870 likes | 1.2k Views
Çocuklarda Görülen Davranış Bozuklukları Nedenleri Yaklaşımlar. GÖLCÜK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ RPDH Bölümü. Davranış, Bireyin gözlenebilen eylemleridir.
E N D
Çocuklarda Görülen Davranış BozukluklarıNedenleriYaklaşımlar GÖLCÜK REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ RPDH Bölümü
Davranış, Bireyin gözlenebilen eylemleridir. . Uyum, bireyin sahip olduğu özelliklerin kendi benliğiyle çevre arasında dengeli bir ilişki kurabilmesi ve bu ilişkiyi sürdürebilmesi yeteneğidir.
Çocuk büyürken bir yandan doğal seyri içinde yetenek ve becerilerini geliştirirken, bir yandan da karşılaştığı ve çözdüğü problemler ile ruhsal gücünü arttırır. • Kendi kanatları ile uçmayı öğrenir.
Çocuk gelişim basamaklarında bir takım doğal zorluklarla karşılaşır. Bu zorluklar anne-babanın desteği ile çözümlenebilir. Fakat anne-baba doğru yaklaşımı göstermezse, çocukta buna tepki olarak duygusal düzeyde bozukluklar görülür ve sorunlar büyür. Bu olumsuz tepkilere uyum ve davranış problemleri denir.
Örneğin,,, Oyun çağında oyuna doymamış bir çocuk yada arkadaşlık ilişkisi kuramamış bir çocuk okul çağında toplu oyunlara katılmakta yada arkadaşlık kurmakta problem yaşayabilir.
Bu nedenle anne babanın sevgisi, şefkati ve desteği çocuk için çok önemlidir. Çocuğun sağlıklı ve güvenli bir kişilik gelişimi için güven veren, anlayışlı, sevgi dolu, olumlu bir çevre gereklidir.
Bu çevreyi bulamayan çocukta değersizlik duygusu gelişir ve dikkat çekmek için gereksiz davranışlar yapar. Bir sınırdan sonra da çocuğun çevreye uyumu bozulur.
Bu tür bozuklukların başında hırçınlık, sürekli sinirlilik, kavgacılık, söz dinlememe, geçimsizlik gibi davranışlar örnek verilebilir. Davranış problemleri dış kaynaklı da olabilir. Örneğin, araba kazası geçirme, cinsel tacize uğrama ve bunların sonucunda geliştirilen korkularla uyum problemleri oluşabilir.
Yine burada da önemli olan anne-babanın çocuğa yaklaşımıdır. Yani sevgi, kabul etme, hoşgörü özelliklerinin olduğu bir tavır geliştirmek gerekir. Çocuğun eski ruh sağlığına kavuşmasında bu tutum çok önemlidir.
Davranış problemi olan çocuklar, • Sinirlidirler, huysuz ve rahatsızdırlar. • Tırnak yeme, parmak emme vb .. • Otoriteye direnme, • Yalan söyleme, • Çalma davranışı gösterebilirler. • Motivasyonları sınırlı • Enerjilerini belli bir alanda toplayamazlar. • Utangaç, korkak, endişeli ve şüphecidirler.
Genel olarak davranış bozukluklarının nedenleri, 1. Dikkat çekmek: gerekli sevgi ve ilgi gösterilmez ya ya zaman ayrılmaz. 2. Ebeveynlere karşı güç kazanma isteği: aşırı baskı ve otorite olduğu durumlarda.
3. İntikam alma isteği: dayak yiyen, sevgi gösterilmeyen çocuklarda. Aşırı baskıcı, katı disiplin gibi bir tutum gösterildiğinde öfke ve nefret gelişir.
4. yetersizlik: aşırı koruyucu, hoşgörülü tutum, gereğinden fazla özen gösterilmesi sonucunda aşırı bağımlı ve kendine güveni az çocuk ortaya çıkar. Çabuk kırılgan yapı sonucunda çocuk kendi kendine yetemez ve davranış bozukluklarına neden olur.
Olumlu İlişki Nasıl Kurulur? 1. Karşılıklı saygı: azarlamak, bağırmak, vurmak, tutarsız davranmak çocuğa saygısızlığın göstergesidir. Çocuğu farklı bir birey olarak ele alıp, fikirlerini sorulmalı ve fikirlerine saygı gösterilmelidir.
2. Çocuğa zaman ayırmak:birlikteyken çocuğun hoşlanacağı faaliyetler yapmak önemlidir. Çocukla ilgilenmek, zaman ayırmak gerekir.
3. cesaretlendirme: çocuğunuzun kendine güvenmesini istiyorsanız, öncelikle siz ona güvenin. Onun çabalarını övün ve yüreklendirin. Cesaretlendirme çocuğun kendini değerli bir birey olarak algılayabilmesi için önemlidir.
4. sevgiyi anlatmak: çocuğunuzun sevildiğini ona belli edin, anlatın. Sevildiğini bilen çocuk kendini güvende hisseder.
Yalan Söylemek…. • Bir hatayı gizlemek için gerçeğe uygun olmayan şeyler söylemek. • Yaşamın ilk 5 yılında çocuğun yalan söylemesi konusunda endişeye gerek yoktur. Çünkü bu dönemde tam olarak gerçeğin farkında değildirler.
Yalanı nasıl öğrenir? • Diğer çocukları taklit ederek… Yalanla yaptığı hatanın sonuçlarından kurtulduğunu gören çocuk yalana başvurur. • Yetişkinleri taklit ederek… 7 yaş sonrasında mantık geliştirmeye başlayan çocuk, yalanın kötü bişey olmadığını anlar çünkü kötü bişey olsaydı büyüklerde söylemezdi….
Neden yalan söyler? 1.Aileye bağımlılık, verilmiş söze saygı duyma. Örn, annesine karnesi için söz vermiş bir çocuğun karne kötü geldiğinde karne almadığını söylemesi yada karnede tahribat yapması. Yapabileceği şeyleri istemek gerekir…..
2. çekingenlik, sosyal özellikler:çok heyecanlı, kaygılı çekingen bir çocuk bildiği bi şiiri bilmiyorum diyebilir. Durumu değerlendirirken çocuğun bu özelliklerini bilmek ve ona göre yaklaşmak gerekir.
3. Çocuğa aşırı karışılması ve baskı: sürekli anneni mi daha çok seviyosun babanı mı? Diye sorulan bir çocuk ikisini de sevmiyorum diyebilir. Burada hata yetişkindedir.
Yalanı engellemek için neler yapabiliriz? • 1. cezalandırmayın, yalnızca yalanın yanlış bir davranış olduğunu, doğru söylemenin ise övgüye değer bir davranış olduğunu söyleyin. • 2.Doğruyu itiraf etmesine yardımcı olun. Onu cesaretlendirin. • 3. örnek olun. Yalan söyleyen anne baba yanında çocuğun dürüstlüğü öğrenmesi çok zor olacaktır.
4. aşırı tepki göstermeyin. Yumuşak ve hoşgörülü olun. Cezadan kaçının. Aşırı tepki gösterirseniz çocuk sizin öfkenizden korunmak için yalan söylemeye devam edebilir.
5. yetişkinler çocuğu araç olarak kullanmamalıdır. Örn, yalanlarına alet etmemelidir. Mesela…’bu yaptığımızı baban duymasın..’ 6. çocuğun diğer çocuklarla kıyaslanmaması gerekir.
7. aile içi iletişim çocuğun üzüntü, kaygı ve endişelerini paylaşmasını teşvik edici olmalıdır. Çocuğu dinlemek ve çözüm yollarını kendisinin bulmasına yardımcı olması gerekir.
8. çocuğu yalan için suçlamamak ve etiketlememek gerekir. Bu davranışı onaylamasak bile, çocuğun kişiliğini bu davranıştan ayrı tutmak gerekir.
Küfür….. Nedenleri….. • 1. dikkat çekme:anne babanın yetersiz ilgisi karşısında ilgi çekmek için. • 2. Sarsılma: bazı çocuklar için yetişkinleri şok etme, rahatsız etme eğlenceli olabilir.
3. ağızdan kaçıverme: engellenme ya da kızgınlık anında yada fiziksel bir gerginlik olduğunda küfür ağızdan kaçıverir. 4. savunma: bazıları için kötü söz söyleme bir savunma davranışıdır. Bağımsızlıklarını göstermek için küfür ederler.
5. olgunlaşma: küfür ve kötü söz bazen yetişkin olmanın bir sembolü olarak görülür. 6. akranları tarafından onaylanması:
Ne Yapılmalıdır? • 1.örnek oluşturma: siz kendinizi kaba ve küfürlü bir konuşmada engelleyebiliyorsanız çocuğunuz da sizi örnek alacaktır.
2. dürtülerini ifade edebilme: eğer çocuk ebeveyne karşı kızgınlığını daha rahat dile getirebiliyorsa küfüre daha az yönelecektir. 3. küfür içerikli kelimeler bir kağıda yazılır ve daha sonra tartışılır.
4. önemsememek: çocuklarınız küfürlü sözcükler kullandığı zaman fazla şaşırıp panik olmayın. Duymamış gibi yapın yada fazla önemsemeyin. Böylece davranış sönecektir.
5. ‘dilsizlik oyunu’ : sessizlik oyunu oynayarak ve şok olmayarak ‘ senin kullandığın kelimenin anlamını bilmiyorum nedir?’ ‘ anlamıyorum’ diyerek yanıtlamasını isteyin.
6. kötü sözcüklerin yıpratılması: çocuk bir kelimeyi söyledikten sonra 5 dakika boyunca bu kelimeyi söylemesini isteyin. Her kullanışında aynı cezanın uygulanacağını söyleyin.
7. dövme, bağırma, tehdit etme gibi ciddi cezalandırmalardan sakınmak gerekir.
Uygun olmayan sözcükler yerine yerine uygun kabul edilebilir sözcükler kullanması için çocuğu bilgilendirin. Olumlu sözcük kullandığında çocuğunuzu övün ve teşvik edin.
Tikler …. • Kaslarda istemdışı ortaya çıkan kasılma. • En çok 8-12 yaş arası görülür. • Genelde ergenlik çağında kaybolur. • Göz kırpma en sık görülendir.
Nedenleri… • İç çatışmanın, gerilimin, sıkıntının dışa yansıtılması • Çocuk bu gerilimden kurtulmaya çalışır. • Engellendikçe daha da artar. • Erken yaşlarda başlayan korku, tedirginlik, kaygı vs.. Vardır.
Güvensiz ve gergin ortamlar buna neden olabilir. Ruhsal etkenlerin yarattığı tiklere örnek: 9 yaşındaki bir kız çocuğu aile içinde yaşadıklarını psikoloğa şöyle anlatmıştır. “Kardeşim beni çok rahatsız ediyor. Bana vuruyor. Buna karşılık babam beni suçluyor. Babam eve geç geliyor. Babamın gelmemesinden korkuyorum. Annem babam sık sık kavga ediyorlar.”Çocuğun aile içinde yaşadığı korku, tedirginlik,kaygı gibi durumlar onda ağız ve burun tiki oluşmasına sebep olmuştur.
Neler yapılabilir • Küçük tikler geçicidir. • Ama kalıcı ise üzerinde durmak gerekir. • Çocukta bunlara neden olan etkenler araştırılmalıdır. • Bunlar ortadan kaldırılmalıdır. • Çocuk taklid edilmemelidir. • Eleştirilmemeli ve kıyaslanmamalıdır.
Anne babanın çocuğun bu halinden utanması ve bundan dolayı utandırılması olumlu etki yerine duygusal baskı oluşturacak ve davranışı daha da arttıracaktır. Tikler çoğun ve devamlı ise (6 ay) bir uzmana başvurulmalı.
Çalma-Hırsızlık • Kendine ait olmayan bir eşyayı izinsiz olarak almadır. • Küçük yaşlarda ki izinsiz alma olaylarını çalma olarak kabul etmemek gerekir.
Örneğin,, • 2 yaşındaki bir çocukta sahip olma kavramı gelişmediği için herşeyi kendinin kabul eder. • 3-4 yaşlarında sormadan birşeyin alınmayacağını bilir ama karşı koyamaz. • İlkokul 1.-2. sınıflarda çocukların birbirlerinin kalem silgisinde gözü kalır. Bu yüzden bu davranışlar çalma olarak kabul edilmez.
Fakat bundan sonraki dönemlerde sık tekrarlanan ve özellikle 10 yaşından sonra sürekli olan bu tarz davranışların üzerinde önemle durmak gerekir. Çünkü bu çocukta ciddi bir duygusal bozukluk göstergesidir.
Nedenleri… • 1. doyumsuzluk: sevilmediğini yada anne babasının sevgisini kaybettiğini düşünen çocuk ilgi çekmek amacıyla bu davranışa yönelebilir. Kardeş doğumu bu duruma örnektir.
2. sevgi açlığı: çocukta sevgisizlikten güvensizlik oluşur. Bu güvensizlik ancak kendisine ait bir takım eşyalar elde ettiğinde giderilecektir. Sevilmediğini düşünen çocuk ilgi çekmek için çalabilir.
3. arkadaşlar arasında özel bir yere sahip olmak için: arkadaşları tarafından kabul görmek için onlara küçük eşyalar vermek isterler ve bu eşyaları da çalma yoluna gidebilirler. Daha çok başarısız ve kabul görmeyen çocuklarda görülebilir.
4. Çocuğa yeterli harçlık verilmemesi: çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanmaması durumunda görülür. 5. çocukta mülkiyet fikrinin yeterince gelişmemiş olması.
6. intikam almak: başarılı bir çocukla kıyaslanan bir çocuk, ondan intikam almak için eşyalarını çalabilir. Bu otoriter anne baba yada öğretmenden intikam almak için de yapılabilir.