520 likes | 740 Views
Yargı ve Temel Haklar Faslı Kapsamında Yargı Alanında Gerçekleştirilen Çalışmalar Celalettin Dönmez Hâkim ABGM Daire Başkanı. Neden Yargı ve Temel Haklar? Avrupa Birliği’nin Değerleri- ABA m.2
E N D
Yargı ve Temel Haklar Faslı Kapsamında Yargı Alanında Gerçekleştirilen ÇalışmalarCelalettin DönmezHâkimABGM Daire Başkanı
Neden Yargı ve Temel Haklar? Avrupa Birliği’nin Değerleri- ABA m.2 Birlik, insan onuruna saygı, özgürlük, demokrasi,eşitlik, hukukun üstünlüğü ve azınlıklara mensup kişilerin hakları da dahil olmak üzere insan haklarına saygı değerleri üzerine kuruludur. ABA m. 49-Üyeliğin ön koşulu? Müzakere sürecinde özel bir başlık “Yargı ve Temel Haklar”
Neden Yargı ve Temel Haklar? Kopenhag Siyasi Kriterleri “Üyelik için aday ülke; demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, insan haklarına ve azınlıklara saygı gösterilmesini ve korunmasını garanti eden kurumların istikrarını sağlamış olmalıdır.”
Neden Yargı ve Temel Haklar? Reformların hem hedefi hem de uygulayıcısı olmak bakımından Türkiye’de yargı organları önemli bir konuma sahiptir. Neticede çıkarılan tüm kanunların uygulanma ve yorumlanma mercii yargıdır. Birlik maddi hukukunun uygulanmasında ulusal yargıya yüklenen sorumluluk
Neden Yargı ve Temel Haklar? Avrupa Birliği’ne üyelik hedefi, Türk yargısının ve adalet sisteminin yıllardır dillendirilen, ancak bir türlü çözüm üretilemeyen sorunlarının halli konusunda bir itici güç ve eşsiz bir fırsat olmuştur.
Yargı ve Temel Haklar Nereden Nereye 1. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına dair anayasal, yasal ve kurumsal sorunlar • Asker üyelerin de yer aldığı DGM Avrupa’da sivillerin askerlerce yargılandığı tek örnektir. Savunma haklarındaki sınırlamalar, avukata erişim vb konularda adil yargılanmayı ihlal eden sorunlar vardır. • HSYK’nda Adalet Bakanının mevcudiyeti ve Adalet Bakanlığı’nın sahip olduğu yetkiler yargı bağımsızlığını olumsuz etkilemektedir. • Sivillerin düşünce özgürlüğü konularında askeri mahkemelerde yargılanması kaygı verici bir durumdur.
Yargı ve Temel Haklar Nereden Nereye 2. Yargının etkinliği ve verimliliğini etkileyen sorunlar • Yargıda aşırı iş yükü sorunu vardır ve yargılamalar olağanüstü yavaştır. • Adil yargılanma hakkını tesis ve yargının verimliliği ve süratini olumlu şekilde etkilemesi beklenen istinaf mahkemeleri kurulmalıdır.
Yargı ve Temel Haklar Nereden Nereye 3. Ceza yargılamasına dair usulî güvenceler • [Gözaltı, tutukluluk süre ve koşulları, müdafie erişim hakkı ve diğer savunma haklarında olağan hukuk kurallarından farklı uygulamalara imkan veren] olağanüstü hal uygulamasının kaldırılması gerekir. • Çocuk mahkemelerinin sayısı yetersizdir. Sadece 11-14 yaş arasındakiler bu mahkemelerde yargılanmaktadır.
Yargı ve Temel Haklar Nereden Nereye 4. Yaşam hakkı ve insanlık onuru bağlamında temel hak ve özgürlükler konusunda var olan sorunlar • İdam cezası uygulanmasa da mevzuatta yer almakta ve mahkemelerce idam kararı verilmektedir. Türkiye AİHS 6. Protokole taraf değildir. • İşkence, yargısız infaz ve şahısların ortadan kaybolması vakaları sistematik şekilde rapor edilmektedir. İşkence failleri için öngörülen cezalar yetersizdir. • İfade özgürlüğü ile ilgili anayasal güvenceler AİHS 10. Maddesi paralelinde geliştirilmelidir. • Barışçıl toplantı ve dernek kurma özgürlüğü geliştirilmelidir. • İnsan hak ihlallerine karşı tashih imkanı getirilmelidir. • Hâkim ve savcıların insan hakları konusunda eğitilmelerine ağırlık verilmelidir.
Yargı ve Temel Haklar Nereden Nereye 5. Cezaevleri • Cezaevlerinin aşırı kalabalık olması ve cezaevlerinde tıbbi tedavi imkanlarının yetersizliği önemli sorunlardandır. • Cezaevlerinde tutulma koşulları BM minimum standartlarını uygun hale getirilmelidir.
Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına dair anayasal, yasal ve kurumsal sorunlar a.HSYK ile İlgili Değişiklikler • Üye sayısı artırılmış ve üyelerin kaynağı çeşitlendirilmiş, dışa açılmıştır • Tüm yargı teşkilatının temsili • Adalet Bakanı etkisi azaltılmış, sınırlı katılım • Müsteşarın blokaj hakkı • Teftiş Kurulu • Bina, bütçe ve sekretarya • Etkili itiraz, yargısal denetim
Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına dair anayasal, yasal ve kurumsal sorunlar a.DGM’ler • Askeri hâkim-savcılar (İncal, Çıraklar, Mehdi Zana Kararları) • Gözaltı sürelerinin uzunluğu • Müdafie erişim hakkı • 5190 DGM yerine Özel Yetkili ACM • ACM yerine TMK10.madde BACM
2. Yargının etkinliği ve verimliliğini etkileyen sorunlar • İhtisas Mahkemelerinin Kurulması ve Yaygınlaştırılması • Fikri sınai haklar mahkemeleri • Tüketici mahkemeleri • Aile mahkemeleri • Çocuk mahkemeleri • İnfaz hakimlikleri • Özgürlük hakimleri • İstinaf mahkemeleri
2. Yargının etkinliği ve verimliliğini etkileyen sorunlar b. Türkiye Adalet Akademisi c.Yargının İşyükünün Azaltılması ve Hızlandırılması Hakim-Savcı: 9000-12.000 Yargıtay: 11+21=32 250 15+23=38 387 1.250.000 den 866.000 Danıştay: 13-----95 15------156
2. Yargının etkinliği ve verimliliğini etkileyen sorunlar c.Yargının İşyükünün Azaltılması ve Hızlandırılması Küçük ilçelerdeki adliyelerin kapanması Noterler-Veraset belgesi 210.000 (1 yıl) Bakaya ve yoklama suçları-kabahat 2010:104.000 dava 2012:7.000 Pasaport kanununa muhalefet suçu-kabahat
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler a.Gözaltı Süreleri Anayasanın 19. maddesinde gerçekleştirilen değişiklikle, toplu işlenen suçlar için maksimum gözaltı süresi 15 günden 4 güne indirilmiştir. CMUK 128. maddesi ve DGM Kanununun 16. maddesinde yapılan değişikliklerle, toplu işlenen suçlar için maksimum gözaltı süresi 4 güne indirilerek uluslararası standartlara uyum sağlanmıştır. DGM 15 gün OHAL 30 gün
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler a.Gözaltı Süreleri DGM kapsamındaki suçlar için gözaltına alınan kişilerin avukata erişim hakkını kısıtlayan hükümler yürürlükten kaldırılmış ve gözaltına alınan şahısların sorgusunun bir avukat gözetiminde ve onun yardımıyla yapılmasına imkan sağlanmıştır.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler b.Müdafi İle Görüşme 4744 sayılı Kanunla tutuklamadan ve tutukluluk süresinin uzatılmasına ilişkin her karardan tutuklunun bir yakınına veya belirlediği bir kişiye hakim kararıyla gecikmeksizin haber verilmesi düzenlenmiş, ayrıca olağanüstü hal bölgesinde DGM savcıları tarafından gözaltına alınan kişilerin müdafileri ile görüşme hakları temin edilmiştir.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler c.Tıbbi Muayene Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği, gözaltına alınan kişilerin haklarını genişletecek şekilde Ocak 2004'te değiştirilmiştir. Değişikliğe göre, gözaltına alınan kişilerin tıbbi muayeneleri doktor talebi olmadıkça, polis ve jandarma gözetimi olmadan yapılacaktır.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler d. Terörle Mücadele Kanunu • 4928 Sayılı Kanun’un 20. maddesiyle ise, TMK’nun 1. maddesinde yer alan “terör ve terör örgütü tanımı” yeniden yapılmış ve cebir ve şiddet kullanarak, yapılan faaliyetler kapsama alınmıştır. • TMK’nun 8. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. • TMK’nun 7. maddesi değiştirilmiş ve suç tanımı yeniden yapılmıştır. Buna göre, terör örgütü lehine propaganda yapanlar, şiddet ve diğer terör yöntemlerine başvurmayı teşvik edecek şekilde hareket ederlerse cezalandırılacaktır.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler d. Terörle Mücadele Kanunu • Terör örgütlerine yardım ve yataklık etme konusunda mahkemelere çok geniş bir yorum yetkisi tanıyan TCK’nun 169. maddesindeki “veya her ne suretle olursa olsun hareketlerini teshil eder” ifadesi madde metninden çıkarılmıştır. • 6352 sayılı Kanun’la Terörle Mücadele Kanunun 13. Maddesi yürürlükten kaldırılmış ve söz konusu Kanun kapsamında verilen cezaların; para cezası veya diğer tedbirlere çevrilebilmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve ertelenmesine getirilen yasağa son verilmiştir.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler d. Terörle Mücadele Kanunu • Terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde; • Suç işlemeye alenen teşvik, • İşlenmiş olan suçları ve suçlularını övme, • Terör örgütünün propagandasını içeren süreli yayınlar, Hâkim kararı ile durdurulabilmekteydi. Yayınların durdurulmasına ilişkin Terörle Mücadele Kanununun 6. maddesinin beşinci fıkrası hükmü yürürlükten kaldırılmıştır.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler e. Olağanüstü Hal Bölgesi Uygulamaları • Hükümlü veya tutukluların ceza infaz kurumu veya tutukevlerinden alınmalarıyla ilgili “on günlük” süre “dört gün” olarak değiştirilerek son Anayasa değişiklikleri uyum sağlanmıştır. • Hâkimin hükümlünün veya tutuklunun ceza infaz kurumu veya tutukevinden her alınışında karar vermeden önce hükümlü veya tutukluyu dinlemesi güvence altına alınmıştır. • Çıkış ve girişte sağlık muayenesi
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler f. Çocukların Yargılanması • Çocuk tanımı-15/18 • terör eylemlerine katılan çocukların dosyalarının yetişkinlerinkinden ayrılarak, yargılamanın özel yetkili mahkemeler yerine çocuk mahkemelerinde yapılması, • cezalarda yarı oranında artırımı düzenleyen TMK 5’in çocuklar için uygulanmaması, terör suçlarından dolayı verilen hapis cezalarının alternatif ceza ve tedbirlere çevrilme yasağının çocuklar için geçerli olmaması ve • bu suçlardan dolayı alınan cezalar için şartlı tahliye sürelerinin çocuklar için ¾ yerine 2/3 olarak uygulanması kararlaştırılmıştır
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler g. AİHS ve AİHM Kararlarına Uyum Sağlanması • Tüm yargı teşkilatının eğitimi, çalışma ziyaretleri • Anayasa m.90/5 • AİHM kararlarının iade-i muhakeme nedeni olması-AİHM kararları iç hukukta doğrudan uygulanabilir bir hukuk normu olma özelliğine kavuşmuştur. • Bireysel başvuru • İnsan Hakları Başkanlığı • Türkiye İnsan Hakları Kurumu • Kamu Denetçiliği Kurumu
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler g. AİHS ve AİHM Kararlarına Uyum Sağlanması Uzun Yargılama • 31 Aralık 2011 itibarıyla uzun yargılama nedeniyle AİHM gündeminde ülkemize tebliğ edilmiş 330 başvuru ile birlikte toplam 2500’den fazla başvuru bulunmaktadır. • Uzun yargılama nedeniyle yaklaşık 1000 başvuru/yıl. • 2012 sonunda başvuru sayısının 3500 olması bekleniyor. • Kararların hiç icra edilmemesi ya da geç veya kısmen icra edilmesi nedeniyle yaklaşık 500 başvuru var.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler g. AİHS ve AİHM Kararlarına Uyum Sağlanması Uzun Yargılama • 14 Kasım 2011 tarihli niyet mektubu ile AİHM önünde derdest uzun yargılama başvuruların iç hukukta çözümü taahhüt edildi. • AİHM tarafından da bu önerinin benimsenmesi sebebiyle Ümmühan Kaplan davası pilot dava olarak seçildi. • AİHM 20 Mart 2012 tarihinde açıkladığı Kaplan kararında 1 yıl içinde Türkiye’yi iç hukuk yolu oluşturmaya davet etti. • AİHM’nin bu kararına uygun olarak iç hukuk yolu oluşturan “AİHM’ne Yapılmış Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle Çözümüne Dair Kanun” 9 Ocak 2013 tarihinde TBMM tarafından kabul edilmiştir.
3. Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Ceza Yargılamasına Dair Usuli Güvenceler g. AİHS ve AİHM Kararlarına Uyum Sağlanması Uzun Yargılama • Ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı, • Mahkeme kararlarının geç veya kısmen icra edildiği ya da icra edilmediği, İddiasıyla AİHM önündeki derdest başvurular. • Tasarı, 23/09/2012 tarihi itibarıyla AİHM’nde kaydedilmiş başvurular hakkında uygulanacaktır.
4. Ceza ve Tutukevi Koşulları a.Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanunu ile denetimli serbestlik ve yardım merkezleri kurulması sağlanmıştır. b.Cezaevlerinde İnsan Haklarının Korunmasıve Hukuka Riayet 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu ile mahpusların, cezaların infazına ve cezaevlerindeki yaşam koşullarına ilişkin itiraz ve şikayetlerini karara bağlayacak olan 140 infaz hakimliği kurulmuştur. Bu suretle ceza infaz kurumlarındaki her türlü işlem ve faaliyet “yargısal denetim” altına alınmıştır.
4. Ceza ve Tutukevi Koşulları İzleme Kurulları-cezaevlerinin sivil toplum denetimine açılması bakımından Ceza ve Tutukevleri İzleme Kurulları 2001 yılında kurulmuştur. 130 izleme kurulu c.Tutuklu ve Hükümlülerin Telefon İle Görüşme Hakkı 27 Nisan 2001 tarihinden itibaren yapılan bir tüzük değişikliğiyle mahpuslara haftada 10 dakika yakınları ile telefon görüşmesi yapma imkânı sağlanmıştır. d.Tutuklu ve Hükümlülerin Rehabilitasyonu ve İşgücüne Katılımı
5. Temel Kanunların Yenilenmesi • Medeni Kanun • TCK ve CMK • İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu • Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun • Ticaret Kanunu • HMK • Borçlar Kanunu
C.Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı 23. Fasıl Müzakere Süreci-Açılış Kriterleri “Türkiye, yargının bağımsızlığını, tarafsızlığını ve etkinliğini güçlendirmeye yönelik Yargı Reformu Stratejisi hazırlamalıdır. Strateji, belirlenen hedeflerin gerçekleştirilmesini sağlamak üzere somut önlemler içermelidir. (EYLEM PLANI) Gerekli kaynaklarla beraber önlemlerin uygulanması için zaman tablosunu içermeli ve takip ve etkin koordinasyonun nasıl sağlanacağına yönelik kurumları da belirlemelidir.”
C.Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı –Kapsam • Yargının Bağımsızlığının Güçlendirilmesi • Yargının Tarafsızlığının Güçlendirilmesi • Yargının Verimliliği ve Etkililiğinin Artırılması • Yargıda Mesleki Yetkinliğin Artırılması • Yargı Örgütü Yönetim Sisteminin Geliştirilmesi • Yargıya Güvenin Artırılması • Adalete Erişimin Kolaylaştırılması • Uyuşmazlıkları Önleyici Nitelikteki Tedbirlerin Etkin Hale Getirilmesi ve Alternatif Çözüm Yolları Geliştirilmesi • Ceza İnfaz Sisteminin Geliştirilmesi • Ülkemizin İhtiyaçları ve AB Müktesebatına Uyum Sürecinin Gerektirdiği Mevzuat Çalışmalarına Devam Edilmesi
C.Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı –Kapsam Komisyon çalışmaları, Çeşme Çalıştayı- Uluslararası Yargı Reformu Sempozyumu • Amaç ve hedef sayısı artırılarak kapsamı genişletilmiştir. • Strateji Belgesinin düşünsel arka planında yer alan insan hakları uygulamalarının geliştirilmesi bu defa ayrı bir disiplin olarak ele alınmıştır. • Yargı alanında uluslararası ilişkilerin etkinleştirilmesi ayrı bir amacı oluşturmaktadır. • Adalet örgütünün etkinleştirilmesi adı altında yeni bir amaç öngörülmüştür.
C.Yargı Reformu Stratejisi ve Eylem Planı –Kapsam • İnsan kaynakları daha kapsamlı bir anlayışla ele alınmıştır. • Hukuk eğitimi ve toplumun bilinç düzeyinin artırılması için hukuk kliniği uygulamalarının hayata geçirilmesine yer verilmiştir • Adalet örgütünde saydamlığın artırılması için adliyelerin faaliyet raporları hazırlaması gibi yenilikler öngörülmüştür. • Bazı suç türlerinin soruşturulması ve kovuşturulmasında ölçütlerin ve rehber ilkelerin oluşturulması hedeflenmiştir. • AİHM’de ihlal kararlarına yol açan uygulama ve mevzuattan kaynaklanan sorunların giderilmesi ayrı bir hedef olarak öngörülmektedir. • Yargılamaların hızlandırılması için adli zaman yönetimi sisteminin oluşturulması hedeflenmiştir.
1.Düşünce ve ifade özgürlüğü ile ilgili sorunlar • Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi ile uyumlu olarak, ifade özgürlüğü ile ilgili hukuki ve anayasal garantilerin güçlendirilmesi gerekir • Şiddet yanlısı olmayan görüşleri dile getirmekten hüküm giymiş kişilerin durumuna eğilinmelidir. Gazeteciler, sivil toplum örgütleri yöneticilerinin şiddet içermeyen görüşlerinin terör propagandası kapsamında değerlendirilerek soruşturulması ciddi endişe kaynağıdır. • İfade özgürlüğü konusundaki durum endişe vericidir. Düşünce, vicdan ve din özgürlüğünden yararlanma koşullarının daha da geliştirilmesi.
2. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri-Dernek Kurma ve Örgütlenme Özgürlüğü • Barışçıl toplantı yapma ve dernek kurma özgürlüğüne ilişkin hukuki ve anayasal garantilerin güçlendirilmeli ve sivil toplumun gelişmesinin teşvik edilmelidir. • Dernek kurma ve örgütlenme özgürlüğü konusunda sınırlamalar mevcuttur. • Sivil toplum örgütlerinin konferans düzenleme, broşür dağıtma gibi etkinlikleri resmi izne tabidir. 3. Yaşam Hakkı ve İşkence ve Kötü Muamele • İdam cezasına ilişkin fiili moratoryumun muhafaza edilmelidir. • İşkenceyle mücadeleye ilişkin hukuki hükümlerin güçlendirilmesi ve gerekli tüm önlemlerin alınması ve Avrupa İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesine riayetin sağlanması gerekir.
4.Gözaltı ve Tutukluluk Düzenlemeleri-Usuli Güvenceler • Duruşma öncesi tutuklulukla ilgili hukuki süreçlerin AİHS hükümleriyle ve İşkencenin Önlenmesi Komitesi'nin tavsiyeleriyle uyumunun güçlendirilmesi gerekir. • Tüm insan haklan ihlallerine ilişkin tashih imkanlarının güçlendirilmelidir. 5.Anadilde Yayın, Eğitim ve Savunma Hakkı • Türk vatandaşlarının televizyon ve radyo yayıncılığında anadillerini kullanmalarını yasaklayan hukuki düzenlemelerin kaldırılması gerekir. 6.İnsan Hakları Konusunda Bilincin Artırılması • Münferit ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla karşılıklı işbirliği içinde, kanun uygulayıcı memurların insan hakları konularında eğitimleri yoğunlaştırılmalıdır.
Düşünce, İfade ve Basın Özgürlüğü • Anayasa Başlangıç bölümünde “Hiçbir düşünce ve mülahaza, korunma görmez” ifadesi yerine, Anayasadaki “düşünce ve mülahaza” sözcükleri kaldırılarak “hiçbir faaliyet” vurgulamasıyla “eylem”in koruma görmeyeceği hükme bağlanmış ve bu suretle Anayasanın m. 25’teki düşünce özgürlüğü ile uyum sağlanmıştır. • Basın Kanununun 15. maddesine, “Mevkute sahibi, mesul müdür veya yazı sahibi haber kaynaklarını açıklamaya zorlanamaz” fıkrası eklenmiştir • TCK’nun 426. maddesine yeni bir fıkra eklenmiş ve bilim ve sanat eserleri ile edebi değere sahip olan eserler madde kapsamı dışına çıkarılmıştır.
Düşünce, İfade ve Basın Özgürlüğü • Anayasanın 30. maddesinde yapılan değişiklikle, kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentilerinin yanında basın araçlarının da suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemeyeceği veya işletilmekten alıkonulamayacağı öngörülmüştür. • insanları suç işlemeye teşvik eden, işlenen suçu ya da faillerinin öven veya terör örgütünün propagandasını yapan yayınların yasaklanmasına imkan tanıyan TMK’nun 6/5. Maddesi yürürlükten kaldırılmıştır • Basın yoluyla işlenmiş olan ve adli para cezası veya üst sınırı 5 yılı geçmeyen hapis cezası öngörülen 31.12.2011 tarihinden önce işlenmiş suçlar için verilmiş kamu davasının açılmasının ertelenmesi, kovuşturmanın ertelenmesi veya infazın ertelenmesine karar verilmesi düzenlenmiştir
Düşünce, İfade ve Basın Özgürlüğü Devlet Aleyhine Düşünce Açıklamaları • TMK 7 ve 8. maddelerinde önce değişikliğe gidilmiş sonra 8.m yürürlükten kaldırılmıştır. 7.maddede propagandanın “terör yöntemlerine başvurmaya özendirecek şekilde” ifadesiyle maddenin uygulanması daraltılmıştır. • Eski TCK 159. m’de cezalar hafifletilmiştir. Ağır hapis yerine hapis cezası. “tahkir, tezyif ve sövme kastı bulunmaksızın, sadece eleştirmek maksadıyla yapılan düşünce açıklamalarının cezayı gerektirmeyeceği” belirtilmiştir. • 312. Maddede suçun ağırlaştırıcı sebebi olarak kabul edilen “kamu düzeni için tehlikeli olma” kavramı, suçun teşekkülü için gerekli unsur olarak fıkra metni içerisine dahil edilmiş ve böylece bu düzeye varmayan tahrik halleri suç sayılmaktan çıkarılmıştır
Düşünce, İfade ve Basın Özgürlüğü Devlet Aleyhine Düşünce Açıklamaları • Yeni TCK’da 301. madde altında düzenlenen “Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama” suçu ile ilgili 30.4.2008 tarihinde gerçekleştirilen değişiklikle suçun takibi için Adalet Bakanı'nın izin vermesi hükmü getirilmiştir. • Bunun yanında “Türklüğü” ifadesi yerine “Türk milleti” ifadesi madde metnine işlenmiştir. • Suç için öngörülen cezanın üst sınırı 3 yıldan 2 yıla çekilmiş ve suçun yurtdışında, bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde ortaya çıkan ağırlaştırıcı nedene ilişkin fıkra yürürlükten kaldırılmıştır
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri • Toplantı, gösteri yürüyüşü yapmak konusunda Anayasa'da öngörülen belirli şartlara tabi olma, erteleme ve yasaklama, dernek, vakıf ve sendikaların kendi faaliyet alanları dışında toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyemeyeceği noktasındaki sınırlamalar kaldırılarak bu alandaki özgürlükler genişletilmiştir. • Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemek için fiil ehliyetine sahip olma ve 18 yaşında bulunma yeterli görülmüştür. • Düzenleyicilerin toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılacağı ilde ikamet etme şartı kaldırılmıştır.
Siyasi Partiler • 2001 yılında anayasa değişikliği ile kapatma yönünde karar alınabilmesi için 3/5 oranında oy çokluğu şartı getirilmiştir. • Anayasa'da yapılan değişikliklerle parti kapatma kıstasları daha somutlaştırılmış, 103. maddede yapılan değişiklikle, siyasi partilerin kapatılması ile ilgili olarak “odak kıstası” getirilmiştir. • Parti kapatma kararı yerine hazine yardımının kısmen veya tamamen kesilmesi yönünde tedbirlere başvurulması imkanı getirilmiştir.
Dernekler • Derneklerle ilgili mevzuat; kurulma ve üye olma, dernek faaliyetleri için önceden izin alma, uluslararası faaliyetler ve işbirliği konularındaki kısıtlamalar, dernek faaliyetlerinde resmi yazışmalar haricinde Türkçe'den başka dillerin kullanılması konularında değişiklikler yapılmıştır. • Memurların ve öğrencilerin dernek kurma ve üye olmaları konusunda yer alan kısıtlamalar kaldırılmıştır
Vakıflar • 4771 sayılı Kanun ile gayrı müslim azınlık cemaatlere ait vakıfların taşınmaz mal edinmelerine ve taşınmazları üzerinde tasarrufta bulunmalarına imkan sağlanmıştır. • Cemaat vakıflarının el konulmuş mallarının iadesine de müsaade edilmiştir. • Vakıfların yurtdışında kurulmuş vakıf veya kuruluşlara üye olması, yurtdışında kurulmuş teşkilatlarla işbirliği yapması vakıfların yurtdışında şube açması gibi hususlarda belirli usullerin izlenmesi şartıyla kolaylıklar getirilmiştir. • Uyum paketleri ile vakıflar alanında gerçekleştirilen reformların ardından Vakıflar Kanunu 2008 yılında tamamen yenilenmiştir.
Vakıflar • AB’ne adaylık sürecinde azınlık cemaatlerinin mal edinmelerini ve taşınmazları üzerinde tasarrufta bulunmalarını yasaklayan 1936 tarihli yasa hükümleri kaldırılmış ve mal edinme için izlenecek prosedür basitleştirilmiştir. Taşınmazlarına el konulan vakıfların talep etmeleri halinde devletin hüküm ve tasarrufunda bulunan taşınmazlarının iadesi yolu açılmıştır. • 27.08.2011 tarihli KHK ile üçüncü kişilere devredilmiş azınlık cemaat vakıflarına ait mallar için rayiç değer üzerinden tazminat ödenmesi kabul edilmiştir. Ayrıca, Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, belediye, il özel idaresine kayıtlı olan mülkler ile azınlık cemaati vakıflarına ait mezarlıklar, çeşmelerin iadesi de kararlaştırılmıştır.
Yaşam Hakkı ve İnsanlık Onuru Ölüm Cezası • Türkiye'de 1984 yılından beri uygulanmayan ölüm cezası Anayasa ve diğer ilgili mevzuatta 2004 yılında yapılan değişikliklerle tamamen kaldırılmıştır. • Türkiye AİHS'nin 6 ve 13 No'lu Protokollerine taraf olmuştur.
Yaşam Hakkı ve İnsanlık Onuru İşkence ve Kötü Muamele • 4748 sayılı Kanun ile işkence, gayri insani veya haysiyet kırıcı muamele suçları nedeni ile AİHM nezdinde Türkiye'nin tazminat ödemeye mahkum olması hallerinde sorumlu devlet görevlilerine rücu imkanı getirilerek caydırıcılık artırılmıştır. • 4778 sayılı Kanun ile işkence ve kötü muamele suçlarından dolayı verilen cezaların yerine para cezası veya diğer tedbirlere çevrilmesi ve ertelenmesi imkanı ortadan kaldırılmıştır. Ayrıca, işkence ve kötü muamele suçlarını işleyen kamu görevlilerinin soruşturulması için mülki amirden izin alınması gerekliliği kaldırılmıştır.