160 likes | 582 Views
CEMAATLE NAMAZ KILMANIN ÖNEMİ VE EZANA İCABET. KAZIM ÜNSAL – Karapürçek Vaizi. CEMAAT. CEMAATIN TARİFİ.
E N D
CEMAATLE NAMAZ KILMANIN ÖNEMİ VE EZANA İCABET KAZIM ÜNSAL – Karapürçek Vaizi
CEMAATIN TARİFİ • «Toplamak, bir araya getirmek’ anlamındaki cem mastarından türeyip, sözlükte ‘insan topluluğu’ manasına gelir. Fıkıh terimi olarak ise, imamla birlikte namaz kılan topluluğa verilen addır.»
CEMAATLE NAMAZIN HÜKMÜ • Hanefi ve Malikiler’e göre,Cuma namazı dışındaki farz namazları cemaatle kılmak, gücü yeten akıllı erkekler için müekked sünnettir. Bundan dolayı kadınlara, çocuklara, delilere, kölelere, kötürümlere, hastalara, çok yaşlı kimselere cemaatle namaz kılmak zorunlu değildir. • Namazları cemaatle kılmak dayandıkları delillere göre Hanbeliler’e göre farz-ı ayn, Şafiiler’e göre farz-ı kifayedir. • Cemaatte en az sayı Şafii ve Hanefiler’e göre imam ve ona uyan olmak üzere iki kişidir. Uyanlardan biri çocuk da olabilir. Maliki ve Hanbelilere göre ise farz namazlarda temyiz çağındaki çocukla cemaat yapılamaz.
KADINLARIN MESCİDE GELMELERİ • Peygamberimiz döneminde kadınlar da Cuma,bayram ve vakit namazları için camiye gitmişlerdir.Çeşitli hadis kaynaklarında yer alan rivayetlerden anlaşıldığına göre Hz.Peygamber,kadınların camiye gitmelerine engel olunmamasını ısrarla istemiş,onların geceleri bile camiye gitme taleplerinin olumlu karşılanmasını emretmiştir. • Peygamberimizin kadınların beş vakit namazı evde kılmalarını tavsiye eden hadisleri de vardır.Dolayısıyla “kadın erkek gibi beş vakit namazı camide kılar.”sonucuna varamayız.Öte yandan camiler ,birer yaygın eğitim,öğretim,bilinçlendirme,dini duyguları güçlendirme ve sosyalleşme mekanlarıdır.Kadınların camiye gelip caminin bu fonksiyonlarından faydalanmaları onlara yarar sağlayacaktır.
CEMAATE GİTMEMENİN MAZERETLERİ • Hastalık:Kişinin cemaate katılamasını zorlaştıran hastalık,bir özür olarak kabul edilir.Hastalığın teyemmümü mubah kılacak derecede olması gerekir.Hafif baş ağrısı,hafif ateş mazeret kabul edilmez. Hastalığın mazeret sayılmasının delili: “Sizin için dinde güçlük yapmadı”ayetidir.Peygamberimiz de namaza gelmeme özrünü korku ve hastalıkla açıkladı.Ayrıcahastalınınca mescide gimedi ve şöyle buyurdu: “Ebu Bekir’e söyleyin insanlara namaz kıldırsın”buyurmuştur.Buna bağlı olarak yatalak,ayağıkesik,felçli,çokyaşlı,aciz,ama kimseler de cemaatle namaza iştirak etmeyebilirler. • Korku: Kişi kendisine,malına,namusuna bir zarar gelmesinden korkarsa cemaate gelmeyebilir. • Kötü Hava : Yağmur,çamur,kar,dolu,şiddetlisoğuk,öğle vaktinde şiddetli sıcak,gece şiddetli karanlık gibi durumlar da cemaate gitmeme mazeretlerindendir.
CEMAATE GİTMEMENİN MAZERETLERİ • Kötü Hava : Yağmur,çamur,kar,dolu,şiddetli soğuk,öğle vaktinde şiddetli sıcak,gece şiddetli karanlık gibi durumlar da cemaate gitmeme mazeretlerindendir. • Abdestin sıkışık olması: Abdestin sıkışık olması durumunda namaz huzur içinde tamamlanamaz.insan nefsinin arzu ettiği bir yemeğin hazır bulunması,şiddetli açlık ve susuzluk,arkadaşları ile sefere çıkmak için hazırlık yapmak,fıkıh ilmiyle meşgul olmak cemaate katılmamak için mazeret kabul edilir. • Kötü Koku: Soğan,sarımsak ve benzeri çiğ maddeleri yiyen kimse ,bunların kokusu gidinceye kadar cemaate gitmemelidir.Çünkü hem melekler hem de cemaat bu durumdan rahatsız olurlar.Peygamber(s.a.s.)şöyle buyuruyor: “Her kim soğan ya da sarımsak yerse bizden ayrı dursun,mescidimizden de ayrı dursun,evinde otursun.”Ksaplık yapan kişi ile benzeri işlerde çalışıp bedeninde ve elbisesinde çirkin kokular yayılan kişinin durumu da böyledir.Cüzzam ve alaca hastalıklararına yakalanan kişilerin de cemaate gelmeleri hoş değildir. Şafiiler bu mazeretlere şunları da ilave etmişlerdir:Aşırı derecede şişmanlık,aşırı üzüntü,yolda ya da mescitte kendisine eziyet verecek birisinin bulunması,kaybolan bir malı araştırmak,imamamın çok hızlı veya çok yavaş okuması. • Bir kimse cemaate gitmek isteyip de mazeret sebebiyle gidemezse cmaat sevabını yine alır.
CEMAATLE NAMAZIN KAZANIMLARI • İslam sosyal bir dindir.Müslümanları da birlik ve beraberliğe çağırır.İslam’ın sosyal bir din olduğunun delili,cemaate verdiği önemde kendini göstermiştir.İslam dini haftada en az bir kere müslümanların aynı çatı altında yani camide toplanmalarını emretmiştir.Çünkü camide toplanan müslümanlar,birbirlerinitanır,aralarında dostluk ve kardeşlik bağları pekişir. • Cemaatle kılınan bir namazda amir ile memur,patron ile işçi,siyah ile beyaz,paşa ile er yanyanadururlar.Hiç birinin diğerinin önüne geçme hakkı yoktur.Kimsenin kimseye üstünlük hakkı yoktur.Namazdan başka yerde böyle bir eşitlik asla yoktur.Herkes Allah’ın kuludur.Herkes ona yalvarır.
CEMAATLE NAMAZIN KAZANIMLARI • Cemaatle namaz, ibadeti kolaylaştırır. • Cemaatle namaz, insanı yalnızlık psikolojisinden kurtarır. • Cemaatle namaz, insanı, şeytanın vesvesesinden kurtarır. • Cemaatle namaz, bize düzeni ahengi öğretir. • Cemaatle namaz, bize rahmet ve bereket getirir.
EZAN TARİFİ • Sözlükte ‘ bildirmek’ demektir. Dini terim olarak ‘namaz vakitlerini bildiren özel sözlerdir’ şeklinde tanımlanabilir.
EZAN ve hayat • Yavrusunun kulağına ezan okuyan Müslümanana-baba,sanki ona kimliğini ve tarihini fısıldamakta,insanlık âleminde hayat süreceği yeri,yöreyi ve kültürel dünyayı öğretmeye başlamaktadır. • Çocuklarımız “Allah” demeyi ilk defa ezan sesiyle öğrenirler.Anne babalarının ezan karşısındaki takındığı tavırları görüp ilk dini eğitimi de almış olurlar.İnsan yıllar sonra ve hele ülkesinden uzaksa,özlemle yad eder coşkulu ezanları.Ezanın sesini duyunca Müslümanlığını ve vatanını hisseder. • Ezanın,Müslüman’ın hayastını bütünüyle kuşatıcı ve eğitici bir yönü bulunmaktadır.O kutsi ses ile hayat başlar,her sabah onunla aydınlanır. Ezan,hayatın içinde ve her an bizimledir.
Ezana icabet • Ezana icabet,onuHz.Peygamber’in öğrettiği şekilde büyük bir huşu içinde dinlemek,Hz.Peygamber’e salat ve selam getirerek öğrettiği duayı okumak ve mümkünse cemaate katılmakla gerçekleşir.Peygamberimiz(s.a.s.)ezanı duyar duymaz,ona kulak vermiş,gönlünüvermiş,müezzinin ifadelerini tekrar etmiş,akebinde dua etmiştir.Daha sonra namaza,salih amellere icabet etmiştir. • Ezan kelimelerini, manevi bir coşku ve ruhani bir haz içinde tekrar etmeliyiz aslında. • Ezana gerçek değeri verip,icabet edersek aynen ezan okumuş gibi sevap kazanırız.Nitekim bir sahâbi,Hz.Peygamber’e gelerek şöyle demişti: “Ey Allah’ın Resûlü!müezzinler fazilet olarak bize üstün geliyorlar.”Bunun üzerine Allah Resûlü(s.a.s.) “Sen de onların söylediklerini tekrar ederek,bitirince dilediğin duayı yap.Böylece sana da aynı sevap verilir.”(EbûDavûd, “Salat”,36) buyurmuştur. • İslam alimleri de,ezan okunurken helada olmak gibi bir manisi olmayan herkesin,abdestsiz ,cünüp veya hayızlı olsa bile,müezzini dinlemesinin ve ona icabet etmesinin müstehap olduğunu ifade etmektedirler.