1 / 26

SUNUM

SUNUM. MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ. Toplumda sosyal, ekonomik ve teknolojik bir işbölümü vardır. Bireyin bilgi, ilgi ve kabiliyeti ile bu toplumda bir sorumluluk yüklenmesi ve yer alabilmesi için bir meslek sahibi olması şarttır.

lavonne
Download Presentation

SUNUM

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. SUNUM

  2. MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

  3. Toplumda sosyal, ekonomik ve teknolojik bir işbölümü vardır. Bireyin bilgi, ilgi ve kabiliyeti ile bu toplumda bir sorumluluk yüklenmesi ve yer alabilmesi için bir meslek sahibi olması şarttır. Meslek; bir kimsenin geçimini sağlamak üzere yaptığı iş ya da uğraşı ifade eder. Günümüz dünyasında önemli olan, bireyin meslek sahibi olmasıdır. Biri işi seçen ve yapan kişinin, o işin doğru yapılması için gerekli bilgi ve becerilere sahip olmasının yanı sıra, o işe karşı olumlu tutumlara da sahip olması gerekir.

  4. Bu durumun, hem iş sonucu ortaya çıkan hizmet ve ürün niteliği, hem de işi yapan kişinin iş doyumu, dolayısıyla mutluluğu açılarından önemi büyüktür. Türkiye’de gençliğin mesleğe yönlendirilmesi konusunun ne kadar hayati bir konu olduğu açıktır. Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı (M.E.B.), Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) ve Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)’nin çok yoğun bir şekilde rehberlik hizmeti sunması gerekmektedir. Şu anda; mesleğe yönlendirme, sadece rehberlik ve psikolojik danışmanlık olarak algılanmakta ve okul, rehberlik hizmeti içinde yer almaktadır.

  5. Ülkemizde sağlıklı bir yönlendirme sisteminin kurulamayışı, ortaöğretimden mezun her öğrencinin yükseköğretime gitme arzusunu doğurmaktadır. Bunun sonucu olarak neler olduğuna bakalım. • Üniversiteyi kazanan yüz binlerce aday yeniden sınava giriyor • Üniversite mezunlarının %60’tan fazlası öğrenim gördüğü alandan farklı bir alanda çalışıyor. • Aldığı her 100 öğrenciden ancak 30 unu mezun eden fakülteler yüzünden müthiş bir kaynak israfı yaratılıyor. • Burs ve barınma olanakları yeterince bilinmediği için büyük sorunlar yaşanıyor.

  6. Öğrenciler daha iyi bir yere girecekken, bilgisizlik ya da yanlış yönlendirme yüzünden çok farklı öğrenim kurumlarında okumak zorunda kalıyor. • Yanlış tercih yüzünden başarı puanları ertesi yıl yarı yarıya eksiliyor. • Parası olanlar bile vakıf ya da özel öğretim kurumlarına gitmedikleri için kontenjanlar boş kalıyor. • Okul ve dershaneler, başarı oranlarını yüksek göstermek için öğrencileri çok istemedikleri yerlere de yönlendirebiliyor. • En önemlisi de ne öğrenciye ne de ailelerine huzur getiriyor. “Kazanamayan da mutsuz, kazanan ve mezun olan da.”

  7. Halbuki; köylerde, şehirlerde, her sokakta, her apartmanda marangoza, mobilyacıya, muslukçuya, pratik iş gören çeşitli ustaya, onarıcıya; şirketlerde bilgisayarı, muhasebeyi, yabancı dili, ithalatı-ihracatı iyi bilen yetişmiş elemana ihtiyaç olduğunu günlük gazetelerin ilanlarında görüyoruz. Demek ki: ARANAN ELEMAN YETİŞTİRMEDE PROBLEM YAŞAMAKTAYIZ. Sonuç olarak: ülkemizde bireylere bir mesleki beceri kazandırılamadığının bir göstergesi olduğunu söylemek mümkündür.

  8. NİÇİN YÖNLENDİRME? “Hayvanlar, insanlara bakıp özenerek, kendilerini geliştirecekleri bir okul kurmaya karar verirler. Tavşan, kuş, balık, sincap, ördek ve diğer bütün hayvanlar bir araya gelerek bir hayvanlar kurultayı oluştururlar. Hep birlikte bir öğretim programı hazırlarlar. Tavşan programa koşmanın konmasını önerir. Kuş uçmanın, sincap ağaca tırmanmanın, balık ise yüzmenin konmasında diretir. Böylece öğretim programlarına hayvanların tümünün önerdikleri dersler konulur. Daha sonra her hayvanın tüm derslere katılmasını zorunlu kılarlar. Sonunda tavşan yokuş yukarı tırmanmada en başarılı hayvandır. Kimse onu geçemez. Ama tavşandan uçması da istenince durum değişir. Tavşan uçmaya çalışırken düşer, ayağı kırılır. Zavallı hayvan artık koşamaz.

  9. Benzer bir durum kuşun başına da gelir. Kuş, uçma dersinde çok iyidir. Havada taklalar atar, türlü gösteriler yapar ama; öğretmenler bununla yetinmez. Kuşun gelişmiş, çok yönlü bir hayvan olması için onun da köstebek gibi toprağı kazmasını ve yer altında tünel yapmasını isterler. Kuş, toprağı kazmaya uğraşırken kanatları ve gagası kırılır. Eğitim böylece sürüp gider. Son sınıfa gelindiğinde ise, zekâsı çok gelişmemiş, sıradan bir hayvan olan yılan balığı, okulu birincilikle bitirir. Çünkü her şeyi biraz olsun yapabilmiştir. Sonunda, yetenekleri yok diyerek aşağılanan hayvanlar okulu bırakır ve kendi yetenekleri yönünde yaşamlarına devam ederler.”

  10. Bu kıssadan çıkarılması gereken hisse; kişilik, zekâ ve yetenek açısından birbirinden farklı olan öğrencilerin özelliklerini göz ardı eden standart bir eğitim sürecine dahil edilmeleri halinde beklenen başarıyı elde edemeyecekleridir.

  11. Her bireyin; ilgi, istek ve yeteneklerine uygun bir alan ve eğitim programı vardır. Bireysel potansiyelin çeşitli yönlerden birey ve toplum için en uygun şekilde geliştirilmesine yönelik yönlendirmeler, kalkınma, zenginleşme, daha fazla gelir, daha iyi iş sağlamayı amaçlamaktadır. Aynı zamanda, böylece insanlar sağlıklı, mutlu, kendi kendisiyle barışık insanlar olarak iş hayatında yerlerini alırlar. Alman eğitim sistemine baktığımızda gençlerin mesleğe yönlendirilmesinde başarılı bir uygulamanın olduğunu görmekteyiz. Bunun sonucunda da mutlu meslek sahipleri, kalkınmış bir Almanya görmekteyiz.

  12. ALMAN EĞİTİM SİSTEMİNİ BİRLİKTE İNCELEYELİM.

  13. 1- ANAOKULU (KİNDERGARTEN) 18-72 aylık çocuklara verilen eğitimdir. İsteğe bağlı ancak anayasal haktır. Okullaşma oranı %92 civarındadır. Edinilen bilgiye göre Türk ailelerinde okullaşma oranı %40’larda olduğundan çocukların gelecekteki eğitim hayatının daha başarısız olduğu ifade edilmektedir. Anaokullarına ailelerin katkı payı vardır. Okul öncesi eğitim, kilise ve Eyalet Eğitim Bakanlığı tarafından organize edilmektedir. Öğrenebilir özürlü öğrencilerle diğer normal öğrenciler aynı eğitim kurumlarında yaş grubu sınıflarında eğitilerek normal öğrencilerin özürlü bireyleri erkan yaşta tanımaları, beraber yaşamaya alışmaları sağlanmakta, bunun yanında özürlü öğrencilerin de toplumsal yaşam içerisine entegre olması sağlanmaktadır. İlkokullar belediye tarafından finanse edilir, bina, araç, gereç, idari personel, yardımcı personel gibi ihtiyaçlar belediye tarafından karşılanır.

  14. 2- İLKOKUL (GRUNDSCHULE) İlkokula 6-7 yaşında başlar, 3-4. sınıfta yönlendirme ile ilgili çalışmalar tespit ve kendi içinde raporlama şeklinde olur, geçmişte öğretmen tavsiyesi önemli iken, şimdi veliler, öğrenciler ve öğretmenler gelecekle ilgili birlikte karar verir ancak yine öğretmen tavsiyesi önemli ve önceliklidir. Almanya’da eğitim Eyaletler Eğitim Bakanlığı yapısı ile şekillendiğinden 16 eyalette bazı değişiklikler olabilmektedir ancak sistem genel yapı itibari ile bir bütünü oluşturmaktadır.

  15. 3- ORTAOKULLAR (ZORUNLU TEMEL EĞİTİM KURUMLARI) a) ORTAOKUL (SONDERSCHULE) Haylaz, öğrenme güçlüğü çeken öğrencilerin eğitim gördüğü okul olup zorunludur. Süresi 6 yıldır. Bu okulda öğrenci ve ailelere psikolojik özel eğitim verilir. 6. sınıftan sonra yapılan değerlendirme sonucu diğer öğrenim kurumlarına yönlendirilir. b) ORTAOKUL (HAUPTSCHULE) İlkokul sonrası başarı durumu diğer öğrencilere nazaran daha aşağı olan öğrencilerin devam ettiği okuldur ve zorunlu eğitim kapsamındadır ve öğrenim süresi 6 yıldır. Daha çok mesleğe eleman yetiştiren bir üst öğrenim kurumuna (BERUFSCHULE) öğrenci hazırlar.

  16. c) ORTAOKUL (REALSCHULE) Hauptschuleye giden öğrencilerden bir aşama daha iyi olan zorunlu eğitim kapsamında bir okuldur. Süresi ilkokul üzerine 6 yıl olup, bu okul da hauptschule gibi daha çok mesleğe eleman yetiştiren bir üst öğrenim kurumuna öğrenci hazırlar. d) ORTAOKUL (GYMNASIUM) İlkokulu en iyi derece ile bitiren öğrencilerin oluşturduğu okuldur. Öğrencilerin tamamını üniversiteye hazırlar. Bu okulu bitiren öğrenciler lise seviyesinde bir okul olan GYMNASIALOBERSTUFE okulunda ilgi alanlarına yönelik olarak 3 yıl daha eğitim alırlar ve bu eğitim sonunda ABITUR denilen sınava girerler. Burayı başaranlar üniversiteler için sınavsız tercihte bulunurlar.

  17. e) ORTAOKUL (GESAMTSCHULE) Bu okul da diğerleri gibi ilkokul üzerine 6 yıl olup, zorunlu eğitim kapsamındadır. Fakat bu okulun bünyesinde yukarıda sayılan (b,c,d) şıklarındaki okul öğrencilerinin seviyesinde öğrenciler bulunmaktadır. Bu okulu bitiren öğrenciler de gymnasiumdaki öğrenciler gibi ABITUR yapabiliyor, bunun yanı sıra mesleğe yönelik programları uygulayan (BERUFSCHULE) okullara da gidebilirler. Yukarıda sayılan ve ortaokul olarak nitelenen bütün okulların 5 ve 6. sınıflarında öğrenci izlenir. Burada öğretmen ve psikolojik danışmanın tavsiyeleri önemlidir ve tamamen bu raporlar sonucu 6. sınıfta velinin tercihleri etkisiz olup, çocuklar zekâ, ilgi ve yeteneklerine göre bir alt veya bir üst ortaokul derecesindeki öğretim kurumuna yönlendirilir.

  18. HANDWERKSKAMER Türkiye’de karşılığı Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği olan kurumdur. Zorunlu eğitimi tamamlayanlara bu kurumda okul ve işletme işbirliğine bağlı dual sisteme göre çırak öğrencilere mesleki eğitim verilir. Kendi üyelerinin meslek ihtiyacını karşılayan işletmeler üstü eğitim merkezi durumundadır.

  19. Almanya’da, bizdeki çıraklık eğitimi gibi kalifiye eleman olmak için 3 yıllık bir mesleki eğitim almak zorunluluğu vardır. Bu eğitim sonunda sınav yapılmaz. Ustalık seviyesinde eğitim almak isteyenler 8 ay ile 2,5 yıl arasında eğitim alırlar (branşların özelliklerine göre), sonra sınava girerler. 41 meslek dalından birinden ustalık belgesi alırlar. Ustalık eğitimine devam edilirken eğitim masraflarını kendileri karşılar (5.000 € - 15.000 €). Bu parayı devletten kredi olarak alırlar ve ustalık eğitimi alırken işyerinde çalışamazlar.

  20. İSTANBUL ESNAF VE SANATKÂRLAR ODALARI BİRLİĞİ OLARAK MESLEKİ EĞİTİM VE YÖNLENDİRME KONUSUNDA NELER YAPABİLİRİZ? İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde Birliğimize bağlı İşletmeler Üstü Eğitim Merkezi’ni kurduktan sonra; • Mesleki eğitim merkezlerinde okuyan çırakların işyerlerindeki pratik eğitimdeki noksanlıklarını giderebiliriz.

  21. Aynı yerde Mesleki Eğitim Danışmanlık Merkezi kurarak ilköğretimi bitirmiş gençlere yönelik, onların; • İlgi ve yeteneklerini • Beklentilerini • Kişisel özelliklerini • Sağlık durumlarını • Sosyoekonomik durumlarını • Çocuğun ve ailenin beklentilerini dikkate alıp test ederek bir meslek dalına yönlendirebiliriz.

  22. Bunu yaparken; • Hangi işyerlerinde çırak olarak çalışabileceği • Hangi mesleki eğitim merkezine gideceği • Mesleklerinin özelliklerinin ne olduğu • Mesleğin çalışma ortamı • Çalışma şartları • Çalışanlarda aranacak nitelikler • Meslekte ilerleme durumu • Mesleğin kazanç durumu • Mesleğin geleceği • Mesleğe duyulan ihtiyaç vb. konularında rehberlik yapabiliriz.

  23. Usta niteliğinde olan işyeri sahiplerine; • Gelişen ve değişen teknolojiye uyum eğitimi • Yeni işyeri kuracaklara girişimcilik eğitimi • Bilgisayar kullanımı • Muhasebe • İletişim • e-pazarlama • Yenilenebilir enerji • Yabancı dil vb. konularda eğitim verebiliriz.

  24. Bu tür faaliyetlerin organizasyonu için mesleklere göre eylem planlamalarının hazırlanması ve uygulanması sonucunda Birlik yönetimi olarak; kendine, ülkesine faydalı, işinde mutlu insanların yetişmesinde emeği geçmiş olmanın huzuru duyulacak, özetle her şey daha güzel olacaktır. İSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ Faydalanılan Kaynaklar: 1- Abbas GÜÇLÜ – Milliyet Gazetesi 29 Temmuz 2009 2- Dilek ÖZDOĞAN – “Doğru Meslek Seçimi ve Verimlilik” Anahtar Dergisi sayı 92 (1996) 3- Bekir UZUNOĞLU – Teknik öğretmen

  25. Hazırlamış olduğumuz sunumları www.istesob.org web adresinden “Mesleki Eğitim” bölümüne girerek bilgisayarınıza indirebilirsiniz.

  26. TEŞEKKÜR EDERİZİSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜEğitim Müdürü: Metin İÇTEMEğitim Müd. Asistanı: Ahmet Z. GÜNDOĞDU

More Related