniz, ailenizin ve öğretmenlerinizin de onayladığı bir konu seçin. Ø* Projenizi tek bir konuyla sınırlandırın.Bu konunun farklı derslerle ilgili boyutları olabilir. 1.* İlgilendiğiniz bir konu seçin ve bunu bir projeyle sınırlandırın. 2.* Deneyimlerinizi kullanın. “şu nasıl çalışır?” ya da Eğer şu olursa ne olur? Diye düşündüğünüz zamanları hatırlayın ve bunu bir projeye dönüştürün. 3.*Okulun ya da üniversitelerin kütüphanelerinde ilgilendiğiniz konuyla ilgili araştırma yapın. * Kitaplara ve CD’lere göz atın ve size ilginç gelenleri değerlendirin. 4.* Günlük olayları düşünün. Gazeteleri inceleyin. Aynı zamanda ansiklopedi ve magazinleri de karıştırın. Örneğin; Afrika’daki insanlar kuraklık yüzünden aç ve susuz. Öyleyse; fazla yağmura ihtiyacı olmayan bitkileri yetiştirme hakkında bir proje hazırlayabilirsiniz. 5.*TV’deki reklamlara bakın. Verilen mesajları test edin. Komili yağıyla hazırlanan yemekleri yiyen insanlar uçabilir mi? Çocuklar pepsi ile kola arasındaki farkı söyleyebilirler mi?
Bilimsel Araştırma Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz?... Çevremizde olup biteni anlamaya çalışırken, her seferinde gerçeğe ulaşmayı umduğumuz bilimsel bir serüvene atılırız. Herhangi bir şeyin ne olduğunu sorgularken, bir olguyu ya da bir olayın nasıl ve ne zaman gerçekleştiğini öğrenmeye çalışırken bizi harekete geçiren; öğrenme ve açıklama isteğidir.
Karşılaştığımız ya da başkalarından duyduğumuz bir şeyin neden ve nasıl olduğunu öğrenebilmek için yaptığımız ilk şey, soru sormaktır. Ancak amaca varmak için doğru soruları sormalıyız. Örneğin arkadaşınızla bir oyun oynadığınızı düşünün. İçinizden tuttuğunuz bir nesneyi arkadaşınız soru sorarak bulsun. Diyelim ki arkadaşınız size “yenir mi yenmez mi?” Sorusunu sordu yanıtınız “yenmez” oldu. Daha sonra arkadaşınız “sert mi , yumuşak mı?” diye sordu ve siz “sert” diye yanıtladınız. Bu yanıtları alan arkadaşınız artık yumuşak ya da yenebilen şeyler üzerinde durmayacaktır. Bu durumda sizin tuttuğunuz şeyin bir pamuk ya da şeker olduğunu düşünmeyecektir. Böylece yanıt aradığı alan daralacak ve daha az şey üzerinde düşünecektir. Soracağı bir sonraki soru sert ve yenmeyen şeylerle ilgili olacaktır. Gördüğümüz gibi, doğru soruları sorup, yanıt aldıkça sonuca adım adım ulaşmak çok kolay.
Bilimsel araştırmalarda dikkat etmememiz gereken diğer bir faktör; * Bizden önce bu konuyla ilgilenmiş insanların deneyim ve birikimlerine başvurmamız da gerekir. * Araştırarak, sorarak, bilgiler toplayarak ve gözlemler yaparak, aklımızın ve düşgücümüzün yardımıyla öğrenmek istediğimiz konuyla ilgili çeşitli varsayımlarda (tahminlerde) bulunuruz. * Bunun yanı sıra olayları neden – sonuç ilişkisine göre değerlendiririz.
**** Örneğin, Ay’da yağmur, rüzgar gibi hava olaylarının olmayışının nedeni, Ay’ın atmosferinin olmamasıdır. Daha sonra, olayları bir çerçeve içinde sıralarız. Çıkardığımız bu çerçeve çoğu zaman izleyeceğimiz yolu adım adım görmemizde bize yardımcı olur.
* Araştırmalarımızın her aşamasında dikkatimizi asıl ilgilendiğimiz konu üzerinde yoğunlaştırmalıyız. Dikkatin dağılması çok fazla zaman kaybına yol açabilir. * Bütün bu süreç boyunca gözlem yapmak hem doğru soruları sormamıza hem de doğru yanıtları yakalamamıza bize yardımcı olacaktır. Gözlemi edilgen bir biçimde , başka bir deyişle etrafımızda olup bitene karışmadan , onu etkilemeden gözlemek biçiminde yapabileceğimiz gibi, deney yapıp sonuçlarını gözleyerek de gerçekleştirebiliriz.
Deney sonucunda elde ettiklerimiz, düşündüklerimizin yanlış olduğunu gösterebilir. Ama sakın yanılmak bizi korkutmasın; çünkü yanılma ve neden yanıldığını anlama da doğruya giden yolda önemli bir adımdır. Eğer yaptığımız gözlemler ve deneyler varsayımlarımızın yanlış olduğunu gösterirse doğru yolda olmadığımızı anlarız. Zaman kaybetmeden, izleyebileceğimiz başka yollar aramaya koyuluruz.
Deney ve gözlemlerimizden elde ettiğimiz verilerden benzer olanları bir arada toplamak yararlı olabilir. Bu sayede, üzerinde çalıştığımız şeyin diğer parçalarıyla kolayca bağlantı kurabiliriz. Elde ettiğimiz bulguların birbiriyle ve kendi içlerinde tutarlı olması yaptığımız araştırmanın doğru olup olmadığı hakkında bize bilgi verir.
Her araştırma bir serüvendir, serüvene atılmaksa yüreklilik ister. Bir bilimsel araştırmayla uğraşan herkes, karşılaşabileceği zorlukları düşünmüşse de kendisinde bunlara karşı çıkacak gücü ve cesareti de bulmuştur.Bu insanların hepsi başarıya ulaşamamış olsa bile bu, ne onları ne de onları izleyen başka araştırmacıları yıldıramamıştır. Yüreklilik, bu zorlu yolculuğa çıkma kararı almamızda etkili olsa da bütün bu süreç boyunca sabırlı olmalı, bilgilerimize başvurmalı ve zekamızı kullanmaya çalışmalıyız.
Her buluş düşünmekle başlar. Herkesin bir düşüncesi vardır. Bunun anlamı, sizin de bir buluşçu olabileceğiniz. Her insan biraz buluşçudur gerçekte. Bir buluş yapmanın ilk adımı bir problem bulmak. Bulaşık makinesinin buluşçusu olan Josephine Cochrane’in problemi, bulaşıkları elde yıkamanın zaman alması ve tabak çanağın sürekli kırılmasıydı. Birçok buluşçu, yaşamı daha kolaylaştırmak için düşünürken yeni düşünceler üretir.
İBİR BULUŞ YAPARKEN İZLEMENİZ GEREKEN BİLİMSEL YÖNTEM BASAMAKLARI ü * Problemi açık bir şekilde belirleyin. ü * Problemle ilgili sorular sorun, gözlemler yapın. * Probleminize çözüm bulmak için tahminlerde bulununuz. Bu sizin hipoteziniz olacaktır. * Probleme ait geçici bir çözüm yolu bulun. ü * Araştırmayı tasarlayın. ü * Hipotezi test edin. ü* Elde ettiğiniz verileri kaydedin. ü* Doğru sonuçlara ulaşın. *** Eğer ulaştığınız sonuçlar yanlış çıkarsa sakın üzülmeyin. Hemen hipotezinizi değiştirin ve yeni bir hipotezle yolunuza devam edin.
Bir buluş yapmanızı bekliyoruz. Materyallerle ciddi ve güvenli çalışarak gerçek bir bilim insanı gibi davranmanızı istiyoruz. Yapmanız gereken, deneyi organize etmek, tamamlamak ve sunmaktır.
Etkinliğinize başlamak için son dakikaya kadar beklemeyin !!! Zamanınızı iyi ayarlayın !
HALİL İBRAHİM TOPBAŞAKŞEMSEDDİN İLKÖĞRETİM OKULUTEKNOLOJİ VE TASARIM DERSİ ÖĞRETMENİSELÇUKLU/ KONYA