510 likes | 1.27k Views
Lipoprotein Metabolizması. Amaç. Lipoprotein metabolizması konusunda bilgi sahibi olmak. Öğrenim Hedefleri. Lipoproteinlerin yapısal farklılıklarını ve fonksiyonları tanımlanabimeli , Metabolizmada görev alan enzimler ve kofaktörleri hakkında bilgi sahibi olunmalı,
E N D
Amaç • Lipoprotein metabolizması konusunda bilgi sahibi olmak.
Öğrenim Hedefleri • Lipoproteinlerin yapısal farklılıklarını ve fonksiyonları tanımlanabimeli, • Metabolizmada görev alan enzimler ve kofaktörleri hakkında bilgi sahibi olunmalı, • Lipoproteinlerin katabolizmasının nasıl gerçekleştiği açıklanabilmeli, • Lipid metabolizmasına ilişkin hastalıklar hakkında bilgi sahibi olunmalı, • Lipoprotein-Ateroskleroz ilişkisinin önemi kavranmalıdır.
Lipoprotein Metabolizması • Dokular hormon ya da safra asid prekürsörü olarak kolesterole, kalp kası ve iskelet kası önemli bir enerji kaynağı olarak trigliseridlere ihtiyaç duyarlar. Lipoproteinler de bu gereksinimleri karşılamak amacıyla plazmada lipidlerin transportunu gerçekleştirir. • Birçok hücrenin kolesterol ve trigliserid depolama kapasitesi sınırlıdır ve dolduğu zaman plazmadan lipidlerin alınmasına sınırlama getirir. • Ancak diyetle alınan lipidlerin absorbsiyonunda bir sınırlama yoktur ve gereksinimden fazla alınan trigliseridler adipoz dokuda, kolesterol ise kan damar duvarlarında birikir.
Lipoprotein Metabolizması • Her gün barsaklardan 1-2 g kolesterol ve yaklaşık 100 g trigliserid absorbe edilir. Diyetle alınan trigliseridlerin hemen tamamı absorbe edilirken, kolesterolün %25-75’i absorbe edilir. • Kolesterolün absorbsiyonundaki bu değişkenliğin kişinin apo E genotipinden kaynaklandığı ileri sürülmektedir. • Enterositlerde trigliseridler yağ asidleri ve gliserolden tekrar rejenere edilir, kolesterolün çoğu ise membrana bağlı asil CoA: kolesterol asil transferaz enzimiyle esterifiye edilir.
LİPOPROTEİN KATABOLİZMASI- ROL ALAN ENZİMLER - • LESİTİN KOLESTEROL AÇİL TRANSFERAZ (LCAT): • KC’de sentezlenir. • Kolesterol esterleşme tepkimesini katalizler. • Aktivatör: Apo A-I • İki işlevli bir enzimdir. • 1- Lesitin parçalanması • 2- Transesterifikasyon • Yağ asidini serbest kolesterole transfer eder.
LİPOPROTEİN KATABOLİZMASI- ROL ALAN ENZİMLER - LİPOPROTEİN LİPAZ • Ekstrahepatik dokular (kalp ve iskelet kası, yağ) kapiller endotelinde bulunmaktadır. • 2 monomerden oluşmuş dimer formdadır. Apo C-II ve glikozaminoglikan bağlanması sonucu aktif hale gelir. • Şilomikron ve VLDL yapısında Tg’lerin hidrolizini sağlar. • LPL Tg. metabolizmasında önemi olan 4 aktif bölge içerir. 1- Heparin Bağlayıcı Bölge: Heparan sülfat proteoglikanlara bağlanmada aracılık yapar. 2- Lipid Bağlayıcı Bölge: Molekülün lipoproteinle temasını sağlar. 3- Apo C-II Bağlayıcı Bölge: Kofaktör 4- Katalitik Bölge: Tg’lerin SYA’nin hidrolizini sağlar. i.v. Heparin LPL ve HL’ı açığa çıkarmaktadır.
LİPOPROTEİN KATABOLİZMASI- ROL ALAN ENZİMLER - HORMONA DUYARLI LİPAZ: • Adipoz dokuda bulunur. Adenil siklaz aracılığıyla aktive edilir ve plazmaya SYA salgılanmasını kontrol eder. GH, glukokortikoidler ve katekolaminler- Aktivatör İnsülin - İnhibitör HEPATİK LİPAZ: • KC’de sentezlenir. İşlevleri: 1- Şilomikron artıklarının KC’e alınmadan trigliseridlerin uzaklaştırılması 2- IDL > LDL dönüşümü 3- HDL2 > HDL3 dönüşümü ASİT LİPAZ: • Lizozomlar tarafından salgılanır. Hücre içine alınan HDL, IDL ve şilomikron atıkları gibi lipoprotein parçalanma ürünlerinin yapısındaki Tg’leri hidroliz eder.
Şilomikron Metabolizması • Trigliseridden zengin lipoprotein şilomikron, diyetsel lipidleri ve enterositlerde sentezlenen apo B-48’i ve apo A-I, A-II ve A-IV’ü yapısına katarak lenfatik sisteme salınır. • A apoproteinlerinin önemli bir kısmı ince barsaklar tarafından sentezlenirler. • İnce barsaklarda sentezlenen apo B-48’in LDL reseptörüne bağlanma bölgesi bulunmaz. Bunun sebebi olarak, şilomikron ve kalıntılarının periferal dokular yerine karaciğer tarafından alınması öne sürülmektedir. • Şilomikronlar dolaşımda HDL’den apo E ve apo C’leri de yapılarına katarak olgun şilomikron halini alırlar.
Şilomikron Metabolizması • Şilomikronlar yapısında bulunan apo C-II aktivatör etkisiyle özellikle iskelet kası ve adipoz doku kapiller endotelinde yer alan Lipoprotein Lipaz enzimine bağlanır. • Enzim trigliserid hidrolizini gerçekleştirerek serbest yağ asidleri ve gliserol açığa çıkar. • SYA’leri - Dokular tarafından alınarak depolanır - Okside edilir • Gliserol ise KC’de glukoneogenezde kullanılır. • Apo A ve C’ler tekrar HDL’ye transfer edilirler.
Şilomikron Metabolizması • Lipoliz dışında, Kolesterol Ester Transfer Protein (CETP) etkisiyle de şilomikron yapısında değişiklik gerçekleştirilir. Şilomikron trigliserid içeriği yüksek olduğunda CETP trigliseridleri HDL’ye, kolesterol esterlerini de şilomikrona transfer eder. • Lipoliz mekanizmasının etkisiz olduğu bireylerde CETP ile gerçekleşen lipid değişim mekanizması önem kazanmaktadır. CETP etkisinin fazla olduğu şilomikronlar kolesterol esterlerince zengin olurlar ve böylece de atorejenisiteleri artar.
Şilomikron Metabolizması • Dolaşımda lipoliz, kor lipidlerinin değişimi ile gerçekleşen yeniden yapılanması ve apo E, serbest kolesterol ve kolesterol esterleri yönünden zenginleşmesi sonucu ortaya çıkan yapıya şilomikron kalıntısı denir. • Şilomikron kalıntılarının dolaşımdan uzaklaştırılmasında hepatositler sorumludur. Hepatositlerin yüzeyinde bulunan apo E reseptörü (LDL reseptörüyle ilişkili protein =LRP) aracılığıyla hücreye alınmaktadır. • Böylece diyetsel kolesterol KC’e ulaştırılmakta ve daha sonra membran sentezi, ester kolesterol şeklinde depo veya safra asitlerinin sentezinde kullanılmaktadır. • B-48 ve E apolipoproteinleri ise aminoasit havuzuna katılmaktadır.
VLDL Metabolizması • Postabsorptif, şilomikron ve kalıntılarının büyük oranda plazmadan uzaklaştırıldığı dönemde periferal dokuların trigliserid ihtiyacı VLDL1 sekresyonuyla karşılanır. Bu dönemde insulin düzeyi düşüktür ve adipoz dokudan karaciğere SYA’nin transportu vardır. • VLDL1 primer olarak iskelet kasında LPL enzimin etkisiyle trigliseridlerini yitirir. • Apo C-II plazmada HDL’den de transfer olur ve LPL aktivatörüdür. • ApoC-III sekrete edilen VLDL’nin KC tarafından hücre içine alınmasını engeller.
VLDL1’in hidrofobik kor kısmından lipidlerin kaybı, molekülde yeniden yapılanmaya neden olur. Apo B-100’de konformasyonel değişiklik olur. Apo C ve fosfolipidler HDL’ye transfer olur. Apo C-II’nin kaybı VLDL’nin LPL’a olan affinitesini azaltır ve lipoliz giderek azalır. Molekül fosfolipid kaybederken, kolesterol ve CETP aracılığıyla kolesteril esterleri ve ayrıca apo-E kazanır. VLDL’nin yüzeyinde yer alan apo C-III’ün azalması, karaciğer tarafından apo E aracılığıyla molekülün hücre içine alınmasına olanak sağlar. Ancak bu son olayda apo B-100’ün konformasyonu, molekülün apo-E içeriği ve konformasyonu da belirleyicidir.
VLDL kalıntılarının şilomikrondan farklı olarak iki yolu vardır. 1- Reseptör aracılığıyla hücre içine alınıp degrade edilir 2- LDL’ye çevrilir Karaciğerde LDL reseptör aktivitesinin IDL’nin LDL’ye çevrim hızını etkilediği ileri sürülmektedir. LDL reseptör aktivitesinin düşük olduğu durumlarda (FH gibi) IDL’nin çoğunluğu LDL’ye dönüşür. Buna zıt olarak reseptör aktivitesinde stimülasyona neden olan statinlerle tedavide LDL dönüşümü ise azalmaktadır. Tg içeriği düşük VLDL2 partiküllerinin LDL’nin majör prekürsörleri olduğu kinetik çalışmalarla gösterilmiştir.
IDL • VLDL’nin metabolizma sırasında yüzey yapısı değişir. • Apo C’lere olan ilgisi azalır. • Apo C’ler diğer lipoproteinlere transfer edilir. • IDL oluşur. • İki tip apoprotein içerir • Apo B 100 • Apo E
Ancak IDL’nin apo B100 yanında apo E içermesi karaciğer tarafından hücre içine alınmasına neden olmaktadır. IDL’den LDL oluşumunda son basamak Hepatik Lipaz (HL) enzim aktivitesiyle kor kısmından trigliseridlerin ve yüzeyden fosfolipidlerin uzaklaştırılmasıdır. Dolayısıyla HL fosfolipaz aktivitesi de gösterir. Ayrıca LDL boyutunun belirlenmesinde de önemlidir. HL aktivitesinin tam yokluğunda LDL oluşumu durur. FH ve normolipemik apo E2 homozigot bireylerde parsiyel inhibisyon bildirilmiştir.
LDL Metabolizması • LDL sentezi ve reseptör aktivitesi kompleks olup, diyet, ilaçlar ve genetik varyasyonlardan etkilenir. LDL reseptör yolu %70 KC, %7 ekstrahepatik dokular ve %20 makrofaj reseptörleri ile gerçekleştirilmektedir. • Normal bireylerde LDL katabolizmasının %30-70’i apo B-100’ün aracılık ettiği LDL reseptörleri aracılığıyla gerçekleşir. • Bayanların, estrojenin hepatik LDL reseptörlerini stimulasyonuna bağlı, daha yüksek reseptör düzeylerine sahip olduğuna inanılmaktadır. Yaşlı bireylerde ise hepatik reseptör sentezindeki azalmaya bağlı katabolizmanın yavaşladığı düşünülmektedir.
LDL Metabolizması Hücrelerin yüzeyinde LDL reseptör sayısı i.c. kolesterol düzeyi ile kontrol edilir. Hücrenin sterol miktarı ihtiyacı karşılayacak düzeyde ise reseptörün transkripsiyonu down-regülasyona uğrar ve LDL’nin alımı azaltılır. Hücrenin kolesterol düzeyi azaldığında ise reseptör ekspresyonu artarak, LDL hücre içine alımı arttırılır.
LDL Metabolizması LDL katabolizmasında monosit-makrofaj serisinden hücreler reseptör-bağımsız mekanizmayla çalışırlar. Çöpçü hücrelerin LDL’ye affinitesi ancak LDL’de oluşan modifikasyonlarla gerçekleşir. Bu modifikasyonların başında da LDL oksidasyonu gelir. Okside LDL’de (o-LDL) lipit peroksit ve aldehit içerikleri artarken, poliansature yağ asidleri azalır. LDL oksidasyonu Apo-B-100’deki lizin bakiyelerinin oluşumu ile sonuçlanır ve negatif yükü artar. Bu değişiklikler normal reseptör tarafından LDL alımını azaltırken, scavenger reseptör tarafından alımında artışa sebep olur.
LDL Metabolizması LDL ultrasantrifugasyonla ayrıştırıldığında üç fraksiyona ayrılır, LDL I, II ve III. Bu üç fraksiyon tüm bireylerde görülür. Ancak düzeyleri kişinin trigliserid düzeyi, HL ve LPL aktivitelerinden etkilenmektedir. Genç kişilerde I, yaşlılarda ise III fraksiyonu daha fazla bulunur. LDL subfraksiyonları in vitro oksidasyona maruz bırakıldıklarında, içerdiği lipid-soluble antioksidanların az olması nedeniyle en fazla III fraksiyonunun etkilendiği gözlenmiştir.
LDL Metabolizması Ayrıca LDL boyutu da katabolizma hızında önem taşır. Daha yoğun, küçük LDL molekülleri daha yavaş katabolize edilirler. Bu LDL moleküllerine düşük HDL ve orta yükseklikte trigliserid düzeyleri eşlik etmektedir.
Homozigot bireylerde LDL katabolizması oldukça düşüktür ve LDL reseptöründen bağımsız bir mekanizmayla gerçekleşmektedir.
HDL Metabolizması • HDL lipoproteinler içinde en küçük ve protein içeriği yönünden en zengin olanıdır. Periferik dokulardan karaciğere tersine kolesterol transportunu gerçekleştirir. • KC, HDL üretiminde İB’tan sonra 2. sırayı almaktadır. • KC, İB gibi küçük diskoidal HDL sentezini gerçekleştirir. • Barsakta sentezlenen HDL sadece apo-A’ları içerirken apo-C’ler KC’de sentezlenerek plazmada HDL yapısına katılmaktadır. • Apo A-I ve A-II bir sinyal peptidle sentezlenirler, bunun önemi henüz bilinmemektedir. Molekülde apo AI içeriğinin artması, katabolizma hızının artmasına da neden olmaktadır.
HDL Metabolizması İnce barsak ve karaciğer apo A ve fosfolipid içeren diskoidal HDL sentezini gerçekleştirir. LCAT enziminin etkisiyle CE yönünden zengin, sferik bir yapıya dönüşür. Trigliseridden zengin lipoproteinlerden yapıya apo AI, AII ve AIV eklenir. LCAT Kolesterol + Fosfolipid Kolesteril esteri + Lizolesitin
HDL Metabolizması • HDL, dolaşımdaki diğer lipoproteinlerden, eritrositlerin membranından ve dokularda bulunan fazla kolesterolü alır. Sterol içeriği fazla olan hücrelerin plazma membranlarında HDL bağlanma bölgesi oluşturdukları düşünülmektedir. Intrasellüler sinyal mekanizması ile depolanmış CE’lerinin hidrolizi sonucu, serbest kolesterolün hücre yüzeyine transportu ve HDL’ye transferi ileri sürülmektedir. • HDL’nin subpopulasyonu içerdiği lipid ve protein içeriğindeki farklılıktan kaynaklanmaktadır.
HDL Metabolizması Serbest kolesterol LCAT etkisiyle CE’lerine dönüştürülerek sferik olgun HDL’ye (HDL3) oluşur. Böylece CE’nin kor kısmında yer alması sağlanırken molekülün yapısına yeni katılacak serbest kolesterole yüzeyde yer açılmış olur. Diskoidal forma fosfolipid aktarımında ATP Bağlayıcı Kaset Transporteri ve Fosfolipid Transfer Proteinleri rol almaktadırlar. LCAT aktivitesi içeren HDL3 Kolesterol Ester Transfer Proteini (CETP) aracılığıyla ester kolesterolu dolaşımdaki diğer lipoproteinlere aktarırken trigliseridleri kendi yapısına almaktadır.
Gün boyu devamlı HDL’ye lipid akışı devam eder ve LPL, HL ve LCAT aktiviteleri düzenlemeden sorumludurlar. LCAT Küçük HDL Büyük HDL (Artmış klerens) Hepatik Lipaz (Azalmış klerens) HDL2: d=1,063-1,125 g/ml -360 kDa – apo A-I içeriği fazla HDL3: d=1,125-1,127 g/ml -175 kDa HDLc: Hiperkolesterolemiklerde – apo E içeriği fazla HDL metabolizmasında rol alan reseptörler Scavenger (çöpçü) Reseptör sınıfındadır. A sınıfı: (SR-AI, SR-AII, MACRO) B sınıfı:(SR-BI, SR-BII, CD36) C sınıfı:(SR-CI, SR-CII) olarak 3 sınıfa ayrılırlar. SR-BI, HDL2 spesifik olup plazmadan HDL kolesterolun %65 kadarını temizler.
Lp (a) Metabolizması • Lp (a) bir LDL partikülünün, yapısal olarak plazminojenle oldukça yüksek homoloji gösteren apo (a) ile birleşmesinden oluşur. • Lp (a)’nın plazma konsantrasyonu saptanamayan düzeyden 1000 mg/dl’ye kadar değişiklik gösterebilir. • Lp (a) tek sentez yerinin karaciğer olduğu düşünülmektedir. • Lp (a) üretim hızı plazma konsantrasyonunu da belirlemektedir.
Lp (a) Metabolizması • Apo (a) boyutu kişiden kişiye oldukça değişkenlik gösterebilmektedir. Bu da apo (a)’nın gen boyutundaki farklılıktan kaynaklanmaktadır. Bu farklılığın Lp (a) üretim hızını etkilediği ve plazma konsantrasyonu açısından belirleyici olduğu düşünülmektedir. • Lp (a) katabolizması henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Ancak LDL reseptörü aracılığıyla olabileceği ileri sürülmektedir. • Yüksek Lp (a) düzeylerini düşürmek için henüz tam olarak etkili farmakolojik bir ilaç bulunmamaktadır. Ancak LDL sentezini azaltan nikotinik asidin Lp (a) düzeyini de düşürdüğü yönünde çalışmalar bulunmaktadır.
YAĞ DOKU VE İSKELET KAS LİPOPROTEİN METABOLİZMASI • Adipoz doku ve iskelet kası gibi ekstrahepatik dokularda lipid alımı LPL enzim aktivitesinde değişiklikle düzenlenir ve enzim aktivitesi insulin ile düzenlenir. İnsulin arttığında adipositlerde LPL ekspresyonu artarken, iskelet kasında azalır. • İskelet kasında LPL aktivitesi; Plazma Tg düzeyi ile (-) HDL konsantrasyonu ile (+) korelasyona sahiptir. • Açlıkta adipositlerde adrenalin uyarısıyla Tg hidrolizi gerçekleşir ve SYA’leri dolaşımda albumine bağlı taşınırlar. • Daha sonra SYA’leri KC tarafından hücre içine alınarak, endojen trigliserid üretimi ve VLDL sentezinde kullanılırlar. • -adrenerjik uyarıya tüm adipositler aynı oranda duyarlı değildir ve intra-abdominal adipoz doku en duyarlı olanıdır.
KARACİĞER LİPOPROTEİN METABOLİZMASI Lipoprotein sentez ve metabolizmasında KC dokusu önemli rol üstlenmektedir. Kolesterol, trigliserid ve safra asid metabolizmaları koordine bir şekilde karaciğerde gerçekleştirilir. Karaciğer VLDL trigliseridi için gereken substratı: 1- Asetattan de novo sentez 2- SYA’lerinin plazmadan alımı 3- Şilomikron kalıntılarının alımı ile sağlar. Ayrıca KC’de kapsüler damlacıklar içinde depolanan lipid yer almaktadır.
Kolesterol 1- De novo sentez 2- Şilomikron kalıntılarının hücre içine alımı 3- LDL ve HDL katabolizmasından gelir. Alınan kolesterolü ise VLDL, LDL, HDL ve safra asidlerinin sentezinde kullanılabilir. Karaciğerde sentezlenen VLDL boyutu kişilerin trigliserid düzeyinden etkilenmektedir. Düşük plazma trigliserid düzeyi = küçük VLDL (VLDL1) Hipertrigliseridemik bireylerde = büyük VLDL2 sentezlenir. Hipertrigliseridemik bireylerde VLDL trigliserid/apo B100 oranı da artmıştır. Hepatik trigliserid sentezi insulin kontrolündedir ve insulin rezistans sendromunda büyük VLDL oluşumu gözlenir. Bu hastalara hormon verilmesi VLDL boyutunu da düşürür.
Tip I Hiperlipidemi (Eksojen Hipertrigliseridemi) • O.R geçişli ve nadirdir. LPL geninde insersiyon ve delesyonlar saptanmıştır ve LPL aktivitesinde eksiklik söz konusudur. • Ayrıca apo C-II eksikliğine bağlı da oluşabilmektedir. • Hiperşilomikronemi ve trigliseridemi (>1000 mg/dl) görülür. • Aterojen değildir ve başlıca komplikasyon akut pankreatit ve buna bağlı abdominal ağrı gelişimidir. • Demans, ksantomalar, periferik nöropati splenomegali ve lipemia retinalis (retinal arterlerde krema görünümü) gibi semptomlar da görülebilir. • Tanı heparin verilmesinden sonra plazma LPL aktivitesi ölçülerek konulur.
Tip II Hiperlipidemi (Familyal Hiperkolesterolemi): Tip II-a Hiperlipidemi (Esansiyel Hiperkolesterolemi): • Apo B geninde mutasyon sonucu reseptör yoktur veya eksiklik söz konusudur. LDL bağlandıktan sonra karboksil ucunda defekte bağlı i.c. vezikül oluşum kusuru dolayısıyla hücre tarafından yakalanamaz. • Serum berraktır. T.kolesterol, LDL, apo B yüksek, HDL normal veya düşük, trigliseridler normaldir. • Prognoz kötü olup makrofajlardan aterojenitesi yüksek köpük hücre oluşumuna neden olur.
Tip II Hiperlipidemi (Familyal Hiperkolesterolemi): Tip II-b Hiperlipidemi (Mikst Hiperlipemi): LDL ve VLDL artışı görülmektedir. Kolesterol ve trigliseridlerde artış vardır. Serum az veya çok bulanıktır. T.kolesterol, LDL apo B-100 ve VLDL üretimi artmıştır. HDL ve apo A-I genellikle azalmıştır. Aterojen risk önemli ölçüde artmıştır.
Tip III Hiperlipidemi (Disbetalipoproteinemi) • Şilomikron, IDL ve VLDL gibi trigliseridden zengin lipoprotein artıklarının plazmada artışı ile karakterize herediter bir dislipidemidir. • Apo E mutasyonları: Apo E’nin E2, E3, E4 allelleri vardır. • Mutant apo E2 (Arg 158 > sistein) görülmektedir. E2/E2 homozigot veya E2/E3 heterezigot olsun şahısların sadece %1’inde hastalık görülür. • Apo E eksikliði • Hepatik lipaz eksikliði • Lipoprotein remnant reseptör defektleri ile ilişkilidir. • IDL ve -VLDL yüksekliği mevcuttur. Hastalarda kombine hiperkolestrolemi ve hipertrigliseridemi bulunur.-VLDL aterojenik etkisiyle prematür ateroskleroz gelişir.
Tip IV Hiperlipidemi (Ailevi Hipertrigliseridemi): • VLDL sentezi artarken katabolizması yavaşlamıştır. Apo C-III artışına bağlı LPL inhibisyonu söz konusudur ve hipertrigliseridemiye yol açmaktadır. • Serum bulanıktır. Kolesterol hafif yüksek veya normaldir. HDL ve apo A-I azalması dolayısıyla aterojen risk önemli ölçüde artmıştır. Plazminojen aktivatör inhibitörü düzeylerinin yükselmesine bağlı koroner hastalık riski artış göstermektedir. • Tanı yalnızca birkaç kuşağın temsil edildiği geniş bir aile üzerinde çalışma ile tek anormalinin VLDL artışı olduğunun gösterilmesiyle konabilir. LPL LPL VLDL IDL LDL HL
Tip V Hiperlipidemi (Mikst Hipertrigliseridemi) Şilomikron ve VLDL düzeylerinde yükselme ile karakterize bir hiperlipidemidir. Bulgular Tip-I ile benzerdir ancak daha geç ortaya çıkar. Hastaların çoğu obezdir ve ateroskleroz riski az da olsa artma göstermektedir.
Ateroskleroz • Ateroskleroz damar duvarında dejeneratif değişiklikler sonucunda gelişen bir hastalık sürecidir. • Temel patoloji damar lümenindeki daralmadır. Bunun sonucunda hücrelere oksijen ve besin maddelerinin yeterli ya da hiç ulaşamaması ve artıkların uzaklaştırılamaması ile iskemi ya da infarktüs tablosu ortaya çıkmaktadır. • Normal plazma lipid düzeylerinde lipoprotein metabolizması daha effektif olarak çalışır. Ancak plazma kolesterol düzeyi çok yükseldiğinde, hücre yüzeyinde yer alan LDL reseptöründe down regülasyon gelişir.
LDL reseptör sayısı azalır ve hücre içine kolesterol alımı azalır. Plazma kolesterol düzeyi artarak ateroskleroz ve ilişkili patolojiler gelişmeye başlar.Plazma lipid düzeyleri hem genetik, hem de çevresel faktörler tarafından eşit oranda etkilenmektedirler.
HDL yapısında diğer lipoproteinlere kıyasla daha fazla antioksidan içerik bulunmaktadır. • Vitamin A • Vitamin E • -Karoten • Transferrin • Serüloplazmin • Paraoksanaz • PAF- asetil hidrolaz
SORU • Hangisi karaciğer tarafından trigliserid sentezi ve VLDL sekresyonunu artırmaz? • Tokluk durumu • Karbohidrat zengin gıda alımı • Alkol alımı • Plazma serbest yağ asidlerinin azalması • Plazma insülin düzeyinin artması