410 likes | 770 Views
Hüsamettin Ataman. ASYA’dan AVRUPA’ya, AVRUPA’dan ASYA’ya BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ. 20 Şubat 1970 20 Şubat 2007 BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ inşaatının temeli tam 37 yıl önce atılmıştı…. Bu SUNUM ’un amaçları ; 1. “ ASMA KÖPRÜ ” teknolojisi konusunda bilgilendirmek.
E N D
Hüsamettin Ataman ASYA’dan AVRUPA’ya, AVRUPA’dan ASYA’ya BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ
20 Şubat 197020 Şubat 2007BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜinşaatının temeli tam 37 yıl önce atılmıştı… Bu SUNUM’un amaçları ; 1. “ASMA KÖPRÜ” teknolojisi konusunda bilgilendirmek. 2. “ÇEVRE YOLU” kenarlarının, “Yönetimlerin Göz Yummaları” sonucunda ve zaman içinde, ne hale gelebildiği konusunda uyarıda bulunmak. 3. Boğazda yapılan köprülerin ulaşım sorununa ne kadar ÇARE olduğunu düşündürmek. 4. PLANLAMA, TEKNOLOJİ,ULAŞIM, YAPILAŞMA, ÇEVRE KORUMASI konularını sorgulamak.
20 Şubat 1970 BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ temel atma töreni ( Beylerbeyi / İstanbul )
Ortaköy kulesinin İnşaatı…
Ortaköy çelik kulelerinin montajına Mayıs 1971’de, Beylerbeyi kulelerinin montajına ise Temmuz 1971’de başlandı. 1972’nin Ocak ayında her iki çelik kule de hazırdı…
Kuleler tamamlanınca, Ortaköy’den Beylerbeyi’ne kadar denizin yüzeyine, birbirine paralel, 2 adet kılavuz halat serildi ve bunlar kulelerden aynı anda çekilerek, ilk birleşim sağlandı. ( Ocak 1972 )
Taşıyıcı çelik halatların çekimi…
Tellerin “gerilim-büküm” işlemlerine, 10 Haziran 1972’de başlandı ve köprünün açılışına kadar sürdü. İtalya ve İngiltere’de hazırlanan, 60 adet içi boş kutu seklindeki tabliyeleri oluşturacak paneller, denizyoluyla getirilerek, Göksu birleştirme şantiyesine bırakıldı ve burada bir araya getirilmeye başlandı...
Aralık 1972’de ilk tabliye, köprüye gerilen çelik halatlara, salıncak sistemiyle, yerleştirilmeye başlandı. Kulelerin tepesindeki vinçler yardımıyla ve palangalar vasıtasıyla içi boş tabliyeler, askı halatlarına bağlandılar. Tabliyelerin yukarı çekilmesine, köprünün ortasından başlandı ve sırasıyla, iki uca doğru eşit sayıda çekildi.
Tabliyelerin, orta kesimden başlayan yerleştirilmeleri…
26 Mart 1973 Son tabliye, denizden, yerine konulmak için getiriliyor…
26 Mart 1973 Son tabliye, yerine konulmak üzere…
26 Mart 1973 Son tabliye de yerleştirildi. Ardından 60 adet tabliye birbirine kaynaklandı. Böylece, ilk kez, yürüyerek, Asya’dan Avrupa’ya geçildi...
12 Nisan 1973 Kauçuk alaşımlı çift kat asfaltının dökümüne başlandı. 01 Haziran 1973 asfalt döküm işlemi tamamlandı.
Kulelerin altındaki geçiş noktalarına, köprüdeki genleşmeye uyum sağlaması amacıyla, dönen-levhalar (rolling leaf) monte edildi. 23 Temmuz 1973 Dönen levhaların yerleştirilme işlemi devam ediyor…
Ortaköy ve Beylerbeyi üzerinden geçen, “Yaklaşım viyadükleri”nin inşasına, Şubat 1973’de başlandı ve Mayıs 1973’de bitirildi.
20 Temmuz 1973 Yaklaşım viyadüğü inşası…
8 Haziran 1973 Köprü üzerinde, araçla, geçiş tecrübesi yapıldı.
15 Mart 1974 Çevreyolu’nun önemli geçişlerinden olan, Haliç Köprüsü’nün iki yakası birleştirildi ve yaya olarak geçildi. 10 Eylül 1974 Haliç Köprüsü açıldı.
Haliç Köprüsü’nün inşaatı. (Yeni bitirilmiş ve çevre yolu bağlantısı tamamlanmış) Çevrenin boş olması dikkatinizi çekti mi ?
Köprü inşaatı bitmek üzere… Çevreye dikkat !...
Tüm çalışmalar tamamlandı ve köprü açılışa hazırlandı...
30 Ekim 1973 -Açılış Günü Hazırlıkları- Şeref Tribünü’nü taşıyan araçlar, tören yerine gidiyor.
30 Ekim 1973 BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ törenle hizmete açıldı... ( Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü )
30 Ekim 1973 Tören alanına doğru, yayaların yürüyüşü başladı...
Köprünün açıldığı gün, halk o kadar yoğun bir ilgi gösterdi ki, onbinlerce kişi aynı anda köprünün üzerinde, Asya’dan Avrupa yakasına doğru ve bir süre sonra da, her iki yakaya doğru, karşılıklı yürümeye başladı. Açılış şerefine, araç yolundan da yayalara yürüme izni verilince, köprünün üzerinde yaya adımlarının çokluğu ve bu yoğunluğun homojen olarak köprünün tüm yüzeyine yayılması sonunda, rezonans artışı had safhaya girerek, köprü salıncak gibi sallanmaya başladı. Daha ilk günden “köprümüz çökmesin” korkusuyla, yaya geçişine son verildiğini, gazeteler günlerce yazdılar... (Gerçekten de lastik tekerlekli araçların geçişleri yerine, onbinlerce adımın aynı anda zemine yaptığı darbesel etki, lastik tekerlekten çok daha büyük etkiye yol açar. Salınım artmaya başlayınca da bunun sönümlenmesi, hızla sallanan salıncağın uzun süre sonra yavaşlayarak durması gibi, oldukça zordur)... Hatta, gazetelerde, şu örnek verilmişti: “Köprüden arka arkaya tanklar geçse, o derece etki oluşturmaz ama, bir tabur asker uygun adımla köprüyü geçmeye çalışırsa, ayakların aynı anda yere vurması yüzünden, büyük bir tehlike oluşur.”
30 Ekim 1973 ……Yoğun Yaya Geçişi……. Karşı taraftaki araziye dikkat edelim. Bomboş değil mi ? Ya şimdi ?...
Çevre yolu etrafı, o zaman bomboş… Aradan geçen 35 yıl içinde talan edildi…
2 Mayıs 1974’de, iki kenardaki yaya yollarından geçmeleri şartıyla, yayalara da Köprü’den geçiş izni, verildi. Geçiş ücreti 1.- lira idi. Köprünün taşıyıcı ayaklarının (daha doğrusu kulelerinin) dördünde de yayaları yukarıya taşıyan dev asansörler mevcuttur ve yayalar bunları kullanarak köprüye çıkabilirlerdi. Yürüyerek karşıya geçince de, yine buradaki kulelerin asansörlerini kullanarak aşağıya inerlerdi. Ancak, köprüden aşağıya atlayanların sayısının artması yüzünden, birkaç yıl sonra yayalara yasak geldi ve bundan böyle köprü, günümüze kadar, yaya özürlü olarak hizmetine devam etti.
Çevrede, ne orman kaldı şimdi, ne toprak…..
Açılışın ertesi günü (31 Ekim 1973) yayınlanan Günaydın Gazetesi’nin ilk sayfası, tamamen köprünün açılına ayrılmıştı..
Hüsamettin Ataman BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ