230 likes | 666 Views
19. YÜZYILDA AVRUPA-II. Yrd. Doç. Dr. Yüksel Nizamoğlu Siyasi Tarih 1. İtalyan ve Alman Siyasi Birliklerinin Kurulması.
E N D
19. YÜZYILDA AVRUPA-II Yrd. Doç. Dr. Yüksel Nizamoğlu Siyasi Tarih 1
İtalyan ve Alman Siyasi Birliklerinin Kurulması • Fransız Devrimi’nin Avrupa’ya uzun dönemde temel bir sonucu, kendi bağımsız devletini kurmanın yararlarını uluslara göstermesiydi. XIX. yüzyılın ilk yarısının önemli olaylarından sonra yüzyılın ikinci yarısına girildiğinde önce İtalya’da ve hemen sonra da Almanya’da ulus devletler kuruldu. • Daha önce Avusturya İmparatorluğu 1867 yılında “Avusturya-Macaristan İmparatorluğu” adı altında ikili bir monarşiye dönüşmüş, Osmanlı Devleti’nin parçalanması süreci hızlanıp ulus devletler ortaya çıkmış; öte yandan, ABD’de federal otorite güçlenmiş ve Japonya’daki ulusal uyanış ortaya çıkmıştır. YÜKSEL NİZAMOĞLU
İtalyan ve Alman Siyasi Birliklerinin Kurulması • 1860’dan önceki dönemlerde “ulus devlet” tanımına uyan, yani aynı dile, aynı topluma mensubiyet duygusu etrafında birleşmiş sadece iki büyük devlet vardı: Fransa ve bir ölçüde de İngiltere. • Bu devletlerin ulusal niteliklerine kavuşmaları adeta kendiliğinden oluştuğu halde, hem İtalya’nın hem de Almanya'nın ulus devletlerini oluşturmaları ancak bazı savaşlar sonucunda gerçekleştirilebilmiştir. • İtalyan ve Alman birliklerinin gerçekleştirilebilmesi, her ikisi için de Avusturya’yla savaşmaları, Rusya'yı ise hiç değilse geçici olarak etkisiz bırakmayı gerektiriyordu. İtalyan Birliği'ne giden süreçte Kırım Savaşı da etkili olmuştur. YÜKSEL NİZAMOĞLU
İtalyan ve Alman Siyasi Birliklerinin Kurulması • 1853 yılında Osmanlı Devleti’yle Rusya arasında çıkan Kırım Savaşı’na İngiltere ve Fransa Bâb-ı Âli’nin yanında katılınca uzun barış dönemi bozuldu. Kırım Savaşı’nın, o dönemin uluslararası ilişkileri açısından önemi, gerek Avusturya’yı, gerek Rusya’yı zayıflatması oldu. Uzun yıllardan sonra, İngiltere ve Fransa Doğu Akdeniz’deki Rus tehlikesine karşı ilk defa müttefik olarak savaştılar. • 1815 düzenlemesinin en koyu savunucusu olup özellikle ulusal nitelikli değişikliklere birlikte karşı çıkan Avusturya ve Rusya'nın zayıflaması, İtalyan ve Alman birliğinin kurulmasına giden süreci hızlandırdı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
İtalyan Birliğinin Kurulması • Bu gelişmelerden ilk yararlanan ülke İtalya oldu. İtalya yarımadasındaki küçük krallıklardan Piyemonte, Kırım Savaşı’na asker yolladıve daha sonra da 1856 Paris Kongresi’nde sorunlarını dile getirme fırsatı elde etti. • 1859’da Fransa’yla anlaşıp birlikte Avusturya’ya karşı savaş açtı. Avusturya’yı yenilgiye uğratan İtalya yarımadasındaki küçük devletler, birer birer Piyemonte’yekatılmaya başladılar. 1860 yılında ilk büyük İtalyan Parlamentosu Torino kentinde toplandı. • Fransa, güneyinde fazla güçlü bir İtalya’nın yer almasından kaygı duymaya başladı. Yine de bu oldu-bitti üzerine Fransa, Piyemonte’ningenişlemesini kabul etmekten başka çıkar yol bulunmadığını gördü. Kaldıki, özellikle İngiltere, Avrupa’ya yeni bir denge unsuru kazandırabilecek olan İtalyan ulusal birliğine giden gelişmeleri iyi karşıladı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
İtalyan Birliğinin Kurulması • Piyemonteli milliyetçilerden Garibaldi “Kırmızı Gömlekliler” adını alan silahlı bir taraftar topluluğuyla güney İtalya'ya doğru yürüyüp, Piyemonte’ye katılmamış olan iki güney devletini de Birliğe dahil etti. Buralarda daha sonra plebisit de yapılmış ve sonuçları katılma yönünde olmuştur. • Böylece, 1861 yılına gelindiğinde Avusturya'nın elinde bulunan Venedik ile Fransız askerlerince korunan Roma dışında bütün İtalya birleşti ve ortak parlamentosunu kurdu. İtalya Krallığı resmen ilan edilerek, PiyemonteKralı Victor Emmanuel İtalya Kralı unvanını aldı. Böylece İtalyan Ulusal birliği gerçekleştirildi. Roma ve Venedik de 10 yıl içerisinde İtalyan birliğine katıldı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Almanya’da “devlet” fikrinin gelişmesinde, düşünür Hegel’in (1770-1831) önemli bir yeri vardır. Hegel, herhangi bir halkın hürriyet, düzen ve onura sahip olabilmek için kendi bağımsız devletini elde etmesi gerektiğini savunuyordu. Hegel, yüce devlet fikrini işliyordu. • Hegel’in düşüncesinde, değişme “diyalektik” bir öze sahipti. Yani zıtlıklar, oluşumun temelini oluşturuyordu. “Tez” ile “anti-tez”inçatışmasından yeni bir “sentez” doğacaktı. Bu düşüncenin Alman Ulusal Birliği fikrine uygulanması ise şöyleydi: Almanya'nın dağınıklığı (tez), birlik fikrini ortaya çıkarmakta (anti-tez), bu ise Alman Ulusal Devleti’ne (sentez) giden yolu açmaktaydı. • Hegel’le tarih bilimi felsefi bir nitelik kazanmakta ve önemi artmaktaydı. Almanya, bu dönemde tarih araştırmalarının merkezi oldu. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Alman tarihçilerinin en önde gelenlerinden LeopoldvonRanke (1795-1886), Avrupa’daki bağımsız ülkelerin tek bir devletin egemenliğine daima karşı koyduklarını belirterek Almanların Fransızlardan farklı bir kültürel ve siyasal sistem kurmalarının “Tanrı buyruğu” olduğunu savunuyordu. Bu dönemde Alman milliyetçi düşüncesi, Fransa'nın etkisine başkaldırıyordu. • Alman düşüncesi büyük ölçüde Fransız Aydınlanma Çağı ile Fransız Devrimi’ni eleştirmek temeli üzerinde oturuyordu. • 1850’lerden itibaren Almanya topraklarında büyük bir iktisadi kalkınma sağlanmış, Avusturya dışındaki Alman devletleri arasında oluşturulan gümrük birliği bu gelişmeyi daha da hızlandırdı. Bu da, elbette Almanya’da hem Burjuvazi’nin hem de işçi sınıfının büyümesi demekti. Yani, 1789 Fransız Devrimi’nde görüldüğü gibi, millî egemenliği gerçekleştirecek sosyal güçler kuvvetlenmekteydi. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Avrupa’daki “büyük devletlerin en küçüğü” olan Prusya'nın önderliğinde birliğe doğru gelişme hızla devam etti. Prusya, askerî geleneğine uygun biçimde bir yandan ordusunu güçlendirirken, öte yandan diplomasiden de yararlanarak sınırlarını genişletti. • Alman Birliği'nin mimarı Ottovon Bismarck olmuştur. Bismarck’ta Alman Birliği'nin kurulması fikri, Prusya'nın güçlendirilmesi düşüncesinin uzantısıolarak yavaş yavaş gelişti. Prusya'nın güçlenmesinin Alman Birliği'yle ilgili olduğunu görmesi ve Alman milliyetçilerinin de bunu gerçekleştirmenin kaçınılmazbir görev olduğu şeklindeki teşvikleri, Bismarck’ı harekete geçirdi. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Bismarck, Avrupa’daki güç dengesini çok iyi anlamış, usta diplomasisiyle, bazı küçük tavizler verip güçlü devletlerin yalnızlığını sağlayarak en uygun zamanda kiminle savaşacağını çok iyi kestirmiştir. • Bismarck, önce Danimarka’yı, sonra da Avusturya’yı yenerek Prusya'nın topraklarını genişletti ve 1815’te Viyana’da oluşturulan 39 devletli Alman Konfederasyonu’nu 21 devletten meydana gelen Kuzey Alman Konfederasyonu’na dönüştürdü. Bu Konfederasyonun dışında kalan güneydeki Alman devletleri Katolik olmalarından dolayı Fransa'nın hâlâ etkisi altındaydılar. • İspanya tahtıyla ilgili çekişme yüzünden Fransa, 19 Temmuz 1870’de Prusya’ya karşı savaş açtı. Bismarck, daha önceki savaşlarda olduğu gibi bu sefer de düşmanını ustalıkla yalnız bırakmayı başardı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Fransa’nın en çok yardımına koşabilecek devlet olan İngiltere bile onu desteklemedi. İtalya, Fransa’nın Prusya’yla savaş nedeniyle Roma’dan askerlerini çekmesinden yararlanıp burayı ele geçirdi. Rusya da 1856 Paris Antlaşması’nın Karadeniz’de savaş gemisi bulundurulmasını yasaklayan hükmünü feshetti. • Avusturya-Macaristan Fransa’yla belki birlikte hareket edebilirdi. Ancak, Bismarck daha o tarihte bu ihtimali düşünerek, Avusturya’yla ağır olmayan bir barış antlaşması yapmıştı. Rusya, eğer Avusturya- Macaristan savaşa girecek olursa, kendisinin de gireceği yönünde uyardı. Bu durumda Avusturya-Macaristan kıpırdayamadı. Böylece, 1870 Fransa-Prusya Savaşı da 1815 sonrası döneminin diğer savaşlarında olduğu gibi Avrupa Savaşı’na dönüşmedi. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Güçlü Prusya ordusu, 2 Eylül 1870’deki Sedan Savaşı’nda Fransız ordusunu tam bir hezimete uğrattı ve III. Napoleon’u da esir aldı. Bunun üzerine Paris’te ayaklanmalar çıktı. Siyasi istikrarsızlık bir türlü giderilemeyerek, 1875’te III. Cumhuriyet ilan edildi. • Prusya-Fransa barışı 10 Mayıs 1871’de Frankfurt’ta yapıldı. Bu barış antlaşmasında Fransa, Alsace-Loraine bölgesini kaybettiği gibi 5 milyar altın franklık çok ağır bir savaş tazminatı ödemeye mahkûm edildi. 18 Ocak 1871’de Paris’in dışındaki Versailles Sarayı’nda Alman İmparatorluğu ilan edildi. Böylece, Avusturya hariç Alman asıllı devletler Prusya'nın önderliğinde Alman Birliği’ni gerçekleştirdi. Fakat Avusturya'nın, yani Alman soyundan gelenlerin yaklaşık altıda birinin Alman Birliği'nin dışında bırakılması, yine de küçümsenmeyecek bir eksiklik olarak kaldı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Alman Birliği'nin Kurulmasının Sonuçları • Alman Birliği, 1871-1914 dönemi üzerinde büyük etkileri olan çok önemli bir gelişmeydi. Bu gelişme Avrupa’nın siyasi çehresini değiştirdi. Gerek 1648’de Westphalia’da, gerek 1815’te Viyana’da tek bir devletin üstünlüğüne dayanmayan düzenlemeler oldu. Oysa Almanya doğar doğmaz Avrupa'nın en güçlü devleti durumuna geldi. • Avrupa’nın başlıca ülkelerinin devlet adamlarını ustaca kullanarak istediği sonucu elde eden Bismarck, çok güçlü bir devlet meydana getirdi. Yine de Bismarck statükocu bir politika izleyerek, Avrupa’da topyekûn bir savaşa girmedi. • Alman Birliği'nin kurulduğu 1871’den 1914’e kadar geçen sürede, Avrupa’da -Balkanlar dışında -yalnızca 1905’te Norveç ve İsveç’in birbirlerinden kendi istekleriyle ayrılmasından ibaret bir sınır değişikliği yaşandı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Alman Birliğinin Kurulması • Alman Birliği'nin Kurulmasının Sonuçları • Prusya karşısındaki yenilgilerinden dolayı, o zaman kadar Avrupa'nın en güçlü devletleri olan Fransa ve Avusturya-Macaristan zayıfladı. • Avrupa’da yenilen ve güç kaybeden Fransa, sömürgeciliğe hız verdi. • Prusya’ya yenilen ve Orta Avrupa’da iddiasıkalmayan Avusturya-Macaristan da gözlerini yayılma alanı olarak gördüğü Balkanlara çevirdi ve burada Rusya ile rekabete girişti. • Rusya, Fransa ve Avusturya-Macaristan’ın zayıflamasını fırsat bilerek hem 1856 Paris Antlaşması’nın Karadeniz’le ilgili hükmünü kendi lehine değiştirmeye ve Panslavizm'i bayrak yaparak Balkanlarda genişleme yolunu seçti. Böylece, Balkanlar I. Dünya Savaşı’na kadar sürecek büyük çekişmenin sahnesi hâline geldi. • Bu gelişmeler 1. Dünya Savaşı’na giden sürecin de başlangıcıdır. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Üçlü İttifak’ın Kurulması • Fransa ve Rusya'nın birbirlerine yaklaşmasıyla doğabilecek iki cepheli savaş durumundan kurtulmayı dış politikasının temeli yapan Bismarck, 1872’de Rusya'yı yanına alarak Almanya, Avusturya-Macaristan ve Rusya arasında Birinci Üç İmparator Ligi’ni kurdu. • Birinci Üç İmparator Ligi’nin önemli maddeleri şunlardı: Avrupa’daki statüko kabul ediliyordu. Barış tehlikeye düşerse taraflar görüşmeler de bulunacaklardı. Balkanlar’da çıkacak herhangi bir güçlük beraber çözülecekti. İhtilalci ayaklanmalara karşı ortak tutum alınacaktı. Taraflar başka bir devletle ittifak yapmayacaklardı. • Ancak, bu düzenleme Avusturya-Macaristan ile Rusya arasındaki durumun iyi olmamasından dolayı uzun ömürlü olamazdı. Nitekim 1875 yılında başlayan Balkan bunalımı sırasında Avusturya-Macaristan ile Rusya arasındaki çekişme yüzünden I. Üç İmparator Ligi dağıldı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Bismarck, Avusturya-Macaristan’ıkendisine bağlamakla beraber, asıl korkusu olan Fransa-Rusya ittifakını önlemek için Rusya'yı yanında tutmak zorundaydı. Üstelik Avusturya-Macaristan ile Rusya'nın Balkanlar’da çatışması durumunda Almanya da Rusya’yla karşı karşıya gelebileceği için, böyle bir tehlikeyi önlemek amacıyla Bismarck bu iki devletin Balkanlar’da anlaşmasınımutlaka sağlamak istemekteydi. • Bu politikanın sonucunda Almanya, Avusturya-Macaristan ve Rusya arasında 1881’de II. Üç İmparator Ligi oluşturuldu. II. Üç İmparator Ligi’nin önemli maddeleri: Taraflardan biri başka bir devletle savaşırsa, öteki ikisi tarafsız kalacaktı. Taraflar, Avusturya-Macaristan’ın Berlin Antlaşması ile Bosna-Hersek’te kazanmış olduğu haklara saygı göstereceklerdi. Boğazların kapalılığına saygı gösterilecekti ve Osmanlı Devleti’nin başka bir devlete Boğazlarda üs vermesi önlenecekti. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Bismarck, II. Üç İmparator Ligi’ni kurduktan sonra, özellikle Afrika’da sömürgecilik peşinde olan ve bu amaçla Almanya gibi büyük bir devletin dostluğunu kazanmaya çalışan İtalya’yıda yanına almıştır. 1879 ittifakıile müttefik durumunda olan Almanya ve Avusturya-Macaristan, 1882 yılında İtalya’yıda yanlarına alarak Üçlü İttifak’ı kurdular. • Fakat Avusturya-Macaristan ile Rusya arasındaki bağ kısa süre içinde yeniden koptu. Bismarck, Fransa’yla birleşmesinden korktuğu, bu nedenle özellikle yanında, başka bir ifadeyle Fransa'nın uzağında tutmak istediği Rusya’yla 1887’de “Güvence Antlaşması”nı imzaladı. Alman-Rus Güvence Antlaşması, taraflardan biri üçüncü bir devletle savaşa girerse, öteki tarafın yansız kalmasını; taraflardan birinin Fransa veya Avusturya-Macaristan’la yapacakları savaşta bu hükümlerin işlememesini öngörüyordu. Ayrıca, Boğazlar’ın kapalılığı kuralına uyulacak ve Almanya, Rusya'nın Balkanlar’daki haklarını tanıyacaktı. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Bismarck, Rusya’yla da bu şekilde yakınlık kurmuş olarak, Almanya'nın mutlak üstünlüğünü sağlamış ve Fransa'yı yalnızlığa mahkum etmiş oluyordu. Bismarck, böylece Avusturya-Macaristan ile Rusya'nın her ikisini de ayrı ayrı yanına alıyordu. • Fakat Rusya’yla yaptığı Güvence Antlaşması, özü itibarıyla Avusturya-Macaristan’la olan ittifakıyla ters düşmekteydi. Bu durum uzun sürmeyecek ve kısa bir süre sonra ortaya çıkacak gelişmeler Üçlü İttifak’ın karşısında Üçlü İtilaf sisteminin doğmasına yol açacaktır. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Üçlü İtilaf’ın Kurulması • Bismarck'ın izlediği usta politika, 1871’de güçlü biçimde ortaya çıkan Almanya karşısında diğer büyük Avrupa devletlerinin birleşmesini önledi. Öte yandan, İngiltere, Fransa ve Rusya arasındaki sömürge anlaşmazlıklarıda bu ülkelerin Almanya karşısında birleşmelerini engelliyordu. Bu ülkeler Uzak Doğu'da, Güney Asya’da, Osmanlı Devleti üzerinde ve Akdeniz’de çatışma halindeydi. Ayrıca, Afrika da İngiliz-Fransız çatışması yaşanıyordu. Nitekim Bismarck bu çatışmaları kışkırtarak birleşmelerini engellemeye çalışıyordu. • Alman dış politikasının yönetimini tümüyle Bismarck’a bırakmış bulunan İmparator I. Wilhelm’in 1888’de ölümü üzerine durum değişti. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Üçlü İtilaf’ın Kurulması • Genç yaşta imparator olan II. Wilhelm, Bismarck’la çatışmaya girdi. Bu çatışma, II. Wilhelm’in atak yapısından ileri geldiği kadar, birtakım temel görüş ayrılıklarına da dayanıyordu: II. Wilhelm’e göre, Almanya dikkatini Avrupa üzerinde toplayan statükocu politikasından vazgeçip “Dünya Politikası”na(Weltpolitik) yönelmeli ve sömürgeciliğe girişmeliydi. II. Wilhelm, Bismarck'ın Rusya’ya gereğinden fazla önem verdiğini de düşünüyordu. • II. Wilhelm ile Bismarck arasında iç politika konularında da anlaşmazlık vardı. Bismarck, gittikçe sanayileşen Almanya’da güçlenen işçi hareketinin partisi olan Sosyal Demokrat Parti’yi orduyu kullanmak suretiyle ezmek istiyordu. Muhafazakar bir politikacı olan Bismarck’a oranla yüksek ülküleri, dinamik ve ilerici nitelikte düşünceleri olan II. Wilhelm ise, yönetimine bir iç savaş ortamı içinde kan dökerek başlamak niyetinde değildi. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • 1890 yılında Bismarck görevinden istifa etti. Almanya, II. Wilhelm’in görüşlerine uygun bir politikaya yöneldi. Almanya sömürgeciliğe yönelip de Fransa, Rusya ve İngiltere’ye karşı Bismarck’ın izlediği dikkatli politikadan vazgeçince bu ülkelerle çatışma durumu ortaya çıktı. • Üçlü İtilaf’ın ilk halkası, Fransa ile Rusya arasında kuruldu. Üçlü İtilaf’ınikinci halkası, 1904 yılında Fransa ile İngiltere arasında imzalanan antlaşmadır. Özellikle Balkanlarda barışın hızla bozulmakta olduğunu ve bunun da büyük bir savaşa varabileceğini gören Fransa ve İngiltere, aralarındaki anlaşmazlıkları bırakarak 1904’te Sömürge Anlaşması’nı (“EntenteCordiale” - “Samimi Antlaşma”) imzaladılar. YÜKSEL NİZAMOĞLU
Avrupa’da Bloklaşma • Üçlü İtilaf’ınüçüncü ve son halkası ise 1907 yılında İngiltere ve Rusya arasında oluşturuldu. 1904-1905 savaşında Japonya’ya yenilen ve dikkatini yeniden Balkanlar’a çeviren Rusya, 1907’de İngiltere’yle anlaşmaya yöneldi: Japonya'nın İngiltere’yle ittifak kurmuş olması da Rusya’yı İngiltere’yle anlaşmaya iten bir etkendi. • Bu halkanın da tamamlanmasıyla kendini daha güçlü hisseden Fransa, Almanya’ya karşı sertleşmeye başladı. Aynı şekilde Rusya da İngiltere'yle anlaştıktan sonra şimdi Balkanlar’da daha atak bir politikaya yönelmekteydi. Bu gelişmeler karşısında Almanya ise silahlanmasını hızlandıracak ve böylece I. Dünya Savaşı’na giden yol biraz daha kısalacaktır. YÜKSEL NİZAMOĞLU