180 likes | 463 Views
ORSAM Su Araştırmaları Programı. Tuğba Evrim Maden (Dr.) Hidropolitik Uzmanı E-mail: temaden@gmail.com http://www.orsam.org.tr/tr/SuKaynaklari/. ORSAM Su Araştırmaları Programı.
E N D
ORSAM Su AraştırmalarıProgramı Tuğba Evrim Maden (Dr.) Hidropolitik Uzmanı E-mail: temaden@gmail.com http://www.orsam.org.tr/tr/SuKaynaklari/
ORSAM Su Araştırmaları Programı Dünyadaki ve Türkiye’nin yakın çevresindeki su gündemine ilişkin güncel gelişmelerin ve su politikalarıyla ilgili eğilimlerin izlenmesi, elde edilen verilerin analiz edilmesiyle ortaya çıkan aydınlatıcı bulguların kamuoyuna ve karar alıcılara sunulması amacıyla ORSAM bünyesinde 1 Ocak 2011’de “ORSAM Su Araştırmaları Programı” kurulmuştur. Ortadoğu’da, gerek iklimsel şartlar gerek kaynakların verimsiz kullanımı nedeniyle su bütçesindeki sıkıntıların ve buna bağlı olarak da politik, ekonomik ve toplumsal sorunların büyük artış göstermesi nedeniyle, ORSAM Su Araştırmaları Programı çalışmalarında Ortadoğu bağlantılı konulara öncelik verilmiştir.
Sınıraşan Sular Su dağılımının dengesizliği yanında nüfusun artması, ülkelerin gelişmişlikleri ile doğru orantılı olarak suyun diğer alanlarda da kullanılmaya başlanması, gelişen teknoloji ve sanayinin su kaynaklarını kirletmesi ve değişen iklim koşullarının su kaynakları varlığını olumsuz bir şekilde etkilemesi ile dünya üzerinde çeşitli bölgelerde su kaynaklarının yetersizliği, su sorunu yaşanmasına neden olmuştur.
Birçok ülkenin su kaynakları, sınıraşan su özelliği taşımaktadır. Yerküre üzerinde yaklaşık 263 adet uluslararası nehir havzası bulunmaktadır ve bu havzalar yerkürenin yarısını kaplarken, toplam su kaynaklarının %60’ını oluşturmaktadır ve dünya nüfusunun % 40’ından fazlasını etkilemektedir.
ÜLKELERE GÖRE KİŞİ BAŞINA DÜŞEN YILLIK YENİLENEBİLİR SU KAYNAĞI
Ortadoğu’da Su Sorunu • Hızlı Nüfus Artışı • Çatışmaların Yoğun Olması • Gıda Güvenliği Endişesi • Yarı-Kurak İklimin hakim olması • Su Kaynakların Yetersiz Olması • Su Kaynaklarının Eşit Dağılmaması • Su Kalitesinin Bozulması • Su kaynakların çoğunluğunun sınıraşan özellikte olması (yaklaşık %70)
Orta Doğu’nun Başlıca Nehirleri • Fırat Ve Dicle Havzası (Fırat nehri 32 milyar/m3/yıl Dicle nehri 52 milyar/m3/yıl) • Şeria (Ürdün) Nehri Havzası -1.6 milyar/m3/yıl • Nil Nehri Havzası -84 milyar/m3/yıl • Asi Nehri Havzası - 2,470 milyar/ m3/yıl
Nil Nehri Havzası Havzada Yer Alan Kıyıdaş Ülkeler Kongo Demokratik Cumhuriyeti Uganda Tanzanya Brundi Ruanda Kenya Eritre Etiyopya Sudan Güney Sudan Mısır
Şeria (Ürdün) Nehri Havzası Havzada Yer Alan Kıyıdaş Ülkeler Lübnan İsrail Filistin Ürdün Suriye
ASİ NEHRİ HAVZASI Havzada Yer Alan Kıyıdaş Ülkeler LÜBNAN SURİYE TÜRKİYE
Fırat-Dicle Havzası Havzada Yer Alan Kıyıdaş Ülkeler Türkiye Suriye Irak İran ( İran’ın Irak’ta Dicle nehrine yüzde 10’luk bir katkısı vardır o nedenle kıyıdaşlar arasında adı anılmaz)
Havzada Başlıca Kriz Dönemleri • 1975 Krizi Kebanve TabqaBarajlarının Doldurulması • 1990 Krizi AtatürkBarajının Doldurulması • 1996 Krizi Birecik Barajının İnşası
Fırat-Dicle Havzası’nda Mevcut Su Kullanım Anlaşmaları • Türkiye-Suriye Arasındaki 1987 Protokolü 17 Temmuz 1987 tarihli Türkiye-Suriye Karma Ekonomik Komisyonu toplantısı, su sorunu üzerindeki müzakereler açısından önemli bir sonuç doğurmuştur. Protokol geçici bir anlaşma olarak kaydedilmiştir. Su sorunuyla ilgili pek çok madde içermektedir. Protokol metninin 6. Maddesi şu şekildedir: ‘Atatürk Baraj Gölü’nün doldurulması esnasında ve üç ülke arasında nihai paylaşım anlaşması gerçekleşene dek Türk tarafı yıllık ortalama 500 m³/saniye suyun Türkiye-Suriye sınırından geçmesini ve bir aylık akışın 500 m³/saniye’nin altında kalması halinde ise Türk tarafı farkı bir sonraki ay telafi etmeyi kabul eder’. “Protocol on Matters Pertaining to Economic Cooperation Between the Republic of Turkey and the Syrian Arab Republic, United Nations Treaty Series 87/12171, 17/7/1987.” • Suriye ve Irak Arasında 1990 Protokolü Suriye ve Irak, Atatürk Baraj Gölünün doldurulması nedeniyle nehrin akışının geçici bir süre durdurulmasının, GAP kapsamında gerçekleştirilecek projelerin neden olacağı pek çok su kesintisinin başlangıcı olarak değerlendirmiştir. Bu nedenle, 16 Nisan 1990’da Bağdat’ta gerçekleştirilen 13. Ortak Teknik Komite toplantısında, Suriye ve Irak ikili bir mutabakat çerçevesinde, Türkiye’den gelen Fırat suyunun % 58’inin Irak’ın kullanımı için bırakılması kararlaştırılmıştır. “Law No14 of 1990, ratifying the joint minutes concerning the provisional division of the waters of the Euphrates River, see http://ocid.nacse.org/qml/research/tfdd/toTFDDdocs/257ENG.htm. Accessed 30 May 2010.”
ÇÖZÜM MÜMKÜN MÜ? • Su kaynakları açısından kıt bir bölge olan yerel, ulusal ve uluslararası ölçekte etkilerini yaşamıştır. • Ortadoğu’nun politik durumu, su kaynakları yönetimi doğrudan etkilemektedir. • Teknik bir durum siyasi bir durum olarak algılanmaktadır. • Kıt olan su kaynakları en iyi şekilde yönetilerek verimli bir şekilde kullanılabilir. • Doğru su yönetimi, doğru veriler ve işbirliği ile sağlanabilir. • Veri problemi. • İşbirliği zayıf, özellikle kurumsallaşma da zayıf.
Ülkelerin işbirliği, antlaşmalar, hukuki düzenlemelerin yanında teknik çözümlerde fikir olarak ortaya sunulmaktadır. • Su talebini kontrol etmeyi ve azaltmayı hedefleyen çözümler yanında su arzını destekleyen çözümler üretilmesi • Su kaynaklarının en yoğun kullanıldığı tarım alanında modern sulama tekniklerinin kullanımı ve hasar görmüş altyapının rehabilitasyonu suyun verimli kullanımını sağlayabilecek bir yöntem • Atıksu arıtımı ve tekrar kullanımı • Sanal Su (Virtual water)
Diğer çözümler; Düşük Sermaye Yüksek Sermaye Deniz suyu arıtma (Desalinasyon) Acı Su arıtma Su ithal etmek (Tanker, boru hattı, medusa) Havzalar arası su transferi (ör.İran/ Türkiye-KKTC) Bulut tohumlama (kuru buz) • Yağmur birktirme (çatılarda) • Acı (Brakish) su kullanımı • Yağmur suyu depolama • Çöl Barajları • Akifer Besleme