E N D
1. YETKIN MÜHENDISLIK KONUSUNDAKI KAVRAMLAR VE YAKLASIMLAR Prof. Dr. Mehmet Nuri BODUR
Kahramanmaras Sütçü Imam Üniversitesi,
Mühendislik ve Mimarlik Fakültesi Dekani
14. MÜHENDISLIK DEKANLARI KONSEYI TOPLANTISI
4 - 5 Mayis 2007 Karadeniz Teknik Üniversitesi, Trabzon
2. MÜHENDISLIK Temel ve Dogal bilimlerde (Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Jeoloji) Egitim-ögretim, uygulama ve deneyim ile edinilen mühendislik bilgileri sonucu kazanilan formasyonun; toplum yararina ve gereksinimlerine yanit vermek üzere ekonomik degerleri esas alinarak; araç-gereçlerin, ürünlerin, islem ve usullerin, sistemlerin yada hizmetlerin tasarimi, hayata geçirilmesi, isletilmesi, bakimi, dagitimi, teknik satisi yada danismanlik ve denetiminin yapilmasi ve bu amaçlarla arastirma-gelistirme etkinliklerinde kullanilmasi seklinde ifade edilebilmesidir diyebiliriz.
Bir baska ifadeyle, ABET’ e göre;
Egitim, deneyim ve uygulama ile edinilen matematik ve doga bilimler bilgisinin, dogal güç ve kaynaklarin insanlik yararina ve sürdürülebilirlik ilkeleri dikkate alinarak ve mühendislik etigi gözetilerek kullanilmasi için yöntemler gelistirilme ugrasidir
3. YETKINLIK Akreditasyon, belirli standartlarin üzerinde niteliklere sahip insan gücü yetistirmeyi garanti eden, özellikle yüksekögretimde, niteligi artirmayi tesvik etmenin çok etkili olmayi ifade eden bir kavramdir.
Yetkinlik terimi ise; akreditasyonun anlami düsünülerek önerilmis bir Türkçe karsilik olup; egitim tarihimiz içerisinde degerlendirildiginde de bir anlamda icazetnamede karsilik bulmaktadir.
4. YETKIN MÜHENDISLIK Yetkin Mühendislik, mühendislik alaninda mesleki yeterliligi de ifade eden bir kavram olup; sürdürülebilirlik ölçüsünde belirli bir meslegi yapabilmek için yeterli kosullara sahip olma, mühendislik açisindan belli yetkileri kullanabilecek olgunluga erismis olmak seklinde ifade edilebilir.
Bu kavrami kisaca ifade etmeye çalisirsak;
uzman mühendislik,
profesyonel mühendislik,
sertifikali mühendislik
gibi tanimlarla karsilasabiliriz.
mühendislerin bilgi düzeyini, deneyim birikimini, teknik düzeyini sürekli gelistirmelerini saglamaya yönelik çözümlerden biri olarak algilandigini görürüz.
Böylece bilgi ve tecrübe birikimini kanitlamis, mesleki ahlak ve teknik düzeyi yüksek mühendis olarak da ifadesini bulmus oluruz.
5. YETERLILIK ve TANINIRLIK Mesleki Yeterlilik; sürdürülebilirlik ölçüsünde belirli bir meslegi yapabilmek için yeterli kosullara sahip olma seklinde ifade edilebilir. Yeterlilik için ek egitimler ve/veya uygulama yapilmasi gibi kosullarin gerçeklestirilmesi sonucu belgelendirilme ve sonrasinda meslek odalari tarafindan sertifikalandirilarak meslekte yetki kullaniminin mümkün kilinmasi yönünde girisimler sürdürülmektedir. Bu anlamda belgelendirmenin; Ülkemizde TMMOB, Avrupa ölçeginde ise; FEANI (Ulusal Mühendislik Birliklerinin Avrupa Federasyonu) tarafindan gerçeklestirilmesi saglanmistir.
Mesleki Taninirlik ise; mesleki temel egitime bagli olarak bir diploma ve ekleri ile belgelendirilmektir. AB, bu konuda bir sistem olusturmus ve sadece mühendisler; egitime ek olarak mesleki deneyim bazinda tanimlanmis ve genel sistem içerisinde degerlendirilerek hem akademik hem de mesleki taninirlik ile ilgili kosullarin yerine getirilmesini ve bunun denetlenebilir bir ortamda sürdürülebilirliginin saglanmasini gündeme getirmistir.
6. ÜNIVERSITELERDE MÜHENDISLIK EGITIMI Bu tanimlar kapsaminda; ülkemizdeki devlet ve vakif üniversitelerinin tamami dikkate alinacak olursa; bugün sadece 93 mühendislik veya mühendislik-mimarlik fakültelerinde mühendislik egitimi verilmekte oldugu bilinmektedir. Ki; Ziraat ve Orman mühendisligi egitimi veren fakülteler de mühendis yetistirdiklerini belirtmektedirler.
Tabi; her yil bu fakültelerden, yaklasik 25.000 - 30.000 mezun verilmekte olup, TMMOB bünyesindeki meslek odalarina 300.000 civarinda üyenin kayitli oldugu bilinmekte olup, ancak; mezun olanlarin tamaminin kayitli olmadigi da düsünülecek olursa 600.000 – 700.000 civarinda mühendisimizin bir sekilde toplum yasaminda yer aldigini söyleyebilmek mümkündür.
7. MÜHENDISLIK ve MIMARLIK HAKKINDA KANUN Ülkemizde; mühendisligi tanimlayan, yetki ve sorumluluklari belirleyen ve temel olarak ele alinan 28 Haziran 1938 tarih ve 3458 sayili Mühendislik ve Mimarlik Hakkindaki Kanun olup; dört yillik mühendislik egitimini tamamlayip “mühendis” unvani almis her kisiye “mühendislik yapma ve imza atma” yetkisi verilmistir. Oysa; diplomalara artik unvan yazilmamaktadir.
Mühendislik diplomasi alan herkesin sinirsiz mesleki yetkiyle donatilmasi gelismis hiçbir ülkede olmamakla birlikte, bu uygulamanin ülkemizdeki yayginligi tabi ki çok fazla olumsuzluklarla birlikte kismi menfaatleride ortaya çikardigi bir gerçektir.
Ancak; son yillarda yasanan olumsuz durumlar sonucu gelisen süreçte ciddi anlamda tartisilmaya baslanilan; birçok ülkede basta ABD olmak üzere farkli modellerle uygulanan bir Yetkin (uzman, profesyonel, sertifikali) Mühendislik kavrami ortaya çikmistir. Dolayisiyla bu kanunun, günümüz kosullarindaki gereksinimleri karsilayamayacagi anlasildigindan; 601 sayili KHK çikarilarak Mühendislik ve Mimarlik Hakkindaki Kanun ile 6235 sayili Türk Mühendis ve Mimar Odalari Birligi kanununun bazi maddeleri degistirilerek uzman mühendis ve mimar olma kosullari yeniden belirlenmis, hizmet kalitesini yükseltmek ve üyeleri üzerinde etkin mesleki denetimin yapilmasini saglamak amaciyla mühendis ve mimar odalarina genis yetkiler verilmistir.
Yetkin Mühendislik kavramini düzenleyen 601 sayili KHK gibi çagdas yasal düzenlemeler yapilmis olmasina ragmen, zaman içerisindeki bu olumlu gelismelerin yeniden uygulanamaz hale getirildigi de açikça görülebilmektedir.
8. AB’ ye uyum sürecinde konuyla ilgili benzer yasa ve yönetmelikler Mesleki Yeterliliklerin Düzenlenmesi ve Taninmasi Hakkinda Kanun Tasarisi, Bu tasarinin temel ilkesinde “meslegi yapabilmek için diplomanin gerekliligini belirtmekte, ancak yeterli olmadigini da vurgulamaktadir. Yeterlilik için ise uygulama yapilmasi gerekliligi ifade edilmektedir”. Yeterlilik ayni zamanda yetkinlik kavramini da ortaya çikarmaktadir.
TMMOB Yetkin Mühendislik , Meslek Içi Egitim ve Belgelendirme Çerçeve Yönetmeligi Taslagi, ki bu taslak; TMMOB’ un 38.Olagan Genel Kurulunda 430 No’ lu kararla kabul edilmis oldugu bilinmektedir.
Yetkin Teknik Eleman Kanunu Tasarisi Taslagi ise; Bu kanun tasarisi taslaginin amaci: Ülke ve toplum yararlari dogrultusunda meslek alanlari ile ilgili denetimin yapilabilmesi, yetkili üyelerin tanimlanmasi, üyelerin mesleki ve bilimsel çalismalarina yaptiklari islere ve tamamlayici egitimlerine dayanan uzmanliklarinin Meslek Odalarinca belirlenmesi, belgelendirilmesi ve gerektiginde yetkili üyelerin kamuoyuna önerilmesinin saglanmasidir.
9. TMMOB’nin Meslek Odalarinda genelde tartisilan YETKIN MÜHENDISLIGIN Yasallasmaya çalistirilan KRITERLERI Dört yillik temel üniversite egitiminin sonucunda Mühendislik-mimarlik diplomasi sahibi olmak, ancak bunun yetersizligi ifade edilmektedir. Dolayisiyla; belirli bir alanda belirli bir süre çalisma/staj süreci içerisinde uygulamali olarak egitimini tamamlama zorunlulugu ortaya çikmakta olup; bu süreci sertifika ile belgelendirmis olmak,
Mesleki yeterlilik açisindan gerekli belirli meslek-içi egitimleri almis olmak,
Yetkinlik sinavinda basarili olmak.
YASAL ANLAMDA olusturulmaya çalisilan durum söyle dir;
Mühendis unvani almak için mevcut yasalarda iki sart aranmaktadir: (1) Kamu kurum ve kuruluslarinda çalisanlar hariç Türk Mimar ve Mühendis Odalari Birligi’ne üye olmak ve (2) yüz kizartici bir suçtan hüküm giymemis olmaktir. Ancak Yetkin Mühendislik Kanun tasarisiyla da (3) ilgili meslek alanlarinda, uzman mühendisler veya uzman mimarlar denetiminde en az bes yil çalismak ve bunu da belgelemek, (4) uzman mühendis ve mimar sinavinda basarili olmak.
10. IMO’ nun Yetkin Insaat Mühendisligi Yönetmeligi Konuyla ilgili henüz bir yasanin çikarilmamis olmasina ragmen TMMOB üyesi Insaat Mühendisleri Odasi, sadece 27.01.1954 tarihli ve 6235 sayili Türk Mühendis ve Mimar Odalari Birligi Kanununun 39. maddesine dayanilarak 10 Eylül 2006 tarih ve 26285 sayili resmi gazetede Yetkin Insaat Mühendisligi Yönetmeligini yayinlatmistir.
Ayrintilar ilgili yönetmelikte incelenebilir. Ancak uygulamanin diger odalar bazinda çokça tartisilan bir konu oldugunu da unutmamak gerekir.
11. SONUÇ Mühendislik deneyimleri ancak ve ancak uygulamada kazanilabilmektedir. Ki bu da, yeni mezunlarin uygulama yetkisi olmadan deneyimli mühendislerin yaninda yetismelerini gerektirmektedir. Tabi bu durumda is ortamlarinin, yeni mezun mühendisleri uygulamaya yönelik çalistir(il)abilme özelligine sahip olmalari gerekliligini ortaya çikarmaktadir.
Agirlikli olarak teorik bilgilerle donatilmis, uygulamada karsilasabilecekleri problemlerden haberi olmayan yeni mezun mühendisler, çogu kez meslek yasamlarinin daha baslangicinda ise uyum kursu ya da semineri gibi egitim alamayarak birçok hatalarin olusmasina neden olmaktadirlar. Dolayisiyla; ciddi anlamda maddi ve manevi kayiplara neden olabilmektedirler.
Bu kapsamda; Yetkin Mühendislik, her ne kadar tartismali bir durumdaysa da;
12. Sonuç ve Öneriler
Her seyden önemlisi basta; konuyla ilgili yasa ve yönetmeliklerin çikarilmasini desteklemek ve uygulamak bir anlamda özellikle mühendis yetistiren fakültelerimizin kendi içerisinde çok net bir sekilde öz-elestirisinin yapilarak ve gerçeklerin tüm çiplakligiyla ortaya konularak tartisilmasi gerekliligi dikkate alinmalidir.
Bunun yani sira, Mühendislik meslek odalari, mühendislik bürolari ve mühendislik hizmetlerinden yararlanan kurum ve kuruluslarin etik kurallar kapsaminda beceri degerlendirmelerini üniversitelerin sürekli egitim merkezlerine bildirmeleri ile olusturulacak bir program çerçevesinde yetkinliklerin arttirilmasi saglanmalidir.
Ayrica; mezuniyet sonrasi kazanilan kisisel deneyimlerin mesleki dayanisma ve gelistirme kapsaminda bir platform olusturularak mühendisler arasinda paylasilmasina olanak saglanmasi yönünde bir olusum gerçeklestirilmelidir.
13. TMMOB ve bagli odalarin, üyeleri hakkinda mesleki açidan hangi egitimlerden geçtigini sicil dosyalarina isleyerek hangi is deneyimlerine sahip oldugu konusunda bilgilenmesi gerekli olup, ayrica; mühendislik hizmetlerinin gerçeklestirildigi tüm alanlarda mesleki denetimin, bir fiil üyelerinin katiliminin saglanmasiyla da yetkinlik arttirilmalidir. Odalarca olusturulacak sürdürülebilir meslek egitimine yönelik merkezler ve temsilcilikleri araciligiyla yetkinlik konusundaki egitimler de yayginlastirilmalidir.
Tabi sunu da göz ardi etmemek gerekiyor: Ülkemizde mühendis de olsa yogun bir issizlik oldugu ya da meslek disi farkli alanlarda çalisma dikkate alindiginda Yetkin Mühendislik, mühendisler ve mimarlar arasinda bir kastlasmaya ve bölünmeye de yol açabilir dolayisiyla bu konuda dikkatli olmak gereklidir.
Taslak Yasalarda, yetkin olmayan mühendislerin ara teknik eleman konumuna getirilmek istenmesi nedeniyle bu durumun sosyal esitsizlik olarak algilanmasi oldukça büyük sorunlarin ortaya çikabilirligini göz önünde tutmak gerekmektedir.
Genel anlamda; birçok kaygilarin bulunmasiyla birlikte yetkin mühendislik alanlarina yönelik bütüncül politikalarin üretilmesi zorunlulugu apaçik ortadadir.
14.
TESEKKÜRLER