340 likes | 812 Views
DSM-IV-R TANI ÖLÇÜTLERİNE DAYALI GENELLİKLE İLK KEZ BEBEKLİK, ÇOCUKLUK YA DA ERGENLİK DÖNEMİNDE TANISI KONAN BOZUKLUKLAR. ÖĞRENME BOZUKLUKLARI (OKUL BECERİLERİ BOZUKLUKLARI). ÖZEL(ÖZGÜL) ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ.
E N D
DSM-IV-R TANI ÖLÇÜTLERİNE DAYALI GENELLİKLE İLK KEZ BEBEKLİK, ÇOCUKLUK YA DA ERGENLİK DÖNEMİNDE TANISI KONAN BOZUKLUKLAR ÖĞRENME BOZUKLUKLARI (OKUL BECERİLERİ BOZUKLUKLARI)
ÖZEL(ÖZGÜL)ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ Özgül öğrenme güçlüğü, bir çocuğun zekası normal ya da normalin üstünde olmasına rağmen dinleme, düşünme, anlama, kendini ifade etme, okuma-yazma veya matematik becerilerinde yaşıtlarına ve zekasına oranla düşük başarı göstermesi olarak tanımlanabilir.
Öğrenme ve algılama sorunu, çocuğun doğumu ile başlıyor. Eğitim süreci içinde edinilemez. Yaşam boyu süren bir bozukluktur. Dil gelişimi ve kullanımı, konuşma, okuma-yazma, matematik becerilerini etkileyen bir sorun olduğu için, bireyin eğitimini, mesleğini, günlük aktivitelerini etkilemektedir.
Özgül öğrenme güçlüğü toplumda sıklığı %1-15 arasında değişmektedir. • Özgül öğrenme güçlüğü olan çocukların anne babalarında benzer sorunlar olma olasılığı normal popülasyondan 5-12 kat fazla, ikizlerde özel öğrenme güçlüğü olma ihtimali yüksek (bir çocukta varsa diğerinde olma olasılığı yüksek) kardeşlerde benzer sorunların olma olasılığı yüksektir. • Erkeklerde kızlara oranla daha sık görülür. Solaklarda normal popülasyondan daha sık gözlenir. • Hiperaktivite ile birlikteliği sıktır.
ÖĞRENME BOZUKLUKLARI (ÖNCEKİ ADI İLE OKUL BECERİLERİ BOZUKLUKLARI) TANI ÖLÇÜTLERİ
315.00 OKUMA BOZUKLUĞU • Bireysel olarak uygulanan standart doğru okuma ya da kavrama testleri ile ölçüldüğü üzere, kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zekâ düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda okuma başarısı beklenenin önemli ölçüde altındadır. • A tanı ölçütündeki bozukluk okul başarısını ya da okuma becerileri gerektiren günlük yaşam etkinliklerini önemli ölçüde bozmaktadır. • Duyusal bir bozukluk varsa bile okuma zorluğu genellikle buna eşlik edenden çok daha fazladır.
315.1 MATEMATİK BOZUKLUĞU • Bireysel olarak uygulanan standart testler ile ölçüldüğü üzere, kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zekâ düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda matematiksel becerileri beklenenin önemli ölçüde altındadır. • A tanı ölçütündeki bozukluk okul başarısını ya da matematik becerileri gerektiren günlük yaşam etkinliklerini önemli ölçüde bozmaktadır. • Duyusal bir bozukluk varsa bile matematik becerisi sorunları genellikle buna eşlik edenden çok daha fazladır.
315.2 YAZILI ANLATIM BOZUKLUĞU • Bireysel olarak uygulanan standart testler ile ölçüldüğü üzere(ya da yazma becerilerinin işlevsel değerlendirmeleri), kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zekâ düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda yazma becerileri beklenenin önemli ölçüde altındadır. • B. A tanı ölçütündeki bozukluk okul başarısını ya da yazılı metin derlemeyi gerektiren günlük yaşam etkinliklerini (örn. Dilbilgisi kuralları yönünden iyi düzenlenmiş paragraflar yazma) önemli ölçüde bozmaktadır. • Duyusal bir bozukluk varsa bile yazma becerisi sorunları genellikle buna eşlik edenden çok daha fazladır.
315.9 BAŞKA TÜRLÜ ADLANDIRILAMAYAN ÖĞRENME BOZUKLUĞU • Bu kategori, herhangi bir özgül öğrenme bozukluğu için tanı kriterlerini karşılamayan öğrenmedeki bozukluklar içindir. Bu kategori, kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zekâ düzeyi ve yaşına uygun olarak aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda her bir bireysel beceriyi ölçen testteki başarı beklenenin önemli ölçüde etkileyen her üç alandaki (okuma, matematik, yazılı anlatım) sorunlarını kapsayabilir.
Özel Öğrenme Güçlüğü (Disleksi, Disleksia) • Öğrenmeyle ilgili bir sorun olarak algılanmakta ve tanıtılmakla birlikte; gördüğümüz, duyduğumuz ya da dokunduğumuz tanımaya çalıştığımız şeylerin algılanmasıyla ilgili ya da işlenmesiyle ilgili bir sorun olarak yaşanmaktadır. • Öğrenme sorunları da, pek çok sorun ya da hastalık gibi çok erken fark edilebilir. Genellikle anneler, çocukları diğer çocuklardan ya da yaşıtlarından farklı gelişiyorsa fark edebiliyorlar. Bir kısmı beklemeyi tercih ettiğinden, bir kısmı da nereden yardım alacağını bilemediğinden soruna müdahale gecikiyor. Böylece çok değerli zaman kaybedilmiş oluyor. Öğrenme sorunlarını erken yaşta tanımada ve müdahalede, okul öncesi eğitim veren kurumlarda çalışan eğitimcilerin ve çocuk doktorlarının çok önemli rolleri vardır. Fakat yapılan çalışmalar ve deneyimler gösteriyor ki özel öğrenme güçlükleri konusu yeterince bilinmediği için, gerek anneler, gerek eğitimciler, gerekse doktorlar tarafından sorun erken fark edilse de, gereken değerlendirme ve müdahale zamanında yapılamıyor.
Özel Öğrenme Güçlüğünün Nedenleri • Doğum Öncesi: Yetersiz beslenme, annenin geçirdiği enfeksiyonlar, ilaç kullanma, vitamin eksikliği, alerjiler • Doğum Sırasında: Uzun ve zor doğum, plasenta ve göbek kordonu anormallikleri, doğum aletlerinin verdiği zararlar, beyin hasarı • Doğum Sonrasında: Doğumdan sonra nefes almaya başlayıncaya kadar geçen sürenin uzunluğu, erken yaşta ateşli hastalık, başa hızlı darbe, tümör • Kalıtsal bozukluklar:Ailelerde özel öğrenme bozukluğu olan başka kişilerinde olması,kan uyuşmazlığı
Özel Öğrenme Bozukluğunun Çeşitleri • 1-Disleksi(okuma sorunları): • a)disfonikdisleksi: İşitsel kavrama ve ayırt etme becerilerinde bozukluk vardır. Dil ve sözlü ifadelerde güçlük çekerler. • b)disidetikdisleksi: Zihinde canlandırma yeteneği bozuktur. Harflerin sıralanışını karıştır, ters çevirir, günleri ayları sırayla söyleyemez. • 2-Disgrafi(yazma sorunları): P,D,B,C,H,Y,S,Z,U gibi harfleri yazarken karıştırır ve ters yazar. Bazı harfleri unutur bazılarını fazladan ekler. • 3)diskalkol (matematik sorunları): Sayıları bozuk yazar, sıklıkla yer değiştirir, işlemleri bozuk sırada yapar, geometrik ilişkileri kavramada zorlanır, aritmetik sembolleri tanımada zorlanır.
OKUMA, YAZMA, ARİTMETİK BECERİLERİN GELİŞİMİ • Okuma yazma öğrenilmesi, normal gelişim aşamalarından geçmenin yanı sıra bazı becerilerin gelişmesine de bağlıdır. Okuma zor bir şifreyi çözmeye benzer ve konuşma dilini yazı diline çevirmeyi gerektirir. Bunun için de dikkat, algılama, kavrama, sıralama, canlandırma, akılda tutma, isimlendirme, analiz-sentez gibi çok çeşitli bilişsel becerilerin gelişmiş olması gereklidir.Okuma, çocuğun sembol sistemini kullanabilmesi ile ilgili iki aşamalı karmaşık bir işlemdir.
Okumayı öğrenebilmek için: • Çocuk önce objelerin isimlerini öğrenir, sonra bu isimlerin yazıldığı sembolleri(harfleri) öğrenir. • Görsel olarak sembolleri ayırt etmesi yetmez, harflerle sesler arasındaki bağlantıyı kurabilmelidir. • Okumayı öğrenmek çağrışımlar yapabilme becerisine bağlıdır. • Okuduğunu anlarken görsel ve işitsel imajlar ve bunların anlamları arasında çağrışımlar yapılmalıdır.
OKUMANIN GELİŞİMİ: • Aylara göre okumayı öğrenmek için gerekli beceriler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır. 0-6 Ay: Sese tepki gösterme, sesler çıkarmak.6-13 Ay: Basit ifadeleri anlamak.19-21 ay: 20 kelimelik dağarcık.24 Ay: 3 kelimelik cümleler kurar.24-29 Ay: 300 kelimelik dağarcık. Vücut kısımlarını bilir. Şekil kavramı başlar.30-36 Ay: 2 aşamalı emirleri yerine getirir.40-48 Ay: Basit okul şarkıları söyler.48-50 Ay: Ne, neden, nasıl sorar.50-60 Ay: Zıt ifadeleri kullanır. Yaşını, ev adresini, telefonunu bilir.54 Ay: Uzun hikâyeleri dinleyip anlatır.60 Ay: Harflerin şekilleriyle ilgilenir. Genelde tüm sesleri doğru kullanır. Obje fonksiyonlarını bilir.60-72 Ay: Geçmiş, şimdiki, gelecek zaman kullanır. Bilgi almak için soru sorar. Sağını solunu ayırt eder. Harf sesler arasındaki ilişkiyi kavrar.60-80 Ay: Anlayarak okumaya başlar.
YAZMANIN GELİŞİMİ: • Yazmak sembolik iletişim kurma becerisidir. • Yazmayı öğrenmek için:o Araç(kalem) kullanarak sembollerle dili ifade edebilme becerisinin, o İnce-motor becerinin,o El-göz koordinasyonunun,o Sıralama becerisinin,o Dikkatini bir iş üzerinde yoğunlaştırabilmenin, o Görsel, işitsel, mekânsal algının yaşına uygun olgunlukta olması, ve o El tercihinin yerleşmiş olması gerekir.
ARİTMETİK BECERİLERİN GELİŞİMİ: • Normal gelişen çocuklar, gelişim basamakları içinde matematik becerileri de sırayla kazanırlar. Çocukların aritmetik işlemlere başlamadan önce belirli gelişim aşamalarından geçmesi gereklidir. Örneğin miktar kavramı, aradaki farkı kavrama aritmetik işlemlerin ön koşuludur. Çocuk önce her rakamın belli obje sayısını temsil ettiğini, sayıların parçalardan oluşan bir bütünü temsil ettiğini öğrenir. 7 sayısı, (4 ve 3)ya da (5 ve 2) sayılarının bileşimidir. Çocuklar ancak bunları anladıktan sonra problem çözebilirler. • Bazı çocuklar Piaget’nin işlem öncesi döneminde kalırlar. Bu beceriler konuşulan dil ile de bağlantılıdır ve matematiksel simgeler, çizimler(somut) ile matematiksel düşünme(soyut) arasında bir köprü görevi görür. Matematiksel dil edinilmesi de, konuşulan dil, dinleme, okuma-yazma becerileriyle yakından ilişkilidir.Bireyden kaynaklanan öğrenme sorunları arasında yer alan özel öğrenme bozukluğu (learningdisorder / dyslexia) olan çocuklar, yukarda sayılan okuma, yazma, matematik becerilerinin gelişmesinde sorunlar yaşarlar. Bu beceriler okul öncesi dönemde geliştiği için bu vakaları okul öncesi dönemde tanımak mümkündür.
Okul Öncesi Dönemde Belirtiler • Okul öncesi dönemde tespiti yapılan Özel Öğrenme Güçlüğü’nde çok daha hızlı ve etkili yol alınabilirken, konuyla ilgili uzman ve bilginin ülkemizde henüz yeterince yaygın olmaması nedeniyle bu vakalar çoğunlukla atlanır. Okul öncesi dönemde aile ve öğretmenlerin aşağıdaki semptomlara karşı duyarlı olmaları kritiktir; • · Geç konuşma, telaffuz/artikülâsyon sorunları, • · Kısıtlı kelime bilgisi; isimlendirme/hatırlama ile ilgili güçlükleri, • · Temel kelimeleri karıştırma, • · Temel kavramları öğrenmede (özellikle sınıflandırma ve sıralama becerileri ile ilgili) güçlükler (renk, sayı, haftanın günleri, benzerlik, farklılık...) • · Kelimeleri ters söyleme ya da hecelerin yerini değiştirme (teşekkür→tekeşşür; beşiktaş→bekiştaş; mavi→vami...) • · Konuşurken benzer sesleri karıştırma (f/v; m/n; b/m...), • · Gecikmiş el tercihi, • · İnce motor becerilerde (özellikle resim ve çizimlerle kendini gösteren), öz bakım becerilerinde ve sosyal becerilerde güçlükler/gelişimsel gecikme, • · Koordinasyon güçlükleri (ip atlama, bisiklete binme), • · Zaman – mekân – yön ile ilgili güçlükler (dün/bugün/yarın, inmek/çıkmak, ayakkabıları ters giymek, kitabı ters tutmak), • · Sözlü yönergeleri alma ve uygulamada güçlük, • · Dikkat ve konsantrasyon güçlükleri.
İlköğretim Döneminde Belirtiler • İlköğretim dönemi sorunların artık okulla birlikte daha da belirgin olduğu zamandır. Bu dönemde gözlemlenen semptomlar; • · Yaşıtlarına kıyasla düşük akademik başarı, inişli çıkışlı performans, • · Sayı/sembol/harf/ses kavramlarını anlamada ve ilişkilendirmede güçlükler, • · Geç okuma; hatalı/yavaş okuma, • · Uzun/yeni kelimeleri okumada ve okuduğunu anlamada ve anlatmada güçlükler, • · Benzer görünüşteki harf, rakam ve sembolleri karıştırma (b/d/p/g; noktalı harfler; 6/9; +/x...), • · Okurken ve yazarken benzer sesteki harfleri karıştırma (f/v; m/n; b/m...), • · Okurken ve yazarken hecelerin yerini değiştirme (ve/ev; gibi/bigi...),
· Okumada kelimelerin sonunu yanlış söyleme/uydurma, satır atlama, • · Okuma ve yazıda harf, hece, sözcük atlama, ters çevirme, ekleme, birleştirme, uydurma, • · Okunaksın/yavaş/karmaşık/ters yazı; bakarak yazmada ve diktede zorlanma, • · Yazılı ifade güçlükleri, • · Dağınık defter düzeni; imla ve noktalama hataları (büyük-küçük harf); bozuk satır düzeni (yukarı ya da aşağı kayan); uygun büyüklükle yazamama, • · Matematik sembollerini, kavramlarını ve geometrik şekilleri öğrenmede zorlanma, karıştırma, • · Matematikte eldeleri unutma, işleme ters taraftan başlama, işlem yapmadan doğrudan sonucu yazma, • · Özellikle çarpım tablosunu, kesirleri, grafikleri, ölçüm ve olasılıkları öğrenmede güçlük, • · Saat, zaman, tarih kavramlarını öğrenmede zorluk, • · Sıralama becerileri, yönergeleri takip etme ve organizasyon yapma ile ilgili güçlükler, • · Kısa süreli dikkat aralığı; konsantrasyon ve bellek güçlükleri.
Ergenlik Dönemi ve Yetişkinlerde Belirtiler Ergenlik döneminden önce tanılanan ve bu konuda destek alan Özel Öğrenme Güçlüğü vakaları, yukarıdaki akademik zorlukların pek çoğunda aldıkları desteğin nitelik, süre ve yoğunluğuna paralel olarak belirli ölçülerde ilerleme kaydederken ÖÖG’nün izleri aşağıda sayılan alanlarda, hiçbir destek almamış bireylerde çok daha yoğun olmak üzere gözlemlenmeye devam eder; • · Derste not tutmada zorluk, • ·Dinlediğini/okuduğunu kavramada güçlük, • · Bellek güçlükleri,
Konularda önemli olan noktaları belirleyemeyip gereksiz ayrıntılar içinde kaybolma, • · Yetersiz kelime bilgisi ve edinilmiş bilgi, • · Çalışmaya başlayamama; çalışırken çok çabuk dağılma; dikkatsizlik, • · Noktalama ve imla hataları, • · Düşük hızda ve yetersiz nitelikte okuma, yazma, • · Okunaksız, hatalı yazı, • · Düşünce ve ifadelerini organize etme, planlama, özetleme ve düzenlemede zorluk, • · Yabancı dil öğrenmede zorluk, • · Bilgiler arasında ilişki ve hiyerarşi kurma güçlükleri, • · Soyut kavramları anlamada zorluk, • · Okuma/yazma/matematiğe karşı ilgisizlik, isteksizlik, • · Zamanı kullanamama, • · El-göz koordinasyon güçlükleri, • · Yön bulamama, • · Organizasyon güçlükleri (dağınıklık, randevuları kaçırma, plan yapamama), • · Sıralama güçlükleri (kelime, fikir, dosya, sözlük...)
Tüm bu belirtilere ek olarak yaşanan akademik zorluklara paralel olarak gerçek potansiyellerini gösteremediklerinin farkında olan çocukların, tekrarlanan başarısızlık sonucu motivasyonları düşer, öz güvenleri incinir, aile, okul, sosyal ilişkileri hasar görür, sıklıkla duygusal sorunlar ve davranış bozuklukları gözlemlenir. Ergen ve yetişkin ÖÖG vakalarında “ben kendimi ifade edemiyorum”, “ben kendimi gösteremiyorum”, “ben farklıyım/tuhafım” cümleleri hâkim negatif kognisyonları yansıtır. • Doğru tanı ve değerlendirme doğru müdahale ve desteğin şüphesiz ilk ve en kritik adımını oluşturmaktadır. ÖÖG yaşayan bireyler tüm eğitimleri boyunca, psiko-pedagojik terapiye, akademik desteğe ve farklı değerlendirilmeye ihtiyaç duyarlar. Gerçekte farklı düşünme, yaratıcılık, geniş ve zengin hayal gücü, ilginç ve özel ilgi alanları, gelişmiş sağ beyin fonksiyonları, sanata yatkınlık gibi pek çok güçlü özelliğe sahip bu bireylerin özgüvenlerini koruyup öne çıkarmak da terapi sürecinin mutlaka önemli bir parçasını oluşturmalıdır.
ERKEN BELİRTİLERİ Geç KonuşmakSözcük bulmada isimlendirmede güçlük,Yetersiz sözcük dağarcığıTelaffuz sorunlarıTemel sözcükleri karıştırmak ( Koşmak, yemek, vermek gibi)Sözcük, hece çevirmek (Mavi yerine vami, sifon yerine vison gibi)Sözlü yönergeleri dinleme ve izlemede güçlükHarf ses ilişkisi öğrenmede güçlükKafiyeli sözcüklerde güçlükSayı, renk, harf öğrenmede güçlükGeometrik şekilleri çizmede güçlükDikkat ve konsantrasyon güçlükleriYön karıştırmak (Kitabı ters tutmak gibi)Yaşıtlarıyla ilişkilerde güçlükZaman ve mekân sorunlarıEl tercihinde gecikmeKoordinasyon güçlüğü (Bisiklet sürmek, ip atlamak)Kazaya yatkınlık ve sakarlıkBu belirtiler özel öğrenme güçlüğü (disleksi, disleksia) riski taşıyan çocuklarda sık görülen özelliklerdir. Bu belirtilerden birkaçını gösteren çocuğa yaşıtları düzeyine erişmesi için destek eğitim verilmelidir.Erken tanı konulduğu ve yardım aldığı oranda çocuklar yaşıtlarına yetişebilmekte ve gerçek potansiyellerini gösterebilmektedirler.
ERKEN TANI 5-7 yaş okuma öğrenme yeteneğinin geliştiği dilimdir. Bu nedenle riskli çocukları özellikle okul öncesi dönemde dikkatle izlenmesi gerekir. Genellikle özel öğrenme güçlüğü, öğrenme bozukluğu ilkokula başlayınca ortaya çıkar. Ancak okul öncesi dönemde erken belirti gösteren çocukları(riskli çocuklar) öğrenme bozukluğu açısından değerlendirilmesi, erken tanı ve terapi için önem taşır. Öğrenme bozukluğu olan vakalarla ülkemizde yapılan bir araştırmada yalnızca %6.6 oranında doğru tanı konulduğu belirlenmiştir. Bu bulgular, konunun çok iyi bilinmediğini ve ailelerin konunun uzmanını bulmakta güçlük çektiklerini düşündürmektedir. Sorunun aile tarafından fark edildiği yaşta(6;9) öğrenme bozukluğu tanısının konulduğu yaş(7;11)arasındaki fark anlamlıdır. Erken tanı konulduğu ve yardım aldığı oranda çocuklar yaşıtlarına yetişebilmekte, gerçek potansiyellerini gösterebilmektedirler. Bu bulgu, bu çocukların erken tedaviden yararlanma fırsatını kaçırdığını da göstermektedir.
PSİKO-PEDAGOJİK DEĞERLENDİRME • Değerlendirmenin 3 hedefi olmalıdır:1. Güçlükler(görsel/ işitsel algı, motor koordinasyon, sıralama, organizasyon, hafıza)2. Farklılıklar3. Tutarsızlıklar belirlenmeli.Tek başına hiçbir yöntem yeterli veri sağlamıyor. Tanı ve terapide mutlaka aile ve öğretmenle işbirliği yapılmalı.Psiko-Pedagojik değerlendirme anne-babayla, çocukla, varsa okul rehber öğretmenleriyle görüşülür. Hangi alanlarda bozukluklar olduğunu saptamak amacıyla çeşitli test tekniklerinden yararlanılır. • Şu alanlar değerlendirilir.GelişimZekâGörsel, İşitsel, Mekânsal algıOkuma-Yazma-Matematik becerileriDavranış
PSİKO-PEDAGOJİK MÜDAHALE/ÖZEL EĞİTİM o Tanı ve değerlendirmeden elde edilen bilgilerle oluşturulan özel eğitim programları uygulanır.o Program bireyselleştirilmiş olmalıdır.o Her vakanın gereksinimine göre farklı yaklaşımlardan yararlanılır.Yaralanılacak bazı programlar:* Konuşma terapisi* Problem Çözme Becerisini Geliştirme Teknikleri* Aile terapisidir.
AİLEYE ÖNERİLER; • Öğrencinin öğrenmesine ket vurabilecek uyaranların azaltılması ve çevreden arındırılması gerekmektedir.(Çocuğun ders çalıştığı odadaki parlak dikkat çekici uyaranların kaldırılması) • Çocuğa çalışma becerilerini kullanmasını sağlayıcı ev egzersizleri yaptırılması gerekir.(Günlük hazırlık ve temizlik işlerine katılma) • Özel öğrenme güçlüğü (disleksi, disleksia) gösteren çocuklar başarısızlık beklentisi yaşadıklarından onlara evde birtakım sorumluluklar verilip başarıları ödüllendirilmelidir. • Bu çocuklar için dikkat egzersizleri uygulanabilir. (Boncuk dizme) • Öğrenme güçlüğü gösteren çocuğun olumsuz davranışlarını azaltmak için davranış değiştirme tekniklerinden yararlanılır.(Olumsuz davranışını ve söylediği olumsuz şeyleri önemsememek vb) • Öğrenme güçlüğü olan çocuk doktora götürülmeli fizyolojik problemi varsa tespit edilmelidir. • Öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda görsel ve işitsel algılama problemi vardır. Bu çocukların görsel ve işitsel algı yeteneğini geliştirin.
Görsel Algılama Becerilerini Geliştirme YollarıEşyaları sınıflandırma faaliyetleri; (eşyaların renklerine, büyüklüklerine, cinslerine göre kümeleme)Ayırt etme faaliyetleri; bu çalışmalar resimler, geometrik şekiller ve desenli malzemeler kullanılır.Hafıza oyunları: bu oyunlarda değişik tip eşyalar kullanarak bunların çocuğa neyi hatırlattığı veya bunları görünce ne hissettiği sorulur. • İşitsel Algılama Becerilerini Geliştirme YollarıGözlerini kapayarak hatırlatma oyunları oynatma ( El çırparak “ellerini kaç defa çırptım” diye sorunuz.) Hatırlatma oyunları iki, üç veya dört etaplı olabilir. Mesela “mavi kitabı al, masanın üzerine koy.” • Cümle tamamlama oyunları (“sirkte neler işittin? İlk defa ne işittin ve sonra işittiğin neydi?” • Tanıma, ayırma ve lokalizasyon (geldiği yeri belirleme) faaliyetleri; su sesi, kapı sesi(çarpma şeklinde) köpek havlaması, kedi miyavlaması gibi her gün her yerde duyulabilen sesleri kullanarak “bu sesleri tanıyabiliyor musun?” “hangi seslerin aynı ve hangilerinin ayrı olduğunu” “bu seslerin hangi taraftan geldiğini” söyle bakalım.
Öğretmene Öneriler • Bu çocuklara çalışma becerilerini kullanmayı geliştirici ev egzersizleri verilmelidir.(Ders tekrarı yapması) • Sınıfta kullanılan komutlar basit, kısa ve net olmalıdır. • Özel Öğrenme güçlüğü ( disleksi, disleksia) gösteren çocukların işitsel ve görsel uyaranları bellekte tutabilmeleri söze dayalı materyalleri hatırlamaları güç olduğundan aileyle diyaloga geçip, evde derslere ilişkin soru-cevap tarzında zihin egzersizleri yaptırılabilir. • Görsel algılama problemi olan özel öğrenme güçlüğü ( disleksi, disleksia) olan çocuk, harfleri kopya edemeyebilir. Bazı geometrik şekilleri birbirinden ayırt edemeyebilir. Bu çocukları eğitim faaliyetlerine katılmaya teşvik edin. • Özel öğrenme güçlüğü olan çocuklarda işitsel algılama problemlerine normal çocuklardan daha fazla rastlanmaktadır. İşitsel algılama problemi olan çocuklar, kapı ziliyle telefon zilinin sesini ayırt edemeyebilir. Bu duruma dikkat edilmelidir. • Özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar başarısızlık beklentisi yaşadıklarından, onlara sınıfta söz hakkı verilmeli, derse katılımları sağlanmalı ve başarıları ödüllendirilmelidir. Başarısızlığın üstesinden gelmeye hizmet edecek stratejilerin çocuğa kazandırılması gerekmektedir. • Özel öğrenme güçlüğü gösteren çocuklar hoşa gitmeyen bir davranış gösterdiğinde, o davranışı ortadan kaldırmak için, davranış değiştirme yaklaşımına yer verilmelidir. Bulunan yere, zamana, ortama uygun olmayan şekilde söz yakut davranışta bulunan kişinin, bu tür davranış ve sözlerini görmezden gelerek, onun bu ortamdan uzaklaştırılmasının sağlanması faydalı olacaktır.
Özel öğrenme güçlüğü gösteren çocuklar, duygusal bozukluk gösteren çocukların davranış özelliklerini göstermektedir. Özel öğrenme güçlüğü olan çocuk çoğu zaman mutsuzdur. Kendini değerlendirmesi olumlu değildir. Sınıftaki çocukların kiminle oynadığı araştırıldığın da genellikle özel öğrenme güçlüğü olan çocukların görmezlikten gelindiği belirtilmektedir.Bu çocuklar arkadaşlarına olumsuz şeyler söyleme eğilimindedirler. • Öğretmen, özel öğrenme güçlüğü gösteren çocuğun hiperaktif olduğunu anlarsa sınıf içinde ortam düzenlemesine gidebilir. Öğrenciyi duvardan tarafa oturtarak ve sırasında yer alabilecek dikkat dağıtıcı unsurları ayıklayarak bu tip davranışları azaltabilir. Ancak bu tür düzenlemeler yapılırken, çocukla konuşularak yapılanların, cezalandırma için yapamadığı anlatılmalıdır. • Özel öğrenme güçlüğü olan çocuğun, herhangi bir eyleme girişmeden önce düşünmesi sağlanmalıdır. Burada amaç; öğrencinin kendisinin kullanabileceği stratejileri sağlayarak kendine yeterli ve bağımsızlığını kazanmış öğrenciler yetiştirmektir. Okuduğunu anlamayı arttırmak için kendi kendini sorgulama tekniğiyle öğrenciyi destekleyen taktirler kazandırabilir. İlk olarak öğrenci kendisine “bu parçaya neden çalışıyorum” sorusunu sormak, ana fikirlerini bulup altlarına işaretleme, ana fikirlere ilişkin soru düşünüp yazma, soruya ve yanıtlarına tekrar bakıp, nasıl daha fazla bilgi sağlanabileceğini gösterilmelidir. • Özel öğrenme güçlüklerinin oluşmasını artıran ve özel öğrenme güçlüğü olan çocukların, yararı olmayan öğretmen tipi, tüm çocukların aynı şekilde öğrendiğini ve başarılı öğretim tekniğini sadece kendisinin bildiğine inanan ve bir tek öğretme sürecine yer veren öğretmendir.
kaynakça • http://www.terapiportali.com/?page=blogpost&yid=150&url=ozel-ogrenme-guclugu-disleksi-disgrafi-diskalkuli-ve-dispraksi-gelisim-donemlerine-gore-semptomlar • http://www.ozelgokkusagi.com/index.php?option=com_content&task=view&id=51 • DSM-IV-R TANI ÖLÇÜTLERİ EL KİTABI • http://ozelegitim.psikolojikdanisma.net/ogrenme_guclugu_olanlar.htm • http://www.google.com.tr/imgres?hl=tr&sa=X&biw=1600&bih=744&tbm=isch&prmd=imvns&tbnid=3RLYmsbwCR_LZM:&imgrefurl=http://www.yorungepsikoloji.com/ozel-ogrenme-guclugu.html&docid=U1_MT4mtY2900M&imgurl=http://www.yorungepsikoloji.com/images/yazim-bozuklugu.jpg&w=250&h=173&ei=z-KYUP-rFszHtAabi4DYBA&zoom=1&iact=hc&vpx=706&vpy=179&dur=455&hovh=138&hovw=200&tx=126&ty=110&sig=100422715355106976528&page=1&tbnh=138&tbnw=200&start=0&ndsp=27&ved=1t:429,r:2,s:0,i:72 • http://frusciantefm.weebly.com/1/archives/01-2012/1.html • http://www.sehitkamilram.gov.tr/default.asp?page_id=71&id=2