460 likes | 1.19k Views
YENİ TİCARET KANUNU & KOOPERATİFLER (Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Açısından). Abdullah KARABOYACI Vergi Müfettişi Antalya, 10 Şubat 2012. Sunum Planı. Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler Yeni Türk Ticaret Kanunu Yeni Ticaret Kanunu’nun Muhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri
E N D
YENİ TİCARET KANUNU& KOOPERATİFLER(Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Açısından) Abdullah KARABOYACI Vergi Müfettişi Antalya, 10 Şubat 2012
Sunum Planı • Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • Yeni Türk Ticaret Kanunu • Yeni Ticaret Kanunu’nun Muhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Değişiklik Tartışmaları
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • Anayasa’nın 171’inci maddesi: “Devlet, milli ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılmasını ve tüketicinin korunmasını amaçlayan kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri alır.”
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • Kooperatifler türlerine göre üç ayrı kanuna tabi olarak kurulmakta ve faaliyet göstermektedirler: a) 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu b) 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanun c) 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • 1969 yılına kadar 6762 sayılı Ticaret Kanunu’nun 485 ila 502’nci maddeleri arasındaki hükümler çerçevesinde faaliyet gösteren kooperatifler, 24/04/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ile müstakil bir kanuni düzenlemeye sahip olmuştur.
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • Kooperatif Nedir? • Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatifdenir.
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • 1163 sayılı Kanun Madde 98: F) Anonim şirket hükümlerine atıf: Madde 98 – Bu kanunda aksine açıklama olmayan hususlarda Türk Ticaret Kanunundaki Anonim şirketlere ait hükümler uygulanır.
Kooperatiflere Yönelik Yasal Düzenlemeler • Bu durumda, 1163 sayılı Kanun’da herhangi bir düzenleme bulunmayan hallerde, “Türk Ticaret Kanunu’nun anonim şirketlere ilişkin hükümleri” uygulanabilecektir. • Kuruluş işlemlerinde olduğu gibi 1163 sayılı Kanun’da yer alan düzenleme emredici nitelikte ise veya söz konusu Kanun ile bazı hususların düzenlenmesi ana sözleşmeye bırakılmış ise, anılan konularda anonim şirketlerle ilgili hükümlere başvurulmasına gerek yoktur.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • Yeni Ticaret Kanunu’na Neden İhtiyaç Duyuldu? 1. Serbest pazar ve rekabet ekonomisinin yaygınlık kazanmasının bir sonucu olarak işletme ve şirketlerin uluslararası işlemlerinin artması yeni dünya düzeni ile uyumlu bir Ticaret Kanunu’na olan ihtiyacı gündeme getirmiştir.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu 2. Finans ve sermaye piyasalarına yönelik olanlar başta olmak üzere, Avrupa Birliği uyum sürecinde bir çok kanunda meydana gelen değişiklerin ticari hayatı etkilemesi 3. Uluslararası ticaret, endüstri, hizmet, finans ve sermaye piyasalarının bir parçası olmak için özellikle finansal raporlama yönetiminde şeffaflık gibi güncel ve genel kabul görmüş konseptleri içeren yeni bir Ticaret Kanunu’na sahip olunması gerekliliği
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • 13/01/2011 tarihinde kabul edilen 6102 sayılı Ticaret Kanunu (Yeni TTK), 14/02/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. • Yeni TTK genel olarak 01/07/2012’de yürürlüğe girecektir. • Ancak bir kısım hükümler için yürürlük tarihine ilişkin istisnalar söz konusudur.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • Türkiye Denetim Standartlarının belirlenmesine yönelik Geçici 2’nci ve denetçilerin denetimine yönelik Geçici 3’üncü Maddesi yayım tarihi olan 14/02/2011 tarihinde, • Her sermaye şirketine bir internet sitesi açma zorunluluğu veya internet sitesi zaten mevcutsa internet sitesinde yayımlanması zorunlu hükümleri düzenleyen 1524’ncü maddesi 01/07/2013 tarihinde,
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • Gerçek ile tüzel kişi tacirlerin Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının (UFRS) özdeşi olan Türkiye Muhasebe Standartları’na (TMS) tâbi olmasını öngören finansal raporlamaya ilişkin düzenlemeleri ise 01/01/2013 tarihinde yürürlüğe girecektir.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • Yeni TTK’nın uygulanması açısından önemli tarihler: 1 Ocak 2012 01/01/2013 tarihinden itibaren tüm şirketler artık finansal tablolarını Türkiye Muhasebe Standartları’na göre hazırlamak zorunda olacaklardır. Ancak TMS’ye göre mali tabloların karşılaştırmalı olarak hazırlanması gerekmektedir. Bu sebeple 31/12/2013 tarihi itibariyle hazırlanacak mali tablolar 31/12/2012 tarihli mali tablolar ile karşılaştırmalı olarak sunulacaktır. Ayrıca 2013 yılı muhasebe açılış kaydının TMS’ye uygun yapılması da diğer bir zorunluluktur.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu 1 Temmuz 2012 Yeni TTK’nın yürürlüğe girmesi 14 Ağustos 2012 Anonim Şirketler esas sözleşmelerini, limitedşirketler sözleşmelerini bu tarihe kadar Yeni TTK ile uyumlu hale getireceklerdir. 1 Ocak 2013 Bu tarihten itibaren muhasebe kayıtları ve finansal tabloların TMS/TFRS’yegöre düzenlenmesi gerekecektir.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu 1 Mart 2013 Bağımsız denetçi seçilmesi icin son tarihtir. Atama yapmayan şirketlere mahkemece atama yapılacaktır. 1 Temmuz 2013 Sermaye şirketleri için internet sayfalarının hazırlanması ve yayınlanması için son tarihtir. Bu tarihten itibaren üç ay içinde internet sitesi kurma zorunluluğunu yerine getirmeyenler veya gerekli bilgileri burada yayımlamayanlar için ise çeşitli para ve hapis cezaları öngörülmektedir.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu 14 Şubat 2014 Anonim ve limited şirketler, Yeni TTK’nın yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde yani 14 Şubat 2014 tarihine kadar sermayelerini, Kanunun 332 ve 580 inci maddelerinde öngörülen tutarlara yükseltmek zorundadırlar. Bu süre birer yıl olarak en çok iki defa uzatılabilecektir.
6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu • Yeni TTK, iyi yönetime, iç ve bağımsız denetime ilişkin somut hükümler getirmiştir. • Bu kapsamda, Yeni TTK’nın kurumsal yönetim yaklaşımı dört ana temel üzerine oturmaktadır. 1. Derinlemesine şeffaflık 2. Adillik 3. Hesap verilebilirlik 4. Sorumluluk
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Yeni TTK’nın muhasebe uygulamaları ile ilgili maddeleri 01/01/2013 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir. • Yeni TTK’nın Beşinci Kısmında “Ticari Defterler” başlığı altında 64 ila 88’inci maddelerde muhasebe uygulamalarını ve finansal raporlamayı etkileyen düzenlemeler yer almaktadır.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Yeni TTK’nın 64 ilâ 88 inci madde hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişiler gerek ticari defterlerini tutarken, gerek münferit ve konsolide finansal tablolarını düzenlerken, Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından yayımlanan, Türkiye Muhasebe Standartlarına, kavramsal çerçevede yer alan muhasebe ilkelerine ve bunların ayrılmaz parçası olan yorumlara aynen uymak ve bunları uygulamak zorundadırlar.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Defter Tutma Yükümlülüğü Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle malvarlığı durumunu, Türkiye Muhasebe Standartlarına ve 88. madde hükümleri başta olmak üzere bu Kanun’a göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir. (Yeni TTK Md.64)
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Yeni TTK’da defter tutmada gerçek kişi ve tüzel kişi ayırımı ortadan kaldırılmış ve tüm tacirler için tutulacak muhasebe defterleri; yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri olarak belirlenmiştir. Bunların dışında tutulacak defterler Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından bir tebliğ ile belirlenecektir. İşletmenin muhasebesi ile ilgili olmayan pay defteri, yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul toplantı ve müzakere defteri de ticari defter olarak nitelendirilmiştir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Kooperatifler tarafından tutulması gereken defterler: - Yevmiye Defteri - Defteri Kebir - Envanter ve Bilanço Defteri - Karar Defterleri * Genel Kurul Karar Defteri * Yönetim Kurulu Karar Defteri - Ortaklar Pay Defteri
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri - Stok giriş-çıkış defteri veya kartları - Sabit kıymetler ve demirbaş defteri - Kıymetli evrak defteri - Teftiş defteri - Gelen-giden evrak kayıt defteri
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Yeni TTK’da, tutulacak defterler arasında işletme defteri yer almamaktadır. Bilanço esasına göre kayıt tutmak tüm tacirler açısından zorunlu hale getirilmiştir. Defterler ve gerekli diğer kayıtlar Türkçe tutulur. Kısaltmalar, rakamlar, harfler ve semboller kullanıldığı takdirde bunların anlamları açıkça belirtilmelidir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Defterler ve gerekli diğer kayıtlar, olgu ve işlemleri saptayan belgelerin dosyalanması seklinde veya veri taşıyıcıları aracılığıyla tutulabilir; Ancak, muhasebenin bu tutuluş biçimleri ve bu konuda uygulanan yöntemler Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olmalıdır. Defterlerin ve gerekli diğer kayıtların elektronik ortamda tutulması durumunda, bilgilerin saklanma süresince bunlara ulaşılmasının ve bu süre içinde bunların her zaman kolaylıkla okunmasının temin edilmis olması sarttır.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Bu kapsamda, Bilgisayar ortamında yapılan bir kaydın, yanlış veya eksik yapılması durumunda silinmemesi, ancak yeni yapılacak bir kayıtla düzeltme işleminin yapılması gerekir. Böylece geriye dönük olarak düzeltme ve hesaplarla oynama hususlarına engel getirilmiştir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • 1 sıra numaralı Elektronik Defter Genel Tebliği 13/12/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Gerçek ve tüzel kişi işletmeler istedikleri ve anılan Tebliğ’de yer alan şartları karşıladıkları takdirde defterlerini belirlenen usuller çerçevesinde elektronik olarak tutabileceklerdir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Ticari Defterlerin Onaylanması Ticari defterlerin kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi gerekmektedir. Kapanış tasdikinin ise defter ayırımı olmaksızın izleyen faaliyet döneminin altıncı ayının sonuna kadar yapılması gerekmektedir. Ayrıca Türkiye Muhasebe Standartlarına göre elektronik ortamda veya dosyalama suretiyle tutulacak defterlerin açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları ile bu defterlerin nasıl tutulacağı çıkarılacak bir tebliğ ile belirlenecektir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Finansal Tabloların Düzenlenmesi Yeni TTK’nın 68’inci maddesine göre, tacir ticari faaliyetinin başında ve her faaliyet döneminin sonunda, varlık ve borçlarının ilişkisini gösteren finansal tabloyu çıkarmak zorundadır. Bu finansal tablo sırasıyla, açılış bilançosu ve yıllık bilançodur. Hazırlanması gereken yılsonu finansal tabloları, bilanço ile gelir tablosundan oluşmaktadır. Ancak Yeni TTK’nın 514’üncü maddesi ile Türkiye Muhasebe Standartlarının bu konudaki hükümlerine de uyulması gerekmektedir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Yeni TTK Madde 514: Yönetim kurulu, geçmiş hesap dönemine ait, Türkiye Muhasebe Standartlarında öngörülmüş bulunan finansal tablolarını, eklerini ve yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporunu, bilanço gününü izleyen hesap döneminin ilk üç ayı içinde hazırlar ve genel kurula sunar.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Yılsonu finansal tablolar; a- Türkiye Muhasebe Standartlarına uyularak düzenlenmeli, b- Açık ve anlaşılır olmalı, c- Düzenli bir işletme faaliyeti akışının gerekli kıldığı süre içinde çıkarılmalıdır. Yeni TTK’ya göre finansal tabloların tacir tarafından imzalanması gerekmektedir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Envanter Her tacir, ticari işletmesinin açılışında, taşınmazlarını, alacaklarını, borçlarını, nakit parasının tutarını ve diğer varlıklarını eksiksiz ve doğru bir şekilde gösteren ve varlıkları ile borçlarının değerlerini teker teker belirten bir envanter çıkarır. Tacir açılıştan sonra her faaliyet döneminin sonunda da böyle bir envanter düzenler. Faaliyet dönemi veya başka bir kanuni terimle hesap yılı oniki ayı geçemez. Envanter, düzenli bir işletme faaliyetinin akışına uygun düsen süre içinde çıkarılır.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Envanter çıkarılırken, malvarlığı mevcudu, sondaj yöntemine göre ve genel kabul gören matematiksel-istatistiksel yöntemler yardımı ile çeşit, miktar ve değer olarak belirlenir. Kullanılan yöntem, Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olmalıdır. Bu şekilde düzenlenen envanterin vardığı sonuçlar, fiziksel sayım yapılmış olsaydı elde edilecek olan envanterin sonuçlarına eş düşmelidir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Değerleme İlkeleri a) Bir önceki dönemin kapanış bilançosundaki değerler ile faaliyet döneminin açılış bilançosundaki değerler birbirinin aynı olmalıdır. b) Fiilî veya hukuki duruma aykırı olmadıkça, değerlemelerde işletme faaliyetinin sürekliliğinden hareket edilir. c) Bilanço kapanış gününde, varlıklar ve borçlar teker teker değerlendirilir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri d) Değerleme ihtiyatla yapılmalıdır; özellikle de bilanço gününe kadar doğmuş bulunan bütün muhtemel riskler ve zararlar, bunlar bilanço günü ile yılsonu finansal tablolarının düzenlenme tarihi arasında öğrenilmiş olsalar bile, dikkate alınır; kazançlar bilanço günü itibarıyla gerçekleşmişlerse hesaba katılır. Değerlemeye ilişkin olumlu ve olumsuz farkların dönem sonuçlarıyla ilişkilendirilmesinde Türkiye Muhasebe Standartlarındaki esaslara uyulur. e) Faaliyet yılının gider ve gelirleri, ödeme ve tahsilat tarihlerine bakılmaksızın yılsonu finansal tablolarına alınırlar. f) Önceki yılsonu finansal tablolarında uygulanmış bulunan yöntemler korunur.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Duran ve dönen varlıklar Türkiye Muhasebe Standartları uyarınca bu standartlarda gösterilen ölçülere göre değerlenir. Borçlar ve diğer kalemler için de aynı standartlar uygulanır. • Değerlemede uygulanacak değerlerin belirlenmesi, tanımları, kapsamları, uygulanacak kalemlerin gösterilmesi ve değişiklikler Türkiye Muhasebe Standartlarına tabidir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Neden Ticari Kar Mali Kar Farklılığı Ortaya Çıkar? 1. Muhasebe Standartları yatırımcılar, kredi verenler, ortaklar içindir; Vergi Usul Kanunu ise vergi güvenliği temelli olarak daimi ortak olan devlet içindir. 2. Vergi Usul Kanunu, kanuni düzenlemeleri ve kuralları herkesin uygulayacağı şekilde düzenlerken; Muhasebe Standartlarında yaklaşım “ilkesel”dir ve işletme yöneticilerinin kararları ve niyetlerine göre uygulanacak yöntem de ortaya çıkmaktadır. Finansal raporlar, büyük ölçüde, kesin açıklamalardan çok tahminlere, yargılara ve yöntemlere dayanır.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri 3. Vergi Usul Kanunu kıymetlerin değerlemesinde, ilgili kıymeti bir tek değerleme ölçüsü ile değerlerken, Muhasebe Standartlarında ise alternatifli olarak (örneğin maddi duran varlığın yeniden değerleme ya da maliyet bedelinden ölçümü) değerleme ölçülerinin uygulamasına izin verilmektedir. Kıymetin değerlenmesinde alternatiflerin uygulanması ile de ticari karın tutarı değişebilmektedir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri 4. Vergi Usul Kanunu’nda tek tek hangi kıymetin nasıl değerleneceği belirlenmiştir (gayrimenkullerin değerlemesi gibi); oysa Muhasebe Standartlarında ilgili kıymetin bulunduğu “grup” açısından bir ölçümlemeden (maddi duran varlıklar gibi) söz edilmektedir. 5. Vergi Usul Kanunu ve vergi uygulamaları “gerçekleşme” olmadan karşılık ya da giderleştirmeye izin vermediği halde Muhasebe Standartlarında işletmenin kimi olumsuz beklentilerine de karşılık ayrılabilmekte, bu sayede önceden “ihtiyatlılığın” gereği olarak gelir azaltılabilmektedir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri Ticari Kar (Muhasebe Karı) + TMS/TFRS ile Vergi Kanunları Karşılaştırılmasında EKLENECEKLER - • TMS/TFRS ile Vergi Kanunları Karşılaştırılmasında ÇIKARILACAKLAR = Düzeltilmiş Kar (Beyannameye İntikal Ettirilecek Kar)
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Defter ve Belgelerin Saklanması Her tacir; a) Ticari defterlerini, envanterleri, açılış bilançolarını, ara bilançolarını, finansal tablolarını, yıllık faaliyet raporlarını, topluluk finansal tablolarını ve yıllık faaliyet raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak çalışma talimatları ile diğer organizasyon belgelerini, b) Alınan ticari mektupları, c) Gönderilen ticari mektupların suretlerini, d) Ticari defterlere yapılankayıtların dayandığıbelgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlüdür.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Açılış ve ara bilançoları, finansal tablolar ve topluluk finansal tabloları hariç olmak üzere, yukarıda sayılan belgeler, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak kaydıyla, görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanabilir. Ancak bunun iki koşulu bulunmaktadır: 1. Okunur hale getirildiklerinde, alınmış bulunan ticari mektuplar ve defter dayanaklarıyla görsel ve diğer belgelerle içerik olarak örtüşmeleri gerekir. 2. Saklama süresi boyunca kayıtlara her an ulaşılabilmesi ve uygun bir süre içinde kayıtların okunabilir hale getirilmesi gerekir.
Yeni TTK’nınMuhasebe ve Vergi Uygulamalarına Etkileri • Saklanması gereken belgelerin saklama süresi on yıldır. • Saklama süresi, ticari defterlere son kaydın yapıldığı, envanterin çıkarıldığı, ara bilançonun düzenlendiği, yılsonu finansal tablolarının ve konsolide finansal tabloların hazırlandığı, ticari yazışmaların yapıldığı veya muhasebe belgelerinin oluştuğu takvim yılının bitişiyle başlar.
Değişiklik Tartışmaları • İnternet sitesi kurma ve bir takım bilgileri yayımlama zorunluluğu • Düzenlenmesi gereken belgelerde bulunması gereken hususlar • Bağımsız denetim, işlem denetimi ve özel denetim • Şirkete borçlanma yasağı • Ekonomik suçlara nihai olarak hürriyeti bağlayıcı cezaların verilebilmesi