270 likes | 490 Views
KUR’AN’IN IŞIĞINDA EVLAD YETİŞTİRMEK. Gerçek şu ki, insan azar. (Alak,96/6. كَلَّا إِنَّ الْإِنسَانَ لَيَطْغَى.
E N D
Gerçek şu ki, insan azar. (Alak,96/6 كَلَّا إِنَّ الْإِنسَانَ لَيَطْغَى Eğitmezseniz, yol göstermezseniz insan hakikaten azar ve çok tehlikeli bir varlık haline döner. Onun azmasına en çok cehaleti sebep olur. Elde ettiği şeylerin ona Allah’ın lutfu olduğunu bilemezse, başarıyı kendinde görmeye başlar ve onun kendine olan kör güveni, imanın yolunu karartır ve gerçeği görmeyi ihmal etmeye başlar.
İnsanın azmaması için A) Ona nereden geldiğini hatırlatmalı B) Nereye gideceği hatırlatmalı C) Öğretilmeli E) Eğitilmeli F) Denetilmeli
İnsanın yetişmesi üç temel esasa dayanmalı. 1. Zarar etmemek 2. Zarar vermemek Aklı ve zakayı doğru kullanmak 3. Faydalı olmak Dindar ve ahlaklı olmak Bilgili ve üretken olmak
1. Zarar etmemek İnsanı yetiştirirken, onu kendisine zarar verecek şeylerden uzak yetiştirmek çok önemlidir. Çünkü kaybetmiş bir kişi aynı zamanda kaybettiren kişidir. İnsanı yetiştirirken ona aklını ve zekasını doğru kullanmayı öğretmeli ve Aklı ve Zekayı doğru kullandırarak, bunu onda alışkanlık haline getirmeli.
Kayıp etmemek için neler yapmalı? 1. İnançlı yetiştirmeli 2. İbadetli yetiştirmeli 3. Adaletli yetiştirmeli 4. Ahlaklı ve Vasıflıyetiştirmeli
2. Zarar vermemek İtaatkar yetiştirmeli Bencil yetiştirmemeli Her isteği karşılanmamalı Temel ihtiyaçları helal ve temiz olandan karşılanmalı İsraftan uzak tutmalı Dindar yetiştirmeli Ahlaklı yetiştirmeli
3. Faydalı olmak Başkalarının da önemli olduğunu öğretmek Hayır yapmanın önemini öğretmek faydalı bir meslek öğretmek Merhametli yetiştirmek Kaybettirecek şeylerin kötülüğünü öğretmek İçki Uyuşturucu Kumar Hırsızlık Zina Sapıklık Hastalıklarına karşı korumalı, çünkü bunlar hem aklın namusunu hemde insanın haysiyetini bozar. Faydayı katleder.
İndirdiğimiz açık delilleri ve kitapta insanlara apaçık gösterdiğimiz hidayet yolunu gizleyenlere hem Allah hem de bütün lânet ediciler lânet eder. (Bakara,2/159) إِنَّ الَّذِينَ يَكْتُمُونَ مَا أَنزَلْنَا مِنَ الْبَيِّنَاتِ وَالْهُدَى مِن بَعْدِ مَا بَيَّنَّاهُ لِلنَّاسِ فِي الْكِتَابِ أُولَـئِكَ يَلعَنُهُمُ اللّهُ وَيَلْعَنُهُمُ اللَّاعِنُونَ Çocukları dinin emrettiği şeylerden habersiz yetiştirmek onlara Allah’ın gösterdiği yolu göstermemek demektir. Bu durumda anne-baba bundan sorumludur. Ayrıca dini yoldan sapık yetiştirilmiş bir evlat bunun intikamını hem bu dünyada hemde ahiret aleminde mutlaka alacaktır.
Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize kulluk ediniz. Umulur ki, böylece korunmuş (Allah'ın azabından kendinizi kurtarmış) olursunuz. (Bakara,2/21) يَا أَيُّهَا النَّاسُ اعْبُدُواْ رَبَّكُمُ الَّذِي خَلَقَكُمْ وَالَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ Kulluk etmeyi başaran kişi hem kendine faydalı hemde yaşadığı topluma da faydalıdır. Çünkü kulluk bilinci sadece namaz oruç değil, yardımlaşma, ve diğer ahlaki konlarda da duyarlı olacağından hem korumuş hemde korunmuş olacaktır.
Öğretmek istediğimiz hayat tarzını önce kendimiz doğru yaşamalıyız! Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? (saf, 61/2) يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا لِمَ تَقُولُونَ مَا لَا تَفْعَلُونَ Evlatlarımızdan hayır umuyorsak, bunu önce kendimiz kendi hayatımızda tatbik etmeliyiz ki, çocuk evinde gördüğü hayrı özümzesin ve onu kendinde fıtrat haline getirsin.
وَاعْتَصِمُواْ بِحَبْلِ اللّهِ ...جَمِيعًا وَلاَ تَفَرَّقُواْ Hep birlikte Allah'ın ipine (İslâm'a) sımsıkı yapışın; parçalanmayın… (Al-i İmran, 3/103) Din A) Ailede beraber B) Toplumda beraber yaşanmalı
Böyle olursa din rahmet olur, tek başına yaşanmaya kalkışılırsa zahmet olur. Onun için dini yaşayacak toplumu da oluşturmalı. İşte tam bu hususta kızları çok iyi yetiştirmeliyiz. Çünkü “bir erkeği yetiştirmek bir kişiyi yetiştirmektir. Bir kadını yetiştirmek ise bir aileyi yetiştirmektir.” “Kim bilir? Analar beşikte belkide dünyayı sallıyorlar.”
Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun... (Tahrim,66/ 6) يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا قُوا أَنفُسَكُمْ ...وَأَهْلِيكُمْ نَارًا Ayette de görülüyor ki kurtarmaya önce kendimizden başlamalıyız. Kendini kurtaramayan başkasını nasıl kurtarabilir? Uçaklara bindiğimizde hostesler orada acil durumda yapılacak işlemleri anlatırken de önce kendimizi kurtarmayı sonra çocuklarımızı kurtarmayı öğretirler. Kendisi boğulmuş bir anne ya da baba evladını kurtarmaya güç yetiremez...
Evladın hayatına girecek birinci önceliğimiz. "Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle; ey Rabbimiz! Duamı kabul et!“ (İbrahim,14/40 رَبِّ اجْعَلْنِي مُقِيمَ الصَّلاَةِ وَمِن ذُرِّيَّتِي رَبَّنَا وَتَقَبَّلْ دُعَاء Namaz gayreti çok önemlidir. Çünkü “Namaz dinin direğidir”. Hadisince Çocuğumuzun mümin olup-olmadığı adıyla bilinmez, namazıyla bilinir. Ne kadar namaz bilinci varsa o kadar ahlakı düzgün olur.
303- وعن عمرو بن شُعْيب ، عن أَبيه ، عن جَدِّهِ رضي اللَّه عنه قال : قال رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « مُرُوا أَوْلادكُمْ بِالصَّلاةِ وهُمْ أَبْنَاءُ سبع سِنِينَ ، واضْرِبُوهمْ علَيْهَا وَهُمْ أَبْنَاءُ عَشْرِ ، وفرَّقُوا بيْنَهُمْ في المضَاجعِ » حديثٌ حسن رواه أبو داود بإِسنادٍ حسنٍ . Amr İbni Şuayb babası Şuayb’dan, o da dedesi Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anh’den Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Çocuklarınıza yedi yaşındayken namaz kılmalarını söyleyiniz. On yaşına bastıkları hâlde kılmazlarsa kendilerini cezalandırınız yataklarını da ayırınız.” Ebû Dâvûd, Salât 26
Namaz bir bilinç ifadesi olduğu kadar kimlik ve teslimiyet göstergesidir. Kul olmayı başaran isyan edemez etse bile sürdüremez. Bu bakımdan çocuklarınızın okuluna, topuna, giyimine, yemesine v.s. Hallerine ne kadar önem verirseniz, namazına da o kadar önem vermelisiniz. Namaz alışkanlığı 7 ile 10 yaş arasında mutlaka kazandırılmış olmalı. “Büyüyünce kılsın” demeyin çünkü açlığı-tokluğu, iyiyi-kötüyü bilen hiç bir çocuk küçük değildir. Büyüklük yaşta değil baştadır unutmayın!
فَتَقَبَّلَهَا رَبُّهَا بِقَبُولٍ حَسَنٍ وَأَنبَتَهَا ...نَبَاتًا حَسَنًا وَكَفَّلَهَا Rabbi Meryem'e hüsnü kabul gösterdi; onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi. (Al-i İmran, 3/37) Güzel bir bitki gibi Güzel Sabırlı Görüntüsüyle Zorluğa karşı helal itaatkâr Rızık olarak Sahibine karşı Fıtratı ile Kokusuyla temiz rahatlatan Sarsıntıya karşı Zenginlikte Dayanıklı kanaatkâr Nimete karşı Yoklukta Şükürkâr rızakâr Özelliklere sahiptir güzel bir bitki. Nasıl Hz. Meryem bu özellikleriyle üstünlüğü elde etmişse aynı yolu çocuğumuzda da izlemeliyiz.
رَبِّ هَبْ لِي حُكْمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat. (Şuara,26/83) Ayette iki önemli anahtar kelme var ki, ikisi de hayati önem taşıyor. 1. Hikmet; Doğru ve ıspatlı bilgi demektir. 2. İyiler; kendisine güvenilir, kendsinden faydalanılır dost ve arkadaş demektir.
Önce bilgilenmeye işaret ediliyor Çocuk cahil kalmamalı kültürsüz kalmamalı Ayette üç önemli yönlendirme var: Bilgili arkadaşları olmalı İyi arkadaşları olmalı Edebi düzgün Ahlakı düzgün İffeti düzgün
ÇOCUĞUN ARKADAŞ ve ÇEVRE İLİŞKİLERİNDE ANNE BABANIN ETKİSİ 1-Arkadaş seçmede yardımcı olmalı 2-Arkadaşlarıyla ilgilenmeli, 3-Kötü arkadaşın zararları öğretilmeli, 4-Arkadaşlarının aileleriyle ilgilenmeli. Çocukların 5-Arkadaşlarını da eğitmeye çalışmalı 6-Öğretmeniyle sürekli irtibatlı olmalı 7-Sınıf arkadaşlarıyla ilgi kurmalı
Ders Öğretmeniyle özel ilgilenmeli Sınıfın başarılı öğrencileriyle ilgi kurmalı Başarılı öğrencilerle beraber ders çalışma kümeleri oluşturmalı Ödevlerini günlük yaptırmalı, asla erteletmemeli Çocukların Ders başarıları için Sürekli kütüphane alışkanlığı kazandırılmalı. Başardığı zaman her yerde övmeli ki, başarmaya devam etsin. “Senden adam olmaz” diyerek asla ümitsizliğe yöneltmemeli.
Çocuğunun arkadaşlarına dikkat etmeyenler, hem bu dünyada hem de ahiret yurdunda büyük pişmanlık içinde olacaklar. Kötü arkadaş edinenler ise adeta dövünecekler ve şöyle diyecekler: حَتَّى إِذَا جَاءنَا قَالَ يَا لَيْتَ بَيْنِي وَبَيْنَكَ بُعْدَ الْمَشْرِقَيْنِ فَبِئْسَ الْقَرِينُ O şeytan dostu kimse, (Kötülerle arkadaş olanlar) en sonunda bize gelince arkadaşına: Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı, ne kötü arkadaşmışsın! der. (Zuhruf,43/38) Ama iş işten çoktan geçmiştir ve dövünmek faydasızdır.
Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur. (Necm,53/39) وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا سَعَى Günah arıya benzer, onun gibi ağzı ballı ama kuyruğu zehirlidir Kişi arkadaşının dini ve ahlakı üzerinedir. Hadis-i Şerif Kişi arkadaşı ile ölçülür. Hz.Ali r.a.