1 / 102

Yakında olsun uzakta olsun Tanrının yarattığı her şey Gizliden gizliye bağlı birbirine Bir yıldızı rahatsız etmeden Doku

Yakında olsun uzakta olsun Tanrının yarattığı her şey Gizliden gizliye bağlı birbirine Bir yıldızı rahatsız etmeden Dokunamazsın bir çiçeğe FRANCİS THOMPSON. İlaçların ve kozmetik ürünlerin geliştirme süreçleri ve doğa üzerindeki etkileri. İÇERİK; İlaç nedir?

schuyler
Download Presentation

Yakında olsun uzakta olsun Tanrının yarattığı her şey Gizliden gizliye bağlı birbirine Bir yıldızı rahatsız etmeden Doku

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Yakında olsun uzakta olsun Tanrının yarattığı her şey Gizliden gizliye bağlı birbirine Bir yıldızı rahatsız etmeden Dokunamazsın bir çiçeğe FRANCİS THOMPSON

  2. İlaçların ve kozmetik ürünlerin geliştirme süreçleri ve doğa üzerindeki etkileri

  3. İÇERİK; • İlaç nedir? • İlaçların araştırma ve geliştirme süreçleri • Tedavide yeni yaklaşımlar ve yeni ilaçlar • İlaç bağımlılığı ve tedavisi • Tarım ilaçları • Tarım ilaçlarının çevreye etkileri • Kozmetik nedir? Tarihçesi • Kozmetiğin sınıflandırılması • Kozmetiklerin geliştirilme süreçleri • Kozmetiklere bağlı istenmeyen durumlar • Kozmetiğin insanlar üzerindeki etkisi • Günümüzdeki modern kozmetik anlayışı

  4. İlaç nedir ?

  5. Canlı hücre üzerinde meydana getirdiği tesir ile bir hastalığın teşhis ve tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan kimyasal preparatlara ilaç denir.

  6. İLAÇ ÜRETİMİ • İlaç aktif maddelerinin, yardımcı katkı maddeleri ile belirli oranlarda karıştırılarak, çeşitli ürün formlarında kullanıcıya sunulması ilaç üretimi olarak adlandırılır

  7. İlaçlar; • Katı form(tablet, film kaplı tablet, draje, kapsül, kuru şurup) • Yarı katı form(krem, merhem, Süppozituar) • Sıvı form(steril ampul ve flakon, steril olmayan şurup, damla) şeklinde 3 farklı formda üretilirler.

  8. İLAÇ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME SÜRECİ (AR-GE) • İlaç araştırması ve geliştirmesi ile uğraşan ilaç endüstrisi kuruluşlarında ve ayrıca akademik kuruluşlarda, yeni ilaçlar bulmak için devamlı çalışmalar yapılır.

  9. İlaç geliştirmede temel amaç, insanların yaşamında daha iyiye doğru bir değişiklik yapabilmektir. Geliştirilen her ilaç veya aşının kullanımı ile koruyucu, tedavi edici veya hastalığın belirti ve bulgularını azaltıcı bir etkinin elde edilmesi gerekmektedir.

  10. İlaç geliştirme süresi 4 ana bölümden oluşur: 1) keşif ve araştırma 2) preklinik çalışmalar 3) klinik çalışmalar 4) onay ve pazar sonrası denetim

  11. Dünyada, biyomedikal olarak, yeni ilaç geliştirilmesi ve değerlendirilmesi birbirini izleyen başlıca iki basmaktan oluşur. Bunlar: 1. Klinik-öncesi (prekilinik) çalışma ve değerlendirmeler 2. Klinik çalışma ve değerlendirmedir.

  12. Klinik-öncesi değerlendirme: • Doğal kaynaklardan ortaya çıkarılan bir kimyasal molekülün önce uygun deney hayvanları üzerinde denenmesi ile insanlar üzerindeki olası yarar ve zararlarının öngörülmeye çalışılması amaçlanır.

  13. Binlerce molekül arasında tarama testleri ile ilaç olmaya aday olan molekül ayrıştırılır ve sonuçta bu aday moleküllerin farmasötik (ilacın şekli) şekil haline getirilmesi araştırmaları yapılır.

  14. Deneyler başlıca tarama ve toksisite testleri olarak sürdürülür • Tarama testleri laboratuvar koşullarındaki araştırmalar olarak sürdürülür. • Toksisite testleri de köpeklerde yapılır.

  15. Klinik değerlendirme: • İnsan üzerinde kullanılabileceği öngörülen aday ilaç molekülleri çeşitli farmasötik biçimlere getirilerek ve ilgili etik kuruldan mutlaka izni alınarak gönüllü sağlam ve hasta denekler üzerinde denenir.

  16. Klinik denemeler başlıca dört basamaktaki dönemsel çalışmalar ile gerçekleştirilir. Bunlar: 1. Faz I (birinci dönem), 2. Faz II (ikinci dönem), 3. Faz III (üçüncü dönem) ve 4. Faz IV (dördüncü dönem) çalışmalardır.

  17. 1. Faz I (birinci dönem): • Bu dönem daha önce sadece deney hayvanında denenmiş ilacın ilk kez insanda denendiği dönemdir. İnceleme genellikle sağlam gönüllü deneklerde ve 10-15 kişilik ufak sayıdaki bir grup üzerinde yapılır.

  18. 2. Faz II (ikinci dönem): • Bu dönemde kısıtlı sayıdaki hastada ilacın terapötik (tedavi edici) ve profilaktik (koruyucu) dozları araştırılır

  19. 3. Faz III (üçüncü dönem): • Bu dönem çok merkezli, olası en fazla hasta üzerinde terapötik etkinliği sağlamak için yapılan çalışma dönemini kapsar.

  20. 4. Faz IV (dördüncü dönem): • Bu dönemde ilaç deneme amacıyla verilmez. Sadece hasta için tıbbi bakım gerektiğinden, ilaç hastalara rutin olarak kullandırılır. Sonuçlar bakımından ilacın tedavi etkinliği ve yan etkileri izlenir, değerlendirilir

  21. Tedavide Yeni Yaklaşımlar-Yeni İlaçlar: • Son yıllarda genomik (bir organizmadaki tüm genlerin incelenmesi) ve proteomik (protein profillerinin sistematik analizi) gibi yeni gelişen bilimlerle, ilaç geliştirilmesinde büyük aşamalar gerçekleştirilmeye başlanmıştır.

  22. Öncelikle sağlam ve hastalıklı hücre proteomları ve genomları karşılaştırılır ve buna dayalı olarak hedef protein veya genlerin belirlenmesi işlemi saptanır. Daha sonra ise, bu hedefe yönelik ilaç molekülü bulunur.

  23. Son dönemde geliştirilen ilaçlar, hastalığı yenmek için insan vücudundaki proteinler ve vücut tarafından üretilen diğer maddeler kullanılarak üretilen ilaçlardır. Bu tür ilaçlar, biyoteknolojik ilaç olarak tanımlanırlar.

  24. Biyoteknolojik ürünlerin geliştirilmesi daha etkili ve daha az yan etkili ilaçların bulunmasına olanak sağlamaktadır. Ayrıca, bazı hastalıklarda yeterli miktarlarda bulunamayan insan proteinlerinin büyük miktarlarda üretimi sağlanabilmektedir.

  25. İlaç Bağımlılığı ve Tedavisi • Hastalıkları tedavi etmek için kullanılan ilaçların bilinçsizce alınması, sürekli kullanma alışkanlığına yol açarak, bağımlılığa sebep olabilir ve bu bağımlılık tehlikeli sonuçlar doğurabilir.

  26. İnsanlar gereksiz yere ilaç kullanmaya çeşitli nedenlerle başlarlar.Bazıları ruhsal çöküntü ya da yetersizlik duygusuna kapıldıklarında, bazıları da arkadaşlarına ayak uydurabilmek için ilaç kullanırlar.

  27. İlaç Bağımlılığının Etkileri: • Fiziksel(tam) bağımlılıkta, ilaç vücudun mutlaka karşılanması gereken fiziksel bir gereksinimi gibidir. Bağımlı kişi ilaçtan yoksun kaldığında, çok şiddetli ağrılar ve kusma gibi sarsıcı “yoksunluk belirtileri” ortaya çıkar.

  28. Ruhsal bağımlılıkta kişi ilacın kendisi için vazgeçilmez bir gereksinim olduğuna inanır. Hatta ilaçsız kaldığında bazı fiziksel sıkıntılar da yaşar; ama ilacı çok uzun süre yüksek dozda kullanmamışsa ağır yoksunluk belirtileri görülmez.

  29. Bağımlılık Yaratan İlaçlar Fiziksel ve ruhsal etkileri nedeniyle kullanılan bağımlılık yapan bazı uyuşturucular şunlardır: • afyon • morfin • kodein • papaverin

  30. Afyon: haşhaş bitkisinden elde edilen güçlü bir uyuşturucudur. Aşırı miktarda alındığında öldürecek kadar zehirli olmasına karşın tıpta ilaç olarak çok kullanılır.

  31. Morfin: Morfin Afyonda yüzde on oranında bulunan, kuvvetli ağrı kesici özelliği olan bir maddedir. En büyük etkisi merkezi sinir sisteminde görülür. Morfin, kolaylıkla alışkanlık yapabilen bir maddedir.

  32. Kodein: Afyondan elde edilen bir uyuşturucudur. Morfinden daha zayıf bir uyuşturucu olup, alışkanlık yapma derecesi de keza daha azdır. Bu yüzden en çok kullanılan uyuşturucudur.

  33. Papa verin: Afyondan elde edilen ve hekimlikte kullanılan bir maddedir.

  34. İlaç Bağımlılığının Tedavisi • İlaç bağımlılarının tedavisinde birkaç amaç birden güdülür. Kişiyi kötü alışkanlığından kurtarmak, bağımlının vücut sağlığına kavuşmasını sağlamak ve hepsinden önemlisi,tedaviden sonra yeniden o ilaçları kullanmamasına yardımcı olmaktır.

  35. TARIM İLAÇLARI

  36. PESTİSİTLERİN TARİHÇESİ • Pestisitlerin kullanımı çok eski tarihlere dayanmaktadır. M.Ö. 1500’lere ait bir papirüs üzerinde bit, pire ve eşek arılarına karşı insektisit(böcek öldürücü) hazırlanışına dair kayıtlar bulunmuştur.

  37. Doğal zararlılara pestler, bunlarla mücadele etmek için kullanılan sentetik organik maddelere de pestisitler denir. Başlıca pestisitler; • böcekler • kemirgenler • mantarlar • yabani otlar

  38. Pestler insanlar için gerekli maddelere zarar verdiklerinden, bunlarla mücadele etmek hususu zamanımızda hayati bir konu haline gelmiştir.

  39. PESTİSİT ÇEŞİTLERİ Pestisitler kimyasal formüllerine veya kullanılma amaçlarına göre birkaç ana gruba ayrılır. Kimyasal formüllerine göre; 1) Klorlanmış hidrokarbonlar 2) Klorlanmış fenoksi asitler 3) Organofosfatlar 4) Karbamatlar

  40. Kullanılma amaçlarına göre; 1) Böceklere karşı kullanılanlar (insektisit) 2) Mantarlara karşı kullanılanlar (fungusit) 3) Otlara karşı kullanılanlar (herbisit) 4) Kemirgenlere karşı kullanılanlar (rodendisit) gibidir.

  41. TARIM İLAÇLARININ ÇEVREYE ETKİLERİ • Tarımsal alanlara, orman veya bahçelere uygulanan tarım ilaçları havaya, suya ve toprağa, oradan da bu ortamlarda yaşayan diğer canlılara geçmekte ve dönüşüme uğramaktadır.

  42. A) TOPRAK KİRLİLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ • Gerek bitkiler üzerine, gerekse doğrudan toprağa verilerek yapılan tarım ilacı uygulamasından mikro ve makro toprak flora ve faunası etkilenir. Sonuçta toprağın havalanması, nitrifikasyon, mineralizasyon, toprağın taneli yapı kazanması olumsuz yönde etkilenmiş olur.

  43. B) SU KİRLİLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ • Toprak ve bitki uygulamalarından sonra toprak yüzeyinde kalan pestisitler, yağmur suları ile yüzey akışı şeklinde veya toprak içerisinde aşağıya doğru yıkanmak suretiyle taban suyu ve diğer su kaynaklarına ulaşabilirler.

  44. C)İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ • Tarım ilaçlarının üretimi veya kullanılması sırasında meydana gelen is kazaları, ilaçların insan sağlığına karsı olumsuz etkilerini derhal göstermektedir. Tarım ilaçları insan vücuduna ağız, deri veya solunum yoluyla girmektedir.

  45. Tarım ilaçlarının insanlar üzerindeki etkileri fetal yaşamdan itibaren başlamaktadır. Bu ilaçlar plasentadan fetüse geçmekte, bunun sonucunda düşükler, sorunlu çocuk doğumları görülmektedir. • Bir kısmı ise doğrudan doğruya periferal ve merkezi sinir sistemi üzerinde göstererek organizmanın yaşamını tehdit etmektedir.

  46. D)HEDEF OLMAYAN ORGANİZMALAR ÜZERİNE ETKİSİ • Hemen bütün insektisitler spesifik olmadıkları için sadece hedef organizmaları öldürmez, omurgalı ve omurgasız diğer organizmaları da etkilerler. Örneğin; • Arılar, kuşlar ve balıklar, mikroorganizmalar ve omurgasızlar gibi hedef olmayan organizmalarda ölümler.

  47. TÜRKİYE VE DÜNYADA KULLANIMI • Dünyada tarım ilacı üretimi 3 milyon ton civarındadır. Herbisitler tarım ilaçları içinde % 47'lik bir payla birinci sırayı almaktadır. Bunu % 29 ile insektisitler izlemekte, fungisitlerin ise % 19'luk bir payı bulunmaktadır. Diğer pestisit grupları ise % 5'lik bir paya sahiptir.

  48. Türkiye'de birim alana kullanılan ilaç miktarı gelişmiş ülkelere göre çok düşük düzeyde kalmaktadır. Türkiye'ye kıyasla Fransa ve Almanya'da 9, İtalya'da 15, Hollanda'da 35, Yunanistan'da 12, Belçika'da 21, ABD de 15, İsviçre ve Japonya da 17kat daha fazla ilaç tüketilmektedir.

  49. KOZMETİK NEDİR?

  50. Kozmetik Kozmetikler, deri, tırnak, saç gibi organların görünüşünü düzelterek bir kimseyi güzelleştirmek için kullanılan maddeler, preparatlar, tedavi biçimleri ve araçlarıdır.

More Related