270 likes | 649 Views
TARIMSAL YOLLAR YRD. DOÇ. DR. Havva Eylem POLAT YOLLARIN DRENAJI MESUT Ö ZDEM İ R 10 ARALIK 2012 , ANKARA. 13.6. AKIŞ MİKTARI VE KESİT TAYİNİ.
E N D
TARIMSAL YOLLAR YRD. DOÇ. DR. Havva Eylem POLAT YOLLARIN DRENAJI MESUT ÖZDEMİR 10 ARALIK 2012, ANKARA
13.6. AKIŞ MİKTARI VE KESİT TAYİNİ Yüzeysel drenajda kullanılan menfezlerinin tipinin seçimi ayrıca seçilen tipin boyutlandırılabilmesi için her şeyden önce bu menfeze gelecek olan su miktarının bilinmesi gerekir. Yağış sularının bir kısmı zemin tarafından emilir bir kısmı buharlaşarak atmosfere yükselir ve geri kalanı da yüzeyden akar ki buna akış denir. Yüzeysel drenajda bizi ilgilendiren bu sudur. Akış miktarı, belirli bir süre içinde o bölgede meydana gelecek en şiddetli taşkına göre hesaplanır.
13.6. AKIŞ MİKTARI VE KESİT TAYİNİ NOT →Bağlantıdaki geçen C akış katsayısı, yağış havzasının topoğrafik durumu, yüzeye yakın zemin cinsi, bitki örtüsü yoğunluğu gibi faktörlere bağlı olarak değişik değerler alır.
13.6. AKIŞ MİKTARI VE KESİT TAYİNİ Menfez kesitlerini tayinde esas olacak Q debisinin belirlenmesinde kullanılan çeşitli abaklar geliştirilmiş olup bunlar halen KGM (Karayolları Genel Müdürlüğü) tarafından da kullanılmaktadır. Hesapla veya abaklar yardımıyla bulunan Q debisini geçirebilecek menfezin kesiti taban eğimi ve menfez pürüzlülük katsayısı gibi bazı faktörlere bağlı olarak hidrolik esaslara dayalı yöntemlerle, örneğin Mannings bağıntısı ile kesin biçimde saptanabilir. Bu kesin hesaplamadan önce, ilk boyutlandırma için kullanılabilecek basit bir bağıntı ise;
13.6. AKIŞ MİKTARI VE KESİT TAYİNİ NOT → Türkiye’de KGM (Karayolları Genel Müdürlüğü) tarafından menfez boyutlandırması yapılırken; → 10 yıl frekanslı taşkının menfezi doldurulduktan sonra menbada 20 cm’den fazla kabarmaması yani menfez girişinde su üst düzeyi kotunun menfez için üst kotundan 20 cm’den fazla olmaması, → 100 yıl frekanslı taşkının da yol dolgusu üzerinden aşmaması gerektiği prensipleri esas alınmaktadır.
13.7. KENTİÇİ YOLLARDA OLUK VE RÖGARLAR Kentiçi yollarda, kenar hendeklerin görevini bordür kenarında tesis olunan ve bordür oluğu ya da kısaca oluk olarak isimlendirilen kısımlar yerine getirirler. Kaplama, yaya kaldırımı, çatılar ile boş arazilerden gelen yağış suları kaplamanın her iki yanındaki bu oluklar üzerinde yer yer tesis olunan rögarlar (bacalar) vasıtasıyla kanalizasyon şebekesine verilirler.
13.7. KENTİÇİ YOLLARDA OLUK VE RÖGARLAR ÖRNEK → Yağış şiddeti 50 mm/st olan bir bölgede yapılacak asfalt bir yolda boyuna eğim 0,03, enine eğim 0,02, platform genişliği 14,0 m, yaya kaldırımı genişliği 3,0 m, oluk pürüzlülük katsayısı 0,015 ve akış katsayısı 0,90’dır. Sadece yol yüzeyi ile yaya kaldırımına düşen yağışın nazara alınması durumunda, bordür olduğunda akacak suyun yayılma genişliğinin 2,0 m’yi aşmaması için oluk üzerinde tesis olunacak rögarlar arasındaki uzaklık ne olmalıdır?
13.8. YERALTI DRENAJI Yeraltı drenajında amaç, yol kaplaması altındaki zeminde bulunan suyun yola zarar vermeyecek şekilde kontrol altına alınıp uzaklaştırılmasıdır. Zemindeki su başlıca serbest ve kapiler olma üzere iki şekilde bulunabilir. Serbest suyun uzaklaştırılması uygun dren tesisleri ile kolaylıkla mümkünken zemindeki kapiler suyun tamamen giderilmesi çok zordur. Bu su ancak yeraltı su düzeyini düşürmek suretiyle yola zarar vermeyecek bir miktara indirilebilir.
13.8. YERALTI DRENAJI Yeraltı suyu drenajında yapılacak ilk iş yüzeysel suların, yol gövdesine sızmasını mümkün mertebe azaltmaktadır. Bu, yola yeterli eğim vermek, su geçirmez bir kaplama inşa etmek ve sürekli akış halinde bulunan suların yol gövdesi ile olan temasını önlemek suretiyle olur. Bu ilk önlemlerden sonra, yol geçkisi boyunca yapılan drenaj etüdü sonucuna uygun olarak tesis olunan dren tesisleri ile zemindeki s miktarı yola zarar vermeyecek bir düzeyde tutulmaya çalışılır.
13.8.1. YERALTI SUYU DRENAJ ETÜDÜ Yeraltı drenajında başarılı olabilmek için dren tesislerinin projelendirilmesine geçmeden önce drene edilecek zeminin karakteri ayrıca, yeraltı suyunun derinliği, debisi ve değişimi ile akış yönü hızının çok iyi şekilde belirlenmesi gerekir. Bu maksatla ve yağış mevsimi sonunda yapılan etüdler şu araştırmaları kapsar;
13.8.1. YERALTI SUYU DRENAJ ETÜDÜ → Arazi araştırması, yolun geçtiği bölgedeki diğer yol ve yapıların incelenmesi ile görülebilen bilgilerin toplanması. → Zemin araştırması, yol gövdesinin oturduğu zeminin yapısını anlamak amacıyla yapılan çalışma. → Sondajlar, zemin tabakalarının ve yeraltı suyunun durumunu daha yakından tanımak amacıyla yapılan çalışma.
13.8.1. YERALTI SUYU DRENAJ ETÜDÜ → Yeraltı suyunun gözlemlenmesi, sondajların yapılması ayrıca yarmaların açılması sırasında yeraltı suyunun derinliği, debisi, debinin değişimi, akış yönü ve akış hızı gibi hususlarda bilgi toplanması. → Analiz ve değerlendirme, safha safha yapılan çalışmalar sonucu elde edilen bilgilerin bir arada değerlendirilip zeminin ve yeraltı suyunun çeşitli özelliklerine en uygun düşecek projenin hazırlanması.
13.8.2. YERALTI DRENAJ TESİSLERİ Yeraltı suyunun kontrol altına alınıp yola zarar vermeyecek şekilde uzaklaştırılması için kullanılan tesislerin en yaygın olanları kör drenler, borulu drenler ve kılçık drenlerdir. Bunlardan başka, daha çok heyelanlı bölgelerde tatbik edilen drenaj galerileri ve yatay drenler ile batak bölgelerden geçişlerde uygulanan düşey kum drenleri yeraltı drenajında kullanılan diğer tip sistemleridir.
13.8.2.1. KÖR DRENLER Yeraltı su düzeyinde yapılacak az miktarda bir indirmenin yeterli olabileceği yerlerde taş dolgulu bir drenlerin kullanılması mümkündür. Bu tip drenlere Fransız tipi dren de denir. Bu dren sisteminin uygulanabilmesi için drene edilecek suyun miktarının fazla olmaması ve kullanılacak taşın ucuza sağlanabilmesi gerekir.
13.8.2.2. BORULU DRENLER En çok kullanılan sistem olan bu drenlerde pişmiş kil borular, asbestli çimento borular, delikli veya deliksiz beton borular ile saç borular ya da son zamanlarda iyice yaygınlaşan plastik (PVC) borular kullanılır. Tıkanma süreleri daha uzun olduğunda delikli beton büzler deliksiz olanlara tercih edilir.
13.8.2.3. KILÇIK DRENLER Özellikle kazı şevlerinde yol gövdesinin oturduğu taban zemini sürekli olarak yeraltı sularının etkisi altında kalabilmektedir. Bu gibi yol gövdesinin altına yol ekseni ile belirli bir açı yapan enine drenler tesis edilebilmektedir.
13.8.3. DRENLERİN TESİSİ Kör dren veya borulu drenlerin tesisleri sırasında dikkat edilecek en önemli hususlardan birisi hendek taban eğimlerinin doğru olarak verilmesidir. Aksi takdirde dren sistemi çalışmaz. Bu sırada uygulanacak minimum eğim 0.005’dir. Deliksiz beton boru (büz) kullanılıyorsa su akışı boruların ek yerlerinde bırakılan yarıklarla sağlanacağından bu aralığın yeterli şekilde bırakılması icap eder. Şayet civardaki zemin ince ve su akımı hızı fazla ise bu eklerine ¼ inçlik kırma taşlardan yapılmış bir malzeme ile bir bilezik tesis edilmelidir. Aralık için 9-10 mm uygundur.
13.8.4. FİLTRE MALZEMESİ Yeraltı drenajında kullanılacak filtre malzemesinin granülometrisi, drenlerin su akımının sürüklediği ince malzeme ile kısa sürede tıkanmasını önleyecek, ayrıca yüksek geçirgenlik gösterebilecek özellikte olmalıdır. Bu esasa göre filtre malzemesinin granülometrisi;
13.9. DREN TESİSLERİNİN BAKIMI Yüzeysel ve yeraltı sularının drenajı ile ilgili tesislerin beklenen görevleri yerine getirebilmeleri için bu tesislerin sürekli olarak bakımlarının yapılması gerekmektedir. Genellikle yağış mevsimi başında ve sonunda olmak üzere yılda iki defa yapılacak olan bu periyodik bakımlar sırasında başlıca kenar hendekleri, kafa hendekleri ve menfezler temizlenmelidir. Ayrıca yeraltı drenaj tesislerine ait deşarj noktalarının kar, buz, çalı vb. yabancı maddelere karşı korunmaları sağlanmalıdır. Hendeklerin temizlenmesi sırasında çıkan maddeler yolun banket kısmında bırakılmadan uzaklaştırılmalıdır.
KAYNAK İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İNŞAAT FAKÜLTESİ 1994, YOL İNŞAATI KİTABI, Prof. Dr. Faruk UMAR, Prof. Dr. Nadir YAYLA