400 likes | 987 Views
ANTIKORLARIN YAPISI. Antikorlar, etkin bir immün yanıtın önemli yapıtaşlarıdır ve hücre- dışı patojenlere ve toksinler gibi tehlikeli çözünür proteinlere karşı antijene spesifik immünite sağlar. Antikorlar antijenik determinantlar ile birleşebilen protein molekülleridir.
E N D
Antikorlar, etkin bir immün yanıtın önemli yapıtaşlarıdır ve hücre- dışı patojenlere ve toksinler gibi tehlikeli çözünür proteinlere karşı antijene spesifik immünite sağlar. • Antikorlar antijenik determinantlar ile birleşebilen protein molekülleridir. • Serum, mide salgıları ve süt gibi diğer vücut sıvılarında bulunur.
Antikorların Fonksiyonları 1-Toksin nötralizasyonu : Bir toksinin etkisini gösterebilmesi için özel bir kısmı ile konağın somatik hücrelerine bağlanması gerekir. • Spesifik antikorlar toksinlerin bu özel kısmına bağlanarak, bunların konakçı hücrelerine tutunmalarını engeller. Bu olaya toksin nötralizasyonu, böyle antikorlara nötralizan antikor denir.
2- Virus Nötralizasyonu: Konakçı hücresine girip çoğalabilmeleri için, virüslerin öncelikle özel molekülleriyle hücre yüzeyine bağlanırlar. • Virüslerin bu özel molekülleri spesifik antikorlar ile kaplandığında yani nötralize edildiğinde, virus hücreye giremez dolayısıyla çoğalamaz.
3- Bakteriyel Adhezyon İnhibisyonu: Birçok bakterinin inaktif olabilmesi için, adhezyon molekülleri ile konakçı hücrelerine bağlanması gerekir. • Spesifik antikorlar bakterilerin adhezyon moleküllerini bloke ederse böyle bakteriler hücrelere bağlanamaz ve patolojik etkilerini gösteremez.
Antikorların İndirek Efektör Fonksiyonları 1- Opsonizasyon 2- Antikora bağımlı hücresel sitotoksite 3- Lokal yangısal reaksiyon uyarımı 4- B hücre fonksiyonlarının düzenlenmesi
Antikorlar • Immunoglobulinler (Ig) • Antiserum
Ig’lerin bulunduğu yerler • Plazma • Daha az oranda Dokularda, Hücreler arası sıvılarda yer alırlar.
ImmunoglobulinlerinYapısı • Antikorlar serum proteinlerinin çoğunlukla gamaglobulin fraksiyonu içinde bulunmaktadır. • Bir antikor molekülü 4 polipeptitden oluşur 2 kısa=hafif (Light chains), 2 uzun=ağır (Heavy chains) Uzun ve kısa zincirler birbirine disülfit bağları ile bağlanmıştır. Her Ig hafif zinciri eşit boyda iki protein kısmından oluşur. • Her Ig ağır zinciri, bir amino-terminal değişken kısımdan ve herbiri yaklaşık 110 aminoasitlik 3 sabit kısımdan oluşur.
Antikorlar iki bölgeden oluşur • Aminoterminal bölge–variable region: Değişken bir domain (ilmik) olup amino asit sekansı her antikorda farklıdır . • Karboksi terminal bölge–constant region: Sabit bir domain (ilmik) olup amino asit sekansı aynı tipteki hafif zincirler arasında farklı değildir.
IgG • Normal insan serumunda bulunan Ig'lerin yaklaşık % 70-75'ini oluşturur. • En çok dolaşan antikordur. • Birbirlerine -S- S- bağları ile bağlanmış iki adet hafif (L) ve iki ağır (H) polipeptit zincirinden oluşur. • Çökme sabitesi 75S, • Molekül ağırlığı 150.000 • Damar içi dağılımı %45dir.
IgG • Sekonder bağışık yanıtta fazla miktarda oluşur. • Antikorlara immunojenik karakter kazandırır. • Antitoksinler IgG sınıfındandır. • Yarı ömrü 21-23 gündür ( IgG3’de 7 gün) • Normal serumda 100 ml'de 1000-1200 mg miktardadır. Aglütinasyon,prenspitasyon oluşturur. • Opsonizasyon etkisi vardır. • 4 alt tipi vardır. • IgG2alt tipi hariç, plesentadan geçmektedir.
IgG • ADCC (antikora bağımlı hücresel sitotoksisite) de önemli rol oynamaktadır. • Komplemanı aktive etmektedir. • Virüs nötralizasyonunda etkilidir. (Inhibition of viral attachment). • Deride pasif anafilaksi oluşturan tek immunoglobulindir. • “Antikor feedback" mekanizmasında etkilidir.
IgM • Serumdaki Ig'lerin %10'unu oluşturur. • Pentamer şeklinde 5 üniteden oluşur. • Bu alt üniteler birbirleriyle CH3 ve CH4ilmikleri ile disülfit bağları oluşturarak bağlanırlar. • IgM’de "J" zinciri de bulunmaktadır.
IgM • 5-10 antijen molekülü bağlayabilmektedir. • Molekül ağırlığı 900.000 dir. • Sedimantasyon sabitesi 19 S dir. • Yarı ömrü 5 gündür. • Büyük bir kısmı (%80) damar içinde bulunur. • Çoğunlukla primer immun yanıtta oluşur. • Normal serumda 100 ml.'de 120 mg miktarındadır.
IgM • Olgun B lenfositlerinin yüzeyinde bulunan IgM'ler antijene özgül reseptör görevi görmektedir. • Plasentadan geçmez. Fötüste IgM düzeyinin artmış olması konjenital infeksiyon veya perinatal infeksiyonu göstermektedir. • Aglütinasyon,hemaglutinasyon, virüs nötralizasyonu ve komplemanı bağlama özelliğindedir. • İsohemoglutininler IgM yapıdadır. • Gram (-) bakteri stimulasyonlarına karşı en sık oluşan antikordur.
IgA • Serum ve salgısal tipleri vardır. • Serumdaki immungolobulinlerin %15-20'sini oluşturmaktadır. • Serumdaki IgA'ların % 80'i monomerdir. • Çökme sabitesi 7 S dir. • Serumda 100 ml'de 200 mg kadardır. • Molekül ağırlığı 160.000'dir. • Damar içinde % 42 oranında bulunur. • Yarı ömrü 6 gündür.
Salgısal IgA • Genellikle dimer şeklindedir. • Molekül ağırlığı 400.000 dir. • Sistemik hümoral bağısıklıkta fazla etkili değildir. • Mukozal immunitede önemli rol oynar.
IgA • Klasik yoldan komplemanı aktive etmez. • Alternatif yoldan kompleman aktivasyonu yapabilmektedir. • IgA bakteriyel lizize yol açmaz. • Lizozim enzimi varlığında gram (-) organizmlere karşı bakterisidal aktiviteye sahiptir. • Sekretuar (salgısal) IgA antiviral etkisi olan bir antikordur. • Aglütinasyon etkisi bulunmaktadır.
IgD • Serumda eser miktarda bulunur (3-5 mg/100 ml). • Total plazma inmunoglobulinlerinin % 1'inden daha azını oluşturur. • Dolaşımdaki B lenfositlerinin yüzeyinde bulunur. • Ayrıca kordon kanında ve lenfatik lösemi hücrelerinde bulunduğu belirtilmektedir.
IgD • Antikor etkinliğinin olduğu ispatlanamamıştır • Yarılanma ömrü 2-8 gündür. • Monomer şeklindedir • Isı ve aside duyarlıdır. • Alternatif yoldan komplemanı aktive edebilmektedir. • Serumda bazı antijenlere (penisilin, insülin, nükleer antijen, trioid antijeni) karşı IgD tipi antikorlar gösterilmiştir.
IgE • Serumda çok az miktarda bulunmaktadır. (0,01 - 0.03 mg/100 ml). • Yarı ömrü iki gündür. • Allerjik olaylarda rol alır. • Tükrük ve nazal sekresyonlarda bulunur. • Helmintiyazlarda serumdaki konsantrasyonu artmaktadır.
IgE • Isıya duyarlı antikordur. • In vitro serolojik reaksiyonlara yol açmaz • Plasentadan geçmediği için fetusta duyarlılık oluşumuna neden olmaz. • Alternatif yoldan kompleman aktivasyonuna katılır.
Fonksiyonlarına göre antikorlar • Antitoksin (IgG türünden) • Aglütinin • Presipitin • Amboseptör • Opsonin ve bakteriyosin • Nötralizan veya koruyucu antikorlar
1. Antitoksin = Toksin veya toksoidlere karsi olusan antikor türüdür. Özgül Ag ile birlestiklerinde flokülasyon olusturur, toksini nötralize ederler. IgG bu türdendir. • 2. Aglutinin = Bu tip antikorlar kendilerini olusturan antijenik partikülleri bir araya toplarlar sonra tüpün dip kismina çökerler. IgA, IgM, IgG. • 3. Presipitin = IgG yapisinda erimis(solubl) durumdaki antijenlere karsi olusan antikor türüdür. Özgül antijenlerle birlestiklerinde flokulasyon olusturur ve toksini nötralize ederler. • 4. Amboseptör = Bu antikorlar (IgG türleri) kendi antijenleri ile birlestiginde taze serumlarda bulunan kompleman adi verilen maddeleri kullanarak antijenik hücreyi ya tamamen eritir ya da komplemanın bağlandığı antikoru yapışır. • 5. Opsonin ve bakteriopin = Bu antikorlar bakterilerin veya diger bazi hücrelerin yüzeylerine yapisarak, makrofajlar tarafindan kolayca fagosite olmalarını sağlarlar. IgG antikorları bu özelligi taşırlar. • 6. Nötralizan veya koruyucu antikorlar = Daha çok virüs infeksiyonlarında olusan IgA ve IgM, IgG yapisinda antikorlardır. Kendilerini meydana getiren patojen mikroorganizmaların hastalık yapma yeteneklerini önlerler yani nötralize ederler.
Monoklonal antikorlar • Tek bir antijenik determinanta karşı uyarılmış tek tip hücrelerin çoğalması ile oluşan plazma hücrelerinin ürettiği tek tip antikorlardır. • Kullanıldığı alanlar: 1- Hücrelerin tiplendirilmesi. Örn: Lenfosit tipleri 2- Tümörlerin tanı ve tedavisinde 3- Serolojik tanıda 4-Hücre yüzey molekülleri ve salgılanan moleküllerin fonksiyonel analizi
Figure 1. Monoclonal antibodies can block tumor growth using many mechanisms