180 likes | 441 Views
RİZE AİLE DANIŞMA MERKEZİ. Engelli Aileleri Dayanışma Toplantısı. Zeki KARATAŞ/Sosyal Hizmet Uzmanı Zeynep TEKİN/Psikolog. 18 Nisan 2006 Bu sunu Mümin SEKMAN’ın “Her Şey Seninle Başlar” adlı kitabından faydalanılarak hazırlanmıştır. Neden Birlikteyiz?.
E N D
RİZEAİLE DANIŞMA MERKEZİ Engelli Aileleri Dayanışma Toplantısı Zeki KARATAŞ/Sosyal Hizmet Uzmanı Zeynep TEKİN/Psikolog 18 Nisan 2006 Bu sunu Mümin SEKMAN’ın “Her Şey Seninle Başlar” adlı kitabından faydalanılarak hazırlanmıştır.
Neden Birlikteyiz? • Üzüntülerin paylaşılarak azaldığını, sevgilerin paylaşılarak çoğaldığını düşünüyoruz. • Birlikte hareket ederek oluşturacağımız sinerjinin çözüm bulmamızı kolaylaştıracağına inanıyoruz. • Çünkü; “Kendi gelişimini sağlamanın tek yolu, başkalarının gelişimlerine yardım etmekten geçer.”
İç engelleri aşmadan dış engeller aşılmaz • Fiziksel engelleri aşabilmek için önce zihinsel engelleri aşmak gerekir. • İç bariyerlerini aşamayanlar, dış engelleri aşmayı denemez bile, denese de aşamaz. • Çünkü kişi kendinde tutuklu kalmıştır.
Dil Psikolojisi • Dış dünya ARAZİ, • İç dünyamız ise HARİTAdır. • Biz hayat arazisinde zihinsel haritalarımızla yol alırız. • Eğer iç inançlarımız dış gerçeklere uymuyorsa, düşüncelerimizin son kullanma tarihi geçmiş demektir. • Arazi değiştikçe, harita güncelleştirilmelidir.
İhtimallere Yoklama Çekmek • Her sabah dünya yeniden kurulur! • Her sabah şartlar yeniden oluşur. • Her gece kader ihtimalleri yeniden düzenler. • Dün olmayan bugün olur hale gelir, bugün olabilen yarın olamayabilir. • Her gün ihtimallere “yoklama çekmek” gerekir.
İnanç ve İmkân • Genç yaşlarda büyük işler yapabileceğimize inancımız vardır ama imkânımız(para, yetki, iş vs.) yoktur. • Zamanla imkânımız artar, çeşitlenir ama bu defa ‘büyük adam’ olabileceğimize dair inançlarımızı kaybetmiş oluruz. • Başarı için hem inanç hem imkan gereklidir çünkü ikisi de tek başına yeterli değildir.
Deneyen kaybedebilir, ama denemeyen zaten kaybetmiştir. • Kaybeden doğulmaz, kaybeden olunur. İnsanlar kaybetmeyi kafalarını engele vura vura öğrenirler. • Kontrol inancı kaybolunca, kadercilik anlayışı başlar. Kişi çevresindeki şartları kontrol edemediğini görünce, kendini bırakır. • Böylece şartların onu daha kolay kontrol edebileceği hale gelir.
Milli Çaresizliklerimiz • İlkokulda matematiğe çalışır çalışır, geçemeyiz. Sonra ‘hoş geldin öğrenilmiş çaresizlik’. Müfredattaki matematik her yıl değişir ama bizim kafamızdaki matematik değişmez. Matematik ‘milli’ öğrenilmiş çaresizliğimizdir! • Toplumumuzda çaresizlik ve atalet genellikle deneye yanıla öğrenilmez; evde anne babadan, okulda öğretmenden, kışlada komutandan, camide din adamlarından, sohbette en yakın arkadaştan öğrenilir.
Doğuştan Çaresizlik… • Batılılar deneyip yanılıp çaresizliği öğrenir, bizim toplumumuz çaresizliği doğar doğmaz öğretir ki, deneyip yanılmayalım! • Bu kadar iyi kalpli olduğumuz halde, bu kadar çaresizlikler içerisinde yaşamamızın temel nedeni budur! • Koca bulmaktan iş aramaya, üniversite sınavını kazanmaktan yabancı dil öğrenmeye hayatımızın pek çok unvan maçına kaybetmeye hazırlanmış şekilde çıkarız. • Çünkü daha önce deneyip kaybetmiş birileri olumsuz değerlerini bize aktarırlar.
Sorumluklarımızdan nasıl kaçarız? • Hayatımızdaki eksik ve yetersizlikten dolayı başkalarını suçlama eğilimi bir diğer özelliğimiz. • Pozitif yerine negatif düşünme eğilimi baskındır. • Kişiler bir mum yapmak yerine karanlığa küfretmeyi, çözüme dönük düşünmek yerine sorunu köpürtmeyi tercih ederler.
Kendi İşini Yapmak… • Öğrenilmiş çaresizlik toplumlarında insanlar enerjilerini gerçekleşmesi kendi ellerinde olan hedeflere harcamazlar. • Kendi işlerini iyi yapmak yerine, başkalarının neyi iyi yapamadığını görür, eleştirirler. • İnşaat işçileri iyi evler yapmak yerine memleketi kurtarmaya çalışırlar, politikacılar ülkeyi iyi şekilde yönetmek yerine inşaat işleri yapmaya çalışır!
Sonuç için sabır gereklidir… • Diktiğin fidanın kök tutup tutmadığını görmek için her gün yerinden sökersen , hiçbir zaman kök tutmazlar! • Kısa zamanda sonuç görmek isteyenler atalete ve öğrenilmiş çaresizliğe en yatkın insanlardır. • Üç denemeden sonuç alamayınca, iki ret cevabıyla karşılaşınca, yüzlerine kapanan ikinci kapıda hayallerinden vazgeçerler.
Seçeneklerimiz • 1. Sabır Yolu. Tembelliğe düşmeden beklemelisiniz. Şartlar olgunlaşıncaya kadar beklemek sonuç almayı kolaylaştırır. Doğru zamanı, doğru zemini bekle ve tekrar dene! • 2. Esneklik Yolu:Hiçbir hedefe tek yoldan gidilmez. Başka yolları denemelisiniz. Bir hedefe giden yol, gökteki yıldızların sayısı kadardır. Bir kapıyı kırk kere çaldığında açmadılarsa, kırk kapıyı daha çal. Esnek ol. Öteki seçenekleri yokla.
Seçeneklerimiz • 3.Kararlılık Yolu. Kendinizi ve şartları zorlamalısınız. Kararlılık en olmazı oldurur. • 4.Yeni akıl yolu. İnsanın yolu değil aklı tıkalıdır. Kör noktalarını görmek için ya aklını geliştir yada başka insanların fikrini sor. Yeni bir çözüm için gereken yeni bir akıldır. “Zihin paraşüt gibidir, açıldığında iş görür.”
Seçeneklerimiz • 5.Kendini geliştirme yolu. Başarısızlık yetersizlikten doğar. Kendini engellerinden büyük hale getir. O kadar değerli hale gel ki, o kapıdan geçmen için seni davet etsinler. • 6.Modelleme yolu. O engelleri başkasının nasıl aştığını öğren. En iyileri taklit et. Yapanlar nasıl yapmış?
7.Öğrenilmiş çaresizlik yolu. O hedeften vazgeç. Kendini bırak ve bir daha deneme. Müslim Gürses’in “Kul kaderini yaşar, bahtına ne çıkarsa” şarkısını dinle. Bunalıma gir ve hiçbir şey yapma.
Geçmişten ders al, bugün için çalış, gelecek için hayal kur! • Geçmişteki başarısızlıklarınıza odaklanarak değil, gelecekteki muhtemel başarılarınıza odaklanarak yaşayın. • Dikiz aynasına bakarak ilerlemeye çalışmayın. • Gözlerimiz geçmişe takılıp kalmayalım diye ensemizde değil yüzümüzdedir.
İlginize Teşekkür Ederiz Rize Aile Danışma Merkezi Müdürlüğü