750 likes | 1.53k Views
BOĞULMA İLE ÖLÜMLERDE YAPILAN ANALİZLER. Elif Karaoğlanoğlu 090060244 Merve Almaç 090060264 Birgül Sağlam 090060227. ASFİKSİ.
E N D
BOĞULMA İLE ÖLÜMLERDE YAPILAN ANALİZLER Elif Karaoğlanoğlu 090060244 Merve Almaç 090060264 Birgül Sağlam 090060227
ASFİKSİ Bir canlının havasızlıktan ölmesine asfiksidenir. Solunan havada yeterli miktarda oksijen olmaması veya alınan havanın solunum yollarından akciğer alveollerine kadar ulaşamaması sonucu asfiksi meydana gelir.
Atmosfer havasında O2 oranı %18-21 arasındadır. Bu oranın %12-16’ya düşmesi ciddi tehlike oluşturur. Yüzde beşe inmesi ise ani bilinç kaybı ve ölüme yol açar. Asfikside ana problem, dokuların ani ve derin oksijen yetmezliğidir.
AsfiksideÖlümSüresi • Ortalama ölüm süresi 5-8 dakikadır. • İlk üç dakikada kişi hayata döndürülebilir. • 3-5 dakikada kurtarılırsa beyinde asfiksiden dolayı ağır bozukluklar görülür. • 5 dakikadan sonra kurtarmak mümkün değildir.
Asfiksi Belirtileri Yüz, şiş ve mordur. Koyu renktedir. Ölü morlukları ve ölü katılığı çabuk ve şiddetli olur. Çürüme çabuk başlar. Yüzde, kulaklarda, omuzda, boyunda, kolların üst kısımlarında peteşiyal kanamalar görülür. Kan koyu esmer ve akıcıdır. Geç pıhtılaşır. Solunum yollarında kanlı ve köpüklü bir sıvı bulunur. Akciğerler kanlı ve ödemlidir
Asfiksi Türleri 1. Ası 2. Boğma 3. Tıkanma-Tıkama 4. Kimyasal Asfiksiler 5. Suda Boğulma
1. ASI-PENDASYON İp veya benzeri cisimlerin bir ucu sabit bir yere bağlanıp diğer ucu ilmek ve halka şeklinde boyuna dolanarak ipe vücudun tam veya boyunda damarı, sinir ve solunum yollarını kapatacak kadar ağırlık uygulanarak meydana gelen zorlu ölüme ası denir.
Asıda boyundan başa giden arterler ve venalar kapanması sonucu beyin kansız kalır.Beynin kansız kalması ile birlikte şuur da kaybolur. İpin boynu ani sıkması sonucu inhibisyon ile de ölüm meydana gelir. Boyunda venaların kapanması için birkaç kilogramlık, solunum yollarının kapanması için ise 15 kilogramlık bir ağırlık kafi gelir.
Asıda Kullanılan BazıTerimler • Ası Vasıtası: İp, elektrik kordonu, kemer, kayış, eşarp, sicim gibi her türlü araç asıda kullanılabilir. • Ası Noktası: Ası ipinin bağlandığı yere ası noktası denir. • Düğüm(ilmek):Boyna geçirilen ip genellikle “düğüm” yapılarak sabitleştirilir. İlmek, düğüm şeklinde ise bu düğümü kişi atıp atamayacağını araştırmak için ilmek düğümü korunarak ası vasıtası boyundan çıkarılmalıdır.
Ası Telemi: Ası vasıtasının boyun cildinde oluşturduğu izdir. • Adli tıp açısından önemi, kişinin boynuna ip uygulandığını gösterir. Öldürüldükten sonra asılmış cesetlerde de telem gözlenir. Telemin şekli ve görünümü, ası eyleminde kullanılan ası vasıtasının yapısı, şekli, genişliği, boyundaki seyri ile yakından ilişkilidir. • Telemin genişliği, kullanılan bağın genişliğiyle uyumlu olup, genişlik arttıkça derinliği azalmaktadır.
Ası Şekilleri 1- Cesedin durumuna göre; a)Tam ası; asılanın ayaklarının yere değmeyeceği kadar yüksekte yapılan asıdır. b)Eksik ası; asılanın ayaklarının yere değer durumda yapılan asıdır.
Ası Şekilleri 2- Ası tipinin tatbik şekline göre; Tipik ası; ası ilmiğinin geniş tarafı boynun ön yüzüne, düğüm tarafının ise ensede olduğu ası şeklidir. Atipik ası; ipin düğüm tarafının boynun herhangi bir yerinde olduğu asıdır.
Ası Şekilleri 3-Ceset türünün rengine göre; Yüzün renk değişikliği ölüm mekanizmasına göre değişir. Asfiksi ile ölüm olması halinde yüz mor, beynin kansız kalması sonucu veya inhibisyon ile ölüm meydana gelmiş ise yüz beyaz olur.
Asının Devreleri 1. Devre: Şuur kaybına kadar geçen devredir. Asılan şuur kaybından sonra olayların farkında değildir. 2. Devre: Bu devrede konvülsiyonlar ortaya çıkar. Konvülsiyonlar sırasında kişi sağa sola çarpma sırasında vücudunun çeşitli yerlerinde yaralar meydana gelir. 3. Devre: Bu devre yalancı ölüm devresidir. Bu dönemde konvülsiyonlar durur. Kalp atımları, dolaşım ile birlikte solunum yavaşlar. 4. Devre: Bu devre gerçek ölüm devresidir. Önce solunum, sonra kalp ve dolaşım durur.
Asıda Keşif Ası noktası ile cesedin boynu arasındaki ası ipinin uzunluğu ölçülür. Ası noktası ile yer arasındaki mesafe ölçülür. Cesedin yere değen kısımlarının bulunup bulunmadığı araştırılır. Mümkünse olay yerinin fotoğrafı çekilir, krokisi yapılır. Boyundaki ip halkası ve düğümün yeri incelenir. Tam asıda kollar cesedin yanında sarkık vaziyettedir. El yumruk biçiminde kapalı ve baş parmak avuç içine doğrudur.
Cesedi indirmek için ip ortaya yakın bir yerden düğüm bozulmadan keserek yere indirilir. Ceset uzun süre asılı kalırsa ellerde ve ayaklarda ölü morlukları oluşur. Cesette travma izleri aranır. Asının işareti boyundaki telemdir. Otopside boyun derisi yüzülüp ışığa tutulduğunda ipin baskı uyguladığı yer saydam ve şeffaf görünür.
2. BOĞMA-Strangulasyon Bir kişinin boyun bölgesine ip, bağ, el, ön kol veya herhangi bir sert cismin dıştan aktif bir kuvvet ile uygulanması sonucu, hava yolları ve/veya damarların tam ya da kısmen kapatılması ile oluşturulan eyleme boğma denir.
a.BağlaBoğma • Bağla boğmanın özel bir şekli “domuz bağı“dır. • Bu yöntemde, cinayet amacıyla kişinin boynuna geçirilen ip, vücudun arka tarafından ellere ve ayaklara bağlanır.
Otopside Özellikler Otopside boyunda cilt altı ve kas dokularında çeşitli derecelerde ekimozlar bulunur. Gırtlak kıkırdaklarında kırıklara rastlanılır. Bağla boğmada sıklıkla kişinin boynundan başka vücut bölgelerine yönelik travmalar da söz konusu olabilir. Saldırgan çoğu kez kurbanı sırt üstü yatırarak göğsüne oturmakta, susturmak için ağız ve burun deliklerini kapatmakta, başından ve omuzlarından bastırmak suretiyle zorlu bir travma uygulamaktadır. Bu nedenle otopside, kaburgaların, sırt, ense, saçlı deri, kulak arkası ve ağız içi bölgelerinin dikkatle incelenmesi gerekir.
b.Elle Boğma Elle boğmada, ası ve bağla boğmada olduğu gibi ölüm türünü gösteren özel bir gereç (ip) bulunmadığından, keşifte tanı konulması zordur. Bu nedenle, olay yerinde herhangi bir kuşku verici durum bulunup bulunmadığı dikkatle araştırılmalıdır. Cesedin bulunduğu ortamdaki kanıt olabilecek leke, kıl gibi materyalin toplanması önem taşır.
Elle boğmalarda ölüm ani olarak meydana gelmemiş ise, iç bulgular oldukça zengindir. Hyoid kemik kırıklarına elle boğmada sık olarak rastlanır ve genellikle kırık çevresinde ekimoz vardır. Boyna yönelik kuvvetin şiddeti ve uygulanma noktasına göre, bazen boyun omurlarında ayrılma ve kırık meydana gelebilir.
c. Boyun Kilidi • Ölüm, nefes borusuna baskı sonucu asfiksiye bağlı olarak ya da bazen şahdamarına baskı sonucu sinirsel yoldan ani bir şekilde meydana gelir. • Otopside boyun cilt ve cilt altı dokularda ya da boyun organlarında değişik derecelerde travmatik bulgular oluşabilir. • Ölüm, ani olarak inhibisyon sonucu gerçekleşmiş ise, genellikle herhangi bir önemli bulguya rastlanılmaz.
3.SOLUNUM YOLLARININ TIKANMASI - SUFFOKASYON • Solunum yollarının dışarıdan veya içeriden mekanik olarak kapanması, karın ve göğüs gibi solunum fonksiyonuna katılan bölgelerin sıkışması veya solunan havada oksijen bulunmayışı ile meydana gelen asfiksilerdir.
Tıkama-Tıkanma Olguları Etyolojilerine Göre 1. Ağız ve burun kapanması 2. Solunum yollarının yabancı cisim ile tıkanması 3. Karın-göğüs basısı 4. Diri gömülme 5. Pozisyonel (postüral) asfiksiler 6. Havasız yerde kapalı kalma ve boğucu gazlar ile tıkanma
a.Ağız ve Burun Kapanması (Smothering) • Ağız ve burnun el ya da herhangi bir yumuşak cisim (dayanıklı kağıt, bez, plastik poşet vs) ile dış kısmından tıkanması sonucu solunum yollarına hava geçişinin engellenmesidir.
a.Ağız ve Burun Kapanması (Smothering) • Sağlıklı görünen bebeklerin yataklarında dönmeleri, yüzlerinin yastık ya da battaniye ile kapanması sonucu asfiksi görülebilir. • Çocukların naylon torba ve benzeri bir cisimle oynarken, bunların ağız ve burun deliklerine yapışması sonucu ölmesi söz konusu olabilmektedir. • Genelde erişkinlerde, polietilen ya da plastik bir poşetin kafasına geçmesi ve boyun kısmına bağlanması şeklinde intihar ya da cinayet orijinli olarak karşımıza çıkabilir.
a.Ağız ve Burun Kapanması (Smothering) • Olguların büyük bir kısmında, özellikle solunum yollarının fazla bir kuvvet kullanılmadan kapandığı ve kişinin herhangi bir direnç göstermediği durumlarda dış ve iç muayenede travmatik bulgulara rastlanılmaz. • Dış muayenede herhangi bir bulguya rastlanmasa bile, yanaklara ve ağız içine kesiler atılarak bazen ekimozun (kanın cilt altına sızması) varlığı gösterilebilir.
a.Ağız ve Burun Kapanması (Smothering) • Ağız ve burun çevresinde elle bastırmaya bağlı olarak sıyrık ve ekimozlar görülebilir. • Ağız içinde diş izlerine uyan ekimoz, sıyrık ve doku yırtılması görülebilir. • Toksikolojik incelemeler için kan ve idrar örnekleri alınmalıdır.
b. Solunum Yollarının Yabancı Cisim İle Tıkanması • Çeşitli yabancı cisimler, özellikle çocuklar tarafından ağza götürülür ve inhale edilir.Bilye, metal para, fasulye tanesi gibi cisimleri ağızlarına alarak oynamaları sırasında, bu cisimler gırtlak ve trakeaya kaçarak ölüme yol açabilir. • Bazen normal bir kişide de; gülme, hıçkırma gibi hareketler sırasında gıdaların aniden solunum yollarına kaçması tehlikeli tablolara ve hatta ölüme yol açabilmektedir.
b. Solunum Yollarının Yabancı Cisim İle Tıkanması • Yabancı cismin solunum yollarını aniden tıkaması halinde belirtiler gürültülü seyreder. • Kişi boğulur tarzda tıkanır, kendisini kurtarmaya çabalar ve gelişen hipoksinin etkisi ile bilincini kaybederek düşer. Bu süreç içinde yüzünde hızla morarma, ödem ve peteşiler meydana gelir.
c. Karın-Göğüs Basısı (TravmatikAsfiksi) • Göğüs ve karnın baskı altında kalması ile solunum kaslarının çalışmasının engellenmesi sonucunda, solunum yetmezliği ve kısmen de dolaşımın bozulmasına bağlı olarak meydana gelen ölüm şeklidir.
c. Karın-Göğüs Basısı (TravmatikAsfiksi) • Ebeveynleri ile birlikte yatırılan bebeklerin karın ve göğüs sıkışması sonucu öldükleri bilinmektedir. • Erişkinlerde en sık orijin kazadır. Ağır bir cismin altında kalmak, iki cisim arasında ya da kalabalıkta sıkışmak en sık rastlanılan örneklerdir.
c. Karın-Göğüs Basısı (TravmatikAsfiksi) • Karın-göğüs basısında bulgular, basıya uğrayan bölgenin üst kısmında yoğunlaşma gösterir. • Baş, boyun ve göğüsün üst kısmı koyu morumsu-siyah renkte olup bu duruma zenci başı görünümü denir. • Dil dişler arasında sıkışmış, gözler fırlamıştır. • Ölüm şekline göre vücudun değişik bölgelerinde ekimoz, sıyrık ve tırnak izlerine rastlanabilir.
d. Diri Gömülme Bir canlının toprak, kum, maden kömürü, tahıl, un ya da saman gibi madde yığınları altında kalarak, ağız burun tıkanması ve karın-göğüs basısının birlikte etkisi sonucu asfiksiye yol açmasıdır. Bu durumda kişi, bu maddeler arasındaki havayı bir süre solumaya çabalarsa da, bu maddelerin ağız ve burun deliklerinden solunum yollarına solunması ile asfiksi gelişir.
d. Diri Gömülme Maden ocaklarındaki göçükler, duvar yıkılması, toprak, kum, saman vb. gibi yığınlar altında kalınması gibi kazalar ya da deprem gibi felaketler şeklinde karşımıza çıkabilir. Yeni doğan bebekler hem öldürülmek hem de gizlenmek amacı ile diri diri gömülebilir.
d. Diri Gömülme • Olay yeri bulguları, ölüm nedenini büyük ölçüde gösterse de, kesin tanı konulması için otopsi yapılması zorunludur. Otopside ağız ve burun delikleri içinde yabancı maddeler araştırılmalıdır. Bazen gırtlak, trakea; hatta bronşlar içinde de yabancı maddeler bulunabilir. Yumuşak maddeler ile gömülmede dış travmatik bulgular bulunmaz ya da hafif olur. Ancak asfiksi bulguları tüm olgularda yaygındır.
e. Pozisyonel (Postüral) Asfiksiler Özellikle alkol, ilaç zehirlenmelerinde; hastalıklara bağlı olarak bilincini kaybetmiş kişilerin baş aşağı pozisyonda uzun süre kalmaları sonucunda meydana gelir.
e. Pozisyonel (Postüral) Asfiksiler Yataktan kayan, bu şekilde başı yere sarkan sarhoş kişiler bu tür asfiksilere sıklıkla maruz kalırlar. Baş aşağı pozisyonda uzun süre kalan kişilerde karın organları diyaframı iterek solunum hareketlerinin kısıtlanmasına yol açar. Yine bazı kişilerin benzer koşullarda kazaen dar bir alanda (Örneğin, asansör boşluğu, baca) uzun süre baş aşağı pozisyonda sıkışmış halde kalmalarına bağlı olarak asfiksi gelişebilir.
e. Pozisyonel (Postüral) Asfiksiler Kişinin ayaklarından baş aşağı bir pozisyonda yukarıda bir noktaya asılması (ters ası) asfiksiye yol açan özel bir “işkence” yöntemidir ve bazen ölümle sonuçlanabilmektedir. Çarmıha germe de bir postüral asfiksi sebebidir.
f. Boğucu Gazların Solunması İle Tıkanma Yetersiz oksijen, havadaki oksijenin azaldığı, yerine diğer gazların arttığı durumlar ya da havanın normal bileşiminde olmasına karşın diğer gazların arttığı durumlara bağlı olabilir.
f. Boğucu Gazların Solunması İle Tıkanma Karbondioksit solunum havasında %8-10 oranında bulunduğunda 10 dakika içinde sıkıntı, fenalık ve baygınlık yapar. Ölüme yol açan en düşük oranın %25-30, ani ölüme yol açan yüksek konsantrasyonların ise %60-80 düzeyinde olduğu kabul edilmektedir.
f. Boğucu Gazların Solunması İle Tıkanma Otopside spesifik bir bulgu görülmez. Ölü lekeleri koyu mor renktedir. Post-mortem kapalı kan gazları ölçümü yararsızdır.
4.KİMYASAL ASFİKSİ • Kimyasal asfiksilerde genellikle gaz şeklindeki bir maddenin solunmasıyla oksijenin hücre seviyesinde kullanımı engellenmektedir. • 1. CO Zehirlenmesi • 2. CN Zehirlenmesi • 3. H2S Zehirlenmesi
Karbonmonoksit(CO) Zehirlenmesi Etki Şekli:Karbon monoksidin zehirli etkisi hemoglobine (Hb) (kanda oksijen taşıyan eritrositlerin (kırmızı kan hücrelerinin) içeriğinde bulunan bir madde) oksijene göre çok daha fazla bağlanmasından kaynaklanır. Ortaya çıkan karboksihemoglobin (CO-Hb) hipoksemiye neden olur. Bu birleşme geri dönüşümlüdür, yani ayrılabilir. • Hb + O2 → HbO2 Hb + CO → HbCO HbCO + CO → HbCO + O2
Zehirleyici Miktar • % 0,1 oranında CO bulunan kapalı bir yerde 3-5 saat sonlunum yapılırsa kişinin kanındaki hemoglobinin % 10 ‘ u karboksihemoglobine dönüşür, baş ağrısı, baş dönmesi, kulaklarda çınlama gibi klinik bulgular izlenir • Eğer bu oran % 0.2 olursa hemoglobinin yarısı karboksihemoglobine dönüşür. bilinç kaybı ve koma meydana gelir. • % 0,5’ den fazla CO içeren kapalı bir yere giren kimse hemen bayılır ve kısa zamanda ölür.
Karbonmonoksit zehirlenmesinden ölenlerde öngörülen değişiklikler • Ölü morlukları cesedin her tarafında yaygın ve çilek kırmızısı şeklinde meydana gelir. Yüz ve dudaklar pembe, gözler nemlidir. Ağızda pembe renkli kanlı köpüklü bir sıvı meydana gelir. • Otopside boşluklar açıldığında organlar çilek kırmızısı renkte görülür. Akciğerler ve beyin ödemlidir. Beyinde yer yer kanamalar vardır. Cesetlerde, çürümenin ileri dönemlerinde kan ve iç organlarda karbonmonoksit bulunur. Kalp çürüyüp dağılmamışsa kalp boşluklarındaki kanda da karbonmonoksit bulunur.
Karbonmonoksit zehirlenmesinin sebepleri : • Kaza :Karbonmonoksit ölümleri genellikle kazadır. Özellikle kırsal ve ekonomik düzeyi düşük bölgelerde sık rastlanır. Mangal,borusuz gaz sobası ve şömine yakılan yerlerde görülür. Havagazı musluklarının açık bırakılmasıyla da kazalar görülür. Maden ocaklarında grizu patlaması da kazadır.
Karbonmonoksit zehirlenmesinin sebepleri : • İntihar : Oldukça çoktur. Ağrısız ve acısız ölüm olacağı düşüncesi ile havagazı ile intihar sık görülür. • Cinayet: Havagazı musluklarını açarak, odaya hortum ile havagazı vererek ya da karbonmonoksit ile öldürülebilir. Hasta, yatalak ve sakat kimselerle çocukların odasına mangal veya borusuz gaz sobası konularak öldürülebilir.
Kanda karbonmonoksit aranması Kanda ve çürümemiş dokulardan çıkarılan sıvılarda karbonmonoksit aranır. • Kan sodyum hidroksit veya potasyum hidroksit ile yarı yarıya karıştırılır ise normal kanda oksihemoglobin alkalin hematine dönüşür ve kahverengi olur. Karbonmonoksit bulunan kanda karboksihemoglobin asit hematine dönüşür ve pembe renk alır.