550 likes | 855 Views
KONUŞMA SANATI. Hazırlayan. Hüsnü Çeşmeci. NİÇİN BU KONU SEÇİLDİ?. Doğruyu konuşarak anlaşma yoluna gitmiyoruz. HAYVANLAR, KOKLAŞA KOKLAŞA. Sorunları çoğu zaman kavga yoluyla çözmeye çalışıyoruz. İNSANLAR, KONUŞA KONUŞA ANLAŞIR. SONUÇTA:. DERİZ DE. Bu Toplum - Üretemiyor
E N D
KONUŞMA SANATI Hazırlayan Hüsnü Çeşmeci
NİÇİN BU KONU SEÇİLDİ? Doğruyu konuşarak anlaşma yoluna gitmiyoruz. HAYVANLAR, KOKLAŞA KOKLAŞA Sorunları çoğu zaman kavga yoluyla çözmeye çalışıyoruz. İNSANLAR, KONUŞA KONUŞA ANLAŞIR. SONUÇTA: DERİZ DE... Bu Toplum - Üretemiyor - Gelişemiyor HATA NERELERDE YAPILIYOR?
İŞİN DOĞRUSU Oluşan enerjiden ORTAK ÜRETİM yapmak... AYNILAŞAN NOKTALARDA HER İNSANIN YORULDUĞU YERE HAN YAPILMAZ. FARKLILAŞAN NOKTALARDA Oluşan sinerjiden FAYDALANMAK... Bu söz: OLMALIDIR Bireysel fikirlerin değil, ortak fikirlerin uygulamaya konulması demektir. KONUŞAMIYORSAK BU NASIL SAĞLANACAK?
BİZİM GÖREVİMİZ ATEŞİ YOK ETMEK DEĞİLDİR. ATEŞİ SOBANIN İÇİNDE TUTARAK FAYDALI HALE GETİRMEKTİR.
TOPLUM BAZI KONULARDA DAİMA ÖNYARGILIDIR. Önyargı, yetersiz bilgilere dayanarak önceden oluşturulmuş görüştür. TANIM : ÖNYARGI ● Önyargının oluşmasındaki en büyük etmenler; çevre, medya ve ailedir. ● Özellikle çocuklar çok duyarlıdır. Onlar fikirleri sorgulamadan kabul ederler ve hafızalarında saklarlar. Yetişkin olunca da bunları kullanırlar. ● Şuuraltının neyle dolu olduğu bu bakımdan önemlidir. 1 BU KONUNUN CİDDİYETİ KAVRANMALIDIR.
Bir Örnek Amerika’da Yapılan Bir Araştırma ÖNYARGI Amerika’da içinde beyaz ve zencilerin olduğu bir gruba “zencilerinbeyaz polisleri dövdüğü” bir film 5 -10 dakika gösterilir. 2 ● Günün sonunda aynı gruba “seyrettikleri filmden akıllarında kalanları anlatmaları” istenir.
● Seyircilerin çoğunluğu “beyaz polislerinzencileridövdüğünü” söyler. ÖNYARGI 3 İŞİN DOĞRUSU Gösterilen filmde; zenci, beyazı dövmüştü. YORUM Bireyin kafasında önceden oluşmuş kalıplar hemen değişmez.
KİŞİNİN KENDİ DÜNYASINDA YAŞAMASI. ● Dışarıdan gelen tüm fikirlere karşı içe kapanmayı tercih eder. ● Bunlar, kendi ürettiği fikirlerle kafası içinde bir dünya kurar ve orada yaşar. ÖNYARGI BAZI İNSANLAR 4 ZAMAN İÇİNDE, DÜŞÜNCELERİNDE VE DAVRANIŞLARINDA DİNAZORLUK OLUŞUR. ● Kendi kendine konuşur. ● Çevreye at gözlüğü ile bakar. ● Kendisi dışındaki tüm fikirler yanlıştır. BU KİŞİLERLE KONUŞMAK ZORDUR.
KİŞİNİN ÖN YARGILARI Eğer önyargıya sahipseniz, sadece bu inancınızı destekleyen davranışları kabullenirsiniz. ÖNYARGI Önyargı size başkalarını 'haksız yere yargılama' alışkanlığı kazandırır. 5 BU İSE İYİ BİR DİYALOĞUN ÖNÜNDEKİ ENGELDİR. Sizden farklı düşünenlere değer veriniz. Onaylamasanızda farklı olan görüşlerine saygı duyunuz.
●Normal insanın düşüncelerinde bile zamanla tutuculuk başlar. ●İnsan, farkında olmadan ilişki esnekliğini kaybeder. ●Bunu aşmanın yolu, değişik kesimlerle konuşmaktır. Dışa Açılmak Gerekir DEĞİŞİK KESİMLERLE İLİŞKİ KURMAK, DIŞA AÇILMAKTIR. DİYALOG YAKINLAŞTIRIR
KONUŞMA METOTLARI MÜNAZARA MÜZAKERE MÜNAKAŞA USULÜYLE KONUŞMA, BİLİMSEL TARTIŞMA ÇEKİŞME TARTIŞMA BİRLİKTE KARAR VERME ‘Fikirlerimi bilimsel esaslara dayanarak savunacağım’ MANTIĞIYLA KONUŞMAK. ‘Sen ne anlarsın? Benim dediğim doğrudur’ MANTIĞIYLA KONUŞMAK. ‘Konuşma yoluyla doğruyu birlikte arayıp bulalım’ MANTIĞIYLA KONUŞMAK. Taraflar kurallara uymalıdır. Aksine davranılırsa; MÜNAKAŞA BAŞLAR. Nefsi duyguların öne çıkarıldığı konuşma şeklidir. Sonuçta; KALPLER KIRILIR. Empati; kendini karşındakinin yerine koymak. Sonuçta; İKNA ESASTIR. METOT, BİR VASITADIR... DOĞRU VASITA SEÇİLMELİDİR.
MÜNAZARA MANTIĞI MÜZAKERE MANTIĞI MÜNAKAŞA MANTIĞI Bir konuda yeterli bilgisi, eğitimi, tecrübesi olan kişilerin kendi fikirlerinin, doğruluğunu, bilimsel olarak ispat ederek, karşı tez sahiplerine ve tarafsız dinleyicilere kabul ettirmeye çalıştıkları, BİLİMSEL KONUŞMAşekli. Bilgi ve tecrübeye dayalı fikirleri kabullenmek ön şartıyla, bilgisi olanlarla çekişmeden uzak,prensiplere, mantığa, objektif değerlere uygun, KARŞILIKLI GÖRÜŞ ALIŞ VERİŞİ ŞEKLİNDEKİ KONUŞMA şekli. Karşıdakine baskın çıkmak isteyenlerin doğru ve yanlış bildiklerini karşıdakinin şartsız kabul etmesini isteyen, bilimsellikten uzak,İLKEL BİR KONUŞMA şekli. KONUŞMA METOTLARININ MANTIĞI ÖRNEK
PENGUEN (isimli kuş) UÇAR MI?
MÜNAZARA MANTIĞINDA Konuyla ilgili alt kültürü olan dinleyicilerin bulunduğu bir ortamda: ● “Penguen uçar” diyen tarafla “Penguen uçamaz” diyen tarafın her ikisi de (Penguen’in uçamadığını bilmelerine rağmen) insanın algılama zaafından faydalanarak, mantık oyunlarıyla tezlerini savunurlar. ●Bu tartışma medeni ölçülerde, konuşma kurallarına uygun olarak yapılır. ● Penguen’in uçamadığını bilen dinleyiciler “Penguen uçar” tezini savunanları daha ikna edici bulabilir. PENGUEN UÇAR MI? HERKES BİLİR Kİ PENGUEN KUŞ OLMASINA RAĞMEN UÇAMAZ.
MÜNAKAŞA MANTIĞINDA Bir sohbet ortamında: ● Hayatında hiç Penguen görmemiş kişi, Penguen’in kuş olduğundan hareketle “Penguen’in uçtuğunu” ispat etmek için saçma sapan fikirler ileri sürer ve bunların doğruluğunda ısrar eder. ● İşin doğrusunu bilen buna itiraz etse de sonuç alamaz. ● Konuşmalar karşılıklı ithamlara dönüşür. PENGUEN UÇAR MI? HERKES BİLİR Kİ PENGUEN KUŞ OLMASINA RAĞMEN UÇAMAZ.
MÜZAKERE MANTIĞINDA Penguen’i sevenler onun neslini korumak için çalışma başlatacaktır. PENGUEN UÇAR MI? ● Penguen’i daha iyi tanımak için toplantı yaparlar. ● Penguen’in uçamadığını hepsi bilmektedir. Katılımcılar bunun sonuçlarını öğrenmek zorundadır. Çünkü, sorun buradadır. Soru ve cevaplarla konunun ayrıntılarına inilir. ● Sonuçta daha çok bilgi sahibi olurlar. Başarı için bu şarttır. HERKES BİLİR Kİ PENGUEN KUŞ OLMASINA RAĞMEN UÇAMAZ.
Konuşmaktan maksat bir katma değer üretmekse, METODUMUZ, MÜZAKERE METODU OLMALIDIR.
BU TOPLUM Müzakere yapabilmek bilgi birikimi ve konuşma terbiyesi gerektirir. MÜZAKERE'Yİ DEĞİL MAALESEF DEDİKODUYU SEÇİYOR
KONUŞMA ŞEKİLLERİ 1 2 DİYALOG 3 MULTİLOG MONOLOG TEK YÖNLÜ KONUŞMAK KARŞILIKLI KONUŞMAK ÇOK YÖNLÜ KONUŞMAK Emir verme (Emir alma) Şeklindeki konuşma Muhatapların birbirini dinlemeye hazır olmaları Şeklindeki konuşma Farklılıklarda çatışmak değil, benzerlikleri paylaşmak Şeklindeki konuşma ŞEKİL, BİR VASITADIR... DOĞRU VASITA SEÇİLMELİDİR.
EMİR VERME / DİĞERİ İÇİN EMİR ALMA MANTIĞI Muhatabı, Robot / Köle Gibi Görmek 1 YÖNLENDİRİR TALİMATLARI ETKİLEMEZ MONOLOG ●İletişim tek yönlüdür. ● Karşılıklı etkileşim yoktur. ● Amir – Memur diyalogu böyledir. ● Zamanla “itaat kültürü” veya “hasetlik” doğar. Tek Yönlü Konuşma
FARKLI GÖRÜŞLERİ BASTIRMAK ● İtaat adına farklı fikirleri / görüşleri bastırmak, içe kapanmaya sebep olur. ● Bunun önüne geçilmelidir. İTAAT KÜLTÜRÜ AKSİ HALDE Verim düşer. Hiçbir Sorun Yok Kültürü Bastırılmış duygular zaman içinde patlayarak sistemi çökertir. Kopuş ile küçülme meydana gelir.
BİR ÖRNEK Memur amirinin makamına ulaşmak için çalışır POZİTİF ( + ) DUYGU 1. EVRE HASETLİK KÜLTÜRÜ ÖNÜNÜN KESİK OLDUĞU KANAATİ OLUŞURSA Amirinin ayağını kaydırmak, kendinden aşağıya çekmek ister NEGATİF ( - ) DUYGU Yıkım Kültürü 2. EVRE KISKANÇLIK DUYGUSU, DİYALOGLA TERBİYE EDİLMELİDİR. AKSİ HALDE HASETLİĞE DÖNÜŞÜR.
Hikaye Cehennem’de bütün çukurların başına, “kimse yukarı çıkıp kaçmasın” diye birer Zebani dikilmiş. Sadece Türklerin bulunduğu çukurun başında Zebani yokmuş. “Neden?” diye sormuşlar. Zebaniler, “Türkler nasıl olsa kendi içlerinden birisi yukarı tırmanınca, onu ayaklarından tutup aşağı çekiyorlar” demiş. HASETLİK, kanser gibi bünyemizi sarmıştır.
İTAAT KÜLTÜRÜ ve HASETLİK BİR VİRÜSTÜR GİRDİĞİ YERİ ÇÖKERTMEDEN ÇIKMAZ
KARŞIMDAKİNİ DİNLEMEYE VE ANLAMAYA HAZIRIM MANTIĞI Kendini Karşıdakinin Yerine Koymak 2 MUHATABIN BEYNİNE HİTAP ETMEK ● Müzakere mantığında, karşılıklı görüş alış / verişi ile iletişim sağlamak. ● “Uzlaşma Kültürü” ve “Bilgi Birikimi” bu tür diyalogla gelişir. ● Böyle bir ortam daima hazır tutulmalıdır. DİYALOG Karşılıklı Konuşmak ÇÜNKÜ KARŞILIKLI SAYGININ OLDUĞU YERDE, NİTELİKLİ İLİŞKİLER VARDIR.
BİRLİKTE YAŞAMANIN KURALLARI BİRLİKTE YAŞAMA SANATI Katlanma Saygı Duyma Hakaret Etmeme İnek denilen hayvanı Hindular kutsar ve hiç dokunmaz. Örnek Biz kullanırız zamanı gelince “keser” yeriz. ● Müslüman, yakınında Hindu varsa; onun ineğe karşı davranışını inanç özgürlüğü açısından kabullenir ve katlanır. ● Ancak komşusu Hindu’nun hatırına kendi ineğini kutsamaz. Onu “çalıştırır” veya “keser yer”. ● Hindu da, “ineği niye kestin” diyemez. Yorum HERKESİN ÖZGÜR OLMADIĞI TOPLUMLARDA KİMSE ÖZGÜRCE KONUŞAMAZ.
FARKLILIKLARDA ÇATIŞMAK DEĞİL BENZERLİKLERİ PAYLAŞMAK MANTIĞI 3 MULTİLOG ● Herkesi düşman olarak görmek değil, aynı bütünün parçası olarak görmek. ● Ortak bir paydayı ortaya çıkarmak için, değişik çevrelerle görüşmeyi istemek. ● Ortak menfaatleri aramak. Çok Yönlü Konuşmak HUKUK DEVLETİ BU YOLLA KURULUR.
GELİŞMEK İÇİN Objektif değerler üzerinde UZLAŞMA sübjektif değerler üzerinde MÜZAKERE GEREKİR
BÖYLE DEĞİLSE NASIL? KONUŞMA TEKNİĞİ NASIL OLMALIDIR?
Gülümsemek Gülümsemek iletişim kurmayı sağlayan sihirli bir davranıştır. KONUŞMA ÖNCESİ ATILACAK İLK ADIMLAR Selamlamak İlk “sesli” iletişimi kurmak. Tokalaşmak Fiziki temasla kalbe köprü kurmak. İsmiyle Hitap Etmek Ve … ‘Siz’ diyerek konuşmak, asla ‘Ben’ dememek. İYİ NİYETLİ OLMAK NAZİK DAVRANMAK. DOSTÇA YAKLAŞMAK
VÜCUT DİLİ DENİLİNCE Kıyafetinizle karşılanır, fikirlerinizle uğurlanırsınız. ●Fiziki görünüş, kılık - kıyafet ● Vücut ve el teması ● Karşılıklı duruş pozisyonu ve mesafesi ● Yüz ifadesi, göz teması ve el hareketleri ● Oturma şekli… VÜCUT DİLİ AKLA GELİR. İlgisiz TAVIRLARDAN KAÇININIZ ! Alaycı KONUŞURKEN VÜCUT DİLİNİ DOĞRU KULLANINIZ.
Her Dönemin Doğruları Başkadır ● Günümüzde kitle iletişim araçlarıyla hızlı bir haberleşme ve bilgi akışı söz konusudur. ● Konuşmalarda etkili olabilmek için (en azından ortak konularla ilgili) gündem takip edilmelidir. GÜNDEM TAKİP EDİLMELİDİR İlgi çekmeden Merak uyandırmadan İNSANLARA AİT Konuşmanın kalitesi yükseltilemez. BİR ANIN DOĞRUSU, TÜM ZAMANLARIN DOĞRUSU DEĞİLDİR.
Yalan söylüyor durumuna düşmemek için; verilen bilginin doğru olması gerekir. Yalan Söylüyor Durumuna Düşmemek Gerekir BİLGİLERİMİZ NE DERECEDE DOĞRU? ● Bilgi kaynağınız ne derecede güvenli? ● Bilgiler, evrensel doğrulara uyuyor mu? ● Gelen haberler, mantıklı mı? Haberleri ele... Üstte kalanları benimse. BAŞKALARININ SİZE YALAN SÖYLEMESİNİ İSTEMİYORSANIZ, SİZ DE YALAN SÖYLEMEYİN.
Beyinde cazip fikirler üreterek, insanı olumsuzluğa teşvik eder. Nefis Örnek: Yalan söyle, kaytar, boş ver, sana ne? kimse görmüyor, alıver, vb. İNSANDA; AKIL İLE NEFİS, DAİMA ÇATIŞMA HALİNDEDİR. Doğruyu söyler, bedene acı gelse de önerir. Akıl Örnek: Çalış, üret, yardım et, helal et, bağışla, izinsiz alamazsın, vb. Nefsin galip gelmesi halinde, ruh kötü yönde etkilenir. Yalan / dedikodu / entrika bir hak olarak algılanıp kullanılır.
4 3 2 BİR KEZ YALANA ALIŞANLAR 1 İKİNCİSİNİ DE SÖYLEYEBİLİR !
Konu İşverenle bir işçi; eni, boyu ve derinliği 2 m olacak bir çukurun kazılması konusunda ve ücretinde anlaşırlar. İşçi; eni, boyu, derinliği 1 m olan bir çukur kazdıktan sonra; “kenarları 2x2x2 olan işin yarısını (1x1x1) bitirdim. Bundan sonrasını kazmayacağım. Ücretimin yarısını isterim” der. İşveren, kazılan miktarla istenilen ücretin dengesiz olduğunu hisseder; ama, işçiyi ikna edecek bir hesaplama yapamaz. BİRLİKTE HAKEME MÜRACAAT EDERLER. Hakem,“açılacak çukur 2x2x2= 8 m3 kazı gerektirir. Sen 1x1x1=1 m3 kazı yaptın. Yani yapılacak kazının 1/8 ini kazdın. Ücretin yarısını değil, sekizde birini hak ettin” der. BİR İŞİN İLMİNİ BİLMEK BİR İŞİN İLMİNİ BİLMEDEN İDDİA SAHİBİ OLMAMAK GEREKİR.
Bilgi, İktidardır Bilgi, insanı hızlı geliştirme / değiştirme özelliğine sahip olduğundan güce merdiven olur. BİLGİ Bilgisi Olmayanın Fikri de Yoktur Her yeni fikrin mutlaka ürün vermesi söz konusu değildir. Daha yeni, daha parlak ve daha değerli fikirlere analık yapması da yeterlidir. Bilgi, fikrin tarlasıdır. İyi ürün için tarlanın zenginleştirilmesi gerekir. Bilgi düzeyimiz vasatın üstünde olmalıdır. Bunu öğrenmek isteği sağlar. Bilgi, Ortak Maldır Bilgili olan kimseler için her zaman öğrenecek daha pek çok şey vardır. Onlar, öğrenirken bir başkalarına da öğretirler. SADECE BUGÜN İÇİN DEĞİL, GELECEK İÇİN DE BİLGİ ALINMALIDIR.
BİLMİYORUM DEMEKTEN KORKMAYINIZ ●İnsan her şeyi bilemez. ●Her şeyi bilmiyor olmak ayıp değildir. ● Bir şeyi bilmiyorsanız, bilmediğinizi söyleyebilmelisiniz. Ayrıca ● Bilmediği konularda “biliyormuş gibi davranıp” konuşanlar hata yapar. ● “Yapılan hatayı kabul etmemek” itibar kaybına sebep olur. ● Daha sonra ne konuşursanız konuşunuz, “şüphe” ile karşılanırsınız.
YAPILAN HATAYI KABULLENEBİLMEK... KABUL EDİLEN HATA, DOĞRUYA ATILAN İLK ADIMDIR.
Muhatap kişi veya grup olduğu gibi kabul edilerek, onlara nazik ve teşvik edici bir tavır gösterilmelidir. İNSANLAR YARADILIŞ GEREĞİ İtibardan / İltifattan ... HOŞLANIR... Herkesin zekası, sizden beklentisi, farklı olduğundan; konuşmanızla verilmek istenen mesaj, farklı şekilde algılanır / yorumlanır. Çünkü, bir konuşma herkeste aynı etkiyi göstermez. İNSANLAR YARADILIŞ GEREĞİ Hatalı bulunmaktan / Reddedilmekten... HOŞLANMAZ... MUHATABIN 'ROBOT' OLMADIĞI UNUTULMAMALIDIR.
Konuşmanızı, karşınızdakinin bakış açısını dikkate alarak ve herhangi bir karışıklığa meydan vermeyecek ifadeler kullanarak yapın. FİKİRLERİN SUNULMASI 1 Fikirlerinizi cazip ve çekici yapın, iyi örneklerle destekleyin. Ancak; abartıdan kaçının. BİREYSEL TEMASLARDA Muhatabınızda “fikirlerinizin zorla kabul edilmesini istiyorsunuz” izlenimi bırakmayın. İNSANLARIN AKILLARINA GÖRE HİTAP EDİN. - Hadis -
ALT KÜLTÜRÜ OLMASINA RAĞMEN ANLAYAMAMIŞLARSA ANLATAMAMIŞSINIZDIR
● Konuşmalarınızda ve davranışlarınızda ölçülü olunuz. ●Her doğruyu her yerde, herkese söylemeyiniz. ●Çok konuşan ve beden dilini yanlış kullanan durumuna düşmeyiniz.. FİKİRLERİN SUNULMASI 2 ● Söze asla anlaşmazlık konularından başlamayınız. ● Muhatabınıza karşı “Sen ne anlarsın” gibi yargılayıcı / suçlayıcı ifadeler kullanmayınız. SUNUM AKILLI İNSAN HER DÜŞÜNDÜĞÜ ŞEYİ SÖYLEMEZ, AMA HER SÖYLEYECEĞİ ŞEYİ DÜŞÜNÜR. - Aristo -
Konuşulan dilin bir takım incelikleri vardır. Bunların başında, KABALIK ile SERTLİK arasında yapılması gereken ayırım gelir. Konuşmacı; bu ayırıma dikkat etmezse, dinleyicilerin, Dinleyici üzerinde olumsuz çağrışımlar yapabilecek ●Kelime ●Deyim ●Örneklerden KAÇINILMALIDIR. saygıları ve ilgileri AZALIR...
Muhatabınız karşı görüşler getirebilir. Bunu takdirle karşılayın. Çünkü karşı görüşler, yeniden düşünmenize ve daha güçlü fikirler oluşturmanıza zemin hazırlar. FİKİRLERİN SUNULMASI 3 Fikirlerinize mesnetsiz itirazlar olursa, soğukkanlılığınızı muhafaza edin. Çatışmaya meydan vermeyin. MUHATABIN KATILIMI “Serbestçe düşünme” ve “barışçı görüşme”yapmayı bilmeyen kişilerle asla tartışmayın. HİÇBİR MÜNAKAŞANIN GALİBİ YOKTUR.
Bazıları eleştiri / tavsiye hakkını zamanında kullanmayıp, saklar (Bir tür turşu kurar). Başka bir zamanda konuşur şikayetçi olur. Toplantıda eleştiri hakkını kullanmayıp, başka bir ortamda şikayete / dedikoduya dönüştürmek isteyenlere fırsat verilmemeli. Turşuculara Fırsat Vermemek GEREKİR Zamanında kullanılırsa hak, haktır. Tavsiye bazı yönleriyle bir tür eleştiri olabilir. Tavsiyenin / eleştirinin amacı bir insanın hatalarını düzeltmek olmalıdır, onu küçük düşürmek değil. Tavsiye almaya / eleştiriye açık olmalıyız. Fakat, aldatılmaya karşı da kendimizi korumalıyız.
●Doğru soruların sorulmasının ve yeni fikirler üretilmesinin yolunu açın. ● Muhatabı dikkatle dinleyin. Onun varsa yanlışları yüzüne vurmadan / tenkit etmeden kendi görüşlerinizi sunun. ● Konuşmanızın lehinde veya aleyhinde fikirler gelmekteyken konuyu değiştirmeyin. ● Gerekli ise, ileri ki konuşmalarda kullanılmak üzere görüşleri yazılı veya sözlü olarak kayda alın / aldırın. FİKİRLERİN SUNULMASI 4 SORULARA CEVAP BÖLÜMÜ DOĞRU SORU + DOĞRU CEVAP = POZİTİF SONUÇ
Hakikati Aramak DOĞRU SORUYU SORABİLMEK Dinleyicinin bir görevi de; Doğru zamanda Doğru soruyu Konuşmacının hoşuna gitmese dahi sorabilmektir. Konuşmada verimi artırmak, doğru soruyu soranların sayısına bağlıdır. "Soru sorulmasını" itaatsizlik kabul edenlere karşı "sivil itaatsizliği" öğrenmemiz gerekiyor. TOPLUM, DOĞRU SORUYU SORAN FERDLERDEN OLUŞAN TOPLULUK HALİNE GELMEDİKÇE, SORUNLAR AŞILAMAZ.
Fikirlerinizi, mümkün olan, çok kimse ile paylaşın. Fikirlerinizin faydalı olabilmesi, sizden çok başkalarına bağlıdır.
HAYATIMIZIN GAYESİ İSE İnsanca yaşamak İnsanlara iyilik yapmak Eğilmeden OLAYLAR KARŞISINDA Ezilmeden Hiçbir komplekse kapılmadan İnandığımız ilkeler doğrultusunda: ● Hiç yorulmadan ● Hiç bıkmadan HERKESLE DİYALOG kurmalıyız. DOĞRU BİLDİKLERİMİZİ TOPLUMLA PAYLAŞMALIYIZ.