270 likes | 533 Views
İskenderun Körfezi ve Termik Santral Tehdidi 2013 İskenderun Çevre Koruma Derneği. İsken derun Körfezi; Doğu Akdeniz’in kuzey doğusunda yer alan, Doğuda Amanos Dağları’nın, batıda ise Yumurtalık ve Ceyhan Ovaları’nın sınırladığı yarı kapalı bir körfezdir. .
E N D
İskenderun Körfezi ve Termik Santral Tehdidi 2013 İskenderun Çevre Koruma Derneği
İskenderun Körfezi; • Doğu Akdeniz’in kuzey doğusunda yer alan, • Doğuda Amanos Dağları’nın, batıda ise Yumurtalık ve • Ceyhan Ovaları’nın sınırladığı yarı kapalı bir körfezdir.
2013 Kasım ayı itibarı ile 1 tanesi halen çalışmakta olan,2 tanesi inşaatı bitmek üzere, 2 tanesi de inşaat çalışmaları yeni başlayan olmak üzere toplam 13 tane termik santral İskenderun Körfezini yaşanmaz hale getirecektir.
İSKENDERUN KÖRFEZİ ve ÇEVRESİNDE HALEN FAALİYETTE OLAN SUGÖZÜ TERMİK SANTRALI DIŞINDA LİSANS VERİLMİŞ veya İNCELEME DEĞERLENDİRME AŞAMASINDA OLAN TERMİK SANTRALLAR Kaynak : EPDK
ÇEVREDE BÖLGESEL KÜMÜLATİF ETKİ 12 sivil toplum örgütü, termik santral projeleri aleyhine dava açmış, Danıştay 13. Dairesi “Yürütmeyi Durdurma” isteminin reddine karar vermişti. Karara yapılan itiraz ise Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından oyçokluğu ile kabul edilmişti. Danıştay, kararın gerekçesinde, herhangi bir yerde kurulan veya kurulacak termik santrallerin çevreye etkilerinin bölgesel bazda değerlendirilmesi gerekliliğini kaydetmişti. Şimdi ise benzer yönlü kararlar yatırımcıları endişelendirmeye başladı. Söz konusu Danıştay kararının gerekçesi şöyle: “EPDK ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan; ÇED raporlarının hazırlanması, sonuçlandırılması ve ÇED kararlarının verilmesi aşamasında, aynı şehir veya coğrafi bölgede kurulan ya da kurulacak olan termik santrallerin yer ve konumu ile yakıt türleri, daha önce verilen ÇED kararları ve raporları dikkate alınarak; santrallerin ve bölgesinin bir bütün olarak değerlendirilmesi suretiyle, santrallerin bölgesel bazda çevreye olan etkilerinin neler olacağı konusunda bir değerlendirme yapılmalıdır.
BÖLGEYE GÖRE ÇED (Ve bir yorum!) Prof. Dr. Osman Sevaioğlu, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararlarının güçlü şekilde bağlayıcı olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: “ÇED raporları bölgenin gerçeklerini yansıtmıyor. Söke Ovası’nın ortasına, tarım arazisine inanılmaz şekilde rüzgar santrali dikilmiş, yanında dağ duruyor ve ÇED raporu tamam. EPDK’yı aradım, ‘ÇED raporu tamam, yapacak bir şey yok’ dediler. Danıştay İdari Dava Daireleri doğru bir şey söylüyor: Her bölgenin kendine göre özellikleri var ve bölgeye göre ÇED raporu hazırlanmalı. Kararda, ‘Artık böyle uydurma ÇED raporları ile gelmeyin, daha tarafsız ÇED raporları hazırlayın ’ deniliyor. Yargıtay, ve Danıştay kararları emsaldir.
Termik Santrallar; Su, katı atık ve toprak kirliliği yaratırlar • Termik santrallerin soğutma suyuna ihtiyacı olduğundan çoğunlukla deniz kenarlarında yapılmaktadırlar. • Denizden çekilen su, termik santrallerin soğutulmasında kullanıldığı için, yüksek ısıyla tekrar denize boşaltılmaktadır. • Termal deşarj sonucu, deniz suyu zamanla ısınarak termik santral kurulmadan önceki doğal halinden farklı yeni bir sıcaklık dengesi oluşur. • Sıcaklık, sudaki canlıları olumsuz etkiler ve bazı türler kısa zamanda yok olur. • Sugözü termik santralının deşarj alanında besin zincirinin önemli bir öğesi olan planktonlarda belirgin azalmalar tespit edilmiştir. • Isı, biyolojik süreçleri hızlandırır. Bazı su bitkilerinin aşırı büyümesiyle sudaki çözünmüş oksijen miktarı azalır. • Sonuç olarak suda tat ve koku problemleri oluşur.
Ayrıca; • Santral bacasından çıkan kirletici gazların oluşturduğu asit yağmurları suların • Ph değerini değiştirmektedir. • Termik santrallarda çok fazla kömür yakılmaktadır. Çok miktarda da kül oluşmaktadır. Külün uzaklaştırılması büyük bir sorundur. • Bu amaçla yapılan kül barajlarında sorunlar yaşanmış, kül barajları çökmüş çok • büyük miktarda tarım toprakları kül ile kaplanmıştır. Sonuç olarak; Termik santrallar elektrik üretirken bizleri ve çevremizi tüketmektedir. 25-30 yıl ekonomik ömrü olan bir santralların milyonlarca yılda oluşmuş ekosistemi , çevre ve insan sağlığını, tarıma dayalı ekonomik değerlerimizi yok etmesi, Hiçbir koşulda kabul edilemez !
Özelikle Yumurtalık kıyılarında yer alan Yumurtalık Lagünü, Akyatan ve Akyayan Gölleri bölgenin önemli sulak alanlarıdır. Körfezin en güneyinde yer alan Asi Deltası da keza önemli bir sulak alan niteliğindedir. Bu bölge ayrıca Chelonia Mydas olarak adlandırılan yeşil deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanıdır.
Körfez çevresinde yer alan Dörtyol, Erzin, Ceyhan ve Yumurtalık Ovalarında yoğun olarak tarım yapılmakta ve narenciye yetiştirilmektedir.
İskenderun Körfezi kıyılarında ihracata dayalı balıkçılık da yapılmaktadır. 105 tanesi büyük trol ve gır gır olmak üzere 755 adet plaka sahibi balıkçı teknesi bulunmaktadır. Termik santrallardan yapılan termik deşarj sonucu su ürünleri ve balık popülasyonu da çeşit ve miktar olarak azalmalar görünecek, diğer bir deyişle körfezde balıkçılık bitecektir.
TUİK - Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Hatay ilinde nüfusun iş gücüne katılım oranı % 45.8 Tarımda çalışanların çalışan nüfusa oranı ise % 25.3 tür. Hatay ilinin İskenderun Körfezine kıyısı bulunan ilçelerinin nüfusu ise şöyledir : Bu 4 ilçenin işgücüne katılımı ( %45.8 ) 292980 kişi olup Tarımda çalışan sayısı ise ( %25.3 ) 74124 kişi olarak hesaplanabilir. Sonuç olarak tarım alanlarının yok olması sonucu Hatay ilinin bu 4 ilçesinde (Adana’nın Ceyhan ve Yumurtalık ilçeleri hariç) yaklaşık olarak 75 bin kişi ve bakmakta oldukları aile bireyleri termik santrallardan olumsuz olarak etkilenecektir.
Termik Santrallar ortalama olarak 100 km yarıçapında bir alanda asit yağmurlarına neden olmaktadır. Bu ise Hatay ilinin tamamının asit yağmurlarından etkileneceği, ormanların yok olacağı, toprağın ve deniz suyunun asitleşeceği ve verimsiz bir hale geleceği anlamına gelir. Sonuç olarak Termik Santrallar çevre ve insan sağlığı yanında tarım ve ormancılığımızı da olumsuz olarak etkileyecektir. Hatay’ın ABD Doları olarak 2012 yılı İhracatı Yaş Meyve ve Sebze İhracatı 455. 196. 000 Meyve Sebze Mamulleri 16.007.000 Su ürünleri ve hayvancılık mamulleri 23.785.000 Zeytin ve Zeytinyağı 20.527.000 (Kaynak : TİM Türkiye İhracatçılar Meclisi)
İskenderun Körfezi • Çok çeşitli kirleticilerin etkisi altındadır. • Açık denizlerden akıntılarla sürüklenen çöp, naylon vb. kirlilikler körfeze gelmektedir. • Tarım alanlarında kullanılan gereksiz ve çok miktarda, yapay gübre ve tarım kimyasalları yağmur ve sel suları ile sürüklenerek körfeze akmaktadır. • Körfez kıyısında yer alan Sugözü Termik Santralı, İskenderun Demir Çelik Fabrikaları, İskenderun ve Payas Organize Sanayi bölgelerinde yer alan sanayi tesislerinin bacalarından çıkan azot ve kükürt oksitlerinin havanın nemi ve yağmur sularıyla birleşmesi sonucu oluşan asit yağmurları körfeze ve körfez çevresinde yer alan orman ve tarım alanlarına yağarak toprağın asitleşmesine, çoraklaşmasına, ormanların yok olmasına, deniz suyunun asitleşmesi sonucu da balık popülasyonu ve su ürünlerine zarar vermektedir.
Kükürt di oksit (SO2) Kükürt tri oksit (SO3) Azot di oksit (NO2) Sülfürik Asit Nitrik Asit (Kezzap) Asit Yağmuru SO3 + H 2 O H2 SO4 2 NO2 + H 2 O 2 HNO3
Asit Yağmuru ve Narenciye 02 Ocak 2011 Erzin Dörtyol’un Kuzuculu, Yeşilköy, Yeniköy Beldeleri ile Erzin çevresinde 2 saat süreyle yağan yağmura maruz kalan Rize cinsi narenciyenin durumu !
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri bugünkü haliyle İskenderun Körfezi’nin Dilovası ve Aliağa’dan sonra Türkiye’nin 3. kirli noktası olduğunu söylemektedir. Gelecekte artarak devam edecek olan bu kirlilik tarımdan geçimini sağlayan insanlarımızın ekonomilerini, tarım ve su ürünlerine dayalı ihracatımızı da olumsuz olarak etkileyecektir.
Termik santrallar bir zorunluluk olmadığı, temiz ve yenilenebilir enerji seçeneklerinin de var olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Temel Enerji kaynağımız Güneştir. Dünyamıza ulaşan güneş enerjisi doğal ve yapay yollarla başka tür enerjilere dönüştürülebilmektedir.
KÖMÜRE TEŞVİK [23.11.2012 15:50:17 ] Enerji Günlüğü Net - Enerji üretimi yatırımlarına teşvik verilip verilmeyeceği sorularına Bakan Taner Yıldız`dan cevap var: Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) tarafından Kayseri`de düzenlenen OSB Enerji Zirvesi’ne katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, sanayicilere yerli kömür üretimine girmelerini tavsiye etti. Yerli kömüre sayalı santrallerin de teşvik edileceği müjdesi veren Yıldız şöyle dedi: “Yerli kömürden elektrik üretilmesi halinde çıkarttığınız kömür için bölge teşvikleri vardı. Ekonomi Bakanlığı bunu teşvik kapsamına almıştı. Şimdi buna bir şey daha ekliyoruz. Yerli kömür kullanılan termik santral yapılması halinde teşvik kapsamına alınacak.”
GÜNEŞ ve RÜZGAR ARALIK 2014’te 15.09.2013 01:08 Enerji Günlüğü - (ÖZEL HABER) Rüzgar ve güneşe dayalı yeni elektrik üretim lisansı başvurularının ne zaman yapılacağı netleşti. Başvurular, güneşte Aralık 2014`ün ilk haftası, rüzgarda ise aynı ayın son beş iş gününde alınacak. • Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK-Kurul) tarafından hazırlanarak Resmi Gazete`ye gönderilen Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği`nin geçici maddelerinden birine göre, güneş ve rüzgara dayalı yeni elektrik üretim lisansı başvurularının ne zaman alınacağı da belirlendi. • Söz konusu geçici maddeye göre, güneşe ve rüzgara dayalı yeni elektrik üretim lisansı başvuruları 2014 yılının Aralık ayında yapılabilecek. Güneşe dayalı üretim lisansı başvuruları Aralık 2014`ün ilk beş iş gününde, rüzgara dayalı elektrik üretim lisansı başvuruları ise Aralık 2014`ün son beş iş günü içinde kabul edilecek.
Ne yazık ki ‘sözde gelişme’ kontrolsüz bir şekilde sürmektedir. Bölgeye olan göç ve buna bağlı hızlı nüfus artışı, yukarıda sayılanların üzerine eklenecek planlanan 13 Termik Santral İskenderun Körfezini yaşanamaz hale getirecektir. Sözde gelişmiş batı ülkeleri artık kendi ülkelerinde kuramadıkları kirli teknolojilerini ülkemize taşımakta ve istihdam yaratacaklarını söylemektedirler. Yöre halkı kısa sürede bölgeye göçenlerle bunları paylaşmak zorunda kalacak ve yüz yıllardır yaşamlarının kaynağı olan kendi öz ekonomileri yok olacaktır. Tarımı yok olacaktır, ormanları yok olacaktır, havası, suyu toprağı kirlenecektir. Ve sonunda onlar da yöreden göç etmek zorunda kalacaklardır.
Siz Sayın Milletvekillerimizden beklentilerimiz : Termik santrallerin kurulmaması için çaba sarf etmeniz, Devlet teşviklerinin termik santraller yerine yenilenebilir enerjiler konusunda kullandırılması için çalışmalar yürütmeniz, Konuyla ilgili gelişmeleri yakından izlemeniz, Soru önergeleriniz ile olumsuzlukları gündemde tutmanız, bizleri ve kamuoyunu bilgilendirmeniz. Saygı ve teşekkürlerimizle İlgi ve bilgilerinize sunuyoruz. Ecz. Barış Sönmez İskenderun Çevre Koruma Derneği Yönetim Kurulu Adına Başkan 0505.5571171 eczbarissonmez@hotmail.com