470 likes | 814 Views
ALKOL FELAKETİ. Dr. Hasalettin DELİGÖZ. ALKOL HAKKINDA GENEL BİLGİ.
E N D
ALKOL FELAKETİ Dr. Hasalettin DELİGÖZ
ALKOL HAKKINDA GENEL BİLGİ Alkollü içkiler, mayalanmış şekerli besinlerden bilinen yöntemlerle elde edilen maddelerdir. Alkollü içkiler, aklı, şuuru etkilemek sûretiyle sarhoşluk veren maddelerdir. Her çeşit alkollü içkideki etil alkol miktarı değişik olup, alkol miktarı çoğaldıkça tahribatı ve sebep olacağı olaylar da o oranda artar. Alkolü bir süre kullananlarda ortaya çıkan alışkanlık haline alkol bağımlılığı veya alkolizm denmektedir. Alkol bağımlısı giderek çalışamaz duruma gelir. Görevlerini yapamaz. İşini, kazancını kaybeder. Günlerini içmekle geçirir.
ALKOL HAKKINDA GENEL BİLGİ Ailesine ve topluma yük olur. Bağımlı olmak, alıştığı maddenin esiri olmak demektir. Bu esaret, insanları hastalıkların, kabalıkların, kavga ve cinayetlerin ve daha ağır uyuşturucuların vartalarında mezara kadar ulaştırır. Zaten hayatını içki ve uyuşturucuya satmış kişiler kesinlikle yaşayan ölülerdir. Her türlü içki ve uyuşturucular hastane,hapishane ve tımarhanelerin sermayesi ve çabuklaştırdığı ölümün de ta kendisidir. Dahası bu oltaya takılanlar için ölüm belki de kurtuluştur. Tabiî kabir ötesinin hesapları ayrı bir konu...
ALKOLÜN TARİHÇESİ Alkolün tarihi neredeyse insanlık tarihi kadar eskidir. İnsanlığın yerleşik hayata geçmesiyle alkol üretimi de başlamıştır. İlk bira bundan 8 bin yıl önce Mezopotamyalıların arpayı ekmek yapmak için ilk ıslah etmesiyle yapılmıştır. Sümerlerin 6 bin yıl önce Godin Tepelerinde (Batı İran ve Anadolu) bira ve şarap içtiği bilinmektedir. Daha sonra fermente edilmiş meyve, tahıl ve baldan alkol ederek alkolü, iyice hayatına sokmuştur insanoğlu. Alkol kimi zaman kutsal sayılıp, dini törenlerde kullanılmış, kimi zaman eğlencenin ayrılmaz bir olmuştur. Alkolün icat edilmesiyle birlikte, alkol alışkanlığı da ortaya çıkmıştır.
ALKOLÜN TARİHÇESİ Alkol alışkanlığının bir hastalık olarak kabul edilmesi eski çağlara dayanmaktadır. Roma filozofu Seneca, alkolizmi bir akıl hastalığı olarak tanımlamıştır. Alkolizm terimi, ilk defa İsveçli hekim Magnus Huss tarafından, “Alcoholismus Chronicus” (1849) isimli makalede kullanılmıştır. Bu makalenin ardından, kronik alkolizm tıbbi bir terim haline gelmiş ve bir hastalık olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Günümüzde alkolizm tedavi edilmektedir.
ALKOLÜN VÜCUDA VERDİĞİ ZARARLAR İçkinin Kalbe zararları: Alkol, kalp ve cilt damarlarını genişletir. Kalbin çalışma hızını artırır, kan dolaşım düzenini bozar, damarların sertleşmesine,tansiyonun artmasına,felç ve ânî ölümlere sebep olur.İçkinin Karaciğere zararları: Karaciğer hücrelerinde yağlanma meydana gelmesine, siroz hastalığına sebep olur, karaciğer büyür. Karaciğerin vazifesi dışarıdan gelecek zararlı maddeleri zararsız hale getirmektir.Karaciğer,içkiyi zararsız hale getirmek için çalışırken fazla yorulur,vazifesini tam yapamaz olur, bir çok zararlı maddenin vücuda girmesine ve çeşitli hastalıklara sebep olur.İçkinin Böbreklere zararları: Alkollü içkinin hangi çeşidi olursa olsun böbrekleri bozar, zamanla iş göremez hale getirir. İdrar bolluğu veren bira, böbrekleri temizlemez,bilâkis yorar.İçki,böbrek iltihaplarına, idrarda şeker ve cerahat gibi anormal cisimlerin meydana gelmesine yol açar.
İçkinin Mide ve Bağırsaklara zararları: İçki mide iç zarında yanma hissi meydana getirir, mideyi bozar, ağrı yapar, mide hastalıklarından olan gastrit ve ülsere sebep olur. Hazımsızlık, dolayısıyla iştahsızlığa sebep olur. Bağırsak ishallerine, iltihaplarına ve çalışma düzeninin bozulmasına sebep olur.Zararlı şişmanlığa meydan verir.İçkinin Akla zararları: İçki akıl ve hafızayı zaafa uğratır.Kıskançlıklar ve unutkanlık meydana getirir. İrade kuvvetini azaltır, ne yaptığını - ne söylediğini bilmez bir hale getirir.İçki beyni uyuşturur, yürümekte zorluk çekilir, kol ve bacak çekilmelerine, yüz ifadesinde bozukluklara sebebiyet verir.İnsan,irade ve dengesini kaybeder.İçkinin Sinir sistemine zararları: Sinirler alkole karşı hassastır,sinir hücreleri zedelenir. El titremeleri, tikler, felçlerden tutun, bütün ani ölümlere varıncaya kadar nice felaketlere sebebiyet verir. Heyecan, telaş, korku, sinir buhranları ve kıskançlık, çeşitli rûhî bozukluklar, içkinin meydana getirdiği normal hallerdendir.
ALKOLÜN TOPLUMA ZARARLARI Çalışma gücü azalır, böylece kazancı az olur. Devam eden israf ve sefahat memleketin fakirleşmesine sebebiyet verir.Sakat ve başkasının sırtından geçinen dilencilerin türemesine,ahlâkın ve manevi değerlerin yok olmasına sebep olur.Memlekette sefahat ve sefalet çoğalır, ahlâksızlık yayılır,kazalar, facialar ve çeşitli hastalıklar ortalığı kaplar. Ve bütün bunlar bir milletin ortadan kalkmasına,medeniyetlerin yok olmasına sebep olabilir.
ALKOLÜN TOPLUMA ZARARLARI Tarih bunun misalleri ile doludur. Ahlâken çökmüş, çalışmayı terk edip, zevk ve sefâya dalan nice milletler ve medeniyetler bu halleri yüzünden gün gelmiş, tarihten silinip gitmişlerdir. Alkol, ülkede nizam ve asayişi bozar. Çeşitli kavgalara, anlaşmazlıklara, cinayetlere sebep olur. İtimat ve emniyeti yok eder, bunun için karşılıklı yardım ve iş görmeyi önler. .
ALKOL VE TRAFİK KAZALARI Alkollü Araç Kullanmak En Önemli Kaza Sebeplerinden Biridir Dünya Sağlık Örgütü (WHO)'nun verilerine göre gerçekleşen ölümlü trafik kazalarının büyük bir bölümü alkollü araç kullanmaktan ötürü gerçekleşir. Adli Tıp açısından önemli olan alkol türü etil alkoldür. Ağız yolundan alınan alkolün %20’si mideden, % 80’i ince barsaklardan doğrudan emilir. Ağız, yemek borusu ve kalın barsaklardan da emilebileceği bilinse de bu değerler ihmal edilebilir düzeydedir. Etil alkol tüm sıvılarına geçebilir.
ALKOL VE TRAFİK KAZALARI Kan alkol değeri, alkol alımı bittikten 1 saat sonra en yüksek düzeye ulaşır sonra tedricen azalır. Alınan alkol karaciğerde alkol dehidrogenaz ve asetaldehid dehidrogenaz ile yıkılır. Alkol alanlarda öncelikle psişik inhibisyonlar ortadan kalkar. Daha sonra muhakeme ve karar verme yeteneği kaybolur. Dikkat ve refleks aktivite hızı azalır. Psikomotor koordinasyon azalır. Hafıza kusurları oluşur. Kanda alkol düzeyi arttıkça disoryantasyon, stupor, koma ve ölüm gelişir.
ALKOLE ALIŞMAMAK İÇİN • Alkol asla bir gıda değildir. İnsanlar için sadece zararı söz konusudur. Bu sebeple her türlü alkollü içkiden kaçınmalıdır. • İçmeniz için yapılan ısrarları kesinlikle kabul etmeyiniz. Zîrâ, bir kadeh içki belki de alkol alışkanlığınızın sebebi olabilir. • Bunu kullananlar başkalarına da içirmek ve sevdirmek isterler. Mecbur değilseniz bu insanlarla dost olmayın.Onlardan uzak durun. • Alkol için söylenmiş güzel sözlere,aldatıcı reklamlara asla aldanmayın. Onun yerine sağlığınıza yararlı olan meyvalar ve şifalı sulara rağbet gösterin.
ALKOLE ALIŞMAMAK İÇİN • Bazı asabi ve ruhi rahatsızlıklarınız varsa, alkol ve benzerlerini tavsiye edenlere aldanmayın. Bunların tedavisi için sağlık merkezlerine, uzman hekimlere ve psikologlara başvurun.Kendinize yararlı meşguliyetler bulun. • Alkollü içkiler iştah açıcı değildir.Tam tersi zamanla mide rahatsızlıklarına, iştahsızlıklara ve sindirim bozukluğuna sebep olarak fayda yerine sadece zarar verirler. • Alkollü içkilerin kalp ve damar rahatsızlıklarına faydalı olduğu yolundaki yaygın fakat tamamiyle yalan ve yanlış olan tavsiyelere de inanmayın. Bu konuda da uzman doktorların tavsiye ve tedavisine başvurunuz. En doğru yol budur.
BİR ALKOLİĞİN ÖZELLİKLERİ • Şunu unutmamak gerekir ki, alkolizm davranışsal bir bozukluktur ve sürekli ve artan miktarlarda alınan alkole bağlı problemlerin gelişmesi anlamına gelir. • Bir alkolik, tüm kötü sonuçlarına rağmen sürekli alkol içmeye devam eder ve bir süre sonra alkol alımını sınırlayamaz bir hale gelir. • Alkolikler genellikle, alkol içen kişilerle arkadaşlık eder, hatta eşlerini bile onların arasından seçebilir. • Alkolik bir insan, içmek için her zaman bir sebep bulur. Bu mutluluk, mutsuzluk, gerginlik, üzüntü, neşesizlik olabilir. Ayrıca, içmek için her zaman fırsat yaratırlar, maç, av, parti, doğum günü, düğün, sünnet vb.
BİR ALKOLİĞİN ÖZELLİKLERİ • Alkolizmin ilerledikçe, alkolik kişilerin sorunları da artmaktadır. Örneğin, yalnız içmeye başlarlar, çevrelerinden saklayarak gizli içerler, şişeleri saklarlar. Bütün bu davranışların sebebi alkolik olduklarını çevrelerinden saklama arzusu duymalarıdır. • Gittikçe artan bir suçluluk duygusu geliştiririler, bu suçluluk duygusu, pişmanlıkla birleşir ve bu duyguları bastırmak için daha çok içmeye başlarlar. Hatta sabah kalkar kalmaz içmeye başlarlar.
BİR ALKOLİĞİN ÖZELLİKLERİ • Alkolizm bir kısır döngüye dönüşür. Suçluluğa ve alkolün yaptığı tahribata bağlı olarak kişide anksiyete ve depresyon başlar ve bu yüzden kişi daha çok alkol tüketir. Alkol tüketimi arttıkça depresyon derinleşir, kişi uyuyamamaya ya da sızmaya başlar, geceleri uyanır, depresif bir duygu durumu içine girer, kendisini sürekli huzursuz ve sıkıntılı hisseder, panik nöbetleri geçirir, göğüs ağrısı, çarpıntı ve nefes almada zorluk çeker.
ALKOL ÖMRÜ KISALTIYOR Beyindeki hayati merkezleri ileri derecede baskıladığı takdirde kişinin komaya girmesine neden olabilen alkol, ömrü kısaltıyorAlkol, kişilerdeki merkezi sinir sistemini baskılayarak sakinleştiriyor ve bilinç durumunu değiştiriyor. Kalori değeri olmasından dolayı bir besin maddesi olarak kabul edilen alkol, bağımlılık yaratması durumunda önemli bir sosyal sorun olarak karşımıza çıkıyor. 'Tüm vücudu etkiliyor' Alkol, karaciğer başta olmak üzere sindirim sistemini, beyin ve sinir sistemini, kemik iliğini, bir başka değişle tüm vücudu etkiler. Etkinin şiddeti, alınan alkolün miktarına ve sıklığına göre değişir. Alkol kişilerde nabız hızlanması yaratıyor. Bu durum zaman zaman tehlikeli olabiliyor. Ayrıca, artmış sıvı alımı ve alkolün böbrekler üzerindeki idrar söktürücü etkisiyle daha fazla idrar yapılır.
Alkol ve Hamilelik Gebelikte kullanılan alkol abortus (düşük), ölüdoğum, bebekte gelişme geriliği, çeşitli baş-yüz gelişim kusurları ve zeka geriliği gibi istenmeyen durumların oluşmasına neden olabilmektedir. Amerika ve diğer bazı gelişmiş ülkelerde zeka geriliğinin belirlenebilen en önemli nedeni anne adayının gebelikte alkol kullanmasıdır. Bu ülkelerde anne adayları arasında alkolizmin yaygınlığı ve bunun yarattığı sonuçlar ekonomik ve sosyal bir sorun oluşturmuş durumdadır. Şu an için ülkemizde anne adayları arasında alkol kullanımı yaygın değildir ve bunun böyle kalması toplumsal sağlık açısından çok önemlidir.
Alkol ve Hamilelik • Gebelik döneminde kullanılan alkolün bebekte istenmeyen durumlar oluşturması alınan alkol miktarı ile doğru orantılıdır. Şu anda elimizde gebelikte alınabilecek en düşük alkol miktarı ile ilgili bir veri olmadığından anne adaylarına bu konudaki önerimiz gebeliğin planlandığı andan gebeliğin sonuna kadar alkol kullanmamalarıdır. Halihazırda alkol kullanmakta olan anne adaylarının da hemen şimdi alkolü bırakmaları bebeklerinin alkolden etkilenme riskini mutlaka azaltacaktır.
ALKOLÜN GERÇEKLERİ Alkolün uyuşturucu kadar tehlikeli olduğu genellikledüşünülmez. Hatta bazı kültürlerde alkol dini ve sosyal etkinliklerin önemli bir parçasıdır. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek vardır ki, o da alkolün modern toplumun en önemli problemlerinden birisi olduğudur ve alkol alışkanlığı uyuşturucu alışkanlığı kadar zararlıdır. Alkollü içecekler (bilimsel olarak etil alkol ve ya etanol olarak adlandırılır), çeşitli meyveleri, sebzeleri ya da tohumları fermente ederek elde edilir. Etil alkol saf ve renksiz bir sıvıdır. Alkollü içecekler, renklerini içlerindeki katkı maddelerinden ya da fermantasyon sırasında alırlar.
ALKOLLE ADIM ADIM ÖLÜM YOLCULUĞU • 20 promil Sıcaklık hissi, yüzde kızarma, algı yavaşlaması, düşüncede açıklık, kendine güven, atılganlık, konuşkanlık.50 promilAlgılama yavaşlığı, dikkat bozulması, reflekslerde yavaşlama, kontrol güçlüğü, fazla konuşma, gülme, duygusallaşma.
ALKOLLE ADIM ADIM ÖLÜM YOLCULUĞU • 100 promilHareketlere hâkim olamama, konuşma ve yürüme bozukluğu, çift görme.150 promilAyakta duramama, kusma, sızma.200 promilBilinç kaybı, idrar kaçırma, hipotansiyon, solunum yavaşlaması, terleme.300 promilÖlüm ihtimali.
ALKOLÜN GERÇEKLERİ Genellikle biradaki alkol oranı %5’tir. Çoğu şaraplarda bu oran %10-%14 arasında değişir, ancak sherry veya vermut gibi daha konsantre şaraplarda bu oran %20’ye kadar çıkabilir. Damıtılmış içkiler (whisky, votka, rom, cin vb.) önce fermente edilir sonra alkol seviyesini yükseltmek için damıtılırlar. Bu grup içkilerin bazılarında alkol oranı %40’a ulaşmaktadır. Hatta bazı likörler daha bile yoğun olabilir.
ALKOLİZMİN SAFHALARI Araştırmalar, ALKOLİZMİN oluşumunun açıkça izlenebilir bir süreci olduğunu göstermektedir. Bu süreç hemen hemen hiç değişmez ve adım adım gelişir. Her adımdan sonra diğer ilerleme gelir. Bu süreç herkes de aynıdır, zekası ileri ya da geri, iyi eğitimli ya da değil ya da nasıl bir hayat yaşandığına göre değişmez.
Bira Hakkında Bilmeniz Gerekenler Trafik kazalarında önemli payı olan bira,tertibindeki alkolün kana daha çabuk karışması sebebiyle kısa zamanda sarhoşluk verir. İnsanların birayı hafif görmesi nedeniyle,bira tüketiminde görülen hızlı artış, gerek alkolizmi,gerekse de narkotik bağımlılıklarını ve kaza-belaları da çok büyük oranda artırmış ve artırmaya da devam etmektedir. Aile içi şiddet-geçimsizliklerin,futbol anarşisinin baş sebebi biradır. Bira kesinlikle kanser yapıcıdır.Karışımında önemli miktarda Nitroz -Amin bulunan bira, korkunç bir kanserojendir. Nitekim ağrı dindirici olarak kullanılan “Pramidon” ilacı içinde fazla miktarda nitroz-amin bulunduğu için piyasadan kaldırılmıştır. Orta miktarda bira içen bir kimse,günde 70 pramidon hapı almış kadar nitroz-amin almaktadır.
Bira Hakkında Bilmeniz Gerekenler • Sevgili gençler, alkolsüz denilen bira reklamlarına aldanmayınız. Zîrâ,arpa ile şerbetçi otunun mayalanmasından (alkolize olmasından) oluşan biranın alkolsüz olması ilmen mümkün değildir. İçinde %2-%4 alkol bulunan fakat alkolsüz(!) olarak tezgahlanan biralar da alkollü içkidir. Bakınız:“İngiltere’de 18 yaşından küçükler için açılan alkolsüz(%2-%4 alkollü) birahanelere giden gençlerin hepsi 18 yaşına girerken alkollü birahanelerin ve meyhanelerin en sâdık müşterileri olduğu” İngiliz yetkililerince bildirilmiştir. Unutmayın!Alkol miktarı ne kadar az olursa olsun,bedenin organları alkolün tahribatından kurtulamaz.
“Günde bir kadeh şarap kalbe faydalı” efsanesi • Prof. Dr. İlhan Yargıç, efsaneyi onaylıyor, ama nasıl? “Doğru, günde bir kadeh şarap kalbe iyi gelir, kolesterolü düşürür! Etkiyi yapan şaraptaki alkol değil, şarabın üretildiği üzümün çekirdeğindeki antioksidanlar. Kuru üzüm de yesen aynı faydayı elde edebilirsin. Sağlık adına şarap içmek zorunda değiliz.” Yargıç’ın ironik (alaycı)yaklaşımının arka plânını unutmamak lâzım. Bir an için sağlık adına kuru üzüm yerine bir bardak şarap tüketmenin yeğlendiğini kabul edelim. Ya, şaraptaki alkolün bütün vücut sistemlerine yaptığı tahribat ne olacak? Şarabın, kişiyi alkolik aşamasına götürmeyeceğinin garantisi var mı? • 10 YTL KAZANMAK İÇİN 90 YTL HARCAMAK AKILLICA BİR DAVRANIŞ MI ACABA ,BİR DÜŞÜNÜN?
ALKOLİZMİN SONUÇLARI • SOSYAL SONUÇLAR • TIBBİ SONUÇLAR • ALKOL YOKSUNLUĞU BELİRTİLERİ • DELİRYUM TREMENS • EN SIK MEYDANA GELEN PSİKİYATRİK BOZUKLUKLAR SONA DOĞRU
İÇKİNİN YÜZÜNDEN Aklının sesine kulak vermedi, Daima nefsinin peşinden gitti. Mü'minlerin meclisine girmedi, Her zaman şeytanın izinden gitti. Her sabah el âlem giderken işe, Koyardı cebine beş altı şişe, Bulursa ne âlâ bir kuytu köşe, Midesi şarabın közünden gitti. Nihayet göç etti çok genç yaşında, Boş şişeler mâtem tuttu başında, Şunlar yazılıydı mezar taşında: 'Bu mevta içkinin yüzünden gitti'Abdil Yıldırım
FİDAN • Bir bilge kişi, kötü alışkanlıklardan korunmayı öğrencilerine anlatıyordu. O sırada ağaçlık bir yerden geçiyorlardı. Bilge kişi, öğrencilerinden birine genç bir fidanı işaret ederek, topraktan söküp çıkarmasını istedi. Öğrenci, fidanı güçlük çekmeden tek elle topraktan söküp çıkardı. Bunun üzerine bilge kişi, biraz daha kalın fidanı göstererek sökmesini istedi. Öğrenci, bu fidanı da söktü; ama iki elle asılarak, zorlayarak. Daha geniş, yaşlıca bir fidanı sökmesi kendisinden istenince, iki elle asılmasına karşın bir türlü sökemedi, ancak arkadaşının yardımı ile sökmeyi başarabildi.
FİDAN • Bundan sonra bilge, sökülenlerden daha güçlü, kalın ve boylu bir fidanı sökmesini istedi. Öğrencilerin hepsi güçlerini birleştirdikleri hâlde, fidanı değil sökmek, kıpırdatamadılar bile. O zaman bilge, öğrencilerine dönerek şöyle dedi: “Yavrularım, kötü alışkanlıklar da böyledir. Yerleşmesine fırsat vermeden, değiştirilmesi kolaydır.” Fahrettin GÜBE (Diyanet Çocuk Dergisi, Şubat, 1986)
ALKOL HAYATLARI KARARTIYOR Alkolün yendiği futbolcular listesinde hiç kuşkusuz ilk sırayı unutulmaz oyuncu George Best alıyor. Kasım 2005’te alkol komasından kurtulamayarak hayata veda eden Best’in hayatı ibret verici. • 1968’de Avrupa’da “yılın futbolcusu” seçilen, Pele ve Maradona’dan bile daha iyi futbolcu olduğu iddia edilen Best, kumara, kadın tutkusuna ve alkole yenik düştü. Manchester United formasını 466 defa sırtına geçiren Best, takımı adına toplam 178 gol atarak taraftarın sahadaki vazgeçilmezleri arasında yer aldı.Ne var ki yıldız oyuncunun parlaması ve sahalardan uzaklaşması da aynı hızla oldu.
ALKOL HAYATLARI KARARTIYOR • 1974 yılında 27 yaşındayken Manchester United’tan kovuldu. Sonraki 10 yıl çeşitli takımlarda oynadı ve 1983’te 37 yaşında iken kariyerine nokta koydu. Pele onun için “Gördüğüm en iyi futbolcuydu” diyor. Maradona da “George Best. O benim idolümdü” diyerek hayranlığını belirtiyor. Best, 1984’te alkollüyken araba kullanmak ve polise kaba davranmaktan dolayı suçlu bulundu ve kefaleti ödeyemediğinden 3 ay hapis yattı. Sonraki yıllarda alkollü olduğu için çeşitli vukuatlar yaşayan Best, şunu söyleyecekti: “Hayatımdaki her şeyi çalımladım, alkol hariç.”
Mart 2000’de, karaciğerinde alkole bağlı ciddi bir rahatsızlık ortaya çıktı. Temmuz 2002’de kendisine karaciğer nakledildi. 1 Ekim 2005, grip belirtileriyle gittiği Özel Cromwell Hastanesi’nde karaciğer naklinden sonra kullandığı ilâçların yan etkisinden dolayı oluşan karaciğer iltihabı ve iç kanama nedeniyle yoğun bakıma alındı. • 20 Kasım 2005 tarihinde News of the World adlı gazete, Best’in hastane yatağında fotoğrafını yayımladı ve altına son mesajı olarak “Benim gibi ölmeyin” dediğini yazdı. 25 Kasım 2005 akciğer enfeksiyonu ve organ yetmezliğinden dolayı 59 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ölümünden sonra adına para bastırılan Best’in cenazesine 100 bin kişi katıldı.
DİKKAT Alkollü içki ve sigaraya harcanan para EĞİTİME HARCANANIN 2 mislidir. • Aylık tüketim (alkollü içki ve sigara 14.2 katrilyon TL.) Dörtte biri İstanbul’da. • Türkiye genelinde eğitime gelirin yüzde 2,1’i harcanırken; içki ve sigaraya yüzde 4,2 harcanmaktadır. • Türkiye’de alkollü içki kullanan 25 milyon kişidir. • Türkiye’de alkolik sayısı 7 milyon.
TÜRKİYE’DE İÇKİ TÜKETİM MİKTARI (Litre) YlL BİRA ŞARAP RAKI • 2003 479.478 15.802 31.392 • 2004 813.172 28.385 44.167 • 2005 818.842 26.465 44.683 • 2006 1.018.977 26.988 56.490
DİKKAT • toplam içki satışının % 48 bakkallar, % 28 kuruyemişçi ve tekel bayileri, % 20 marketlerde. • Türkiye’de bira tüketimi 12 litre, 1970 li yıllarda 1,5 litre idi (kişi başına) • ABD’de bira tüketimi (kişi başına) 80 litre. Biracı ülkelerde 150 litre. • Amerika halkının üçte ikisi alkol kullanıyor. Yarısı ise devamlı içicidir. • Türkiye’de alkollü içki içenlerin % 92’si birayla başlıyor. Rakı ve şarapla devam ediyor.
AMATEM’e göre her yıl 1 milyon çocuk alkole başlıyor. • Beyoğlu Eğlence Yerleri Derneği Başkanı Kadir ALBAŞ’a göre sadece Beyoğlu’nda 1500 civarında alkollü eğlence mekânı faaliyet gösteriyor. • Alkollü içki, uyuşturucu ve sigara bir nevi özgür irade ile tedrici intihardır. • Alkolün son safhası alkol komasıdır.
Üniversitede İçki Sorunu • 1. Ara sıra ya da sık sık alkol kullanırım • Kızlar : % 18,1 Erkekler :% 28,4 • 2. Ara sıra, sık sık ya da sürekli alkol kullanırım • Güzel Sanatlar Fakültesi % 17,6 • İletişim Fakültesi % 13,1 • Hukuk Fakültesi % 11,6 • Mühendislik Fakültesi % 8,3 • Ziraat Fakültesi % 7,8 • İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi % 7 • Fen Edebiyat Fakültesi % 6 • Tıp Fakültesi % 4,2
Siyasi görüşe göre alkol kullanımı • Sosyalist % 10,9 • Sosyal demokrat % 8,8 • Liberal % 6,8 • Milliyetçi % 4,4 • Muhafazakâr % 2
KÖTÜ ALIŞKANLIKLARA BAŞLAMA YAŞI • Yeşilayın, Sağlık Bakanlığının, muhtelif kuruluşların, Türk Eğitim Sendikasının yaptığı araştırmalara göre ; • SİGARAYA BAŞLAMA YAŞI : 10 • ALKOLE BAŞLAMA YAŞI : 11 • UYUŞTURUCUYA BAŞLAMA YAŞI : 12
KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDA KİŞİ BAŞINA DÜŞEN MİKTAR: • 1930 yılında: • Kişi başına düşen alkol : 1 litre • Kişi başına düşen sigara : 10 paket • 2004 yılında: • Kişi başına düşen alkol : 20 litre • Kişi başına düşen sigara : 3 Kilogram
Sigara ve Alkol ile ilgili Anket • Türk Eğitim Sendikası’nın 2005 yılında; 40 ilde 13 bin 430 öğrenci (9 – 17) yaş arası yapılan ankette: • Yüzde 16 sigara kullanıyor, • Yüzde 11 alkol kullanıyor, • Yüzde 2,9 uyuşturucu kullanıyor.
2005 yılında İstanbul’da yapılan araştırmada: • Liseli öğrencilerde son 3 yılda: • Eroin kullanımı Yüzde 100 • Ecstasy kullanmı Yüzde 300 artmıştır. • Resmi istatistiklere göre; • 1980-1992 arası 12 yılda uyuşturucu kullanımı Yüzde 500 artmıştır. • YABANCI ÜLKELERDE: • Bliss Dergisi’ne göre AB’de Alkol kullanan ve fuhuş yapanlar • 13 yaş altı Yüzde 16 • 14 yaş altı Yüzde 22 • 15-17 yaş altı Yüzde 48
Sokak Çocukları için anket 2748 sokak çocuğu anketine göre: • Sigara kullananlar yüzde 84 • Alkol kullananlar yüzde 68 • Uyuşturucu kullananlar yüzde 82 • Yüzde 92’si uçucu madde kullanarak bağımlı oluyor. • Yüzde 71 temini kolay demektedir. • Yüzde 68 kokusundan hoşlandığını söylemektedir.
TEŞEKKÜR EDERİM Hasalettin DELİGÖZ Kaynak www.yesilay.org.tr