SUNUM

1. SUNUM

2. NASIL GÖRÜNÜYORSANIZ ÖYLE BİLİNİRSİNİZ!

3. Piblius SYRUS diyor ki: Güzel bir dış görünüş, sessiz bir tavsiye mektubudur. Nasrettin Hocamız’ın “ye kürküm ye” hikâyesinin yaşandığı ve etkisini gösterdiği günümüzde giyim, statü göstergesi gibi kullanılmaktadır.

4. Esnaf ve sanatkâr meslek kuruluşlarımızın yönetici, lider ve çalışanları, görev yaptıkları kuruluşlarında, kamu kuruluşlarındaki görüşmelerinde, iş seyahatlerinde, televizyon programları için kamera önünde, davetlerde, sosyal yaşamlarında, her gün tanıştıkları birçok kişi ya da önceden tanıdıkları ile; özetle, yaşadıkları toplum içinde kendisini seven, kendisine saygısı olan bir birey mesajı vermelidirler. Böyle bir mesajı verebilmek için önce böyle biri olmalı, görünüşümüze ve giyimimize özen göstermeliyiz.

5. Yeni tanıştığımız kişiler üzerinde çok kısa bir zaman içinde olumlu ya da olumsuz izlenimler bırakabiliriz. İlk izlenimler 30 saniye ile 4 dakika arasında, yani kısa bir sürede oluşur. İlk izlenimin önemi, kendilerinden sonra gelen diğer izlenimleri etkiler.

6. Kişiler, ne giydiğimizden nasıl konuştuğumuza, beden dilimizden karakterimizin yansımalarına kadar pek çok noktaya bakarak bizim hakkımızda fikir edinirler. Niçin böyle bir fikir edinme ihtiyacı duyarlar? Çünkü bizim nasıl biri olduğumuza ve bize nasıl davranmaları gerektiğine bu izlenimlerine göre karar verirler.

7. Kıyafeti uygun olmayan biri, yetkili bir kişi ile görüşmek istediğinde sekreterin hitap şekli, “buyurun amca, dayı, beybaba…” şeklinde gerçekleşebilir. Hangi konuda niçin görüşmek istediğini öğrenir. Fakat aynı şekilde resmî kıyafetleriyle birisi geldiğinde tam tersi bir şekilde davranır.

8. Hâl böyle olunca, görüntümüzle ortalama pozisyonumuza, yaptığımız işe, yaşımıza uygun giyinmiş olmak, temiz ve düzenli görünmek, kısa, öz, enerjik, olumlu mesajlar vermek, kişisel imajımızı etkili ve tutarlı kılar. Bu nedenle olsa gerekir ki eskiler: “İnsanlar giyimleriyle karşılanır, konuşmalarıyla uğurlanır.” demişlerdir.

9. Giysilerin Dili: Giysilerin dili denildiği zaman buna renk kavramını da ilave etmek gerekir. Erkek giyimini ele alırsak; • Takım elbise • Takım elbiseye uygun bir gömlek • Takım elbiseye veya gömleğe uygun bir kravat • Ayakkabı • Kemer ve ayakkabı ya da takım elbiseye uygun bir çorap ile kombinasyon tamamlanmış olur.

10. Erkeğin zevkinin anlaşıldığı en küçük parça ise kravattır. Kravat; • Takım elbise ile uyumlu olmalı • Gömlekle kravat zıt renkler oluşturmalı • Küçük desenli olmalı • Kravatın boyu kemeri asla geçmemelidir.

11. Ayakkabılar kişinin değerlendirilmesinde büyük rol oynar. Atalarımız “Dost başa, düşman ayağa bakar.” ifadesini kullanarak bunu pekiştirmişlerdir. Ayakkabılar temiz, boyalı, rahat ve şık, ayağa iyi oturan özellikte olmalıdır. Kemerlere gelince, yazılı veya markanın amblemini gösteren kemerler takılmamalı, büyük tokalı olmamalı, ayakkabı ve kemer rengi aynı olmalıdır.

12. Gri takım elbise ilk ve sonbahar aylarında, lacivert takım elbise her zaman, kahverengi elbise az tercih edilen, yeşil elbise tercih edilmeyen renklerdir. Bunlara dikkat edilmelidir. Beyaz gömlek her zaman kullanılan, mavi gömlek insanı dinlendiren bir renktir. Bunlar tercih edilmelidir. Cep telefonu kemere takılmamalıdır.

13. Güzel konuşma, beden dilini iyi kullanma, dinlemeyi bilme, nezaketimiz, bilgimiz, insanların bize saygısını artırır. Bu nedenle bazı kişiler parıldar, çevrelerine pozitif elektrik saçar. Çevrelerindeki kişileri etkileme gücüne sahip olurlar.

14. Konfüçyüs’ün bir cümlesini günümüz diline çevirerek sözü bitirelim: Kimde muhteva (yani ihtiva ettiği, sahip olduğu bilgi, davranış, vb.) ve şekil aynı ağırlıktaysa, o seçkin bir insandır. Saygılarımızla Kaynakça: 1- Özlem ÇAKIR – Profesyonel Yaşamda Kişisel İmaj 2- Prof. Dr. Hasan İBİCİOĞLU, Esat CERİT, Münir ÇİFTÇİ – Giyimde Renk Uyumu 3- Giyim Kuşam Kodu ve Fiziksel Görünüm (Açık Öğretim Fakültesi)

15. TEŞEKKÜR EDERİZİSTESOB EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜEğitim Müdürü: Metin İÇTEMEğitim Müd. Asistanı: Ahmet Z. GÜNDOĞDU