110 likes | 332 Views
GÜZEL VE ÇİRKİN HUYLAR MADDE 67: İSMET. EMİNE KAYA 12070221. İsmet, günahlardan kaçınma huyuna sahip olmak demektir. Allah korkusu ile bütün çirkin şeylerden uzak durmaktır. Fena şeylerden uzak kalmak, Allah'ın bir koruması olduğundan bir ismet sayılır.
E N D
GÜZEL VE ÇİRKİN HUYLARMADDE 67: İSMET EMİNE KAYA 12070221
İsmet, günahlardan kaçınma huyuna sahip olmak demektir. Allah korkusu ile bütün çirkin şeylerden uzak durmaktır. Fena şeylerden uzak kalmak, Allah'ın bir koruması olduğundan bir ismet sayılır.
Bir gün Kızılay’da birkaç arkadaşımla beraberdim. Yemek yiyeceğimiz yere doğru yürüyorduk, bir yandan da aramızda konuşuyorduk. O sıra kalabalığın içinden bize doğru gelen yaşlı bir kadın: ‘’Siz böyle örtülerinizle bu sıcakta neyi korumaya çalışıyorsunuz..!’’ minvalinden arka arkaya cümleler kurmuştu. Biz de neden böyle bir nefret söylemiyle karşılaştığımızı anlamadığımızdan çok şaşırmıştık. Sonra kadın arkasına bile bakmadan, cevap hakkımızı hiçe sayarak dönüp gitmişti.
Kadının sözleri bizim korumaya çalıştığımız ve sakındığımız değerlere bir saldırıydı ve Yusuf peygamberin şu sözlerini aklıma getirdi.
Hz. Peygamber devri.Ebû Talha henüz Müslüman olmamış idi.Ümmü Süleym(Rumeysa)’e evlenme teklifinde bulundu. Ümmü Süleym ona şu cevabı verdi:— Doğrusu ben de sana hevesliyim. Senin gibisi kaçırılmaz. Lâkin sen kâfir bir adamsın, bense Müslüman bir kadınım, seninle evlenmem doğru olmaz.Bunun üzerine aralarında şöyle bir konuşma cereyan etti.Ebu Talha:— Sana ne oldu: Rumeysa?— Ne olmuş bana?— Sarı ve kırmızıdan ne haber?— Ben altın ve gümüş aramıyorum. Sen bir adamsın ki işitmeyen, görmeyen, sana hiç faydası dokunmayan şeylere tapıyorsun. Falanların siyah kölesinin dağdan sürükleyip getirdiği yerden biten odun parçasına tapmaktan hiç sıkılmıyor musun? Eğer sen Müslüman olursan, işte o benim mehrim olsun, evlenelim, başka bir şey talep etmeyeceğim!
— Bana Müslümanlığı kim telkin eder Rumeysa?— Resûlullah (s.a.) telkin eder, ona git.Ebû Talha Hz Peygamber’in bulunduğu yere doğru ilerlemeye başladı. Resûlullah, ashabı ile oturuyorken; “Ebu Talha, İslam’ın aydınlığı iki gözü arasında parlayarak geliyor” buyurdu. Ebu Talha Hz. Peygamber’in huzurunda iman etti ve Rumeysa’nın söylediklerini haber verdi. Hz. Peygamber Rumeysa’nın şartı üzerine nikâhlarını kıydı.ResûlullahRumeysa için şöyle buyurmuştur: “Gördüm ki cennete girmişim, önümde bir ayak sesi. Bir de baktım ki Rumeysa”.(Ebu Nuaym, Hilye, c. IV)“Yoksulluk İçimizde”, s. 103-104
Burada Rumeysa’nın örnekliği çok önemli. Hem kendi inancından vazgeçmiyor, kendini muhafaza ediyor; hem de sevdiği insanın Müslüman olmasına vesile oluyor. Dünyalık bir mehir de istemiyor, bu ayrı bir erdem konusu lakin ruhu büsbütün bir müslüman olmasına dikkat çekmek istiyorum. Peygamberin yaşantısını(örnek eylem alanı), Kuran’ın mahiyetini anlamış ve bunu kendinde gerçekleştirmiş.
İnsanı kötülüklerden alıkoyacak olan bir gün yaptıklarının kendisinden sorulacağı düşüncesidir. Çünkü ölümle şaka olmaz, bunu herkes bilir. Hayatta elde ettiğimiz her şeyin bir anda enkaz altında kalmasını da istemeyiz. Bu yüzden gelişi güzel yaşamayı bırakmalı, eylemlerimizi anlamlı kılmak için çalışmalıyız. Ruhu büsbütün, çelişkiden, yanılgıdan uzaklaşmış insanlar olmaya bakmalıyız. Görüş ve değerlerimizle farkındalığımızı ortaya koymalı, güzellikler için çaba sarf etmeliyiz.
Karamsarlığın kaynağı ışıktan uzak durmaktır. Gayret atına bin, himmet dile ve ümid et. Bidayeti parlak olanın nihayeti de parlaktır. Gönül eri garip olmaz. (Yoksulluk İçimizde’den Ataullah İskenderi’nin ilhamıyle)
Dünya suretinin bulaştığı ayna nasıl parlar Huzura girmeden önce tövbe sularında yıkan