430 likes | 782 Views
ÇOCUKLARDA İHMAL VE İSTİSMAR. Altındağ Rehberlik ve Araştırma Merkezi. ÇOCUĞUN KÖTÜYE KULLANIMI. İhmal İstismar * Fiziksel İstismar * Duygusal İstismar * Cinsel İstismar. İHMAL. Çocuğun kötüye kullanımının en yaygın şeklidir.
E N D
ÇOCUKLARDA İHMAL VE İSTİSMAR Altındağ Rehberlik ve Araştırma Merkezi
ÇOCUĞUN KÖTÜYE KULLANIMI • İhmal • İstismar *Fiziksel İstismar * Duygusal İstismar * Cinsel İstismar
İHMAL Çocuğun kötüye kullanımının en yaygın şeklidir. Barınak, yiyecek, giyecek, eğitim, denetim, sevgi, tıbbi bakım gibi onun fiziksel, bilişsel ve duygusal yetilerinin gelişimi için gerekli olan ihtiyaçlarının karşılanmaması ve yaşa uygun olan bakımın verilmemesi olarak tanımlanır.
İHMALİN FİZİKSEL GÖSTERİLERİ Yeterli derecede denetlenmeme: • Yalnız bırakılmaması gereken yaşta olan bir çocuğun normalden uzun bir süre yalnız bırakılması, • Evin içinde ya da dışarıda olası tehlikelerden çocuğun korunmaması, • Uygun olmayan kişilerin bakımına bırakılması,
Çocuğun terk edilmesi, • Çocuğun evden kovulması, • Evden kaçan bir çocuğun yeniden eve kabul edilmemesi.
Eğitimin aksaması: • Çocuğun okula gitme yaşı geldiği halde okula kaydedilmemesi, • Kız çocuğu olduğu için okula kaydedilmemesi, • Çocuğun okula devamsızlığına göz yumulması, • Geçerli bir neden olmadığı halde ailenin okul toplantılarına katılmaması,
Çağrıldığı halde okula gitmemesi, • Çocuk hakkındaki soruların, yanıtlanmaması ya da bilinmemesi, • Özel eğitime gereksinim duyan çocuğun bu eğitimi almasının engellenmesi.
Tıbbi bakım,sağlık ve hijyen koşullarının yerine getirilmemesi: • Çocuğun tıbbi bakımının yerine getirilmemesi ya da ertelenmesi, • Eksik ve kötü beslenme, • Çocuğun aşırı derecede pis ve bakımsız olması, • Çocuğun mevsime göre giydirilmemesi, • Güvenli ya da uygun olmayan yerlerde barındırma.
İHMALİN DAVRANIŞSAL GÖSTERİLERİ • Çocuğun konuşmasına izin verilmemesi, • Çocuğun aşırı uçta davranışlar sergilemesi, • Çocuğun en küçük hatayı ailesine söylemekten korkması, • İletişim kurmada güçlük, • Öğrenme güçlüğü, • Sevgi ve ilgi açlığı, • Madde kullanımı.
Göstergeleri değerlendirilmesinde iki nokta mutlaka dikkate alınmalıdır: • Göstergelerin sürekliliği • Sosyo-ekonomik faktörler
İSTİSMAR FİZİKSEL İSTİSMAR Bir kaza olmaksızın, fiziksel travma ya da yaralanmalarla sonuçlanan herhangi bir davranış biçimi olarak tanımlanır. Fiziksel istismar; yaralanmalar, çimdikleme, ısırma, vurma, tekmeleme, yakma, ağzı kapatarak boğmaya teşebbüs etme, şiddetli bir şekilde sarsma ya da her hangi bir başka şekilde çocuğun bedenine zarar vermektir.
FİZİKSEL İSTİSMARIN SONUÇLARI • Kısa dönemde görülenler: *Morluklar, yaralar, kırıklar • Uzun dönemde görülenler: *Düşük benlik saygısı, *Saldırgan, yıkıcı davranışlar, *Öfke ve intikam duyguları, *Yeni ilişkilere girmekten korkma, *Pasif ya da içe kapanma davranışlar, *Kaygı, korku, *Kabuslar, *Okul sorunları ve başarısızlık, *Mutsuzluk, depresyon belirtileri, *Evden kaçma,
DUYGUSAL İSTİSMAR Sistemli bir şekilde çocuğun aşağılanması ya da görmezlikten gelinmesi gibi, onun sağlıklı duygusal gelişimini ve benlik saygısını ciddi bir biçimde etkileyen davranış kalıpları olarak tanımlanır.
DUYGUSAL İSTİSMARIN TÜRLERİ • Reddetme • Aşağılama • Umursamama • Yıldırma • Yoksun bırakma • Davranış bozuklukları sergilemesine göz yumma
CİNSEL İSTİSMAR Duygusal ve bilişsel olgunluğa erişmemiş çocuk ve gencin tam olarak anlayamadıkları, bilerek onaylamadıkları, sosyal tabuları ve aile içi kuralları çiğneyen eylemlere karıştırılmasıdır. Diğer bir değişle , cinsel istismar, çocuğun bir erişkinin cinsel gereksinim ya da isteklerinin doyumu için cinsel nesne olarak kullanılması ya da kullanılmasına göz yumulmasıdır.
CİNSEL İSTİSMAR KAPSAMINA GİREN DAVRANIŞLAR Cinsel istismar kapsamına giren davranışlar çok geniş bir yelpaze üzerinde yer alırlar ve üç sınıf altında toplanabilirler: *Dokunmanın olmadığı istismar davranışları *Dokunmanın olduğu istismar davranışları *Cinsel birleşmenin olduğu istismar davranışları
CİNSEL İSTİSMARIN DUYGUSAL VE DAVRANIŞSAL GÖSTERGELERİ • Hiperaktivite, • Aşırı talepkar olma, • Diğer çocuklara ya da oyuncaklara karşı cinsel içerikli davranışlarda bulunma, • Uyku bozuklukları, • Ani huy değişikliklerinin olması, • Daha önce tanıdığı bir kişiyle yalnız kalmaya aşırı tepki gösterme,
Evin bir bölümünden, belli bir kişiden ya da belli bir cinsiyette olan biriyle yalnız kalmaktan korkma, • Ortada görünen bir neden olmaksızın bir akrabanın ya da arkadaşın evine gitmeyi reddetme, • Kişisel bakımın ihmal edilmesi.
ANNE VE BABALARIN DUYGULARI • Kızgınlık, suçluluk, öfke • Şok, inanmama • Çocuktan uzaklaşma • Çaresizlik • Yas, aldatılmışlık • İntikam
ANNE VE BABALARDA ORTAYA ÇIKAN DAVRANIŞLAR Bu duygular anne ve babada: • Çocuğa ve diğer çocuklara karışı aşırı koruyucu ve kollayıcı tutumların ortaya çıkmasına, • Utanç duymalarına, • Olayın inkarına neden olabilir.
ANNE VE BABALARA ÖNERİLER • Çocuklar size bir şey söylemek istediğinde, onları dinleyin, • Çocukların başkaları hakkında anlattıklarını ciddiye alın, • Çocuğunuz okulda başka çocuklar tarafından hırpalanıyor, alay ediliyor ya da farklı davranılıyor ise bunu dikkate alın,
Çocuğunuzun etrafındaki güvenebileceğiniz büyüklerin çocuğunuzla ilgilenmesini isteyin, • Çocuğunuzu güvenmediğiniz akraba, yetişkin ya da arkadaşlarla yalnız bırakmayın, • Çocuğunuzun kimlerle, nerede vakit geçirdiğine dikkat edin.Onun izbe yerlerde yetişkinlerle ya da kendinden çok büyük çocuklarla gitmesine izin vermeyin,
Aşırı tepki vermeyin. Sakin kalmaya çalışın ve durumu tepkisel olmadan ele alın. Çocuklar böylece sizin geri bildiriminize güvenebilsin, • Cezalandırmayın, bağırmayın, bilgilendirin.
ANNE VE BABALARIN ÇOCUKLARINA CİNSEL İSTİSMAR KONUSUNDA VEREBİLECEKLERİ İLETİLER • Sen özel ve önemlisin. • Bedenin sana aittir. • Bedeninde çok özel olan yerler var. Eğer birisi buralara dokunmak isterse ona “HAYIR” deme hakkına sahipsin. Bu tanıdığın, sevdiğin bir yetişkin olsa da ben sana “HAYIR” deme iznini veriyorum.
Duygularına kulak ver. İnsanlar sana dokunduklarında ve sen bundan hoşlanmıyorsan duygularına güven. • Eğer biri seni rahatsız ederse bunu hemen gelip bana söylemeni istiyorum.Sana söz veriyorum:söylediğin her şeye inanacağım. • Eğer biri, doğru olmayan bir biçimde sana dokunursa bu senin hatan değil. O yetişkin sana ne yaparsa yapsın senin hatan değil.
ULUSAL DÜZENLEMELER ÖZEL HUKUK (MEDENİ KANUN) YÖNÜNDEN ÇOCUĞUN KORUNMASI Türk Medeni Kanununa göre l8 yaşını bitirmemiş kişiler reşit değildir. Velayet anne-babadadır. Velayet çocuğun haklarının korunması konusunda ve temsili konusunda anne-babanın yükümlülüklerini ifade eder.
Anne-baba çocuğun kişiliğini geliştirebilmesi için gerekli koruma ve özeni sağlamakla yükümlüdürler. Bu görevleri nedeni ile anne-babalar bazı yetkilere sahiptirler. 0l.0l.2002 tarihinde yürürlüğe giren Medeni Kanun evlilik birliği devam ettiği müddetçe velayetin anne-baba tarafından birlikte kullanılmasını öngörmektedir. Bu düzenleme anne-babaya eşit görev vermektedir. Anne-baba evli değilse çocuğun velayeti anneye aittir. Anne-babanın boşanması halinde velayetin kime verileceğine mahkeme karar verir.
Çocuğun menfaati ve gelişmesi tehlikeye düşerse, anne-baba duruma çare bulamazsa, buna güçleri yetmezse hakim Medeni Kanunun 346. maddesine göre çocuğun korunması için uygun önlemleri alır.
Bu önlemler: • Aileye rehberlik, • Yardım, • Anne-babaya ihtar, • Emir veya direktiflerin verilmesi veya denetime tabi tutulmaları, • Çocuğa kay-yum tayini gibi velayeti anne, babada bırakırken, çocuğun korunması için aileye destek verilmesi sureti ile alınan önlemlerdir.
Medeni Kanunun 347. maddesine göre; Eğer, çocuğun bedensel ve zihinsel gelişimi tehlikede bulunur veya çocuk manen terk edilmiş bulunursa, Çocuğun aile içinde kalması ailenin huzurunu onlardan katlanmalarını beklenemeyecek derecede bozuyorsa ve durumun gereklerine göre başka çare kalmamışsa, hakim çocuğu anne-baba yanından alarak bir ailenin yanına veya kuruma yerleştirebilir. Anne-baba ve çocuğun ödeme gücü yoksa bu önlemlerin gerektirdiği giderler devletçe karşılanır.
İstismar ve ihmalin Medeni Hukuk açısından sonuçları: • İstismar eden anne-baba ise VELAYETİN KALDIRILMASI, vasi ise vasiliğin iptali, • İstismar edilen çocuk hakkında KORUMA TEDBİRLERİNİ alınması hükmedilebilir, • İstismar edenin aynı zamanda TAZMİNAT sorumluluğu söz konusudur.
CEZA HUKUKU (TÜRK CEZA KANUNU) AÇISINDAN İSTİSMAR ve İHMALİN HUKUKİ BOYUTU 5237 sayılı ve 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren Yeni Türk Ceza Kanununun sekizinci bölümde “Aile Düzenine Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir.
Madde 232: Kötü Muamele. • Aynı konutta birlikte yaşadığı kişilerden birine karşı kötü muamelede bulunan kimse, iki aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek ve sanatı öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde sahibi kılındığı terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişiye, 1 yıla kadar hapis cezası verilir.
Madde 233: Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali. • Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, şikayet üzerine 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Velayet hakları kaldırılmış olsa dahi, sarhoşluk veya uyuşturucu maddelerin kullanılması veya onur kırıcı tavır ve hareketlerin maddi manevi özen yoksunluğu nedeni ile çocukların ahlak, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokan anne veya baba 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu düzenlemeler ile çocukların fiziksel istismar ve duygusal istismarının suç teşkil ettiğini görmekteyiz.
Madde l03: Çocukların Cinsel İstismarı. • Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. • Cinsel istismarın vücuda organ veya herhangi bir cisim sokulması sureti ile gerçekleştirilmesi durumunda, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Cinsel istismarın çocukla akrabalık ilişkisi bulunan kişiler tarafından, çocuğun vasisi, eğiticisi, öğreticisi, bakıcısı, çocuğa sağlık hizmeti veren, çocuğa karşı gözetim ve koruma yükümlülüğü bulunan diğer bir kişi tarafından veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak sureti ile gerçekleştirilmesi daha ağır ceza ile cezalandırılmayı gerektirmektedir. Ceza yarı oranında arttırılır.
Madde 278: Suçu Bildirmeme. • İşlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Mağdur 15 yaşını bitirmemiş bir çocuk olması durumunda verilecek ceza yarı oranında arttırılır.