1.08k likes | 1.36k Views
TARIMSAL DESTEKLEME POLİTİKALARI R. HAKAN ÖZYILDIZ. 2012. Tarımsal üretim. Bitkisel üretim, Hayvancılık, Balıkçılık, Ormancılık ,. Tarım girdileri. Arazi, İşgücü, Teknoloji, Tohum, Damızlık hayvan, Fidan, Enerji, Su,. Girdi aracıları. Toprak sahipleri, Toprağı kiraya verenler,
E N D
TARIMSAL DESTEKLEME POLİTİKALARI R. HAKAN ÖZYILDIZ 2012 www.hozyildiz.com
Tarımsal üretim • Bitkisel üretim, • Hayvancılık, • Balıkçılık, • Ormancılık, www.hozyildiz.com
Tarım girdileri • Arazi, • İşgücü, • Teknoloji, • Tohum, • Damızlık hayvan, • Fidan, • Enerji, • Su, www.hozyildiz.com
Girdi aracıları • Toprak sahipleri, • Toprağı kiraya verenler, • Uluslar arası teknoloji satıcıları/sermaye, • Ulusal teknoloji satıcıları/sermaye, • Bağımsız tarım çalışanları, • Tarım işçileri, • Kamu kurum ve kuruluşları, • Kooperatifler, www.hozyildiz.com
Üretim aracıları • Yerel ‘zahireciler’ • Kooperatifler, • Kamu kurum ve kuruluşları (TMO, TİGEM, ŞEKER ŞİRKETİ, TARIM BAK., BİLİM, SANAYİ VE TEKNO BAK VB.) • İhracatçılar, • Tarıma dayalı sanayi (özel/kamu/ulusal) • Ziraat borsaları, • Toptancı ve Perakendeci Haller, • Umumi mağazalar, • Sözleşmeli üretim, www.hozyildiz.com
Tüketiciler • Yurt dışı tüketim piyasaları, • Yurtiçi tüketim piyasaları, • Devlet, www.hozyildiz.com
Tarım Bakanlığı Orman Bak. Hazine Müst. Lığı Kalkınma Bak.lığı Ekonomi Bak.lığı Maliye Bakanlığı Sağlık Bakanlığı TSE AB Kurum ve Normları Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) WHO Gözetim/Denetim Kurumları www.hozyildiz.com
Meslek Kuruluşları • Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) • Üretici Birlikleri • Kooperatifler • Su Birlikleri www.hozyildiz.com
Finansman Kuruluşları • TCZB • Ticari Bankalar • Tarım Kredi Kooperatifleri • Sigorta Şirketleri • Dünya Bankası • Birleşmiş Milletler Kuruluşları (UNDP, FAO) www.hozyildiz.com
Tarımda rekabetçi olabilmek için; • Geniş verimli tarım alanı, • Elverişli hava şartları, • Becerikli üreticiler, • Ülke koşullarına uygun modern tarım teknikleri, • Gelişmiş girdi piyasaları, ulaştırma, işleme ve pazarlama altyapıları, • Fiyat oluşumunu ve risk transferine olanak sağlayacak ürün piyasaları ve finanasal kurumlar, Gereklidir. www.hozyildiz.com
TARIMIN TEMEL SORUNLARI • Arazi parçalanması • Optimum işletme büyüklüğü yakalanamamıştır. Miras yoluyla parçalanmış, küçülmüş işletmeler nedeniyle mekanizasyondan yoksun verimlilikten uzak bir yapı oluşmuştur. Çiftçi örgütlenmesi yetersizdir. Tarımsal nüfus olması gerekenin çok üzerindedir. Avrupa Birliğinde nufusun %5’i tarım sektöründe iken ülkemizde bu oran %30’lar düzeyindedir. Türkiye’de ortalama işletme büyüklüğü 60 dönüm kadar. Ama yedi parsele bölünmüş. (Tarım Bakanı’na göre; tarım arazileri iki kardeşe bölünürse, ülke ekonomisi yaklaşık 8 milayr lira kaybediyor. Üç kardeşe bölünme halinde kayıp 16 milyar liraya çıkıyor. Desteklemeye ayrılan bütçe kaynağı 2012’de 7,3 milyar lira) • Sektörün doğa koşullarına bağımlı olması • Planlanan ürünün hasatı gerçekleşmeyebilir. Doğal afetler sel, dolu, kuralık gibi birçok faktör ile ürünün yapısından kaynaklanan var yılı - yok yılı sorunu riski artırmaktadır. • Destekleme politikalarındaki popülist yaklaşım • Ülkemizde tarıma ayrılan kaynaklar verimli ve etkin biçimde kullanılmamıştır. Tütün, fındık, şeker pancarı, çay gibi ürünlerde istenmeyen, ülkenin birkaç yıllık ihtiyacını karşılayacak stoklar oluşurken, pamuk, yağlı tohumlar ve yem bitkilerinde arz açığını kapatmak için ithalat yapılmaktadır. Böylece, hem arz fazlası ürünlerin stok maliyetine katlanılmış hem de ithalat yoluyla başka ülkelerin çiftçileri desteklenmiştir. www.hozyildiz.com
Üretici gelirlerindeki istikrarsızlık • Siyasi kaygılarla açıklanan taban fiyatlarına göre üretim yapan çiftçiler, bir sonraki yıl aynı ürüne yöneldiğinde yüksek rekolte sebebiyle, piyasada fiyatların düşmesi sonucunda gelir kaybına uğramaktadır. Ayrıca, fiyat yoluyla destekleme alımları, 3-5 dekar arazisi olan çiftçinin gelirini artıran bir uygulama değildir. • Tüketici cezlandırılıyor • Üretici fiyat yoluyla desteklenirken, tüketici bu desteklemelerin yükünü üstlenmek zorunda kalarak, tarım ürünlerini yüksek fiyatla temin etmek durumunda bırakılmıştır. Çay üreticisi ülkelerde çay satış fiyatı 50 cent ile 1 dolar düzeyinde iken Türkiye’de satış fiyatı 3.5 dolar düzeyindedir. www.hozyildiz.com
Tarımsal Destek Nedir? OECD Tanımlaması: Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) tarımsal destekler için getirdiği tanımlar aşağıda sunulmaktadır: • OECD toplam tarımsal destekleri politika yapıcılar tarafından belirlenen fiyatlar ile dünya fiyatları arasındaki fark olarak tanımlamaktadır. • OECD dünya fiyatlarını, her türlü destekten arındırıldıktan sonra gerçekleşecek denge fiyatı olarak hesaplamakta ve karşılaştırmaları buna göre yapmaktadır. • Buna göre dünyada tarımsal fiyatlar üzerinde farklılık yaratan bütün unsurların sergilenmesi hedeflenmektedir. www.hozyildiz.com
TARIM NEDEN DESTEKLENİR? • Tarımsal üretim doğaya bağlı olduğu ve tarımsal ürünlerin arz ve talebi esnek olmadığı için, risk ve belirsizlik yüksektir. • Tarımsal üretim zaman aldığı için sermaye üretim hızı düşük kalmaktadır. • Diğer sektörlere göre kullanılan birim kaynak başına getiri düşüktür. Tarım toplumun beslenmesi için stratejik öneme sahiptir. (STRATEJİK ÖNEM NASIL TANIMLANABİLİR) • Gıda Güvenliği: Sağlıklı ve kusursuz gıdaüretimini sağlamak için gıdaların, üretim, işleme ve dağıtımları sırasında gerekli kurallara uyulması ve önlemlerin alınması. • Gıda Güvencesi: Tarımsal üretime ilişkin çevresel, ekonomik ve sosyal sürdürebilirliğin sağlanması. • Diğer bir destek nedeni de üreticilerin gelir düzeyinin artırılmasına ilişkin politikalardır Tarım Şurası Sonuç Raporu (Aralık 2004) www.hozyildiz.com
Tarım Neden Desteklenir? Tarımın neden desteklendiği sorusunun yanıtı “risk” ve “düşük getiri” anahtar kelimelerinde bulunmaktadır: • Tarım sektöründe risk ve belirsizlik yüksektir, çünkü üretim doğal koşullara bağlıdır. • Tarımsal ürünlerin arz ve talep esneklikleri düşüktür. Bu ürünlerin arzında ya da talebinde artış ya da azalış şeklindeki küçük bir değişiklik, fiyatlarında büyük dalgalanmalara neden olmaktadır. • Tarımsal üretim dönemleri diğer sektörlere kıyasla daha uzundur ve belirli zamanlarda yoğunlaşmaktadır. • Tarımsal ürünlerin korunup saklanmalarının ancak belirli şartlarda ve koşullarda yapılabilmektedir. • Tarımsal üretim uzun sürdüğü için sermaye üretim döngüsü yavaştır. Buna paralel olarak, diğer sektörlere göre kullanılan birim kaynak başına getiri de düşük kalmaktadır. www.hozyildiz.com
Tarım Neden Desteklenir? • Söz konusu gerekçeler tarım sektörlerini destekleyen tüm ülkeler için geçerlidir. • Bu gerekçelerden dolayı hakim olan sorunun “tarım desteklenmeli midir?” değil, “tarım nasıl desteklenmelidir?” olduğudur. • Ancak, tarımın küresel boyutu dikkate alındığında, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin tarım sektörlerini farklı nedenlerle desteklediği ortaya çıkmaktadır. www.hozyildiz.com
Tarım Neden Desteklenir? • Gelişmiş ülkeler tarım sektörlerini gelişmekte olan ülkelere karşı her zaman daha fazla oranda korumuştur. • Bunun nedeni, tarımsal nüfusa diğer sektörlerdekine yakın bir tutarda gelir sağlayarak, tarımsal nüfustaki düşüşü engellemek olarak açıklanmaktadır. • Bu doğrultuda gelişmiş ülkelerdeki desteklemeler, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) tarım anlaşmasıyla, tarımsal ürünler üzerindeki ticareti bozucu etkisi olan doğrudan desteklemelerin kaldırılmasına kadar, ürün fiyatlarına müdahaleler yoluyla sağlanmıştır. • Gelişmiş ülkeler bu tür destekleri kısmen de olsa halen uygulanmaktadır. • Ancak, bu ülkelerde tarım sektörü gelişmiş, tarımsal işletmeler şekillenmiş ve üretim faktörü verimleri yüksek seviyeye erişmiş olduğundan, gelişmiş ülkeler DTÖ kısıtlamalarından kurtulmak için, üretimden bağımsız desteklere geçmekte ve gelişmekte olan ülkelere bu yönde baskı yapmaktadır. www.hozyildiz.com
Tarım Neden Desteklenir? • Günümüzde tarımsal desteklerin kırdan kente göçü engellemenin bir aracı olarak kullanıldığı görülmektedir. • Bu eğilim gelişmekte olan ülkelerde de görülmektedir. • Ancak, gelişmekte olan ülkelerde kırsal nüfusun gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında hala yüksek seviyelerde olması nedeniyle, kırsal nüfusu yerinde tutmak, tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini sağlamak için değil, göç eden nüfusun kentlerde hizmet ve istihdam baskısı yaratmaması açısından önemli olmaktadır. • Neticede, gelişmekte olan ülkelerdeki tarımsal politikalar belli ölçüde sosyal politika araçları haline dönüşmektedir. www.hozyildiz.com
Hızla kentleşen nüfus, doğak olarak, tarımda üretici özelliğini yitirip gıda tüketicisi durumuna geçiyor. Üretim azalırken, talep artıyor. Tarım ve destekleme politikaları bu soruna ne kadar çözüm getiriyor? www.hozyildiz.com
Tarımın ekonomideki önemi www.hozyildiz.com
Nüfus hızla artarken üretim alanı ve verimlilik sorunu çözülemiyor. IMF ve Dünya Bankası Başkanları bile “kıtlık ve savaş” söylemlerine başladılar. Bu ortamda dünyanın şartları fazla değişmiyor. Dünya ve Türkiye’de yıllara göre uzun süreli buğday ekiliş, üretim ve verim değerleri. www.hozyildiz.com
TARIMSAL DESTEKLER • PİYASA FİYATI DESTEĞİ: Belli bir hedef fiyat garantisi ile doğrudan ya da dolaylı olarak yapılan ürün alımları. • DOĞRUDAN DESTEKLER: Tarımsal üretimde bulunan üreticilere; • İşlenen arazi büyüklüğüne, • Ürün miktarına, • Hayvan sayısına, • Geçmiş dönemlerde elde edilen gelire, • Girdi kullanımına ve toplam tarım gelirine göre yapılan doğrudan ve karşılıksız ödemeler. www.hozyildiz.com
TARIMSAL DESTEKLER • TELAFİ EDİCİ ÖDEMELER: • Üretim yapılmaması için verilen tazminatlar, • Gelir kayıpları karşılığında yapılan ödemeler, • Tarım sigortası prim destekleri, • Doğal afet ödemeleri. • KREDİ DESTEKLERİ:Tarımsal üretime yönelik olarak piyasa faiz oranlarının altında sağlanan kredi sübvansiyonları. • ALTYAPI YATIRIMLARI: Tarımsal üretime ve üretimin pazarlanmasına yönelik hizmetler (Sulama kanalları, Ürün borsaları vb.) www.hozyildiz.com
TARIMSAL DESTEKLER • SEKTÖRE YÖNELİK GENEL HİZMETLER: • Tarımsal üretimin geliştirilmesine yönelik araştırma faaliyetleri, • Bitki-hayvan refahı/sağlığına yönelik hizmetler, • Eğitim ve yayım faaliyetleri. • SOSYAL AMAÇLI DESTEKLER:Vergi ve sosyal güvenlik sistemi üzerinden sağlanan destekler. • KORUMACILIK: Gümrük vergileri ve/veya tarife dışı engeller yoluyla tarımsal üretimin desteklenmesi. www.hozyildiz.com
TARIMSAL DESTEKLERİN FİNANSMANI • Bütçeden Finanse Edilen Destekler: • Doğrudan Ödemeler (DGD, Primler) • Dolaylı Ödemeler (Vergi muafiyetleri, enerji indirimi vb.) • Tüketiciler Tarafından Finanse Edilen Destekler: • Gümrük vergileri ve tarife dışı engeller yoluyla uygulanan koruma politikaları • Piyasa Fiyatı Desteği, Destekleme alımları www.hozyildiz.com
Devlet - Tarım Sektörü İlişkisi - Ülkemizde tarım sektörü ve üretici her dönem Devletin ilgi alanı içinde olmuş, ancak sektöre bakış açısında dönemler itibariyle bazı farklılıklar görülmektedir. www.hozyildiz.com
Osmanlı İmparatorluğu Dönemi - I • Ülkemizde Devlet - tarım kesimi ilişkisinin geçmişi Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanmaktadır. - İmparatorlukta tarımsal faaliyetler büyük ölçüde devletin kontrolü altında devam etmiştir. - Ekonomisi toprak ve tarımsal üretime dayanan Osmanlı İmparatorluğunda halkın ihtiyaçları, ordunun ihtiyaçları ve devletin gelirleri tarımsal üretime bağlı olmuştur.- Devletin tarım kesimine temel bakışı, bu kesimin en önemli vergi kaynağı olması ile merkezi idarenin ihtiyaçlarının karşılanması şeklindedir. • -Tüm sanayi öncesi toplumlarda görülen ortak özellik İmparatorlukta da görülmüş ve nüfusun %80-90’ı tarımsal faaliyetle yaşamını idame ettirmiştir. • - Çiftçiler genellikle geleneksel yaşam tarzını devam ettirmişler ve geçimlik üretim yapmışlardır. • - İmparatorluğun son dönemlerinde tarımsal yapı gelişmelere ayak uyduramamış ve son derece bozuk bir hal almıştır www.hozyildiz.com
Osmanlı İmparatorluğu Dönemi - II -Devlet mülkiyetine dayalı toprak sistemine mir-i arazi denilmektedir. - Mir-i arazi rejiminde doğrudan yönetim tarafından oluşturulmuş ve hiyerarşik bir mülkiyet sıralaması getirilmiştir. Buna göre toprakta en büyük pay sahibi olan padişahtır. - Köylü ırsi ve ebedi kiracı olarak toprağı işlemektedir. • Köylü topraktaki tasarruf hakları karşılığında devlete vergi ödeme yükümlülüğüne sahip olmuştur. - Genişleyen imparatorlukla birlikte artan nüfus, fetihlerin durması ile istihdam sorunu yaşatmaya başlamıştır. • Geliri azalan Devlet, vergileri artırmış, yoksullaşan köylü giderek yoksullaşmıştır. • 1858 tarihli Toprak Yasası (Kanunname-i Arazi) ilke olarak özel mülkiyeti benimsemiştir. -Üretim deseni değerlendirildiğinde; üretimin % 90’ının hububattan oluştuğu görülmektedir.- Hububat dışında ise pirinç, pamuk, kendir, kenevir ve tütün üretilmiştir.- Ayrıca sebze tarımı ve koyunculuk da üretim faaliyetleri arasındadır.- Tanzimat döneminde pamuk tarımı teşvik edilmiş, ipekböcekçiliğinin geliştirilmesi için dutluklara yönelik muafiyetler tanınmıştır. • Üreticiye tohumluk dağıtılması, üreticinin kredilendirilmesi çalışmaları, tarım okullarının açılması gibi atılımlar da bu yıllarda başlamıştır. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1923-1938 Yılları) - I Genel Bilgi: 1923 yılında Atatürk Anadolu ve Rumeli Müdafai Hukuk Cemiyeti Başkanı sıfatı ile yayınladığı beyannamede aşağıdaki maddelerle tarıma yer verilmiştir : • Aşar usulünde halkın şikayetçi olduğu ve mağdur kaldığı hususlar ıslah edilecektir. • Tütün tarımı ve ticareti, milletin en yüksek faydayı temin edeceği şekilde düzenlenecektir. • Maliye çiftçilere, sanayicilere, ticaret ile uğraşanlara kolaylıkla borç verebilecek şekilde ıslah edilecektir. • Ziraat Bankasının sermayesi artırılacak ve çiftçilere daha kolay ve daha fazla yardım edebilmesi temin olunacaktır. • Ülke çiftçileri ile büyük ölçüde tarım makineleri ithal edilecek ve çiftçilerimizin tarım alet ve makinelerinden kolaylıkla yararlanmaları sağlanacaktır. • Ormanlarımızdan fenni gelişmeye uygun bir şekilde istifadeyi, hayvanlarımızın ıslahını sayılarını artırıcı tedbirlerin alınmasını düzenleyen esaslar ortaya konacaktır. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1923-1938 Yılları) - II - Yine dönemin iktidar programında da tarım ve tarım politikalarına yer verilmiştir. - Bu dönemde en önemli ilk adım Türkiye ekonomisinin gelişmesi ve güçlenmesi için yapılması gerekenleri tartışmak üzere toplanan 1923 İzmir İktisat Kongresidir. • Kongreye her kazadan 3’ü çiftçi olmak üzere 1135 kişi davet edilmiştir. Kongrede alınan karar şöyledir; • Reji idaresinin kaldırılması ve yabancıların elinde bulunan içki ve tütün teklinin yerli halka verilmesi, • Aşar vergisinin kaldırılması, • Lüks ithalattan kaçınılması, • Yerli üretimin geliştirilmesine çalışılması, • Yabancı sermayenin ülke gelişmesine katkısı göz önünde bulundurularak izin verilmesi, • Kapitülasyonların kaldırılması, • Hayvancılığın geliştirilmesi, • Banka kurulmasının teşviki, • Devlet memurları ve askerlerin ihtiyaçlarının yurt içinden karşılanması. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1923-1938 Yılları) - III Toprakların Durumu: - Tarım sektörü açısından en önemli değişiklik 1925 yılında“aşar vergisi”nin kaldırılması olmuştur. - 1926 yılında medeni kanun kabul edilmiş ve toprak üzerindeki özel mülkiyet yasalarla çerçevelendirilmiştir. - Mir-i arazinin bir grubu olan vakıf toprakları da 1935 yılında çıkarılan bir kanun ile tasfiye edilmiştir. - Bu dönemde topraksız köylüleri topraklandırma çalışmaları yapılmıştır. 1923-1938 yılları arasında 3,7 milyon dekar arazi dağıtılmıştır. - Devlete ait toprakların 1/10’u resmi olarak dağıtılmıştır. - Toprak mülkiyetinde var olan eşitsizlik, mir’i toprakların özel mülkiyete geçmesiyle devam etmiştir. Nitekim, mülkiyet yapısındaki değişiklik büyük toprak sahipliğinin genişlemesi şeklinde gerçekleşmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1923-1938 Yılları) - IV Üretim: - 1923 yılına göre 1933 yılında; hububat ekim alanlarında %9, bakliyat ekim alanlarında %17, şekerpancarı ekim alanında %205, patates ekim alanında %39 artış olmuşken, bu ürün ve ürün gruplarındaki üretim artışı ise hububatta %63, bakliyatta %72, patateste %47 ve şekerpancarında %27 olmuştur. - Bu dönemde zor şartlara rağmen geçimlik üretimden pazara dönük üretimin ilk sinyalleri verilmeye başlanmıştır. - 1926 yılında şekerpancarı destekleme kapsamına alınmıştır. - 1938 yılında Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) kurulmuştur ve buğdayda destekleme alımı yapılmaya başlanmıştır. - 1940 yılında buğday yanında diğer hububat (arpa, çavdar, yulaf) destekleme kapsamına alınmıştır. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1923-1938 Yılları) - V Dış Ticaret: - 1923 yılında tarım ürünleri ithalatı %27 iken alınan bir dizi önlemlerle 1928 yılında %18’e düşürülmüştür - İlk kez 1929 yılında ulusal bir gümrük tarifesi uygulanmaya başlanmıştır. (Lozan Anlaşması hükümleri) - 1923 yılında ihracat 50.8 milyon dolar, ithalat ise 86.9 milyon dolar iken bu rakamlar 1930 yılında sırasıyla 71.4 ve 69.5 milyon dolar düzeyine yükselmiştir. • Bu dönemde 1930 yılı hariç olmak üzere tüm yıllarda dış ticaret dengesi sürekli açık vermiştir. • İhracatta tarımın payı %86 olarak gerçekleşmiştir. - 1934 yılında ithal ikamesine dayalı politika benimsenmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1939-1949 Yılları) - I - II. Dünya Savaşına katılmamamıza rağmen orduya 1 milyon asker çağırılmıştır. Bu da genç tarım nüfusunun tarımsal faaliyetten uzaklaşmasına neden olmuştur. - Azalan tarımsal iş gücü tarımsal üretimi olumsuz etkilemiş ve bazı ürünlerde kıtlık yaşanmıştır. - Artan gıda darlığını gidermek için devlet boş ve uzun yıllar işlenmemiş alanları tarıma açmış ve 1942 yılında buğday kombinaları kurarak halkın ve ordunun ihtiyacı olan ürünleri üreterek karşılama yoluna gitmiştir. - Üreticiye ürünlerini devletin belirlemiş olduğu düşük fiyattan satma zorunluluğu getirilmiş ancak ürünler karaborsa olarak satılmaya başlanınca fiyat üzerindeki baskı kaldırılmıştır. • Serbest piyasada belirlenecek olan fiyatların aşırı yükselmesi ile 1943-1945 yılları arasında Toprak Mahsulleri Vergisi adı altında vergi getirilmiş ve oran %10 olarak belirlenmiştir. 1940 yılında mısır, 1942 yılında çay, 1944 yılında çeltik, 1947 yılında tütün destekleme kapsamına alınmıştır. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1939-1949 Yılları) - II - Savaş sonrası yıllar tarım sektörünün önem kazandığı, sanayileşme ve ulaştırma ile birlikte kalkınma çabalarına öncelik verildiği bir dönem olmuştur. - Bu yıllarda çiftçilerin makine, gübre gibi modern girdilere olan ihtiyaçlarını uygun fiyatlarla karşılamak için 1944 yılında Zirai Donanım Kurumu kurulmuştur. - Teknik tarım ve bahçıvanlık okulları ve teknik tarım teşkilatı kurulmuştur - 1945 yılında yayımlanan “çiftçiyi topraklandırma kanunu” ile de vakıf, özel idare ve belediyelere ait arazilerinin kamulaştırılarak çiftçiye dağıtılması çalışmaları başlamıştır. • Kanunun yürürlükte kaldığı 28 yıl süresince toplam 432.117 aileye ortalama 51,6 dekar toprak dağıtılmıştır. • II. Dünya Savaşı’ndan sonra alınan Marshall Yardımı ülkedeki traktör sayısı artmış, yeni alanlar tarımsal faaliyete açılmış, verimlilik yükselmiştir. • 1948 yılında 2.700 olan traktör sayısı 1950 yılında 10.300’e yükselmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1950-1962 Yılları) - I - 1950-1953 yılları arasında tarım sektörü hızlı bir gelişme göstermiş ve ekim alanı 14,5 milyon hektardan 18,8 milyon hektara çıkmış; tarımsal üretim ise 1 kat artış göstermiştir. Tahıl ürünleri artışı ile buğdayda dünyada 4. sırada ihracatçı ülke olunmuştur. - Plansız bir dönem olması nedeni ile stratejilerde de hatalar yapılmış ve tarım sektörü dönem sonunda ikincil plana atılmıştır. 1948 yılında tarımın milli gelirden aldığı pay %53,2 iken bu oran 1960 yılında %43’e gerilemiştir. (BU BAĞLAMDA TARIMSAL ÜRETİMDE PLANLAMANIN ÖNEMİ DAHA İYİ ANLAŞIMAYA BAŞLANDI) - Bu yıllarda ekilebilir alanlarda sınırlara ulaşılması, yüksek enflasyon, iç ve dış borçlar ekonomiyi olumsuz etkilemiştir. • Cumhuriyetin ilanından planlı dönemin başlangıcına kadar genelde, tarımsal ürünlerde Pazar garantisi veren ve bu amaçla destekleme alımı yapılmasını öngören politikalar ile ihtiyaç duyulan temel tarım girdilerinin sübvansiyonlu fiyattan üreticiye sağlanmasına yönelik politikalar izlenmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi (1950-1962 Yılları) - II - Et ve Balık Kurumu (EBK) 1952 yılında ve Yem Sanayii (YEMSAN) 1956 yılında kurulmuştur. - 1956 yılında şeker pancarı destekleme alımları yapılmaya başlanmıştır. - 1946 yılına göre 1960 yılında buğday ekim alanları %100, üretim miktarı %132; arpa ekim alanları %63, üretim miktarı ise %124 oranında artmıştır. Buğday verimi 95 kg’dan 110 kg’a, arpa verimi ise 95 kg’dan 130 kg’a yükselmiştir. - 1946 yılında milli gelirin %45’ini oluşturan tarım sektörü yaklaşık 15 yıl sonra 1960 yılında %18’lik düşüşle milli gelirin %37,5’ini oluşturmuştur. • 1946 yılında kırsal alanda yaşayan nüfus toplam nüfusun %75’ini oluştururken, 1960 yılında bu oran %68’e düşmüştür . • Traktör sayısı 1960 yılında 42.100’e ulaşmıştır. • Ekilen alanların oranı 1950 yılında %18,7, 1955 yılında %27, 1960 yılında ise %29,9 olmuştur. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - I - Destekleme alımı yapılan ürün sayısında yıldan yıla değişimler olmuştur. Şekerpancarı ve çay gibi ürünlerin üretiminin ülkede yaygınlaştırılması ve bu ürünlere ait sanayiinin kurulması yoluyla ekonomiye katkılarının olması amacıyla tarımsal destekleme ve fiyat politikaları takip edilmiştir. - İhracı mümkün ürünler olan fındık, kuru üzüm, kuru incir ve zeytinyağı gibi ürünler desteklenmiştir. - Haşhaş ve tütün gibi ürünlerin üretiminin ise sınırlandırılmasına yönelik uygulamalar yapılmıştır. - Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu (TSEK) 1963 yılında kurulmuştur. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - II - Birinci 5 Yıllık Kalkınma Planında (1963-1967) fiyatlara müdahale yerine üretim girdilerinin desteklenmesi ön plana çıkmıştır. - Bu dönemde tarımsal destekleme için tarım satış kooperatiflerinin geliştirileceği, destekleme kapsamına sadece kooperatif üyelerinin alınacağı ve bu desteklemelerin ancak acil durumlarda bütçeden sübvansiyon verilmesi şartıyla yapılacağı ifade edilmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - III - İkinci 5 Yıllık Kalkınma Planında (1968-1972) tarımın desteklenmesine ve tarımsal fiyat politikalarına daha az önem verildiği görülmektedir. - Bu planda; tarım sektörünün fiyat politikalarıyla sürekli desteklenmesinin, fiyatların yükselmesine, yapısal bozuklukların meydana gelmesine ve kaynakların tahsisinde israfa neden olduğu belirtilmiştir. - Plana göre hedefler; iç ve dış piyasada yeterli talebi olan ürünlerin üretiminin, gereksiz stoklara neden olmadan artırılması, tarımsal desteği zamanla azaltacak yapısal değişimin sağlanması, fiyat dışı teşviklerin ön plana çıkartılması olarak belirlenmiştir. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - IV - Üçüncü 5 Yıllık Kalkınma Planı (1973-1977) döneminde tarımsal destekleme kapsamına alınan ürünlerde yüksek fiyat politikasının uygulanması, iç fiyatlarla dünya fiyatları arasında büyük farkların oluşmasına neden olmuştur. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - V - Dördüncü 5 Yıllık Kalkınma Planında (1979-1983) tarımsal üretim hedeflerine ulaşmak için dar ve orta gelirli üreticilerin destekleneceği, destekleme fiyatlarının ürünün özelliğine göre ekimden ve hasattan önce açıklanacağı, fiyat ve müdahale alımları yanında tarımsal eğitim, örgütlenme ve ucuz girdi teminine de önem verileceği belirtilmiştir. - Özellikle 1980'li yılların ilk yarısında tarımsal ürün fiyatları baskı altında tutulmuştur. Örneğin 1980-91 döneminde ortalama tarımsal ürün fiyatları 71 katlık bir artış gösterirken, tarımsal girdi fiyatları 107 kat artmıştır. - Destekleme alımı kapsamındaki ürün sayısının giderek azaltılmış, 1980’lerin başında destekleme alımı kapsamındaki ürün sayısı 24 iken, 1985 yılında 18'e, 1990 yılında ise 11’e düşürülmüştür. www.hozyildiz.com
Cumhuriyet Dönemi - Plan sonrası Dönem (1963-2000 Dönemi) - VI • Beşinci 5 Yıllık Kalkınma Planında (1985-1989) tarımsal fiyat ve gelirde istikrarı sağlamak, pazarlamayı kolaylaştırmak, mevcut arazinin özelliklerine, iç ve dış talebe uygun bir üretim yapısıyla verimliliği artırmaya yardımcı olmak esas olarak kabul edilmiştir. • Altıncı 5 Yıllık Kalkınma Planında (1990-1994) tarımsal desteklemenin kapsamının, ekonomik ve sosyal kriterler dikkate alınarak tespit edileceği özellikle belirtilmiş, bunun dışında Beşinci Plan’dan çok farklı hususlara değinilmemiştir. • Yedinci 5 Yıllık Kalkınma Planında (1996-2000) AB’ye uyum ve DTÖ antlaşmalarının getirdiği yükümlülükler vurgulanmış ve 2000 sonrası tarım reformunun işaretleri verilmiştir www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - I • 1963 yılında fındık, üzüm, incir, 1966 yılında kütlü pamuk, 1968 yılında zeytinyağı ve antepfıstığı, 1969 yılında ayçiçeği, 1970 yılında tiftik ve yapağı, 1974 yılında yaş koza, koyun ve sığır 1976 yılında gül yaprağı destekleme kapsamına alınmıştır. -Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planının uygulamaya konulması ile desteklenen ürün sayısı dokuz iken, bu sayı 1976 yılında 21’e ulaşmıştır. - 1980 yılında, ekonomik reform paketi kapsamı içinde bitkisel ürünlerin desteklenmesini kısıtlayıcı bazı kararlar alınmış ve ürün sayısı 30’dan 17’ye düşürülmüştür. 1990 yılında bu sistem içinde 11 ürün yer alırken, 1992 yılında sayı 26’ya çıkmıştır. - Desteklemeler yalnızca fiyat desteği ile sınırlı kalmamış, klasik destekleme yöntemlerinin hemen hepsi kullanılmıştır. www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - II - 1960’lı yıllara kadar, kooperatifçilik anlayışıyla faaliyet gösteren ve özel sektörün yeterince gelişmediği piyasalarda ülke ekonomisine önemli yararlar sağlayan Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri (TSKB), 1960’lı yıllardan sonraki dönemde; Devletin “finansman kararnameleri” yoluyla destekleme alımı yapma görevi verilmiştir. - Bu dönemde TSKB’ler “kooperatifçilik” vizyonundan uzaklaşmış, üyelerde kooperatiflerin sahibi olma duygusu körelmiş, mali yönetsel beceriler gelişmemiş, mali yapı destekleme alımları nedeniyle bozulmuş ve TSKB’lerin ihtiyaç duyduğu personel, fazla sayıda ve özel sektöre göre yüksek ücretle istihdam edilmiştir. - Ayrıca, tarımsal sanayi alanındaki özel sektör işletmeleriyle rekabet edecek gerekli teknik donanım TSKB’ler tarafından temin edilememiş ve karlılık sağlanamamıştır. Bu dönemde Devlet TSKB’lerin zararını pek çok kez üstlenmiş, dolayısıyla sistem kamu maliyesi üzerinde bir yük oluşturmuştur. www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - III 1990’dan sonraki dönemde uygulanan tarımsal destekleme politika araçları temel olarak 5 ana eksen altında toplanabilmektedir: • Fiyat desteği (destekleme alımları): 1994 yılından itibaren hububat, tütün ve şeker pancarı ile sınırlandırılmıştır. (Tarım satış Kooperatifleri Birlikleri’nin alım yaptığı ürünler destekleme alımlarının kapsamından çıkartılmıştır.) • Telafi edici ödemeler: Pamuk ve yağlı tohumlara sağlanan primler, tarım ürünleri ihracat iadeleri, hayvancılık ile ilgili destekler, çay budama ödemeleri, • Girdi desteği: kimyevi gübre, zirai ilaç, tohum ve fidan için yapılan ödemeler, • Kredi desteği: TCZB Kredileri, DFİF kaynaklı krediler, • Diğer destekler: Genel devlet hizmetleri (Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın labaratuvar, yayımcılık faaliyetleri, damızlık hizmetleri) , tarife ve tarife dışı engellerle yapılan koruma, altyapı yatırımları, diğer sosyal amaçlı destekler (vergi muafiyeti, sosyal güvenlikte düşük primle eşit sağlık hizmetinden faydalanma vs.), altyapı hizmetleri (Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, DSİ gibi kuruluşlar tarafından yapılan hizmetler ve yatırımlar) www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - IV 1990’dan sonraki dönemde özetle; • Destekleme alımları için gerekli finansman ihtiyacının belli aylarda yoğunlaşmasını önlemek ve bölgeler arasındaki verimlilik farklarını dikkate almak amacıyla, hububatta kademeli fiyat uygulamasına geçilmiştir. Tüccarın piyasaya girişini teşvik etmek ve TMO’nun stok seviyesini makul bir seviyede tutmak için buğday alım fiyatları ve satış fiyatları birlikte açıklanmaya başlanmıştır. • 1992 yılında 26’ya kadar yükselen devlet destekleme alımları kapsamındaki ürün sayısı, 1994 yılında 5 Nisan kararları ile birlikte hububat, tütün ve şeker pancarı ile sınırlanmıştır. (TSKB alımları destekleme alımları kapsamından çıkartılmıştır). • Destekleme kapsamındaki ürün fiyatlarının belirlenmesinde dünya fiyatları, yurtiçi borsa fiyatları, diğer faktör fiyatlarındaki gelişmeler ve hedeflenen enflasyon oranının esas alınması ilkesi benimsenmiş ama uygulanamamıştır. www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - V - 1993 yılında uygulamaya konulan pamuk prim sisteminin finansmanı ilgili mevzuat gereği TCZB tarafından karşılanmış, Banka’nın içinde bulunduğu finansman sıkıntısına olumlu katkısı olacağı düşüncesiyle görev zararı hesaplamasında her üç ayda bir faiz yürütülmesi koşuluyla ticari faiz oranı + %20 oranında faiz oranı dikkate alınmıştır. 1998 yılına gelindiğinde Banka’nın alacağı toplam aktiflerinin %39,1’ine tekabül etmiştir. 1998 yılında 7,7 milyar ABD Doları’na ulaşan borca ilişkin görev zararının hesaplamasında kullanılan %20 ek faiz uygulaması durdurulmuştur. - 1993 yılında Arz fazlası olan ürünlerde ekim alanlarının daraltılması uygulamasına başlanmıştır: • Tütün ekim alanlarının daraltılması ve üreticilerin bu uygulamadan doğan gelir kaybının belirlenen usullere göre telafi edilmesi çalışmaları başlatılmıştır. • Fındık üretimine izin verilecek alanlar belirlenmiş ve belirlenen alanların dışında fındık bahçesi tesis edilmesi ve yenilenmesi yasaklanmıştır. • Çay bahçelerinin ıslahı ve kaliteli çay üretimi için, bakım ve yaprak üretim tekniğine uygun olarak budama esası getirilmiştir. www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - VI - 1993 yılında, TMO’nun stok finansman yükünü hafifletebilmek için, makbuz senedi karşılığında çiftçilerin belirli bir ücret karşılığında TMO’nun depolarında tutabilme imkanı getirilmiştir. - Gübre, tohumluk, zirai mücadele ilaçları ve prim uygulamasına yönelik tarımsal sübvansiyonlarla ilgili harcamalar 1994 yılında bütçe kapsamına alınmıştır. 1997 yılı sonlarında da kimyevi gübre sübvansiyonu oransal sistemden maktu sisteme çevrilmiş ve destek miktarı nominal değerlerle sabit tutulmuştur. Bu yolla destek oranı %50’lerden %15’lere çekilmiştir. - 1994 yılında TSKB’nin kendi nam ve hesaplarına satın aldıkları ürünler için Ziraat Bankası’ndan kredi kullanma imkanları durdurulmuştur. TSKB’nin Ziraat Bankası’na olan borçları 1990-1996 döneminde dört kez tahkime tabi tutulmuştur. Bu dönem tahkime tabi tutulan toplam borç tutarı 4,4 milyar ABD Dolarıdır. Ayrıca TSKB’lerin TCZB’na olan 2,4 milyar ABD Doları tutarındaki borcu da Hazine tarafından üstlenilmiştir. - 1995 yılında tarımsal ürün alımlarının finansmanı amacıyla bütçe kapsamında olan Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonundan Ziraat Bankası aracılığıyla TSKB ve tarımsal KİT’lere uygun koşullu kaynak aktarılmaya başlanmıştır. www.hozyildiz.com
1963-2000 Arasındaki Dönemin Değerlendirilmesi - VII - 1996 yılında ürünlerin borsalarda işlem görebilmesi ve kamu kesimi yerine özel sektörün piyasaya katılımını sağlamaya yönelik olarak ürün ihtisas borsalarının oluşturulması çalışmaları yürütülmüş, borsada işlem gören ürünler için uygulanan % 4 oranındaki stopaj % 2’ye indirilmiştir. - 1998 ve sonraki yıllarda pamuk, ayçiçeği, soya, kanola ve zeytinyağı ürünlerinde, üreticilere doğrudan prim ödemesinde bulunulmuştur. Bu düzenleme ile bir taraftan sanayici ve ihracatçıların rekabet imkanları korunurken diğer taraftan üretici gelirlerinde istikrar sağlanması amaçlanmıştır. www.hozyildiz.com