1 / 42

Çanakkale ve Kepsut

Çanakkale ve Kepsut. “Geçmişini bilmeyenler geleceğe sahip çıkamazlar”. Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana... Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana. Aziz Şehitlerimizin Aziz Hatıralarına. SAVAŞ ÖNCESİ. 1898 yılı kayıtlarında Kepsut genelinde 1 medrese

knoton
Download Presentation

Çanakkale ve Kepsut

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Çanakkale ve Kepsut

  2. “Geçmişini bilmeyenler geleceğe sahip çıkamazlar”

  3. Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana... Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.

  4. Aziz Şehitlerimizin Aziz Hatıralarına

  5. SAVAŞ ÖNCESİ • 1898 yılı kayıtlarında Kepsut genelinde • 1 medrese • 706 talebeli 34 mektep vardır. (Hüdavendigar Vilayeti Salname-i Resmisi, 1316 (1898)

  6. SAVAŞ ÖNCESİ Muhterem ordumuz için Hacı Bekirzade İbrahim Efendi 13 lira kıymetinde bir at, Hotaşlar’dan Halilağa oğlu Hacı Dursun, Osmaniye Köyü’nden Emrullah ve Recepköylü Osman Ağalar birer araba, Mestanlardan Şaban Ağa öküzleri koşulu bir araba vermişlerdir. (Gazete haberi, 18 Ağustos 1914)

  7. SAVAŞ ÖNCESİ • Ayrıca ordumuza Kepsutlular 700 çuval; Osmaniye, Mahmudiye, Hotaşlar, Kalburcu köyleri … çuval,diğer köyler 1000 İstanbul kilesi bulgur getirmişlerdir. • Bütün Kepsutlular Müdafayi Milliye için 1100 lira bağışlayarak, Balıkesir’de birinci olmuşlardır. (Gazete haberi, 18 Ağustos 1914)

  8. SAVAŞ ÖNCESİ Kepsutlular bu kere ordumuza 48 sığır, 34 koyun, 13 keçi ve 150 000 okka saman toplamışlardır. (Gazete haberi, 1 Eylül 1914)

  9. İsaalan Köyü’nden Veli Dede cepheye hem 2 oğlunu (farklı zamanlarda) hem de 2 mandasını (topları çekmek üzere) göndermiştir.

  10. Balıkesir, Bursa, Kütahya, Manisa, Uşak, Adapazarı, İzmir, Aydın’ın yeni yetme gençleri, delikanlıları koşup geldiler. Çoğunun bıyıkları bile terlememişti. Kısa bir talimden sonra cepheye gittiler. Çoğu burada isimsiz kahraman olarak eriyip gittiler. Bunların askerlik kayıtları o karışık dönemde İstanbul’a Harbiye Nezareti’ne ulaşamadığı için resmi şehit veya kayıp listesine girmediler.

  11. Yunan işgali üzerine işgal altında kalan bölgelerde askerlik şubesi kayıtları, düşman eline geçmesin diye imha edildiğinden, Çanakkale’de kaybettiğimiz insanlarımızın sayılarını hiçbir zaman kesin olarak bilemeyiz. (AYHAN, A., 2005, Çanakkale… Ah! Çanakkale…, s. 208)

  12. SAVAŞ SIRASINDA 1914 yılında yapımına başlanan bugünkü Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nun binasının inşaatı savaş sebebi ile yarım kalmış, Yunan işgali sırasında tahrip edilmiş, 1922 yılında yeniden inşaate başlanmış ve 1926 yılında hizmete açılmıştır.

  13. SAVAŞ SIRASINDA Çarşı Cami 1897 yılında yapılmış. Balkan ve Çanakkale Savaşları sırasında Kepsut'ta erkek nüfus ve cemaat azaldığı için cami bakımsız kalmış. Kepsut'a gelen ünlü alim, anne tarafından Kepsutlu olan Hasan Basri ÇANTAY Bey ve Avni BOLAK bey caminin bu durumuna üzülmüşler, Kepsut halkı ile toplanıp yeni cami yapılmasına karar vermişler.

  14. ŞEHİT SAYISINA GÖRE İLLERİN DURUMU

  15. ŞEHİTLERİMİZ • Balıkesir en çok şehit veren iller arasındadır. Buna paralel olarak Kepsut’ta çok şehit vermiştir. • Resmi kayıtlarda 242 şehidimiz vardır. • Bunlardan bazıları:

  16. Ahmet oğlu Ali • 26 yaşında • Onbaşı • Kalburcu Köyü’nden

  17. Ali oğlu Abdullah • 41 yaşında • Piyade er • Osmaniye Köyü’nden

  18. Bekir Hoca oğlu Abdurrahman • 33 yaşında • Redif er • Karaçaltı Köyü’nden

  19. Aliş oğlu Salih • 30 yaşında • Piyade er • İsaalan Köyü’nden

  20. Ali oğlu Mehmet • 24 yaşında • Piyade er • Keçidere Köyü’nden

  21. BALIKESİR LİSESİ • Balıkesir Lisesi’nin 1916-1917 yılı kayıtlarında şöyle bir ibare bulunmaktadır:, • “1332-1333 ders yılı mektep mevcudu: Bu ders yılında Harb-i Umumi münasebetiyle mektebin 12, 11 ve 10. sınıflarında talebe bulunmadığından sınıflar 9. sınıfla başlıyor.” Balıkesir Lisesi 1914-1918 yılları arasında sadece 2 mezun vermiştir.

  22. “Biz Çanakkale’de bir Darülfünun kaybettik”

  23. Bir İngiliz generalinin şu sözleri konuya ışık tutması açısından önemlidir. “Çanakkale"nin İngilizler açısından kazancı, Türk milletinin okumuş aydın kesiminin şehit edilmesi, gençliğinin ve geleceğinin elinden alınmasıdır.”

  24. CEPHEDE BULUŞANLAR • İsaalan Köyü’nden Halil (SALAN) ile oğlu İsmail (SALAN), Çanakkale Savaşları sırasında karşılaşırlar • Savaştan sonra baba Halil, Sarıkamış’a gider bir daha da haber alınamaz. • Oğul İsmail (SALAN), Kurtuluş Savaşı sırasında esir düşer.

  25. CEPHEDE BULUŞANLAR • İsaalan Köyü’nden Veli oğlu Mustafa ve Lütfü yine Çanakkale’de karşılaşırlar. • Her ikisi de evlidir ve çocukları vardır. • Mustafa çok önce askere alınmıştır. • Lütfü, ağabeyine parası olup olmadığını sorar. • O’da savaşta parayı ne yapacağını söyler. • Kendi aralarında,köye kim dönerse diğerinin çocuklarına bakma sözü verirler. • Mustafa şehit olur, Lütfü gazi olarak döner.

  26. GAZİLERİMİZ • Lütfü DEDE • İsaalan Köyü’nden • Önce Çanakkale’de sonra Yemen’de savaşır, 10 yıl esir kalır. • İsaalan Köyü’nün 2. muhtarıdır. • 1971 yılında 84 yaşında iken vefat eder.

  27. GAZİLERİMİZ • İsmail SALAN • İsaalan Köyü’nden • Çanakkale Savaşı'ndan sonra Kurtuluş Savaşı'na katılmış, Soma Kırkağaç arasında Yunanlılara esir düşmüş, 7 yıl gemilerde çalıştırılmış, günlük 1 ekmeği 10 kişi bölüşerek karın doyurmuşlar, keten çuvallardan yaptıkları kıyafetleri giymişlerdir. Köye döndükten sonra 15 yıl muhtarlık yapmıştır. 1979 yılında vefat etmiştir.

  28. GAZİLERİMİZ • Halil ASLAN • Darıçukuru Köyü • 7 yıl esir kalmış • 1968 yılında 78 yaşında vefat etmiş.

  29. GAZİLERİMİZ • Tekke-Işıklar Köyü’nden Necip Dede Çanakkale Savaşlarında esir düşmüş,18 yıl sonra dönmüştür. • B.Katrancı Köyü’nden Halil KANLI, Çanakkale Savaşlarında esir düşmüş, 15 yıl sonra köye dönmüştür.

  30. GAZİLERİMİZ Darıçukuru Köyü’nden Süleyman SEREN 9 yıl sonra dönmüştür.

  31. GAZİLERİMİZ • Osmaniye’den Salih SU, 8 yıl sonra dönmüştür. • Nusret’ten Veli DENİZALP ve arkadaşları 9 yıl sonra gözleri kör olarak dönmüştür.

  32. KEPSUT’TAKİ SANCAK Çanakkale Savaşı sonunda dinlendirilmek üzere Kepsut’a getirilen alayımızın, 1918’de lav edilmesi üzerine Kepsut’a bıraktıkları sancak. Bu sancak yakın zamanda Balıkesir Kuvayi Milliye Müzesi’ne teslim edilmiştir.Orada sergilenmektedir.

  33. SERVETLİ GEZEK OĞLU OSMAN Kepsut’un Servet Köyü’nden Gezek Oğlu Ali Osman, Balkan Savaşı’ndan önce askere alınmış, savaş bitince terhis olmuş, köyüne gelmişti. Askere gitmeden önce doğan oğlu büyümüş, beş yaşına girmişti.Yıllardır hasreti ile yanıp kavrulduğu oğlunu dizinden hiç indirmez, severken imkanı olsa onu içine almak isterdi.Çok geçmedi, “Seferberlik” dediler. Yeniden askere çağrıldı.Köyden gidecek kafile hazırlanmış, Ali Osman’ı bekliyorlardı. İçlerinde tecrübeli asker sadece o vardı.

  34. Evinin önünde amcasının elini öptü, sarıldı. Diz çöküp oğluna sarıldı. Öptü… öptü… öptü… Kokladı başını öptü. Kalktı ağlayarak hızla yürüdü. Avlu kapısında durdu, geri döndü, geldi. Diz çöktü sarıldı oğluna…kokladı…kokladı…öptü…kalktı gene, yürüdü gitti. Daha avlu kapısına varmadan gene döndü…sarıldı oğluna…öptü.

  35. Anası dayanamadı..ağlayarak:- Oğlum Ali Osman, bize fazla eziyet etme. Haydi git artık! İnşallah döndüğünde oğlunu daha büyümüş olarak bulursun.- Ana, ben harbin ne olduğunu bilirim. Bu hiçbir harbe benzemiyor. Bir afettir geliyor. Hiçbir şeye yanmıyorum. Canıma acımıyorum. Ama… Ama oğluma doyamadım. Yavruma doyamadım. Ona yanıyorum ana!

  36. Kalkar gider Ali Osman.Servet Köyü’nden Çanakkale’ye 22 kişi gitmiş, sadece ikisi geri dönebilmiştir. İkisi de sıhhiye eri olan dönenlerden biri, amcasına Ali Osman’ı şöyle anlatmıştı:

  37. “Ağır bir düşman bombardımanı sonunda süngü hücumuna geçtik. Korkunç bir boğuşma idi. Bir ara yaralı taşırken bir ağaca dayanmış halde Ali Osman’ı gördüm. Bağırsakları parçalanmış, bir kolu kopmuştu.Hemşerim bir şey ister misin, dedim.Benden artık hayır yok. Sen öteki arkadaşlara bak. Yalnız mataranı ağzıma dayayıver… dedi.

  38. Matarayı sağlam eliyle ağzına dayadım, koşarak muharebe sahasına girdim, yaralıları taşımaya devam ettim. Tekrar önünden geçerken gördüm ki, Ali Osman şehit olmuş. Ağzı açık… Dudağının çukurunda halâ su vardı. Demek suyu yutamamıştı.Onu orada Anafartalar’da çam ağaçlarının altına kazdığımız toplu mezarlara gömdüm…"

  39. Başta Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere bu ülke için can veren, kanlarını akıtan bütün atalarımızı saygı ile anıyoruz.

  40. TEŞEKKÜR EDERİZ

More Related