360 likes | 652 Views
“2011 KONUT KURULTAYI” ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME VE KENTSEL DÖNÜŞÜM. Hazırlayan Mustafa AYDIN İzmir Vali Yardımcısı. Sunan Necmettin ŞAHİN Yük. Şehir Plancısı İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü. 13.01.2012. GİRİŞ.
E N D
“2011 KONUT KURULTAYI” ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME VE KENTSEL DÖNÜŞÜM Hazırlayan Mustafa AYDIN İzmir Vali Yardımcısı Sunan Necmettin ŞAHİN Yük. Şehir Plancısı İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü 13.01.2012
GİRİŞ 4-5 Mart 2011 tarihlerinde İstanbul’da TOKİ tarafından düzenlenen “2011 Konut Kurultayı” yapıldı. Kurultay yaklaşık 4000 kişinin katılımı ile gerçekleşti. Katılımcılar arasında 30 ülkeden Bakan, Müsteşar düzeyinde kişiler de bulunmaktaydı. Kurultay 3’ü paralel oturum olmak üzere toplam 10 oturum halinde gerçekleşti. Kurultayda paralel oturumlar nedeniyle 4. Oturum, Paralel Oturum 2 ve 6. Oturum dışındaki tüm oturumlar ve açılış bölümü izlenmiştir.
GİRİŞ Sayın Başbakan açış konuşmasında; “TOKİ’nin 2011 yılı sonuna kadar 500.000 konut hedefine ulaşacağını, 2011’den 2023 yılına kadar 500.000 konut daha yapılacağı” hedefini açıkladı. Yabancı konuşmacıların ifadelerinde TOKİ’nin faaliyetleri, performansı, finansman modelinin dünyada ilgiyle takip edildiği belirtilmektedir. TMMOB’ne bağlı oda temsilcileri yoktu. Davet edilip edilmedikleri, neden bulunmadıkları bilgisi yok. Ama olmalıydılar.
GİRİŞ Konuşmacılar için tanınan süre genelde 12 dakika idi ve çok azdı. Kurultayın başlıklarından birisi olan “Doğal Afetlere Hazırlıklı Bir Türkiye İçin Kentsel Dönüşüm Seferberliği” teması çok iyi vurgulanamadı. Prof. Dr. Mustafa ERDİK hocamız süre azlığı nedeniyle konusunu anlatamadı.
GİRİŞ Kurultayda, oturumlardan birinde büyük proje olarak görülen Kentsel Dönüşüm uygulamalarından birisi ele alınıp olumlu - olumsuz yönleri anlatılabilirdi. Olumlu yönleri örnek gösterilebilir, olumsuz yönleri belirtilerek nasıl olması gerektiği bir simülasyon ile anlatılsa çok iyi olurdu. Emre AROLAT’ın “imar uygulaması sonucu terk edilen alanların” nasıl kullanıldığını ve özele yönelik kapatıldığını göstermesi ve simüle etmesi dikkat çekiciydi.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Kentsel Dönüşümle ilgili yasal düzenlemeye ihtiyaç bulunduğu sıkça ifade edildi. Özellikle Gürol KONYALIOĞLU ve Yrd.Doç.Dr. A. Erdem ERBAŞ bu konuyu çok iyi anlattılar ve bir çerçeve yasasına ihtiyaç duyulduğunu belirttiler. Gürol KONYALIOĞLU; (TOKİ Kentsel Yenileme Daire Başkanı) • Yasal altyapı eksikliği, koordinasyon, finansman, siyasal çekinceler, yöntem belirsizliği/kararsızlığı gibi sorunlar var. • Yasal düzenleme yapılmalı. • Üst koordinatör kurum/yetkili belirlenmeli. • Kentsel Dönüşüm Master Planı hazırlanmalı.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Yrd.Doç.Dr. A. Erdem ERBAŞ; (MSGSÜ Mimarlık Fak. Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi) • Temel mevzuat yok. • Uygulama rehberi/araçları yok. • Bütünden kopuk kentsel projeler yapılıyor. • Fiziksel mekan esas alınıyor, sosyal yapı göz ardı ediliyor. • Düzenlenen konutlar tek tip. • Kentsel dönüşüm şehircilik kanunu içinde yerini bulmalı. • Kentsel gelişim vizyonu oluşturulmalı. • Mekansal stratejik plan ve kentsel projeler yapılmalı.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Prof. Saskia SASSEN; (Columbia Üniversitesi Global Düşünce Komitesi Eşbaşkanı) • Konut projeleri kentleşmeli. • Çevre ve konut sorununu bir arada çözmek için yapılacak her binanın çevrenin sürdürülmesine katkı koyması gerekir. • Her şehir kent değildir. Sosyal ve çevre boyutu çok önemli, ihmal edilmemeli. • Mahalle esnafı yok edilmemeli, süpermarketler sorun. • Şehirlerin dağılımı çok önemli. Şehir içinde her şey her yerde olmalı. • Eşitsizliğin giderilmesi için çoğunluğu orta sınıf olan şehir en iyisidir. Böyle bir yapı oluşturulmaya çalışılmalı.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Prof.Dr. Murat H. GÜVENÇ ve David A. SMİTH göç ve konut ilişkisine vurgu yaptılar. Prof.Dr. Murat H. GÜVENÇ; (İstanbul Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi) • (İstanbul’a) Göçün bölgesel analizi yapılmalı. • Göçmen makro düzeyde değil, mikro düzeyde göçmen katmanlarına göre yorumlanmalı, konut ihtiyacı ona göre belirlenmeli.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER David A. SMİTH; (Affordable Konut Enstitüsü Kurucusu) • Ülkenizde doğal afet riski yüksek, yoğun göç var, şehirler yükseliyor ve yoğunlaşıyor. • Önce gecekondular iyileştirilmeli. • Herkesin riski paylaşması gerekir. • Mahallelerde örgütlenmeli, halkın talebi hükümetlerce dinlenmeli. • Kararlar yerel olarak alınmalı.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Prof. Dr. Ali TÜREL; (ODTÜ Mimarlık Fak. Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi) • Ülke bazında ihtiyaçtan fazla konut üretiliyor. • İllere göre dağılım çok farklı. • Alt gelir grupları için mülk konut yerine sosyal kiralık konut arzı düşünülmeli. Emre AROLAT; (Mimar- EEA Architects Kurucusu) • Şehir içinde kapalı adalar, pahalı gettolar oluşturuldu. • Tasarım bağlamında itina yoksunluğu var. • Parıltılı binalar yapılıyor ve bunlarda da intihal var. • Yönetime yakın mimarlar rahat ediyor. • Her yerde aynı binalar yapılıyor, kentler benzeşiyor.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Ahmet Haluk KARABEL; (TOKİ Başkan Yardımcısı) • Hazineden pay almıyoruz. • Hazine arazileri üzerine yapılan binaları satıyoruz. • Büyükşehirlerdeki arazileri imarlı hale getirip satıyoruz. • Arsa karşılığı proje satışından gelir elde ediyoruz. • 2003-2010 yılları arasında ihale toplamı 35 milyar $. Tahir AKYÜREK; (Konya Büyükşehir Belediye Başkanı) • Marka kentler, semboller ve tarih önemli. • Dönüşüm kentin ruhuna, ihtiyaçlarına uygun olmalı. • Halkın katılımı çok önemli. Ancak zor. Çoğu kez söylemde kalıyor. • Şehirlerimiz uluslararası rekabete uygun planlanmalı.
GÖRÜŞ VE DEĞERLENDİRMELER Sidney RASEKH;(Urban Green Global Kurucusu ve Kentsel Gelişme Uzmanı) • Planlamaya fiziki değil sosyal yönü ile başlanılmalı. • Şehir karma olmalı ve her şey her yerde bulunmalı. • Şehirler yürünebilir olmalı, mahalle anlayışı geliştirilmeli, insanlar tanışıp, konuşabilmeli. • Enerji önemli, şehirler sürdürülebilir olmalı. Bruce CAHAN; (Urban Logic Başkanı) • TOKİ’nin güçlü bir yapısı var. • Mimari tasarımların benzerliği kentlerin birbirine benzemesine yol açıyor. İ.Fernandez MEJİA; (ISOCARP Başkanı) • Amaç, konut sorununu çözmek değil, yaşanabilir kentler oluşturmak olmalı.
KURULTAYIN ÖĞRETTİKLERİ • Öncelikle kaçak yapılaşma önlenmeli. • Doğal afetlere hazırlıklı bir Türkiye için Kentsel Dönüşüm seferberliği yapılmalı. • Bir çerçeve yasal düzenlemeye ihtiyaç var. • Kentsel Dönüşüm Master Planı hazırlanmalı. • Tekil uygulamalar sorunlar yaratabilir, bütüncül planlama ilkeleri çerçevesinde projeler hazırlanmalı.
KURULTAYIN ÖĞRETTİKLERİ • Projelerde sosyal yapı ve ihtiyaçlara mutlak yer verilmeli. • Yaşanabilir kent kavramına uygun yapılaşmaya gidilmeli. • Mimari tasarımın benzerliği sonucu kentler birbirine benzemekte, bu nedenle tek tip yapılardan/ yapılaşmadan uzaklaşılmalı. • Projelerde kentsel ulaşım ve enerji kullanımına/ tasarrufuna dikkat edilmeli.
GENEL DURUM Türkiye’de 19,5 milyon yapı mevcut. Bunların; • % 55'i birinci derece deprem bölgesinde. • % 65'inden fazlası kaçak ya da ruhsatsız (Bunların da % 60'ı 20 yaş üzerinde, % 40'ı oturulamaz halde). Sanayi kuruluşlarının yüzde 98'i, barajların yüzde 95'i de deprem bölgelerinde kurulu. Bu vahim tabloya dikkat çeken uzmanlara göre, mevcut yapıların gözden geçirilerek güçlendirilmesi veya mahallelerin peyderpey yıkılarak yeniden inşa edilmesi kaçınılmaz.
KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDEN YENİDEN ÖNE ÇIKTI? Van'da meydana gelen 7,2 ve 5,6'lık depremlerden sonra kentsel dönüşüm ve afete müdahale Türkiye'nin gündemine oturdu. İki depremde toplam 644 kişi hayatını kaybetti. Yaşanan depremlerin ardından kentleşmenin getirdiği, çarpık yerleşim alanları ve oturanların bile güvenemediği evler en büyük sorun. Van depreminden sonra gündeme gelen kentsel dönüşümün nasıl yapılması gerektiği konusunu uzmanlar masaya yatırdı.
KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDEN YENİDEN ÖNE ÇIKTI? Doç.Dr. Murat Cemal YALÇINTAN; (MSGSÜ Mimarlık Fak. Dekan Yard.-Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi) Kentsel dönüşüm uygulamalarının yeniden patlak vermesinin iki tane çok önemli belirleyicisi var: 1. Deprem. 2. Ekonomik Büyüme.
KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDEN YENİDEN ÖNE ÇIKTI? 1. Deprem riski karşısında bir şeyler yapmaları gerekiyordu ve gerçekten kentsel dönüşüm kavramı buna çözüm olacak bir cankurtaran gibi geldi. 2. Ekonomik Büyüme; Türkiye ekonomisi inşaat sektörüne her zaman bir can simidi gibi sarılmıştır. Şu an gelişmiş ülkelerin inşaat sektörü %3 civarındayken bizde %5-6 civarında seyrediyor ve bu sektör, ekonominin motoru gibi kullanılıyor. Bir yandan işsizlik sorununu çözebiliyorlar çünkü inşaat sektöründe bir büyümeye bir istihdam sağlarken sanayi sektöründe 1 büyümeye 0,3 istihdam sağlanıyordu. Dolayısıyla bu iki dinamik, deprem ve ekonomik büyüme anlamında Türkiye'nin inşaat sektörüne duyduğu ihtiyaç bence kentsel dönüşüme sığınmamıza neden oldu.
KENTSEL DÖNÜŞÜM Konut fazlası var. …... Bildiğim kadarıyla sadece TOKİ son 10 senede 400.000 civarında konut üretti. Bu çok büyük bir rakam. Bu üretimin planlı olduğu tartışmalıdır. Çünkü yarın bu alanlar çöküntü bölgesine de dönüşebilir. …….. Bunların toplumsal ve ekonomik sonuçları vardır. İşe sadece kenti tasarlayıp güzelleştiriyorum şeklinde bakamayız.
KENTSEL DÖNÜŞÜM Belediye-özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile mahalle dernekleri arasında bir uzlaşmanın yaratılması, dönüşümün herkes için sağlanması olabilir mi? Yönetişim, farklı aktörlerin bir araya gelmesi ve karar üretmesidir. Yaşayanlardan çok yoksul olanlar gerçekten bu işlerle ilgilenemiyor, karınlarını doyurma derdindeler. Orta sınıf dediğimiz grup, Türkiye'de zayıf bir grup yani sözü olmayan, talebini ifade edemeyen bir grup. Onlar ciddi anlamda bu masada yer alamıyorlar. Sivil toplumun da yeterince gelişememesi gibi bir durum var. Üst gelir grubu ise ya siyaset ya da yatırımcı ayağında bir şekilde temsil edilen pozisyonda bulunuyor. Böyle olunca sağlıklı bir yönetişim modeli kurmanız mümkün değil.
KENTSEL DÖNÜŞÜM Artık kamu da kamu gibi davranmıyor. Ekonomik model, inşaat sektörünü geliştirmeye çalışma, sermaye birikimini arttırmaya çalışma güdüsüyken kamunun kamu gibi davranması mümkün değil. İşte o zaman her şeyi sermaye birikiminin önünü açmaya adıyoruz. “Önünü açmak” aslında dizginsiz bir yatırım alanı açmak demek. Ne kadar dizginsiz olursa o kadar çok para kazanacaktır. Mesela 5 kat yerine 15 kat imar izni verilecek, yoğunluklar arttırılacak.
BÖYLE Mİ OLMALI ? Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan BAYRAKTAR; Barınma sorununu çözmek için maliyetleri aşağı çektik, klasik konsept uyguladık. Her ilde konut siluetinin aynı olması göze battı, bu bazılarını rahatsız etti ama bu haklı bir rahatsızlıktır. Konsept bir mimari yakalamak gerekirdi. Şimdi bunu nasıl değiştiririz diye TOKİ'de toplantılar yapılıyor.
BÖYLE Mİ OLMALI ? TOKİ Çalışmaları İstanbul/Zeytinburnu
BÖYLE Mİ OLMALI ? Ankara'nın bazı gecekondu mahallerinde gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmaları
BÖYLE Mİ OLMALI ? BURSA/Doğanbey Kentsel Dönüşüm Projesi Cazibe merkezi anlayışının izleri, birbiri ardına safları mümkün olduğunca sıklaştırmak suretiyle dikilmiş, şehrin hiçbir yerinden referans alınamayacak yükseklikleriyle koca koca çirkin ve de ruhsuz beton kütleleri halinde, kentsel bellek olgusunu da yıkarak karşımızda duruyor. Kentin çehresini bu denli darbeleme anlayışını bir kenara bıraktığımızda bile, proje, bir toplu konut projesi olarak da sınıfta kalmış durumda. Yüksek kütleler birbirine o denli yakın ki, aralarına güneş ışığının sızabilmesi büyük mucize olur. Amaç, bölge halkının yaşam kalitesini yükseltmek olmalıyken, daha da düşürecek gibi görünmekte.
BÖYLE Mİ OLMALI ? Deprem kuşağında olan bir ülkenin bugüne kadar gerekli tüm tedbirleri almış olması lazımdı. Ne yazık ki ne vatandaşta, ne de siyasetçilerde böyle bir düşünce biçimi oluşmadı. Ve bu zamana kadar bir avuç toprağın sahibi olan; yatırımcılar da dahil herkes, bu topraktan maksimum rant elde etmek istedi. Hatta istemenin de ötesinde baskı kurdu.
BÖYLE Mİ OLMALI ? Şakir Sinan GÜNGÖR; (İnşaat Mühendisi) • Bugüne kadar uygulana gelen kentsel dönüşüm uygulamaları her ne kadar mevcut yasalar çerçevesinde yapılmış olsa da sonuçlarına bakıldığında insanı dikkate almayan, sorunları sadece fiziki yenileme olarak ele alan (o da yoğunluk arttırarak) anlayışları ortaya koyduğu görülmektedir. • Özellikle son günlerde tüm belediyelerin rüyalarını süsleyen kentsel dönüşüm, TOKİ’nin katkılarıyla yeni bir boyut kazandı. ….. Örneğin Sulukule’de ….. yıllardır kendi kültür ve gelenekleriyle yaşamlarını sürdüren, özellikle Roman vatandaşlar kentin 60 km uzağına sürülürken, ellerinden alınan bu kent parçasına ‘yeni seçkin’ kişiler yerleştiriliyor.
BÖYLE Mİ OLMALI ? Mahmut ÇELİKCAN; (Adana-Yüreğir Belediye Başkanı) • Türkiye’de başlatılan, kanunla da desteklenen kentsel dönüşüm hamlesi Adana ve Yüreğir için de büyük bir fırsat, bu fırsat kısır çekişmeler ve kıskançlıklarla kaçırılmamalı. • Belediyeler kentsel dönüşümlerde TOKİ ile hasılat paylaşımı yapıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi bu yolla 650 trilyon lira hasılat kazandı. Bu gelirle Ankara’nın bütün yollarını alt ve üst geçitlerle donattı. Bu imkanı biz niye kullanmayalım. Neden Adana ve Adanalı kazanmasın? (Beyaz Gazete-Koza TV- 27 aralık 2011)
BÖYLE Mİ OLMALI ? TASARI KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ İstanbul’da Kentsel Dönüşüm Projeleri
BÖYLE Mİ OLMALI ? TASARI KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ İstanbul/Kartal Kentsel Yenileme (ZahaHadid)
NASIL OLMALI? • Kentsel dönüşüm için gerekli kanuni düzenleme hemen yapılmalı. • Dönüşüm süreci ranta değil, depreme dayanıklı güvenli yapılar inşa etmeye odaklanmalı, vatandaş mutlaka ikna edilmeli ve süreçlere katılmalı. • Büyük kentler müdahale sırasında öncelikli olmalı. • Kentsel dönüşümden önce mevcut binalar incelenmeli ve zemin etütleri yapılmalı. Büyük ölçekli planlara uygun olarak yeni yerleşim alanları oluşturulmalı. • Kentsel dönüşümde merkezi yönetimin imkanlarının yanı sıra yerel yönetimlerin (belediyelerin) kaynakları da kullanılmalı.
NASIL OLMALI? • Prof. Dr. Murat BALAMİR; (ODTÜ Mimarlık Fak. Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi) • Doğru bir kentsel dönüşüm için vatandaşın katılımı şart. • Yasal düzenlemelerde işin durmasını engellemeyecek maddeler yer almalı. Yani itiraz edenleri de bağlayacak bir düzenleme olmalı ki başlanan dönüşüm yarıda kalmasın. • Finansal bir düzenleme de yapılmalı.
NASIL OLMALI? • Prof. Dr. Alper ÇABUK; (Anadolu Üniversitesi Uydu ve Uzay Bilimleri Araştırma Enstitüsü Müdürü) Van depremi sonrası gündeme yerleşen kentsel dönüşüm süreci, doğru yapılandırılması halinde ülkemiz için tarihi bir fırsat olacak. …… Bu dönüşüm sürecinde sadece afet riski boyutu değil, kentlerin ortaya çıkardıkları karbondioksit emisyonlarının azaltılması, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanıldığı, daha yaşanabilir ve ekolojik kentler oluşturulması, açık yeşil alanların ülke genelinde yaygınlaştırılması gibi hususlar da göz önünde bulundurulmalıdır.
SON SÖZ Kentsel dönüşüm, sadece bir yıkım ve alan temizliği değil, bir proje ve plan dahilinde eskimiş, yıpranmış ve afet riski taşıyan alanların üst ölçekli planlar çerçevesinde planlanıp modellenerek yenilenmesi olmalıdır. Kentsel dönüşüm kentsel planlamaya bir alternatif olarak düşünülmemelidir. Kentsel dönüşüm adı altında yeni rant alanları oluşturmamalı, afetlere karşı dirençli kentle bütünleşmiş yaşanabilir güvenli yerleşim birimleri meydana getirilmelidir.